Yapımına 2013 yılında başlanan 3 milyar dolar maliyetli 3. Köprü (Yavuz Sultan Selim Köprüsü) ve Kuzey Marmara Otoyolu Projesi’nde köprü kulelerine ana taşıyıcı kablonun döşenmesine başlandı. Işıklandırılması yapılan köprüde tabliye döşeme işlemi sürerken, iki yakanın otoyol ve tren yoluyla birleşmesine 648 metre kaldı. Çoğunluğu Türk mühendislerden oluşan bir ekip tarafından inşa edilecek, yüksek mühendislik ve teknoloji ürünü 3. Köprü üzerinden 8 şeritli karayolu ve 2 şeritli tren yolu aynı seviyede geçecek. EN YÜKSEK KULELİ KÖPRÜ Köprü, gerek estetik gerekse teknik özellikleriyle dünyanın sayılı köprüleri arasında yer alacak. 59 metrelik genişliğiyle dünyanın en geniş, bin 408 metrelik ana açıklığıyla üzerinde raylı sistem olan dünyanın en uzun asma köprüsü olacak. Köprünün bir başka ilki ise 322 metreyi aşan yüksekliği ile dünyanın en yüksek kuleye sahip asma köprüsü olması. 2013’te yapımına başlanan ve bu yıl tamamlanması hedeflenen 3. Boğaz Köprüsü, Kuzey Marmara Otoyolu Projesi’nin Odayeri-Paşaköy kesiminde yer alacak. Köprü üzerindeki raylı sistem, Edirne’den İzmit’e kadar yolcu taşıyacak. Marmaray ve İstanbul Metrosu ile entegre edilecek raylı sistemle Atatürk Havalimanı, Sabiha Gökçen Havalimanı ve yeni yapılacak 3. Havalimanı da birbirine bağlanacak. 4.5 MİLYAR LİRA YATIRIM Kuzey Marmara Otoyolu ve 3. Boğaz Köprüsü, YİD modeliyle gerçekleştirilecek. 4.5 milyar lira yatırım bedeline sahip projenin yapım dahil işletmesi, 10 yıl 2 ay 20 günlük süre ile IC İçtaş-Astaldi JV tarafından yapılacak. Bu süre sonunda da Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’na devredilecek. Projenin, Odayeri-Paşaköy kesiminde, 19 kavşak ve bağlantı yollarına sahip yaklaşık 115 kilometrelik Kuzey Marmara Otoyolu bulunuyor. İstanbul Boğazı’na yapılacak 3. Köprü’nün bağlantı yolları için Kuzey Marmara Otoyolu Projesi Kurtköy-Akyazı kesimi işine ait ihale 1 Mart 2016’da, Kınalı-Odayeri kesimi işine ait ihale ise 8 Mart 2016’da yapılacak. Köprünün bağlantı yollarının 2018 sonunda tamamlanması planlanıyor. DÜNYANIN EN GENİŞ KÖPRÜSÜ Binlerce işçi ve mühendisin 24 saat aralıksız çalıştığı 3. Boğaz Köprüsü, 59 metrelik genişliği ile bittiğinde dünyanın en geniş köprüsü unvanını alacak. 8 şerit karayolu 2 şerit demiryolu olarak toplam 10 şeritli köprünün deniz üzerindeki uzunluğu 1.408 metre olacak. Köprünün toplam uzunluğu ise 2 bin 164 metre. Köprü bu özelliği ile üzerinde raylı sistem olan dünyanın en uzun asma köprüsü olacak. Köprü kulelerinin boyu açısından da köprü yeni bir rekora imza atıyor. Avrupa yakasında Garipçe köyündeki kulenin yüksekliği 322, Anadolu yakasında Poyrazköy kesimindeki kulenin yüksekliği ise 318 metre. Projenin tamamlanmasıyla Marmaray ve İstanbul Metrosu ile entegre edilecek raylı sistemle Atatürk Havalimanı, Sabiha Gökçen Havalimanı ve yeni yapılacak3. Havalimanı birbirine bağlanacak. Kuzey Marmara Otoyolu ve 3. Boğaz Köprüsü, ‘yap, işlet, devret’ modeliyle gerçekleştiriliyor. ÇÖZÜM GETİRECEK, TEKNOLOJİSİ YÜKSEK PROJE İstanbul Ticaret Odası heyeti de geçtiğimiz günlerde 3. Boğaz Köprüsü ve Kuzey Marmara Otoyolu Projesi şantiye sahasına teknik gezi düzenledi. 20 kişilik heyet, Karayolları Bölge Müdürlüğü Asma Köprü Şefi Cevat Alim tarafından karşılandı. Heyet, Asma Köprü Şefi’nin hazırladığı sunumu izledi ve projede gelinen son nokta hakkında detaylı bilgi aldı. İTO heyeti, sunum sonrası şantiye sahasında Proje Yönetim Ofisi Direktörü Cem Erer ve Proje Avrupa Yakası Köprü Yapım Müdürü Muharrem Aydın ile bir araya geldi. Heyettekiler köprünün montajı tamamlanan çelik tabliyelerinin üzerinde Proje Avrupa Yakası Köprü Yapım Müdürü Muharrem Aydın’ın hazırladığı sunumu dinlediler. BENZER PROJELERİ İHRAÇ EDEBİLİRİZ Heyete başkanlık eden İTO Meclis Üyesi Yusuf Cevahir, 3. Köprü Projesi’nin klasik inşaatçılığın dışında ufuk açan bir proje olduğuna işaret etti. 3. Köprü’nün İstanbul için bir zorunluluk olduğuna dikkat çeken Cevahir, “Sektör olarak bu projenin, önümüzdeki 20–30 senenin İstanbul trafiğine çözüm getirecek ana projelerden biri olduğuna inanıyoruz. Elbette İstanbul’un tanıtımına da büyük faydası olacak” dedi. 3. Köprü ve Avrasya Tüneli projeleri ile elde edilen teknolojik tecrübenin getirisinin son derece yüksek olduğunu dile getiren Cevahir, sözlerini şöyle sürdürdü: ”Bu gibi projelerde inşaat metotları özeldir. Avrasya Tüneli’nde ve 3. Köprü’de mühendislerimizin, müteahhitlerimizin, çalışanlarımızın elde ettiği deneyim, beceri ve bilgi başka benzeri projelere aktarılacak olgunluğa erişmiştir. Artık Türk inşaat sektörü, inşaat firmaları yurt dışına yeni Avrasya tünelleri, yeni 3. Boğaz Köprüsü projeleri ihraç edebilir. Bunun için ortak bir havuzda birleşebilir, dünyada ses getirecek projelere teklif verebiliriz.” YENİ MALZEMELER KAZANDIK Cevahir ayrıca, Avrasya Tüneli ve 3. Boğaz Köprüsü yapımında kullanılan ileri teknolojili malzemelerin Yapı Malzemeleri Yönetmeliği’ne poz olarak ilave edilmesinin gerekliliği üzerinde durdu. Cevahir, “Bu malzemelerden yerli olanların üretimi de teşvik edilmeli” ifadesini kullandı.

11 Eylül 2015 Cuma

Kanlı terör örgütünün 6 ve 7 Eylül tarihlerindeki saldırıları ülke genelinde büyük bir infiale neden oldu. Başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu ve siyasi parti liderleri olmak üzere iş dünyası meslek ve sivil toplum kuruluşları hain saldırıları şiddetle ve nefretle telin etti. Türkiye şehitlerini uğurlarken ülke genelinde alçak saldırılar protesto edildi. ÖNCE HAKKARİ, SONRA IĞDIR 6 Eylül Pazar günü Dağlıca-Yüksekova yolunun ulaşıma açılması amacıyla yürütülen operasyonda üç adet el yapımı patlayıcı bulunarak imha edildi. Operasyonun devamında yola döşenen diğer el yapımı patlayıcıların infilak ettirilmesi ile iki zırhlı araç ağır hasar gördü. Genelkurmay Başkanlığı olay neticesinde 16 askerimizin şehit olduğunu açıkladı. 7 Eylül Pazartesi ise Iğdır’dan Nahçıvan’a açılanDilucu Sınır Kapısı’ndagörev yapan gümrük memurlarının işe gidişlerinde güvenlik önlemi alan polis ekiplerine saldırı düzenlendi. Iğdır ile Aralık ilçesi arasındaki Hasanhan köyü yakınındabombalı tuzak kuran örgüt üyeleri, önceden yola döşedikleri patlayıcıları polisleri taşıyan minibüs geçerken patlattı. Bölgeye giden İçişleri Bakanı Selami Altınok, 13 polisimizin şehit olduğunu açıkladı. Tunceli’de de bir polisimiz, otomobilinintaranması sonucu hayatını kaybetti. AMAÇLARINA ULAŞAMAYACAKLAR Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bölücü terör örgütünün hain saldırısında şehit düşen güvenlik güçlerimizin acısının milletin yüreğini dağladığını kaydederek, “Milletimizin birlik ve beraberliğine, kardeşliğimize ve geleceğimize kasteden bu tür saldırılar hiçbir zaman amacına ulaşamayacaktır” dedi. Başbakan Ahmet Davutoğlu da, “Bilelim ki, bizim askerimiz milletimizin bağrından çıkmıştır” diyerek tepkisini, “Bilelim ki, bu askerlerimizin doğulusu, batılısı, kuzeylisi, güneylisi, Türk’ü, Kürt’ü, Sünni’si, Alevi’si yoktur. Bu ülkenin çocuklarıdır ve bu ülkenin çocukları bu ülkeyi sonuna kadar koruyacaklardır” şeklinde dile getirdi. SİYASİ PARTİLERDEN KINAMA Hain saldırılar muhalefet partileri tarafından da nefretle kınandı. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Dağlıca’da yüreğimize ateş düştü” diyerek tepkisini şu sözlerle ifade etti: “Her gün aynı acı. Bu acıyı bize yaşatanlara da kandan, gözyaşından beslenenlere de lanet olsun.” Bölücü terör örgütünün Türk milletini bir kez daha canevinden vurduğunu belirten Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli de, “20 Temmuz’dan bu tarafa bir yanda polislerimiz, diğer yanda Mehmetçiklerimiz artan ve azgınlaşan hain saldırıların kurbanı olmuşlardır” dedi. İŞ DÜNYASI TEK SES İş dünyası meslek ve sivil toplum kuruluşları da yaşanan saldırılara ilişkin tepkilerini şöyle dile getirdiler: Aşağılık eylemlerden beslenenlere lanet olsun Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu: “Bu ülkenin birlik beraberlik duyguları hiçbir zaman çözülemeyecek kadar kökleşmiştir. Herkes bunu bilsin. Dökülen şehit kanları, onları iki cihanda da abat etmeyecektir. Bu aşağılık eylemlerden beslenenlere lanet olsun.” Öte yandan TOBB evsahipliğinde düzenlenmesi planlanan Türkiye-Körfez İşbirliği Konseyi 2. İş ve Yatırım Forumu basın tanıtım toplantısı terör saldırıları nedeniyle iptal edildi. Birbirimize kenetleneceğiz Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi: “Bu zor dönemde birlik, beraberlik ve kardeşliğimizi pekiştirerek, barış ve huzur ortamını tekrar tesis edeceğimize inanıyoruz. Çünkü terörün karşısında durabilmenin, teröre en etkili bir şekilde cevap vermenin yolu, her zamankinden daha fazla birbirimize kenetlenerek, kardeşçe yaşamayı sürdürmekten geçiyor.” Karşılarında tek yüreğiz İstanbul Ticaret Odası Başkanı İbrahim Çağlar: “Geçmişteki örneklerde de gördüğümüz gibi hain terör örgütü ne zaman köşeye sıkışsa kalleşçe ve korkakça askerlerimizi arkadan vurmaktadır. Huzurumuzu ve kardeşliğimizi bozmaya cüret edenler karşılarında tek yürek olarak ülkemizin tam katmanlarını bulacaklar ve bu alçaklığın hesabını verecekler.” Anadolu kardeşliğine inancımız sarsılmaz MÜSİAD Başkanı Nail Olpak: “Milletimizin birliğine, beraberliğine, kardeşliğine ve Türkiye Cumhuriyeti’nin bölünmez bütünlüğüne yapılan bu haince saldırılar hiçbir zaman amacına ulaşamayacaktır. Bu zor dönemlerde bile Anadolu kardeşliğine olan inancımız sarsılmayacaktır.” Acımız büyük İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş: “Hakkari Dağlıca’da yaşanan terör saldırısında çok sayıda askerimizin şehit olması ve yaralanması tüm ülkemizde olduğu gibi Odamız camiasında da çok büyük üzüntüye yol açmıştır. Acımız çok büyük.” Kelimeler yetmiyor Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Adil Konukoğlu: “Acımızı kelimelerle ifade etmek mümkün değil. Şehit olan bütün evlatlarımıza Allah gani gani rahmet eylesin. Ülkenin birlik ve bütünlüğünü, huzur ve istikrarını bozmaya yönelik saldırıları şiddetle kınıyoruz.” Kanlı hesaplar tutmayacak Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar: “Hain saldırıları düzenleyenler şunu iyi bilmelidir ki birliğimize, beraberliğimize, bütünlüğümüze yönelik karanlık emellerine ulaşamayacaklar, kanlı hesaplarında başarılı olamayacaklar.” Ruhları şad olsun Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken: “Acımız büyük, yüreğimiz yanıyor. Şehit düşen kahraman evlatlarımızın ruhları şad olsun, ailelerinin ve milletimizin başı sağ olsun. Tedavi gören yaralılarımıza da acil şifalar diliyorum.” Uluslararası tepki büyük ABD, İngiltere ve Bosna Hersek, terör örgütünün Hakkari ve Iğdır’da düzenlediği saldırıları kınadı. İngiltere’nin Ankara Büyükelçisi Richard Moore, Twitter üzerinden yaptığı paylaşımda, “Hafta sonu yaşanan kayıpların üzerine, Iğdır’da polis memurlarının öldürüldüğünü duymak beni çok üzdü. Bu anlamsız şiddetin durması gerek” dedi. ABD’nin Ankara Büyükelçiliği, örgütün Dağlıca’da düzenlediği terör saldırısını sosyal medya üzerinden kınayarak, terörle mücadelede Türkiye’nin yanında olduklarını belirtti. AB Komisyonu’nda gerçekleştirilen basın toplantısında, Türkiye’deki terör saldırılarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Sözcüsü Maja Kocijancic ise “PKK’nın terörist saldırılarını şiddetle kınıyoruz” dedi. Başta İstanbul Ticaret Odası olmak üzere birçok kuruluş ve vatandaş terör karşısındaki dik duruşu ve milli beraberlik kararlılığını, binalarına astıkları Türk bayrakları ile dile getirdi. Şehitlerimizin naaşları milyonlarca vatandaşın terörü lanetleyerek katıldığı törenlerle ebediyete uğurlandı.

11 Eylül 2015 Cuma

Oda Meclisi'nin tüm üyeleri milli birlik ve beraberlik mesajını ellerindeki Türk bayraklarıyla gösterdi. Meclis'te konuşan İTO Başkanı Çağlar, "Kurdan kaynaklı zararlarımızın karşılanması için, kısa vadeli döviz borcu olan iş adamına devlet 2,70'den döviz satışı gerçekleştirsin. Hazine Halkbank üzerinden esnaflara sağladığı yüzde 50 faiz indirimli kredi imkanını ülkemizdeki tüm şahıs firmalarına sağlasın" önerisi getirdi. İstanbul Ticaret Odası(İTO)Başkanı İbrahim Çağlar, "Kurdan kaynaklı zararlarımızın karşılanması için, kısa vadeli döviz borcu olan iş adamına devlet 2,70'den döviz satışı gerçekleştirsin,Hazine Halkbank üzerinden esnaflara sağladığı yüzde50 faiz indirimli kredi imkanını ülkemizdeki tüm şahıs firmalarına sağlasın" dedi. Çağlar, İTO'nunEylül ayı olağan meclis toplantısının açılışında Türkiye’de son günlerde yaşanan terör olaylarına ilişkin değerlendirmelere bulundu. Ülke olarak zor günlerden geçildiğine işaret eden Çağlar, "Ne zaman ülkemizde huzur ve istikrar olsabu birilerini rahatsız ediyor ve ülkemizde aynı film dönmeye başlıyor.Bu filmi 10-15 yılda bir izliyoruz" ifadelerini kullandı. Çağlar, dünya çalkalanırken Türkiye'nin huzur ve istikrar adası olmasının kolay kolay hazmedilemediği yorumunda bulunarak şunları kaydetti: "Birileri çıkıp, çirkin senaryolarının düğmesine basıyor.Gelinennoktada verdiğimiz şehitlerelbette canımızı yakıyor, elbette yüreğimiz acıyor.Çektiğimiz acı kelimelere dökülür gibi değil.Biz bu vatanda bugüne kadar, birlikte, kardeşçe yaşadık. Ama içimizden biri, bu ülkeyi bölmeye kalkışır, teröre bulaşırsa buna da sessiz kalmayız. Cezası neyse çeker. Bu millet, korku, tedirginlik ve ürkekliklesinecek bir millet değildir.Bizler ülkemizi refaha, insanımızı huzura kavuşturmak için En iyi bildiğimiz işi yapmaya, kararlılıkla devam edeceğiz." Terör olayları dolayısıyla şehit olanların yakınlarına başsağlığı dileyen Çağlar, bu süreçte kurulan tuzaklara düşülmemesi, gerilime izin verilmemesi, sakin ve itidalli olunması gerektiğine dikkati çekti. Çağlar, insanların ekmek teknelerine zarar vermenin, terörle mücadeleyi kolaylaştırmayacağına işaret ederek, "Tam tersine sorun alanlarını genişletir.Bizler, hakkın, hukukun, demokrasinin tesisinikendimize görev edinmiş bir anlayışın mensuplarıyız" ifadelerini kullandı. İTO BAŞKANI EKONOMİYE 2 YENİ ÖNERİ Başkan Çağlar, 1 Kasım seçimlerinin Türkiye'ye ihtiyaç duyduğu netliği,huzur ve istikrar ortamını sağlaması temennisinde bulunarak,kalıcı, sağlam, güçlüve istikrar vaat eden bir hükümet kurulması gerektiğinin altını çizdi. "Ekonominin konuşulduğu bir ortam istiyoruz" diyen Çağlar, ekonominin bir ülkede ikinci plana düştüğü durumlarda,büyüme, refah gibi değerlerin de ikinci plana düştüğüne işaret etti. Çağlar, hem dış etkiler,hem de içerideki sıcak gelişmelerlegeçtiğimiz bir ayda döviz kurlarında yaşanan hareketliliğe de dikkati çekti. Avronun3,5'i gördüğünü, dolar kurunun 3 lirayı aştığını dile getiren Çağlar, siyasi iklimin netleşmesi ile bu seviyelerin bir miktar düşeceğini söyledi. Hükümet ve Merkez Bankası'ndan reel sektöre destek isteyen Çağlar, bu kapsamda getirdikleri 2 yeni öneriye vurgu yaparak şunları anlattı: "Reel sektörün kısa vadeli dış borcu35 milyar dolar.Buna finans kesiminin borcu dahil değil.Biz bu 35 milyar doları borçlanırken,kur bu düzeylerde değildi.Bir çok iş adamıhesabını 2,50'ye göre yaptı.Bugün ise dolar 3 lirayıaştı.Sırf aradaki bu kur farkı yüzündenözel sektörün borcu 17,5 milyar liraarttı.Bu sıkıntıyı aşabilmek için Merkez Bankamızı ve hükümetimizi iş dünyasıyla el ele vermeye davet ediyorum.Bu 17,5 milyar lirazararın karşılanmasında bize destek verin.Kısa vadeli döviz borcu olan iş adamına devlet 2,70'den döviz satışı gerçekleştirsin. Bu destek kamu kesimine en fazla 3,5 milyar dolara mal olur. Ve bu rakam neredeyse Merkez Bankasınınbir yıllık karı kadar.Bu kar bu yıl da Hazineye devredilmesin, üretim çarklarının dönmesi için kullanılsın." İkinci önerilerinin de mikro işletmeler için olduğunun altını çizen Çağlar, bu kapsamda Hazine'nin Halkbank üzerinden esnaflara sağladığı yüzde50 faiz indirimli kredi imkanını Türkiye'deki tüm şahıs firmalarına sağlaması önerisinde bulundu. Çağlar Türkiye'deki şahıs işletmesi sayısının yaklaşık 500 bin adet olduğu bilgisini vererek, bu rakamın ülke ekonomisinin üçte birine denk geldiğini, indirimli kredi imkanının hem işletmelere hem de ekonomiye can suyu olacağını söyledi. Başkan Çağlar, İTO üyelerinden gelen "Ticari Faaliyet Endeksi" rakamlarını da Meclis'te paylaştı. Endeksin sınır çizgisi 50'nin altında kalmasına rağmen geçtiğimiz aya göre beklentilerde bir miktar iyileşme olduğunu dile getiren Çağlar, bunun umut verici olduğunu söyledi. Meclis üyelerine İTO'nun haber portalı "itohaber.com"un hayata geçirildiği, İstanbul Ticaret Üniversitesi'nin 14 Eylül'de açılacağı bilgisini paylaşan Çağlar, şehit çocuklarının üniversitede ücretsiz okutulduğunun da altını çizdi. Başkan Çağlar,Eminönü'ndeki gayrimenkullerin makro bir yapı ile birleştirilme amacıylabaşlattıkları ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB)ile yürüttükleri projeyi anımsatarak, konuşmasını şöyle tamamladı: "Buradaki gayrimenkullerimizi makro bir yapı altındabirleştirmeyi hedefliyoruz. Biliyorsunuz buradaki gayrimenkullerin bir kısmı bize, bir kısmı ise TOBB'a ait. Hazırlıkları TOBB ile birlikte yürütüyoruz.Bugün de meclis gündemimizdeki bu maddeyle,bu projeye ilişkinihaleye çıkılması,ihale sürecindeki hukuki işlemlerin gerçekleştirilmesive tasarruflar noktasındayetkinin Yönetim Kurulu'muza verilmesinigündeme getiriyoruz.Bu yetkiyi alalım ki, işlemler hızlıca yürütebilelim, gerekli çalışmaları yapabilelim,ve ihale sonucunu tekrar sizlere sunalım."

10 Eylül 2015 Perşembe

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı İbrahim Çağlar, Türkiye ekonomisinin 2015'in ikinci çeyreğinde yüzde 3.8 oranında büyümesini değerlendirdi. Çağlar, dünyadaki ekonomik durgunluğa, yakın coğrafyamızdaki karışıklığa ve içeride seçim başta olmak üzere muhtelif gelişmelere rağmen, Türkiye ekonomisinin yılın ilk yarısını yüzde 3'ün üzerinde bir büyümeyle tamamlamasının çok değerli olduğunu kaydetti. Ekonomide kriz ve kaos senaryolarının boşa çıktığını belirten İTO Başkanı Çağlar, şunları söyledi: "İkinci çeyrek büyüme rakamları da birinci çeyrekteki gibi beklentileri aştı. Hatta son beş çeyreğin en iyi büyüme rakamına ulaşıldı. Bu gelişme, özel sektörün ekonomiye ve istikrara güvenini teyit ediyor. İkinci çeyrekteki büyümede hanehalkı ve kamunun tüketim harcamaları etkili oldu. İç pazardaki bu ivme ve ihracattaki mevcudun artarak devam etmesi, ihtiyacımız olan büyümeyi destekleyecektir."

10 Eylül 2015 Perşembe

DEİK Başkanı Vardan, kur artışının ardında belirsizliklerin yattığını, bu belirsizliklerin bir kısmının içeriden, büyük bir kısmının ise dışarıdan kaynaklandığını kaydetti. Vardan, dünyanın genelinde bütün kurlarda bir hareketlilik olduğunu belirterek, kur konusunun sadece Türkiye’nin değil, tüm dünyanın sorunu olduğunu, fakat Türkiye’de buna ilaveten iç sorunların da bulunduğunu dile getirdi. Kısa vadede bunların düzelip düzelmeyeceğini kimsenin bilemeyeceğini vurgulayan Vardan, herkesin istikrar istediğini ifade etti. Vardan, buradaki dengesizliklerin Türkiye’nin temel verilerinden kaynaklanmadığına işaret ederek, “Türkiye’nin içeride bazı belirsizlikleri olsa da ‘bunları ortadan kaldırmak için faizi yükseltelim’ diye bir şey yok. Onu düzelttiğiniz zaman diğer taraf düzeliyor değil. Onun için ben faizleri artırmanın doları veya Euro’yu düşürmede cevap olacağı kanaatini taşımıyorum” dedi. Vardan, Türkiye’nin mümkün olabildiği ölçüde komşu ülkelerle yaptığı ticarette yerel para birimini kullanmanın yollarını araması gerektiğini kaydederek, “En azından bu şekilde bölgesel olarak paramız rezerv hale gelebilecektir. Bunu Rusya, İran ve hatta yüksek montanlı çalıştığımız Çin ile yapabilmeliyiz” dedi. “Yüzde 5-6’nın altında büyümüş olmak Türkiye’ye çok büyük bir kazanç sağlamıyor” diyen Vardan, Türkiye’nin her yıl 750 bin ile 1 milyon civarında kişi için yeni iş alanı oluşturması gerektiğine dikkati çekti. ÜÇ HEDEF: ABD, ÇİN VE AFRİKA DEİK’in 127 iş konseyiyle faaliyet gösterdiğini aktaran Ömer Cihad Vardan, Türkiye’nin Afrika’da daha etkin olması gerektiğine işaret ederek, Türkiye’nin ABD ve Çin’e cüzi miktarda mal sattığını, buralardan büyük miktarda mal ithal ettiğini belirtti.

09 Eylül 2015 Çarşamba