tatil-sepeti
Hünkar Kasrı’nda zamanda yolculuk

HABER: İLKER BAŞÖZ İstanbul Ticaret Odası sanat ve sanatçıya destek kapsamında Yeni Cami Hünkar Kasrı’nda organize ettiği sanat etkinliklerine devam ediyor. Tarihi mekan bu ay Zamansız İstanbul adlı karma sergiye ev sahipliği yapıyor. Açılışını İstanbul Ticaret Odası Başkan Yardımcısı İsrafil Kuralay’ın gerçekleştirdiği sergiye Oda Meclis Üyeleri, sanatçılar ve sanat severler yoğun ilgi gösterdi. Zamansız İstanbul temasıyla geçmişten günümüze birçok medeniyete ve kültüre ev sahipliği yapmış İstanbul’un zaman olgusunun kaybolduğu bir rüya şehri olduğu vurgulandı. Birbirinden değerli eserlerin yer aldığı sergi 30 Mart tarihine kadar ziyarete açık olacak. Zamansız İstanbul sergisinde Fizikçi-Ressam Sema Tecen’in “Bu Yüzden Zamansız.. / SO Timeless..” isimli yağlı boya tablosuna uygulanan augmented reality (artırılmış gerçeklik) teknolojisi büyük ilgi topladı. Bu teknoloji ile resimin üzerindeki bazı obje ve karakterler hareketli hale getiriliyor.

18 Mart 2019 Pazartesi

Türkiye’nin en büyük Odası olarak ‘Tarihi görev bizim’

İstanbul Ticaret Odası’nın mart ayı meclis toplantısında konuşan İTO Başkanı Şekib Avdagiç, tüm Oda üyelerini istihdam seferberliğine katılmaya çağırdı. İstihdam seferberliğinin iş dünyası için tarihi bir görev olduğunu vurgulayan Avdagiç, “İstanbul iş dünyası olarak elimizi taşın altına koyuyoruz” diye konuştu. Hükümetin açıkladığı İstihdam Seferberliği programı kapsamında verdiği teşviklerin üç güçlü ayağı olduğunu hatırlatan Avdagiç, şu bilgiyi verdi: “Birincisi; 30 Nisan’a kadar ilave olarak işe alınan her çalışanın 3 ay boyunca hem maaşını hem de vergi ve SGK primini devlet ödüyor. İkinci olarak; mayıs ayını takip eden 9 ay boyunca, prim ve vergilerini yine devlet karşılamaya devam edecek. Kadın, genç ve engelli istihdamında bu süre 6 ay daha uzuyor. Üçüncü olarak; Kısa Çalışma Yönetmeliği uyarınca, ekonomik sebeple çalışma sürelerini azaltan ya da durduran iş yerlerinde üç ay boyunca, azaltılan süreye ilişkin çalışan ücreti İşsizlik Fonu’ndan karşılanıyor. HÜKÜMETİN FEDAKARLIĞI Bu üç ana desteğin yanı sıra farklı başka desteklerin de programda yer aldığını belirten Avdagiç, bu desteklerin Cumhuriyet tarihinin en büyük istihdam teşvikleri olduğunu kaydetti. Avdagiç, “Hükümetimiz, büyük bir fedakârlık göstererek, ekonomik kıskacı istihdamla kırıyor” yorumunu yaptı. İş dünyası olarak bu fırsatı iyi değerlendirmek gerektiğini söyleyen Avdagiç, şu çağrıyı yaptı: “Türkiye’nin geleceği ve gelişmesi, daha çok üretim ve daha çok istihdamdan geçiyor. Ben bu vesileyle bir kez daha tüm işletmelerimizi, tüm üyelerimizi yeni bir ruh ile istihdama katkı sunmaya çağırıyorum. Ayrıca ifade etmek isterim ki, Türkiye’nin en büyük Odası olarak, Cumhurbaşkanımızın istihdam seferberliği çağrısını tarihi bir görev kabul ediyoruz. İstanbul iş dünyası olarak elimizi taşın altına koyuyoruz.” KAMPANYAMIZ YANKI BULDU Türkiye’de istihdamın yüzde 20’sini gerçekleştiren İstanbul’da işverenlere yönelik İTO kampanyasının büyük bir yankı uyandırdığını anlatan Avdagiç, şöyle devam etti: “Başta TOBB Başkanımız Rifat Hisarcıklıoğlu olmak üzere, birçok yetkili, bizzat arayarak yaptığımız kampanya sebebiyle bize tebriklerini ilettiler. Geçen ay içinde Cumhurbaşkanı Yardımcımız Sayın Fuat Oktay ile Külliye’de kapsamlı bir görüşmemiz oldu. Bu görüşmede de Sayın Oktay, İTO’nun çalışmalarını dikkatle takip ettiğini ve takdirle karşıladıklarını söyledi.” ETKİSİ KALICI OLMAYACAK Büyüme verilerini de değerlendiren Başkan Avdagiç, 2018’in dördüncü çeyrek büyümesinin yüzde -3 olduğunu hatırlattı. Avdagiç, büyüme ile ilgili beklentilerini şöyle özetledi: “Bu eksi büyüme beklenen bir sonuçtu. Bize göre, 2018’in son çeyreğinde yaşadığımız negatif büyüme kalıcı bir etki bırakmayacak. Ağustos 2018’den itibaren kıskaç içine alınan ekonomimizin böyle bir refleks vereceği öngörülmüştü ve piyasalar da bunu satın almıştı. Bizim için önemli olan 2018’in genel büyüme rakamı. Son çeyrekteki -3 rakamına rağmen yıl büyümesi, yüzde 2.6 oldu. Bu önemli bir rakam. Böylece daha kötü senaryo yazanlar yanıldı. Türkiye, ne 2001’deki gibi ne de 2008’deki gibi bir etkilenme yaşadı.” İthalatta yaşanan kur kaynaklı düşüşün, KOBİ’lere yerli ara mamul üretiminin değerini gösterdiğini belirten Avdagiç, “Ekonomide dengelemenin meyvesini, ara mamulde ithalat yapmak yerine yurtiçinde üretime geçerek aldığımızı görmekten büyük memnuniyet duyduk. Bu olması gereken bir yöneliş. Dolayısıyla kalıcı hale getirmeliyiz. Yüzlerce, binlerce çeşit ara mamulü ve son ürünü, ülkemizde üretip ithalatı azaltmalıyız. Böylece üretimden vazgeçmeden cari açığı düşürmeliyiz” diye konuştu. SEÇİM, İSTANBUL’UN DEĞERİNE DEĞER KATSIN İTO Başkanı Şekib Avdagiç, iş dünyası olarak 31 Mart akşamı sandıktan istikrarın çıkmasını arzu ettiklerini söyledi. İstanbul’un marka değerine değer katacak bir sonucun ortaya çıkmasını temenni ettiklerini dile getiren Avdagiç, “İnanıyoruz ki, hem İstanbul hem de Türkiye ekonomisi için bugüne kadar ortaya konulan vizyoner yaklaşımlar, yeni ve güçlü makro hikayelerle devam edecek” dedi. ÇANAKKALE VE İSTİKLAL MARŞI Başkan Avdagiç, 18 Mart’ta büyük bir zaferin, Çanakkale Deniz Zaferi’nin yıldönümünün kutlanacağını hatırlattı. Avdagiç, “Orada vatanımızın geleceği olan on binlerce gencimizi şehit verdik. Zaferimizin 104. yıldönümünü kutlarken, şehitlerimizi de rahmet ve minnetle anıyorum. Yine bir mart ayında, 12 Mart 1921’de Mehmet Akif Ersoy’un kaleme aldığı şiir, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından milli marş olarak kabul edildi. İstiklal Marşı bir inancın, bir umudun marşı. Milli Mücadeleyi kazanan bu ruhun, ekonomik mücadeleye giriştiğimiz bu dönemde de en büyük yardımcımız olduğuna inanıyorum” dedi. YENİDEN BÜYÜMENİN ÖNCÜLERİNDEN OLACAĞIZ İstanbul Ticaret Odası Meclis Başkanı Öztürk Oran, meclis toplantısının açılışında yaptığı konuşmada, 31 Mart’ta yerel seçimlerin yapılacağını hatırlatarak; beklentilerini siyasette istikrar, ekonomide büyüme ve şehirlerde atılım olarak sıraladı. Türkiye’nin 2018’in son çeyreğinde, ağustos ayındaki kur krizinin etkisiyle büyüme gösteremediğini hatırlatan Oran, şunları söyledi: “Önümüzde seçimsiz bir 4 yıl var. 2019’un ikinci yarısından itibaren, küresel merkez bankalarının para politikalarını gevşetmeleri ve faizlerin düşmesi, iç talebin ve yatırımların artması ve reform takviminin hızla işlemeye başlamasıyla birlikte Türkiye yeniden büyümenin öncüleri arasındaki yerini alacak.” Oran, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın öncülüğünde başlatılan hükümetin İstihdam Seferberliği çağrısının son derece önemli olduğunu belirtti. Oran, istihdam seferberliği ile ilgili sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu seferberliğin öncülüğünü yapmak da elbette ekonominin dinamosu olan şehrimize, Türkiye’nin en büyük Odası olan İstanbul Ticaret Odası’na düşüyor. Bu noktada Yönetim Kurulu Başkanımızın ve yönetimimizin yoğun çalışma başlattığını gördük. İstanbul Ticaret Odası Meclisi de milletine, ekonomisine, insanına sahip çıkma noktasında imtina etmeden elinden gelen gayreti ortaya koyacak.” MECLİS KÜRSÜSÜNDEN YANSIMALAR KİTAP OKUMA SEFERBERLİĞİ YAPALIM Basım-Yayın Meslek Komitesi / Münür Üstün: Türkiye, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve İTO organizasyonuyla ‘Londra Kitap Fuarı’na 30 firmayla katıldı. Türkiye’de 2016’da 405 milyon, 2017’de 408 milyon, 2018’de 411 milyon kitap üretildi. Bu rakamlara 48 sayfayı geçmediği için bandrol zorunluluğu olmadan basılan 150 milyon kitap dahil değil. Ayrıca Milli Eğitim Bakanlığı’nın bastırdığı 240 milyon ders kitabı da var. Toplamda 800 milyonu geçiyor. Umarım daha da çok kitap okuruz. Kitap konusunda da ‘teşvik istihdam projesi’ istiyoruz. Biz eleman çıkarmadan bugünlere geldik, istihdama destek verdik. Bir de kitap okuma seferberliği yaparsak çok şık olur. Yakın ülkelere kitap fuarlarına gidiyoruz. 2016’da Bosna’da onur konuğu olduk. Yakın coğrafyalardaki fuarlara onur konuğu olarak gitmeliyiz. Oralarla tarihsel ilişkilerimiz var. Gürcistan’da Türk edebiyatına ilgi var. Türkiye yayıncılık sektöründe dünyada 11. sırada. Yeni başlıklı kitapta 6. sırada. Bunlar önemli başarılar. 2020 Haziran ayında Gürcistan’daki fuarda onur konuğu olmak istiyoruz. EN ÖNEMLİ KONUMUZ İŞ AHLAKI Kargo, Posta ve Depolama Meslek Komitesi / Sait Kılıç: Türkiye’nin en büyük sorunu, iş ahlakında yaşanan problemler. STK’ların ‘iş ahlakı’ ve ‘dürüst insan ahlakı’ konulu çalışmaları öncelikli olmalı. Odamız da böyle bir çalışmaya başlayabilir. ‘Ayın dürüst ahlaklı çalışanı’nı seçmemiz halinde bunun iş ahlakına katkı sağlayacağını düşünüyorum. Başkan Yardımcımız İsrafil Kuralay tarafından kaleme alınan, ‘değerlerin, sınırların küçük menfaatlere kurban edildiği bir çağda yaşıyoruz’ ifadesinin, iş ahlakı konusuna ne kadar uygun olduğunu görüyoruz. Hakiki değerlerimizi yaşamadığımız için kaybediyoruz. Geçmişte büyükler; ‘söz veren sözünü tutmayan, şahit olan şahitliğine sadık kalmayan, imza atan ama imzasının arkasında durmayanları’ toplum dışına çıkarmıştı. Temiz ahlaktan yoksun insanlar toplum içinde ellerini kollarını sallaya sallaya gezerse iş ahlakından bahsetmek mümkün değil. İkinci bir konu olarak, birden fazla işverene tabi olarak çalışan işçilerin her bir işverenden kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin hakkına sahip olması. Yılın dörtte biri çalışanla yılın tamamında çalışan işçilerin hakkı aynı olmamalı. Bu tür maliyetleri bertaraf etmek için çalışılmalı. KÂR ELDE ETMEK SUÇ OLMAMALI Hayvansal Gıda Ürünleri Meslek Komitesi / Ramazan Ceylan: Bizler, ‘çok kazanıyor’ gibi gösteriliyoruz. Çok kazanma-dığımız göz önüne alınmıyor. Bunu üyelerimize aktarmalıyız. Fırsatçıların kıskacında bulunan üyelerimizin sıkıntılarına itiraz etmeliyiz. Bugün yerli üreticileri bitiren, bizi tüketen toplum haline getiren ulusal sermayeye itiraz etmeliyiz. Yerlinin yanında durmayanlara itiraz etmeliyiz. Esnafımız, tüccarımız kâr edebilmeli ki, yatırım yapsın ve markalaşabilsin. Daha fazla istihdam oluşturalım, iç tüketim için ihtiyaç duyduğumuz her şeyi kendimiz üretelim, ihracat yaparak katma değer oluşturarak, ülke ekonomisine katkıda bulunalım. Aksi halde dışa bağımlı bir hale geleceğiz. Ülkemizde kâr elde etmenin suç olduğu bir algı var. Bunun kırılması gerektiğini düşünüyorum. İşadamlarının önü, bir takım krizlerle kapatılmak isteniyor. Devletimizin bunun bertarafı için çalışacağına inanıyorum. GÜNAH KEÇİSİ YAPILDIK Meyve ve Sebze Meslek Komitesi / Mustafa Manav: Kabzımallıkla ilgili meclisteki belki de son konuşma olacak. Hal Yasası’ndan sonra kabzımallık olmayabilir. Babadan bu mesleği yapıyorum. Gıda enflasyonunun yüksek çıkmasından dolayı günah keçisi olduk. Sonra bu durum marketlere geçti. Bu yasa 2 milyon aileyi etkileyecek. Çiftçi ürününü, hale gönderiyor, kısa sürede parasını alıyor. Hallerde üreticiyi koruyan sistem var. Ben hal hakem kurulunda görev yapıyorum. 15 günde bir toplanıyoruz. Eğer hal tüccarı üreticiye parasını mal satıldıktan sonra 15 gün içinde ödemezse, 94 bin liraya kadar hale verdiği bir teminat var, o paradan kesilir ve üretici parasını alır. Bu bir garanti. Hal Yasası’na göre komisyonculuk kalkacak. Kabzımallık kalkarsa, üretici markete uzun vadeli olarak satacak. Marketlerde vade 3-4 ayı buluyor. Çocuklara bile ‘kabzımal 1 liraya alıp 8 liraya satıyor’ deniyor. Meslektaşlarımız bu algıdan dolayı 9’ar bin liralık cezalarla karşı karşıya. ‘Kışın patlıcan 14 lira olur mu’ diyorlar. Yazın 1 dönümden 1 ton mahsul alıyor çiftçi. Kışın 70-80 kiloya düşüyor. Bırakın da çiftçi kışın parasını kazansın, masrafını çıkarsın. Tarımda çalışan nüfus azaldı ve yaşlandı. Kırsalda yaşayanlar nüfusun yüzde 20’si. Yaş ortalaması 52-53 oldu. 5 sene sonra kim üretecek? TİCARET MÜZESİ İÇİN ÖN AYAK OLMALIYIZ Doğal ve İşlenmiş Katı Yakıt Meslek Komitesi / Hüseyin Akarçeşme: Önceden sosyal konularda faaliyet gösteren Odamız artık durağan bir duruma geçti. Bundan kurtulmak için hepimizin katkı vermesi gerektiğini düşünüyorum. Altı aylık buluşmalar atlanmamalı. Bizim temasımız ne kadar çok olursa o kadar çok proje üretiriz. Meclis-i Muhabbet toplantılarımız neden yok oldu? Ramazan ayı, yeniden buluşmamız için bir vesile olsun. Darülaceze’ye, Anadolu’nun çeşitli Odalarına ziyaretlerimiz başlayabilir. İstanbul Ticaret Odası gibi bir kurum, ticaret müzesi oluşturulmasına ön ayak olmalı. İTO hizmet birimlerine, sorumlu meclis üyeleri atanabilir. 30 yılı aşan üyeye plaket verilmesi uygulaması devam etmeli. İTO’nun kuruluş yıldönümleri önemli. Ayrıca katı yakıtta artık mangal kömürü ayağında da temsil ediliyoruz. Eminönü’ndeki metruk binaların görünümünün değişmesi için İTO çözüm bulmalı. Meclis ve komite üyelerinin ticaretini artırmak için kooperatif benzeri ortaklıklar kurulmalı. YERLİ FİRMA SATILINCA İÇERLİYORUM Elektrik Ekipmanları Meslek Komitesi / Sami Yılmaz: Sektörümüzde yabancılaşma çok fazla. Kilit noktadaki birçok sektör, Fransız ve Alman şirketlerinin yönetimine geçti. Firmalarımızı bu konuda yüreklendirmek için çok çalıştım. Çekirdekten yetişen yerel bir firma, yabancı bir şirkete satıldı. Aynı süreçte başladığımız bir firma da Alman bir şirkete satıldı. Yerli firmalarımızın yabancılara satılmasına çok içerliyorum. Yerli üretim yapan ve yabancılara satılmamak için direnen firmaları yüreklendirmek için çalışmalıyız. CEZA BİR VERGİ OLMUŞ DURUMDA Mali Müşavirlik Meslek Komitesi / Hacı Demir: Mali müşavirler olarak 30 yıllık bir yasamız var. Birçok işveren, mali müşavirliğin kıymetini bilmiyor. Mali müşavirler inanılmaz bir stres altında hizmet vermeye çalışıyor. Bu mesleği yapanların hakkının korunmasında sizden özen ve destek rica ediyorum. Poşet beyannameleriyle ilgili bir yoğunluk var. 13-14 bin lira, inanılmaz cezalar da var. Maalesef bürokrasi, sektörlerin görüşünü almadan düzenleme çıkarıyor. Ceza bir vergi olmuş durumda. Yasayla ilgili Maliye Bakanlığı yetkililerinin, İstanbul Vergi Dairesi’nin de olacağı bir çalıştay düzenlemek istiyoruz. PERPA’da 50’ye yakın firma, İran ile ticaret yapıyor. Gıda ve ilaç ambargo kapsamı dışında olmasına rağmen bu iki kalemde de dolar ve TL’de engeller var. İran ile ticaret yapan firmalarımızın bankacılık konusundaki sıkıntılarının konuşulacağı, banka yöneticilerinin de olacağı bir toplantı yapmak istiyoruz. TEKNİK KONULARDA SIKINTIMIZ VAR İnşaat Malzemeleri Meslek Komitesi / Akif Çolak: Yabancılar, 250 bin dolarlık gayrimenkul aldıklarında vatandaşlık hakkı veriliyor. Bu düzenleme sektöre, yabancıya gayrimenkul satışında bir rahatlama getirdi. Bu konuda İTO’da yabancı yatırımcı destek ofisi açıldı. Buradaki ilgili bakanlıklardan yetkililer, işlemlerin tek elden yürütülmesi adına bu ofiste çalışıyorlar. Ancak daireyi satıyoruz, yabancı kişinin avukata vekalet vermesi gerekiyor. Avukat vekalet ücreti yüksek. Neden bu işlemler avukat üzerinden yapılıyor? Paranın bankayla gelmesi zorunluluğuyla ilgili de sıkıntı var. Mesela bir yatırımcının Mısır’dan bankayla para getirmesi mümkün değil. Benzer ülkelerden gelecek yabancı yatırımcıların da böyle sıkıntısı var. Tapuda satış işlemleri, yeminli tercümanlarla yapılıyor, bilirkişi de yeminli tercüman olmalı deniyor. Teknik konularda sıkıntılarımız var. MALİYET ARTIŞINA ÇÖZÜM İSTİYORUZ Restorasyon ve İzolasyon Meslek Komitesi / Osman Arıtürk: Maliyetler arttı. Beton maliyetimiz 2018’de 122 liraydı, bugün 240 lira. İnşaat sektöründe ciddi bir sıkıntı var. Özellikle bu beton konusunda bir çözüm bekliyoruz.

18 Mart 2019 Pazartesi

İstihdam için seferBİRLİK

HABER: ADEM ORHUN Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Burası Türkiye Burada İş Var’ sloganıyla başlattığı İstihdam Seferberliği 2019’un İstanbul Buluşması gerçekleştirildi. İstanbul Valisi Ali Yerlikaya’nın inisiyatifiyle şehirde bulunan oda ve borsa başkanları ile sivil toplum kuruluşlarının başkanları, Haliç Kongre ve Kültür Merkezi’nde bir araya gelerek niyet birliği açıklaması yaptı ve işverenleri ilave istihdam için harekete geçmeye çağırdı. Böylelikle İTO’nun iki hafta önce İstanbul’da ‘Teşvikte Sınır Yok’ sloganıyla başlattığı dev teşvik ve tanıtım kampanyası, ilgili diğer kurum ve kuruluşların katılımıyla yeni bir aşamaya geçti. Toplantıya İstanbul Valisi Ali Yerlikaya ve TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile katılan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, “Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde başlatılan projede Türkiye iş gücünün yüzde 20’sini oluşturan İstanbul’umuzun üzerine düşeni yapacağına inanıyoruz” dedi. YÜZDE 10 İYİLEŞME İş insanlarına seslenen Bakan Selçuk, “Türkiye 16 yılda sizlerin girişimci ruhu, cesareti ve çalışkanlığı sayesinde 3.5 kat büyüdü. 2002 yılında 727 bin olan sigortalı çalıştıran iş yeri sayımız 1.9 milyona; aktif sigortalı sayımız 12 milyondan 22.3 milyona yükseldi. Aynı dönemde, aktif iş gücü programlarımızın yararlanıcı sayısı 3.1 milyona ulaştı” diye konuştu. İstihdam Seferberliği 2019’un ilk işaretlerini aktaran Bakan Selçuk, “Geçen yılın ilk iki ayına göre İŞKUR yerleştirme oranlarımız yüzde 10 oranında daha iyi durumda. Trend çok güzel gidiyor” dedi. LİDER ŞEHİR OLACAK İstanbul’dan aldıkları 1 milyon ilave istihdam sözünü not ettiklerini dile getiren Bakan Selçuk, konuşmasına şöyle devam etti: “Hükümet olarak sizleri desteklemeye devam edeceğiz. Bu ülkenin geleceği için bir tuğla koyanın, alın teri akıtanın her zaman başımızın üstünde yeri olacak. Hükümetimizin sağladığı bu teşvik ve destekler sizler için itici bir güç olacak. İstanbul’un 2019 İstihdam Seferberliğinde lider şehir olacağına yürekten inanıyoruz.” Buluşmada; İTO Meclis Başkanı Öztürk Oran, İTO Başkan Yardımcısı İsrafil Kuralay, İTO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Ahmet Özer ve İTO Genel Sekreteri Doç. Dr. Nihat Alayoğlu da yer aldı. 18 TEŞVİK İŞ DÜNYASININ HİZMETİNDE Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Bakanlığın iş gücü piyasasını sadece istihdam artırma yönüyle değil, aynı zamanda teşviklerle de desteklediğini kaydetti. Selçuk, aktif olan 18 ayrı teşvik uygulamasından 1.7 milyona yakın işverenin, 11 milyondan fazla sigortalının destek aldığını belirterek, 2004’ten bu yana verilen prim teşvikleri sayesinde işverenlere 149 milyar liralık destek sağlandığını söyledi. Bu konuda en güçlü paketin sunulduğuna işaret eden Selçuk, şöyle konuştu: “İşverenlerin nisan sonuna kadar sağlayacağı her ilave istihdam için 3 ay prim ve vergilerin yanı sıra ücreti de devlet karşılayacak. Şartlar sağlanırsa, izleyen 9 ayda da prim ve vergileri ödemeye devam edeceğiz. Mevcut çalışanlara ilave işe alınan her bir sigortalının, asgari ücret düzeyinde prim ve vergilerini 12 ay boyunca karşılıyoruz. 2016’da başlattığımız asgari ücret desteğini devam ettiriyoruz. Geçtiğimiz yıl 9 ay uygulanan desteğin süresini bu yıl 12 aya çıkardık. 500 ve üzeri çalışanı olan iş yerlerine 101 lira, 500’ün altında çalışanı olan iş yerlerine ise 150 lira asgari ücret desteği veriyoruz. Prime esas kazanç tutarı üzerinden 5 puan prim indirimimiz çalışan başına 127.92 lira ila 960 lira arasında işverenlerimizin yükünü hafifletiyor. Yurtdışına işçi götürenlere genel sağlık sigortası priminde 5 puan indirim, Ar-Ge faaliyeti yürüten işverenler ile kültür yatırım ve girişim belgesi olanlara sigorta priminden yarıya yakın indirim gibi diğer Bakanlıklarımızla işbirliğinde yürüttüğümüz özellikli teşviklerimiz de sürüyor.” MÜKEMMEL BİR PAKET İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, 2018 Aralık itibarıyla İstanbul’un iş gücü sayısının 6 milyon 578 bin kişi olduğunu belirterek, “Tükiye’nin yüzde 20.5’i. İstihdam edilen 5 milyon 291 bin. İşsiz sayımız 1 milyon 287 bin, iş yeri sayımız 527 bin. Bu Türkiye’nin yüzde 28’i. Bu şehirde istihdam hedefimiz de 900 bin kişi” dedi. Yerlikaya, “Çok cazip, mükemmel bir paket açıklandı. 1 milyonun üzerinde mesleki eğitim hedefi de var” dedi. İLK SİNYALLER GAYET OLUMLU Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, 25 Şubat’ta başlatılan İstihdam Seferberliği’nin ardından her ildeki, oda ve borsa bünyesinde destek ve teşvik tanıtım merkezlerinin kurulduğunu anımsatarak, “Anadolu’daki oda ve borsa başkanlarından gelen ilk sinyaller gayet olumlu. İstihdamda pozitif ivmeyi başlattık, devamı da gelecek inşallah” dedi. KAPSAMLI TANITIM KAMPANYASINDAYIZ İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, “Cumhuriyet tarihinin en büyük istihdam teşviklerinin, Cumhuriyet tarihinin en büyük iş alımıyla neticelenmesini diliyorum” diye konuştu. En kapsamlı istihdam teşviklerini, iş dünyasına etkili bir şekilde anlatmak için gayret ettiklerini vurgulayan Avdagiç, “Bu noktada bize görev düşüyor. Biz, bu gerçekten hareket ederek, kapsamlı bir tanıtım kampanyası yapıyoruz” dedi. 13 MİLYON GENCE İŞ İÇİN... Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, üretimde nitelikli iş gücü konusunda yaşanan problemleri çözmeye büyük önem verdiklerini belirtti. Gülle, şunları söyledi: “Ülkemizde çalışma çağında bulunan 13 milyondan fazla gencimiz bulunuyor. Üretimde, hizmetlerde ve ihracatta bu potansiyelimizi hayata geçirebilirsek, sürdürülebilir bir büyüme potansiyelini yakalayarak daha da ileriye gitmemiz işten bile değil.” SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK SANAYİDE İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Erdal Bahçıvan, “Biliyoruz ki; kaliteli, sürdürülebilir ve kalıcı istihdam buradadır. Biz sanayiciler de kaliteli istihdam sağlamanın, aş ve iş oluşturmanın, güçlü ve sürdürülebilir bir ekonominin mihenk noktası olduğuna yürekten inanıyor, bunun için çalışıyoruz” dedi. Bahçıvan, sanayiciler olarak attıkları her adımda ülkenin refahı ve barışı için aş ve iş üretmeyi öncelikli görevleri olarak kabul ettiklerini vurguladı. BU FIRSATLARI HER ZAMAN BULAMAYIZ İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) Başkanı Ali Kopuz, kamu ve özel sektörün birbirine destek olduğunda neler başarabileceğinin tecrübe edildiğini söyledi. Kopuz, “Bu teşvikler sayesinde yeni helal kazanç kapıları açmaya vesile olma fırsatı yakalıyoruz. Girişimcilerimize, birbirinden önemli 8 farklı teşvik sunuldu” diye konuştu. Kopuz, “İşimizi nasıl yapacağını bilen ve yapan iş insanları olarak işimizi geliştirmek ve büyütmek için bu gibi fırsatları her zaman bulamayız” dedi. BUGÜN ALAN 3-4 AY SONRA KAZANIR Deniz Ticaret Odası (DTO) Başkanı Tamer Kıran, “3-4 ay sonra ülkemiz yeniden hızlı bir büyüme trendine girdiğinde bizlerin yeni çalışana ihtiyacı olacak. O günler için bugünden istihdamı sağlamalıyız. Yoksa yarın deneyimli ve nitelikli çalışan bulmamız zor” dedi. Bugün yapılan her istihdamın yarın büyük yatırıma dönüşeceğini anlatan Kıran, “Faydalanan üyelerimiz 3-4 ay sonra kârlı çıkacaklarını, rakiplerinden bir adım önde olacaklarını görecekler” diye konuştu. GELİN, İSTANBUL’DA REKOR KIRALIM Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Abdurrahman Kaan, “Yeni teşvikler, işverenin elini daha da kolaylaştıracak ve yeni istihdam kapıları açacaktır” dedi. Kaan, “Şimdi elimizi taşın altına koyma zamanı. Gelin, İstanbul’da istihdam rekoru kıralım. Gelin, ülkemizde işsizliği olabilecek en düşük seviyelere indirelim. İstanbul’un bu gücü var, bizlerin bunu başarma inancı var” şeklinde konuştu. RUSYA VE ABD’DE İHRACAT ÜSLERİ Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) Başkanı Orhan Aydın, ihracatı artırmak ve cari açığı azaltmak adına oluşturmaya başladıkları ihracat üsleriyle ülke ekonomisinin potansiyelini ortaya koymak istediklerini belirtti. Aydın, şunları söyledi: “ASKON olarak önümüzdeki 2 yılda, 81 ilde kurulacak yeni işletmeden bahsediyorum. 15 bin yeni istihdam ve mevcut 15 bin üye işletmemizle birlikte toplam 50 bin yeni istihdam sözü veriyoruz.” İSTANBUL ÖRNEK OLACAK İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, istihdam seferberliğinin ekonomide yaşanan sıkıntıya karşı mücadele anlamına geldiğini söyledi. Uysal, İstanbul’un işverenlerde sayı bakımından Türkiye genelinin üçte birinin altında olduğunu, ancak ihracatta ve ticarette yüzde 50’ye ulaştığını anlattı. Uysal, İstanbul’un istihdamda kişi başına ortaya çıkarılan değerde de çok açık ara önde olduğunu vurguladı.

18 Mart 2019 Pazartesi

Kuyumculuk ve taş işlemede Yakutistan okuluyla işbirliği

Küçükçekmece Kuyumculuk Teknolojisi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile Rusya Federasyonu Sakha (Yakutistan) Cumhuriyeti’nden Yakut Endüstri Koleji T.G. Desyatkina arasında ‘Mesleki ve Teknik Eğitim İş birliği Kardeş Okul Protokolü’ imzalandı. İstanbul Ticaret Odası’nın hamilik projesi kapsamında desteklediği okullardan biri olan Küçükçekmece’deki kuyumculuk lisesinin hamiliğini, İTO’nun Kuyumculuk Meslek Komitesi Başkanı ve Meclis Üyesi Erhan Hoşhanlı yürütüyor. Hami Hoşhanlı ve meslek komitesinin desteğiyle altın işleme konusunda önemli bir gelişme gösteren okul, özellikle elmas ve diğer taşların işlenmesinde mahir olan Yakut okuluyla işbirliği yapacak. Protokol öncelikle, değerli metallerin ve taşların yerinde uygulamalı olarak gösterilerek alanında yetişecek öğrencilerin sektöre hazırlanmasını amaçlıyor. Böylece öğretmen ve öğrencilerin mesleki deneyimlerinin daha nitelikli hâle gelmesi sağlanacak. Protokol kapsamında karşılıklı öğretmen ve öğrenci değişimlerinin yapılması da planlanıyor. Protokol töreninde İl Milli Eğitim Müdürlüğü Mesleki ve Teknik Eğitimden Sorumlu Müdür Yardımcısı Serkan Gür, hamilik projesinin öncüsü İTO Meclis Üyesi Mustafa Büyükdede de yer aldı.

15 Mart 2019 Cuma

‘Sosyal girişimler’ çatı yasa bekliyor

HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL Türkiye’de ‘sosyal işletmecilik’ gönüllülük esasına dayanıyor. Kimi şirketler, kâr amacının yanı sıra çeşitli sosyal sorumluluk projelerine de imza atarak kamuya fayda sağlıyor. Avrupa’da ve dünyanın farklı ülkelerinde bu şirketlerin özel mevzuatları ve tanımları varken; Türkiye’de sosyal sorumluluk projeleri, şirketlerin kendi tercihine bırakılıyor ve bunun için özel bir zemin bulunmuyor. Bu şirketlere yönelik herhangi bir teşvik ya da bu şirketlerin faydalanacağı özel bir fon bulunmamasına karşın, Türkiye’de yüzlerce şirket ‘sosyal girişimcilik’ örneği sergiliyor. Sosyal girişimciliğin yasal bir zemine kavuşmasını isteyen sivil toplum kuruluşları, kamu kurumu ve çeşitli özel sektör temsilcilerinden oluşan bir grup; İstanbul Ticaret Odası öncülüğünde gerçekleşen bir toplantıda ilk adımı attı. İstanbul Milletvekili Ravza Kavakçı Kan, 22’nci ve 23’üncü Dönem İstanbul Milletvekili Lokman Ayva, İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İsrafil Kuralay, İstanbul Ticaret Odası Eski Başkanı ve İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Yalçıntaş’ın öncülüğünde gerçekleşen toplantıda, sosyal girişimcilik için üç ana kategoride bir arama çalışması gerçekleşti. 2005’TE TANIMLANDI Sosyal girişimcilik; şirketlerin kâr amacının yanı sıra kamu yararını da gözetmesi ve özel sosyal sorumluluk projelerine de imza atması olarak tanımlanıyor. Kârlarının ve varlıklarının önemli bir kısmını kamu yararı için kullanan bu şirketler için ilk tanım İngiltere’de gerçekleşti. ‘Ticari faaliyet yapan sosyal işletme’ adı altında ilk kez 2005’te tanımsal bir zemine oturan girişimler için İngiltere’de hukuken de farklı uygulamalar getirildi. Sosyal girişimler, vergi avantajı, teşvikler ve çeşitli fonlara erişim kolaylılığı gibi imkânlardan faydalanmaya başladılar. AVRUPA’DA 16 ÜLKE Avrupa genelinde İngiltere, Danimarka, Belçika, Çekya, Fransa, İtalya, Portekiz, İspanya ve Finlandiya’nın da aralarında olduğu 16 ülkede sosyal girişimcilik ile ilgili yasal düzenleme bulunuyor. İngiltere’de bu şirketler ‘Toplumsal Menfaat Şirketleri’, İspanya’da ‘Sosyal İnisiyatif Kooperatifleri’, Lüksemburg’da ‘Sosyal Etki Şirketleri’ olarak tanımlanıyor. Avrupa’nın haricinde ABD, Güney Kore, Şili, Brezilya ve Kolombiya’da da bu şirketlerle ilgili düzenleme bulunuyor. Bu şirketler için dünyadaki imkânlar; çeşitli fonlara erişim kolaylığı ve teşvikler yönünde olurken, kimi ülkeler de bu şirketlere vergi indirimi sağlıyor. ÜÇ ANA KATEGORİ Türkiye’de şirketler üç ana kategoride kurulabiliyor. Ticaret Kanunu’nda ‘sosyal işletme’ diye bir tanım olmadığı için söz konusu işletmeler de şirket kurulumunu bu üç ana kategoriden birini seçerek gerçekleştiriyor. Türkiye’de herhangi bir tanımı olmamasına karşın pek çok şirket ‘sosyal girişim’ kategorisinde bulunuyor. Söz konusu şirketler, yalnızca kâr amacı taşıyan şirketlerle aynı tanımda olduğu için fonlara erişim noktasında zorlukla karşılaşabiliyor. Bu şirketler için yeni bir mevzuat belirlenirse, şirketlerin gönüllülük projeleri daha sistematik bir şekilde gerçekleşebilecek. İYİLİKLERİ ÇOĞALTAN MÜESSESELER İTO Başkan Yardımcısı İsrafil Kuralay, “Sosyal işletmeler, kâr odaklı kurumlar değil, iyilikleri çoğaltan müesseseler. Girişimler, mevcut kapitalist düzene aykırı gibi görünen yeni bir ekonomik modelin başlangıcı olabilir. Sosyal girişimler hem şirket hem vakıf hem de derneklerin kullandığı fonlardan faydalanabilmeli” dedi. İSTİHDAM ARTACAK İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Yalçıntaş, sosyal işletmeler vasıtasıyla kamunun yükünün hafifletileceğini, böylece kamunun da kaynaklarını çok daha etkin ve sonuç odaklı sorunlar için kullanabileceğini söyledi. Yalçıntaş, “Sosyal girişimcilik sayesinde istihdam artacak ve ülke ekonomisine katkı sağlanması mümkün olabilecek. Türkiye köklü ve tarihsel birikimiyle bu konuda öncü olabilir. Sosyal işletmecilik ve sosyal girişimcilik, geleceğimizin şekillenmesinde etkin rol oynayacak” dedi. HEYECAN VERİCİ İstanbul Milletvekili Ravza Kavakçı Kan, konunun Türkiye için çok önemli olduğunu ifade ederek, “Bizler bu anlayışa uzak olan bir millet değiliz. Yardım etmek, destek olmak bizim kadim geleneğimiz. Bunun yasal bir zemine oturması için burada toplanılması heyecan verici” diye konuştu. İNGİLTERE ÖRNEĞİ İngiltere sosyal girişimlerle ilgili hükümet desteğinin en belirgin olduğu ülke. İngiltere’de 100 bini aşkın sosyal girişim bulunuyor ve bu işletmeler, 2 milyonu aşkın kişiye sağladıkları istihdamla genel istihdamın yüzde 5’ini barındırıyor. Bu şirketler, yıllık 60 milyar sterlin ile ülke GSYİH’sinin yüzde 3’ünü karşılıyor. Sosyal işletmelerin yüzde 36’sında engelli yönetici bulunuyor.

15 Mart 2019 Cuma