tatil-sepeti
Futbolda TL’ye dönüş

HABER: CEYHUN KUBURLU Türk Lirası’nın değerinin korunmasıyla ilgili Cumhurbaşkanı kararnamesinin Resmi Gazete’de yayımlanmasıyla gözler futbol endüstrisine çevrildi. Kulüplerin de yakındığı Euro üzerinden ödeme sisteminin değişeceği sinyalini ise Kulüpler Birliği Başkanı Fikret Orman verdi. Orman, “Yerleşik oyuncular, hocalar, aynı zamanda menajerlerle TL’ye dönülmesi üzerine karar aldık. Zaten kararname gereği de öyle. Bütün kulüpler bu konuda mutabık kaldı” dedi. Peki, sistem nasıl işleyecek? Kulüpler Türk Lirası’na nasıl dönecek? FIFA İLE ANLAŞMALAR Öncelikle Türk futbolcular ve yerli hocalar ile karşılıklı görüşmeler başlayacak. Bu görüşmeler neticesinde karşılıklı anlayış ile bir noktada uzlaşı sağlanacak. Böylece kulüpler en azından yerli oyunculara TL üzerinden ödeme yapabilecek. Ardından da yabancı oyuncular, hocalar ve antrenörler geliyor. Burada FIFA ile uluslararası anlaşmalar devreye girebilir. Ancak kulüpler daha çok zarar etmemek için bu oyuncularla da masaya oturacak. Zaten dört büyük kulüp sezon başında çok yüksek ücret alan oyuncularla yollarını ayırmaya başlamıştı. Bu ayrılık kış transfer sezonunda da yaşanabilir. MAÇ BAŞI ÖDEMELER Burada kulüplerin belini büken bir diğer ayrıntı ise maç başı ödemeler. Kimi takımlar yabancı oyunculara puan başına bir ödeme sistemi belirliyor, kimi ise takımın kazandığı 3 puan üzerinden prim veriyor. Bazıları da Avrupa maçları, derbiler ve lig sıralaması gibi birçok madde üzerinden maç başı ödemeler yapıyor. Bu ödemelerin birçoğu da Euro üzerinden. Kulüpler en azından yabancılara ödedikleri bu primleri TL’ye çevirmenin peşinde. Bunun için de Kulüpler Birliği toplantısında varılan uzlaşma ile en azından birlik sağlanmış oldu. Şimdi gözler yeniden yapılacak kontratlara çevrildi. ANADOLU KULÜPLERİ Peki, kulüpler sadece futbolculara yaptıkları ödemelerde mi TL’ye dönüyor. Elbette hayır. Futbol endüstrisinde kulüplerin maaş ödemelerinden sonra en büyük gider kalemlerinden biri de stadyum bakımı. Stadlardaki hasar her maç sonunda tekrar onarılıyor. Bunların ödemelerinin birçoğu da döviz cinsinden yapılıyor. Bir de çim bakım maliyeti var. Kulüplerin bu ödemeleri de Euro üzerinden. Tüm bu bakım giderlerinde TL’ye dönülecek olması futbol endüstrisine bir nebze olsun nefes aldıracak. Bu konuda alınacak önlemlerin önümüzdeki günlerde netlik kazanması bekleniyor. Özellikle Anadolu kulüpleri bu konuda çok ısrarcı davranıyor. Aynı durum diğer spor dalları için de geçerli olacak. Bu konuda da ilgili federasyonların çalışmalar başlattığı gözleniyor. GENÇLER KAZANACAK Süper Lig’deki 18 takım giderlerini artık kısmanın peşinde. Bunun en güzel kazanımı ise genç oyuncular olacak. Yani kulüpler bu sezonda da görüldüğü gibi yaşlı yıldızların yerine genç oyunculara kapılarını sonunu kadar açıyor. Özellikle büyük kulüpler…. Galatasaraylı Ozan hâlâ genç oyuncu ücreti alıyor. Sarı-kırmızılı takımın gelecek vaad eden yıldızı, takımın galip gelmesiyle sadece takım priminden yararlanıyor. Buna benzer örnekler Anadolu kulüplerinde daha sık karşımıza çıkıyor. Önümüzdeki yıl Süper Lig’in yaş ortalamasının 27’ye kadar düşebileceği belirtiliyor.

09 Ekim 2018 Salı

Ekonominin sıcak gündemi İş Dünyası programında

HABER: ADEM ORHUN Televizyon kanallarındaki ekonomi programları, sektörlerin durumunun doğru bir şekilde ortaya konulması ve piyasaların güncel bilgi almaları için önemli bir görevi yerine getiriyor. Bu programlarda yapılan analizlerle ve iş dünyasından tepe yöneticilerin ekranlardaki paylaşımlarıyla sektörlerde yaşananlar ve muhtemel gelişmeler ilk ağızdan izleyicilere aktarılıyor. Bu noktada yıllardır oturmuş periyodlarla stüdyoda gündeme uygun konukları ağırlayan programlar, ekonomi yayınlarını takip edenler için daha değerli hale gelmiş durumda. İşte bu programların önde gelenlerinden biri de Bloomberg HT ekranlarında yayınlanan İş Dünyası programı. Hafta içi her gün 13.00-14.00 saatleri arasında yayınlanan program, altıncı yılını doldurdu. Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörlerini detaylı analizlerle ekranlara taşıyan gazeteci ve ekonomist Hande Berktan’ın sunduğu program, ekonomiyi yakından takip edenlerin günlük ajandasında yer alıyor. ÜST YÖNETİCİLER İş Dünyası programında şirketlerin ve sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri, hem kendi bünyelerindeki hem de sektörlerindeki gelişmeleri paylaşarak, izleyicilerin bilgilenmesini sağlıyor.Türkiye’nin önde gelen şirketlerinin CEO’larının yanı sıra sektör temsilcilerinin konuk olduğu programda zaman zaman İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç de yer aldı. İş dünyasının yaşadığı problemlere yönelik çözüm önerilerini programda paylaşan İTO Başkanı, hem reel sektörün durumunu dile getirdi hem de Berktan’ın sorularını cevaplandırarak, ekonomi için perspektif önerilerini açıkladı. ÖZVERİ VE DOĞRU İSİM Benzer şekilde birçok önemli ismi İş Dünyası programında ağırlayan Hande Berktan, İstanbul Ticaret Gazetesi’nin programın başarısına dair sorularını cevaplandırdı. Sektörlerin nabzını tuttuklarını belirten Berktan, programı uzun soluklu kılan şeyin, özverili bir çalışmayla doğru isimlerin stüdyoda buluşması olduğunu ifade etti. İzleyicilere karşı büyük sorumlulukları olduğunu söyleyen Berktan, “Ev ödevimizi yerine getirdiğimiz sürece ekrandayız. En büyük mutluluğum sıcak gündemi, iş dünyasının ilgili taraflarıyla aynı gün her yönüyle masaya yatırmak” dedi. ANALİZ VE ÇÖZÜM İşletme bölümünden mezun olduğunu ve finans uzmanı olarak çalıştıktan sonra ekonomi haberciliği kariyerine başladığını anlatan Berktan, “Bu işe muhabirlikle başladım. Şimdi işin mutfağındayım. İş Dünyası programının başarısının altında da bu birikim ve disiplinli çalışma yatıyor. Programda sektör temsilcileriyle birlikte sektörlerin analizini yapıp, en efektif çözüm yollarını ortaya koyuyoruz. Konuklarım da zaman zaman ‘Bizim sektörü bizden daha iyi biliyorsun’ diyorlar” şeklinde konuştu. Berktan, bu tepkilerin hem iş dünyası hem izleyenler için kaliteli program üretiminde teşvik edici olduğunu belirterek, “Dolayısıyla yeni yayın döneminde de izleyicilerin ve yatırımcıların gözü İş Dünyası programında olacak” dedi. HEM EKONOMİ HEM TEKNOLOJİ İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi, İşletme Bölümü mezunu olan Hande Berktan, Bloomberg HT ekranlarında farklı programlara ve önemli röportajlara da imza atıyor. Berktan, İş Dünyası, Reel Ekonomi ve her salı saat 13-30.14.00’da yayınlanan Gündem Teknoloji programıyla da yeni dünyanın kurallarını yazan teknolojinin nabzını tutuyor. Berktan’ın sunduğu bu programlar aynı zamanda birbirini besliyor. HER SEKTÖRDE KATMA DEĞER Programın, sektörlerin durumuna dair bir ayna olmasının yanı sıra ulusal ekonomiyi makro anlamda da ortaya koyduğunu belirten Hande Berktan, şöyle devam etti: “Programda gördük ki, ekonominin gücü reel sektörün enerjisine bağlı. Yani sektörler güçlü tutulmalı ki, küresel dalgaların etkilerinden güçlü çıkalım. Programlarımızda da sıklıkla vurgulandığı gibi her sektöre katma değerli üretimi entegre etmemiz gerekiyor. Katma değerli ürünümüzle ve hizmetimizle global pazarda markalaşmış bir şekilde yer tutmalıyız. Bunu yaparken de odağımızda teknoloji, bilim, felsefe ve sanat olmalı. Bu süreçte her fikrin ayrı bir değeri var. Kadının gücüne ve pratikliğine önem verip iş dünyasında da kadınlarımıza daha çok yer açmalıyız.”

08 Ekim 2018 Pazartesi

Bankalar imkanlarını en etkin şekilde KOBİ’lere kullandırmalı

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Türkiye Bankalar Birliği’nin (TBB) KOBİ’lerin kredi borçlarının vadelendirilmesine yönelik tavsiye kararını değerlendirdi. Avdagiç, “Bankaların KOBİ’lerin 15 milyon TL’nin altındaki nakit kredilerini vadelendirirken, TBB’nin belirlediği çerçeveyi hızlıca uygulamalarını bekliyoruz. Bankalar ellerindeki imkanı en üst seviyede KOBİ’lere kullandırmalı” dedi. KOBİ’LER İÇİN ÇOK OLUMLU Avdagiç, “Şimdi Kredi Garanti Fonu’nun da devreye girerek, yapılandırılacak borca teminat sağlaması çok yararlı olur” önerisini getirdi. Şekib Avdagiç, şunları söyledi: “6 aya kadar anapara ödemesiz, 24 aya kadar vadelendirme KOBİ’ler için çok olumlu. Bankalar Birliği’nin kararını takdirle karşılıyoruz. Bankalar, KOBİ’lerin yanında olursa bu süreci başarıyla atlatırız. İTO olarak banka borç yapılandırmasında büyük firmalara tanınan başvuru imkanının KOBİ’lere de sağlanması ihtiyacını 10 gün önce yaptığımız yazılı bir açıklamada dile getirmiştik. Türkiye Bankalar Birliği’nin tavsiye kararını uygulama noktasında bankalara büyük görev düşüyor. Bankaların da reel sektörle aynı gemide olduğunun bilincinde olduklarından şüphemiz yok. Türkiye Bankalar Birliği’ne yaklaşımlarından dolayısı teşekkür ediyoruz.” ***** Şirketlerin kredi yapılandırması nasıl olacak? Türkiye Bankalar Birliği Başkanı ve Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın, TBB'nin duyurduğu şirketlerin kredi yapılandırması imkanının detaylarını anlattı. Türkiye Bankalar Birliği'nin (TBB) tavsiye niteliğindeki kararına göre; nakit kredi borcu 15 milyon TL’nin altında olan işletmelerden belli şartları sağlayanlar vadesi gelen taksitleri 24'aya kadar vadelendirebilecek. 30 Nisan 2019 tarihine kadar vadesi dolacak spot kredileri ile taksitli kredilerin, bu dönemde vadesi gelen taksitlerin vadelendirilmesi 6 aya kadar anapara ödemesiz olacak. Türkiye Bankalar Birliği Başkanı ve Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın, NTV'de kredi borcu için vadelendirme imkanının detaylarını anlattı. Aydın'ın konuşmasından satır başları şöyle; "Tavsiye kararlarımız birer centilmenlik kararı. İhtiyaçlar hasıl oldukça bunları sıkılaştırmaya devam edeceğiz. Bugün açıkladığımız karar daha çok sayıda firmayı ilgilendiriyor. Biri terzi birisi konfeksiyon usülü. Hakkında yasal takip başlamamak koşuluyla ve 30 Haziran'dan sonra yeniden yapılandırma yapılmadıysa firmaların 6 aylık ödemelerini öteliyoruz. Daha sonra 18 artı 6 ay 24 ay vade ile biz yeniden yapılandırmış oluyoruz. Bu son derece nefes açıcı bir uygulama. Bu işletme kredisi ve yatırım kredisi taksidi olabilir.Sektörün toplam krediler içindeki payı dörtte bir. 400 miyar TL'nin üzerinde bir rakam." UYGULAMA KÜÇÜK İŞLETMELERİ NASIL ETKİLEYECEK? Aydın uygulamanın küçük işletmeleri nasıl etkileyeceğini ise şu sözlerle yanıtladı; "Firmalar 6 ay bankalara yapacağı ödemeyi yapmayacak. Ekonomiye artı değer katacak firmalar için bir uygulama. Aslında reel sektör ile bankacılık sektörü iş ortağı. 15 MİLYON TL İLE 100 MİLYON TL ARASI KREDİLER NE OLACAK? "100 milyon TL ve altı için her zaman yaptığımız tarzda bankaya giderek nefes aldıracak yapılandırmaları yapmaya devam ediyor olacağız. Uygulamanın amacı ekonominin daha canlı olmasını sağlamak. "Ekonominin normal seyri için herkes gayret göstermeli. Hangi türde kredi olursa olsun elimizden geldiğince katkı vermeye devam edeceğiz." BANKALARIN EK SERMAYE İHTİYAÇLARI NASIL KARŞILANACAK? Bankaların sermaye bakımından sorunu görünmediğini söyleyen Aydın, Türk bankalarının yeterli sermaye ve likiditeye sahip olduğunu işaret eden Aydın, Türk bankalarının acil bir sermaye gereksinim duymadığını ifade etti.

08 Ekim 2018 Pazartesi

Avrupa ABD’den ‘telif’ istiyor

HABER: ŞEREF KILIÇLI Avrupa Parlamentosu, ‘Dijital Tek Pazarda Telif Hakları’ düzenlemesini geçtiğimiz temmuz ayında reddetmişti. Düzenleme, bazı değişiklik önergelerinin ardından eylül ayında tekrar oylandı ve 226 hayır oyuna karşı 438 evet oyuyla kabul edildi. 39 parlamenter ise çekimser kaldı. Düzenlemenin, 2019’un başında, Parlamento’nun ikinci onayı ve Avrupa Konseyi’nin de kabulünün ardından yürürlüğe girmesi bekleniyor. PERDE ARKASI FARKLI Avrupa Parlamentosu’ndaki yeni telif düzenlemesinin görünürdeki gerekçesi olarak, bu konudaki son düzenlemenin 2001 yılında yapılmış olması ve geçen 17 yıl zarfında internet dünyasının çok değişmesi gösteriliyor. Arka planda ise ABD menşeli sosyal medya ve arama motoru gibi platformların, dijital yayın reklamlarının yüzde 90’ından fazlasını alması, kullandığı haber ve video gibi içeriklerde, Avrupalı içerik üreticilerine herhangi bir ödeme yapmamasının yattığı konuşuluyor. DEV REKLAM PASTASI Sosyal medya reklam pazarına yönelik yapılan araştırmalar da bu gerekçeyi destekliyor. Kanadalı bir araştırma şirketinin verilerine göre, 2017 yılında sosyal medya platformları 41 milyar dolar reklam geliri elde etti. Yine aynı şirketin araştırmasına göre, ABD’li ünlü bir arama motoru 2017’deki toplam 110.9 milyar dolar gelirinin, 95.4 milyar dolarını reklamlardan kazandı. KİMİN ZAFERİ? Avrupa Parlamentosu’nda kabul edilen telif düzenlemesini, ‘Avrupalı içerik üreticilerinin Silikon Vadisi’ne karşı zaferi olarak’ yorumlayanlar da var. Düzenlemenin en çok bağlantı (link) ücreti getiren 11. maddesi ve sosyal medya platformlarına telif filtresi zorunluluğu getiren 13. maddesi tartışılıyor. Düzenlemeye karşı olanlar ise üye devletlerin geniş yorumuyla, söz konusu zorunlulukların özellikle küçük platformlar için bir yük oluşturacağını, bunun da internette ifade özgürlüğünü kısıtlayacağını öne sürüyor. ÖNCÜLÜĞÜ VOSS YAPTI Yeni telif düzenlemesinin Avrupa Parlamentosu’ndaki öncülüğünü, Alman Parlamenter Axel Voss yapıyor. Voss’un değerlendirmeleri şöyle: “İçerik yapımcılarının haklarını korumak ve güçlendirmek istiyoruz. Kimdir bu yapımcılar? Yazarlar, sanatçılar, şarkıcılar, şarkı yazarları, gazeteciler. Yani tüm telif hakkı sahipleri. Hepsi zor durumda. Çalışmaları, onların çalışmaları üzerinden kazanç sağlayan büyük internet platformları tarafından kullanılıyor. Ancak hak sahipleri genellikle bu kârdan pay alamıyorlar. Yapımcılarımız ölesiye çalışıyor, büyük ABD platformları para kazanıyor.” Axel Voss, kullanıcıların düzenlemeden etkilenmeyeceğini, sadece platformların sorumlu olacağını da söylüyor. GAZETE VE DERGİLER DESTEKLİYOR Düzenleme, Avrupa’da özellikle gazete ve dergi yayıncılarının desteğini kazanmış durumda. Gazete, dergi, video, müzik gibi birçok alandaki içerik üreticilerinin, yeni düzenleme ile sosyal medya platformlarından ve arama motorlarından telif ücretialacakları belirtiliyor. TÜRKİYE’NİN DURUMU 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nda önemli değişiklikler getiren tasarının bu dönem TBMM’de kabul edilmesi bekleniyor. Tasarıda, Avrupa Parlamentosu’ndaki yeni düzenlemeler yok. Ancak AB’deki düzenlemenin yürürlüğe konmasından sonra konunun Türkiye’nin müzakere sürecine gireceği konuşuluyor. İÇERİK ÜRETİCİSİ DE KAZANACAK Fikri Mülkiyet Hukuku Uzmanı Av. Dr. Cahit Suluk, Avrupa Parlamentosu’nda kabul edilen düzenlemenin öncelikle dijital yayıncılara ‘bağlantılı hak statüsü’ vermesiyle dikkat çektiğini belirterek, şöyle konuştu: “AB de bu yönergeyle dijital yayıncılara bağlantılı hak statüsü tanıyor. Bu adım, telif koruması tarihinde bir kırılmayı ifade ediyor. YouTube, Facebook ve Google benzeri online platformlara yapılan yüklemelere konu video ve metin gibi unsurların pek çoğu telife konu unsurlar içeriyor. Bu unsurlar yüklenirken başkalarının telif haklarının ihlal edilip edilmediğini bu platformlar oluşturacakları filtreleme sistemiyle kontrolden geçirmekle yükümlü olacak. Böylece telif hakkı sahipleri, yasal mecralar üzerinden daha fazla telif geliri elde edebilecek.” İSTİSNAİ DURUM Araştırma kuruluşlarının ‘veri ve metin madenciliği’ istisnasında tutulduğunu belirten Av. Dr. Cahit Suluk, “Yayımcılık, bilgi analizi ve bilgiye erişim gibi amaçlarla dijital ortamda veri ve metin madenciliğine başvuruluyor. Bu yapılırken başkalarına ait telif unsurları kullanılıyor. Telif hukukunda bu kullanımlar genellikle telif ihlali niteliğinde. Bu yönerge, bir istisna hükmüne yer vererek veri ve metin madenciliği amacıyla başkalarına ait eser ve bağlantılı hak konularının izinsiz kullanımına imkân sağlıyor. İstisnadan sadece araştırma kuruluşları yararlanabilecek” dedi.

08 Ekim 2018 Pazartesi

Çinliler, ithalat fuarına bekliyor

HABER: ADEM ORHUN Türkiye ile Çin arasında ticari ilişkiler gün geçtikçe gelişiyor. Özellikle İstanbul Ticaret Odası’nın ülke milli katılım organizasyonunu yürüttüğü Canton fuarları, İTO’nun Çinli yetkililerle kurumsal olarak yürüttüğü temaslar ve karşılıklı heyet ziyaretleri, ticaret potansiyelinin sahada işe dönüşmesinde etkili oluyor. Geçen ay Çin’den dört heyetin görüşmeler yaptığı İTO, yeni bir Çin heyetini daha ağırladı. Şanhay Ticaret ve Sanayi Odaları Federasyonu Başkan Yardımcısı Chen Chang başkanlığındaki iş insanları heyeti, İstanbul Ticaret Odası’nı ziyaret etti. Yapılan toplantıda, Türk firmalarıyla ticari ilişkileri geliştirmek istediklerini belirten heyet üyeleri, Türk iş insanlarını Çin’e davet etti. AÇIĞI DENGELEYEBİLİRİZ Heyeti kabul eden İTO Yönetim Kurulu Üyesi Adil Coşkun, ticaret dengesinin iyileştirilmesi için ekonomik ilişkilerin çeşitlendirilmesi gerektiğini söyledi. Coşkun, “Geçen yıl Çin’den 23.3 milyar dolarlık ithalat yapmışız. İhracatımız ise 2.9 milyar dolar. Ticaret açığını sermaye tarafında dengeleyebiliriz. Başka bir deyişle ülkemize daha fazla yatırım bekliyoruz. Bu açıdan Tek Yol Tek Kuşak projesi de Türkiye için büyük önem arz ediyor. Asya’yı Avrupa’ya bağlayan bir konuda olması sebebiyle Türkiye’nin bu projede öncelikli ülke olduğu aşikar” dedi. Coşkun, “Ticaret potansiyelini geliştirmek amacıyla bizlere önemli görevler düşüyor. Bu noktada yatırım ticaret işbirliği alanlarını büyütecek, karşılıklı ticaret heyetleri ticari dengeyi düzeltmeye yardımcı olacaktır. Odamız da bu çerçevede gerekli görevleri üstleniyor. Çin’deki fuarlara katılan Türk firmalarının sayısı bu yıl 200’ü geçecek. Çin, bizim çok önem verdiğimiz bir ülke. İş bağlantıları ve ticaretin gelişmesi için İTO olarak gereken her şeyi yapmaya çalışıyoruz” diye konuştu. Şanhay Ticaret ve Sanayi Odaları Federasyonu Başkan Yardımcısı Chen Chang ise konuşmasına, “Federasyonumuz ile İTO dosttur” diyerek başladı. İVME KAZANACAK Chang, “İstanbul’a gelmemizin iki ana amacı var. Birincisi İTO ile daha sıkı çalışma yapmak istiyoruz. İkincisi; iş konusunda iş adamlarımızın ortak çalışmalarının ivmelenmesine yardımcı olmaya çalışıyoruz. Bu amaçla bu heyetimizde de bölgemizin önde gelen şirketlerinin yöneticileri yer alıyor” dedi. Diğer ülkelerin şirketlerinin de bölge ekonomisine katılmasına ihtiyaçları olduğunu kaydeden Chang, “Sanhay’da Türk iş insanları için çok ideal noktalar var. Ticari anlamda birbirimizin ihtiyaçlarını karşılamada önemli rol oynayabiliriz. Finansal alanda da ortak çalışmalar yapabiliriz. Ticaret açığının dengelenmesi lazım. Bu yüzden biz de federasyon olarak katkıda bulunmak istiyoruz” diye konuştu. İTHALAT FUARI Kasım ayında Çin’de düzenlenecek ithalat fuarına dikkati çeken Chang, “Türk iş adamlarının katılımını bekliyoruz. Bu bizim için de çok önemli fırsat” dedi. İTO Genel Sekreter Yardımcısı Özcan Tokel’in de bulunduğu toplantıda gıda, kozmetik, hırdavat, elektrik üretim cihazları, gemi yapımı, baskı, ambalaj alanlarında çalışan firmaların üst yöneticileri yer aldı. İstanbul’da ticari bağlantılarını geliştirmek istediklerini belirten Çinli CEO’lar, Türk mevkidaşlarını fuarda görmek istediklerini belirttiler. HIZLI VİZE İSTİYORUZ Şanhay Ticaret ve Sanayi Odaları Federasyonu heyetini ağırlayan İTO Yönetim Kurulu Üyesi Adil Coşkun, vize problemine dikkati çekti. Coşkun, “Vizede gereken belediye onaylı davetiyenin çıkması iki haftayı geçiyor. Hızlı ve kolay vize sağlanması iş insanlarımızın Çin pazarına girişine destek olacaktır” dedi. Federasyon Başkan Yardımcısı Chen Chang ise vize konusunda sıkıntıları kendilerinin de önemsediğini belirtti. Chang, “Çin’e döndükten sonra ilgili makamlara bu konuyu ileteceğiz” dedi.

05 Ekim 2018 Cuma