tatil-sepeti
TÜBİTAK’tan Kovid-19'un sosyo ekonomik etkilerini araştıranlara destek

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, "Kovid-19 ve Toplum; Salgının Sosyal ve Beşeri Etkileri, Ekonomik Etkileri, Sorunlar ve Çözümler" başlığıyla başlatılan projelerin destek üst limiti 200 bin lira olarak açıklandı. TOPLUMSAL DEĞİŞİMLERE NEDEN OLUYOR Dünya Sağlık Örgütü tarafından küresel pandemi ilan edilen Kovid-19 sadece sağlık alanında değil ekonomik, sosyolojik, psikolojik etkilere de sebep oluyor. Salgının toplumsal hayatı derinden etkileyerek pek çok alanda önemli değişimlere sebep olması bekleniyor. Değişimlerin bireysel, kurumsal, toplumsal, ekonomik, çevresel bağlamda birçok sonuç doğuracağı tahminleri yapılıyor. SOSYAL VE EKONOMİK ETKİLERİ ARAŞTIRILACAK Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) , aşı ve ilaç geliştirme çalışmaların dışında salgının ekonomik ve sosyal yönden etkilerini araştıran bilim insanlarına da destek verecek. TÜBİTAK’a bağlı Sosyal ve Beşeri Bilimler Araştırma Destek Grubu (SOBAG), Kovid-19 ve Toplum; Salgının Sosyal ve Beşeri Etkileri, Ekonomik Etkileri, Sorunlar ve Çözümler" isimli özel proje çağrısına çıktı. Çağrı ile salgını daha iyi kontrol etmek ve etkilerine karşı hazır olmak için acil sağlık durumlarının sosyal bağlamları ortaya konulacak. Ayrıca gelecekteki olası etkilerinin sosyal ve beşeri bilimler yönünden araştırılması sağlanacak. ÇÖZÜM ÖNERİLERİ OLUŞTURULACAK Araştırma sonunda, mevcut durum ve eğilim kanıt temelli bilimsel verilerle ortaya konulacak. Kısa, orta, uzun vadeli projeksiyon, öngörü ve analiz çalışmaları yapılacak. Analiz ve öngörüler doğrultusunda karar alıcılara ve uygulayıcılara katkı sağlayacak çözüm önerileri oluşturulacak. KONU BAŞLIKLARI TÜBİTAK SOBAG'a 4 Mayıs'a kadar başvurulacak projelerin süresi azami 6 ay olarak belirlendi. Açıklamada, araştırmacıların projede sosyal ve beşeri yönden ele alacakları konu başlıkları şöyle sıralandı: Küresel, ulusal, bölgesel ve yerel düzeyde kriz yönetimi ve yönetişimi, Salgının küresel, ulusal ve yerel siyaset üzerindeki etkileri, Etkili ve etkin sağlık iletişimi, Eğitim, sağlık, yargı gibi kritik kamu hizmetlerinin uzaktan erişim yoluyla ve çevrim içi sunulma uygulamaları, Okullardaki eğitime ara verilmesi ve sınavların ertelenmesi ile iptal olmasının etkileri, Salgınla bireysel ve ailesel başa çıkma stratejileri ve bunların psikolojik, sosyolojik, kültürel, ekonomik vb. değişkenlerle ilişkisi, Belirsizlik, kaygı, korku ve stresin çocuklar, yetişkinler ve yaşlılar üzerindeki etkileri ve oluşturduğu riskler ve bunların etkisini azaltan, artıran olası faktörler, Salgın nedenli kaybı olan ailelere, sağlık personeline ve risk altındaki tüm gruplara acil klinik müdahalelerin geliştirilmesi ve psiko-sosyal desteklerin sağlanması, Salgının yerleşim birimleri üzerindeki etkisi, salgınla mücadelede kentsel yaşam kalitesinin sağlanması. Salgının ekonomik etkileri yönünden ele alınacak konu başlıkları ise şunlar: Ulusal, bölgesel ve küresel düzeyde makro, mikro seviyede ekonomi, ticaret, finans, istihdam ve iş modelleri üzerindeki etkileri, Salgının farklı sektörlerde yol açtığı arz-talep durumları, tedarik zincirleri, üretim kapasitesi, dijitalleşme ihtiyaçları; finansa erişim, istihdam açılarından sorunlar ve çözüm yolları, ekonomik kurtarma paketlerinin bireysel ve sektörel etkileri, Küresel yatırımlardaki değişiklik, doğrudan yabancı yatırımların eğilimleri, İş güvenliği, kurumsal risk yönetimi, yeni insan kaynakları uygulamaları, yeni çalışma ilişkileri açısından salgının etkileri.

20 Nisan 2020 Pazartesi

Küresel ekonomide daralma kesin, yeniden çıkışın şekli tartışılıyor

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sonrası neredeyse tüm kurum, kuruluş ve ekonomistler küresel ekonomide sert bir daralmanın yaşandığı görüşünde birleşirken, pandeminin kontrol altına alınmasının ardından yeniden toparlanmanın ne kadarlık bir zamana yayılacağı ve ne şekilde gerçekleşeceği konusunda farklı değerlendirmeler öne çıkıyor. İktisat literatüründe krizlerin ardından ekonomilerin yeniden çıkışa geçmesi ve bunun zamanlamasını ifade etmek için ekonomistler tarafından öngörülen grafiğin şekli, harfler ile ifade ediliyor. Geçmişi 2. Dünya Savaşı öncesine dayanan bu gösterimler, genellikle "V", "W", "U", "L" ve nadir de olsa "WW" olarak biliniyor. Bugüne gelindiğinde dünyaca ünlü ekonomist Nouriel Roubini, "I" tipi durgunluğu gündeme getirerek, reel ekonomi ve finansal piyasalarda sert düşüşün ardından yeniden bir çıkış beklenmemesinin kendisini şaşırtmayacağını belirtti. İnsanlık tarihinin daha önce bu şiddetle deneyimlemediği bir pandeminin yol açtığı ekonomik kriz sonrası toparlanmanın, İngilizce'de "swoosh" olarak geçen, Nike'nin logosundaki "onay işareti" şeklinde gerçekleşeceği öngörüleri de öne çıkıyor. Söz konusu gösterim; ekonomide sert ve keskin bir düşüşün ardından toparlanmanın uzun bir zamana yayılacağı ve kademeli bir toparlanma olacağı görüşünü yansıtıyor. Bu hafta açıklanan tahminlere göre, küresel ekonomide bu yıl Uluslararası Para Fonu (IMF) yüzde 3 ve uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's da yüzde 2,4 daralma bekliyor. "V" TİPİ TOPARLANMA "V" tipi toparlanma; ekonomide sert düşüşün ardından toparlanmanın da aynı ölçüde hızlı olacağı görüşünü yansıtırken, zamanlama açısından da daha kısa bir süreye işaret ediyor. Bununla birlikte ülkelerin kendi içinde iyileşmesinin yeterli olmadığı ve küresel bir toparlanmayı gerektiren koronavirüs krizi için "V" tipi grafiğin mümkün olmadığı görüşü daha yaygın... "En iyi ihtimal" olarak nitelendirilen "V" tipi toparlanmayı öngörenler arasında ABD Merkez Bankası (Fed) St. Louis Şubesi Başkanı James Bullard bulunuyor. FOMC üyeleri Minneapolis Fed Başkanı Neel Kashkari ile Francisco Fed Başkanı Mary Daly ise "V" tipi toparlanmanın mümkün olmadığını dile getiriyor. "U" TİPİ TOPARLANMA "U" tipi grafik, reel ekonomi ve finansal piyasalarda sert düşüşün ardından toparlanmanın, uzun bir zamana yayılacağı, dipte en az birkaç çeyreğin geçmesinin ardından gerçekleşeceği beklentilerini yansıtıyor. Söz konusu toparlanma şeklini savunan ekonomistler, karantinalar ortadan kalksa da tüketicilerin mağazalara ve restoranlara gitmekten çekineceğini, talebin uzun süre istenilen düzeye ulaşamayacağını, şirketlerin ise kriz esnasındaki borçlanmalarını geri ödemek için epey zamana ihtiyaç duyacağını belirtiyor. Zira kısmen ekonomik faaliyetlerin yeniden açıldığı Çin göz önüne alındığında, "U" tipi toparlanma görüşünün daha yaygın bir şekilde savunulduğu görülüyor. 2001 Nobel Ekonomi Ödülü sahibi Joseph Stiglitz, küresel ekonomide koronavirüs salgınının neden olduğu sert düşüşün toparlanmasının "U" şeklinde olacağı öngörüsünde bulunuyor. Stiglitz, son yaşananların hem talep hem de arzı etkileyen türden bir kriz olduğunu, insanların koronavirüs tehdidinden dolayı işe gitmek ve tüketmek istemediğini belirterek, "Ekonomik sıkıntı ne kadar uzun sürerse o kadar 'U' grafiğini muhtemel kılıyor" dedi. Dünya Ekonomik Forumu'nda yer alan açıklamada da "Ekonomik iyileşme büyük olasılıkla uzun ve yavaş olacaktır. Biz en iyi ihtimalle toparlanmanın 'U' şeklinde olacağını konuşuyoruz ki muhtemelen dipte biraz zaman geçireceğiz" yorumu yer aldı. JP Morgan ile Standard Chartered Bank'tan bazı ekonomistler de "U" tipi toparlanmayı savunurken, Bank of America anketine göre de yatırımcıların yarısından fazlası ekonomide bu şekilde bir iyileşme bekliyor. "W" TİPİ TOPARLANMA "W" tipi toparlanmada, ekonominin "çift dip" yapması öngörülüyor. Bu tip bir grafik bekleyen ekonomistler; koronavirüs nedeniyle görülen ilk dip seviyelerden karantinaların sona ermesi ve ülkelerin kısıtlayıcı tedbirlerini gevşetmesinin ardından hızlı bir toparlanma yaşansa da, süregelen negatif etkiler nedeniyle işsizlik oranında hızlı yükseliş ve şirket iflasları ile karşılaşılacağını ve ekonomide yeniden bir dibe vuruş yaşanacağını dile getiriyor. Öte yandan salgında ikinci bir dalganın görülmesi ile ekonominin ikinci kez dip yapacağına yönelik beklenti içinde olan ekonomistler de toparlanmanın şeklinin "W" olarak gerçekleşeceğini dile getiriyor. Japonya merkezli Nomura ile Schroder Yatırım Yönetimi Başekonomisti Keith Wade, ekonomide "W" tipi toparlanma yaşanacağını savunanlar arasında yer alıyor. "L" VE "SWOOSH" TİPİ TOPARLANMA "L" tipi toparlanma öngörüsünün altında; büyümenin sert düşmesi ve toparlanmanın bir süre gerçekleşmemesi beklentileri yatıyor. Bunun gerçekleşmesi için küresel koronavirüs salgınının yayılmaya devam etmesinin ve karantinaların uzun süreli olmasının gerektiğini belirten analistler, virüsün ortaya çıktığı Çin'in Vuhan kentinin 2 ayın ardından yeniden ekonomik faaliyete açılması nedeniyle bu senaryonun gerçekleşme olasılığını düşük görüyor. Söz konusu toparlanma şeklini öngörenlerin başında Barclays geliyor. "Swoosh" tipi toparlanmayı öngörüler ise ekonominin keskin bir şekilde düşmesinin ardından toparlanmanın daha kademeli gerçekleşeceği ve daha uzun bir zamana yayılacağı görüşlerini yansıtıyor. Berenberg Ekonomisti Florian Hense, ekonomilerin ne "L", ne "U" ne de "V" şeklinde toparlanamayacağını savunarak, "Ekonomilerin onay işaretine benzer bir şekilde toparlanacağını düşünüyorum." değerlendirmesinde bulundu. "PİYASADA 'W' TİPİ, EKONOMİDE 'U' TİPİ TOPARLANMA BEKLİYORUM" Deniz Yatırım Strateji Bölüm Müdürü Orkun Gödek, ekonomi ve piyasayla ilgilenen insanlarda ekonomik daralma dönemlerinde farklı harfler üzerinden muhtemel toparlanmaya dair fikir yürütüldüğünü belirterek, ancak burada piyasa fiyatlamaları ile ekonomik görünümün ayrılması gerektiğini vurguladı. Gödek, 23 Mart'ta görülen dip seviyeden birçok finansal enstrümanın oldukça kısa bir zaman aralığında ciddi anlamda toparlandığına işaret ederek, şunları söyledi: "Yeni bir trend başlangıcının finansal piyasalarda uzun bir zaman alacağı kanaatindeyim. Güven kanalı çok ciddi erozyona uğradı ve pozisyonlarda kayda değer zararlar yazıldı. Ayrıca, makro görünümün henüz ne ölçekte kötüleşmeye işaret ettiğini görmediğimizden toparlanma hızına dair fikir de yürütemiyoruz. Kaldı ki Kovid-19 sürecinin ikincil dalga gibi önemli bir tehlikesi de tam anlamıyla masadan kalkmış değil. Düşüncem, fiyatlamalarda 'W' vari eğilimin bir adım öne çıkacağı. Makro ekonomide ise toparlanmanın yavaş olacağına, 'U' tipi geniş tabanlı riskin kalktığını konuşmak için erken olduğuna inanıyorum." "HEM GLOBAL HEM DE YURT İÇİ EKONOMİNİN TOPARLANMASININ ZAMAN ALACAK" Spinn Danışmanlık Kurucu Ortağı ve ekonomist Özlem Derici Şengül de işletmelerin operasyonlarını yavaşlatması ve daha düşük kapasitelerle çalışması sürecinin devam ettiğini, bu nedenle dünya çapında daralmanın sürdüğünü, sürecin henüz tamamlanmadığını söyledi. Kaynak sıkıntısı nedeniyle hem global hem de yurt içi ekonominin toparlanmasının zaman alacağını ve kademeli iyileşmenin gerçekleşeceğini anlatan Şengül, şunları kaydetti: "İstihdam kayıpları nedeniyle alım güçleri düşmüş olacak. Bu nedenle talebin geri dönmesi zaman alacak. Yabancı sermaye gelişmekte olan ülkeleri büyük miktarda terk etti, uluslararası ticaret de çok büyük darbe aldı. Hepsini bir araya getirdiğimiz zaman ekonomide birden bire 'V' şeklinde, çok dik ve hızlı bir toparlanma uzak gibi görünüyor. 'L' şeklinde bir toparlanma bekliyoruz deyince ömür boyu ekonomi düşük kalacak gibi algılanıyor. Bu fazla karamsar bir senaryo olabilir ama swoosh tipi, onay işaretine benzer, kademeli bir toparlanma daha olası bir senaryo."

20 Nisan 2020 Pazartesi

Ekonomiye salgın reçetesi

HABER: ADEM ORHUN Yeni Koronavirüs (Kovid-19) Salgınının Ekonomik ve Sosyal Hayata Etkilerinin Azaltılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Genel Kurulunda kabul edildi. Yeni metin kapsamında birçok kanunda ilgili maddelerde değişiklik yapıldı. Yeni düzenlemelerin bazıları şöyle oldu: KISA ÇALIŞMA Kısa çalışma uygulamasından yararlanabilmek için, iş yerinde kısa çalışma uygulanan dönemde yapılan başvurular, uygunluk tespitleri hariç, başvuru tarihinden itibaren 60 gün içinde sonuçlandırılacak. Kovid-19 nedeniyle işverenlerin yaptıkları zorlayıcı sebep gerekçeli kısa çalışma başvuruları için, uygunluk tespitinin tamamlanması beklenmeksizin, işverenlerin beyanı doğrultusunda kısa çalışma ödemesi gerçekleştirilecek. İşverenin hatalı bilgi ve belge vermesi nedeniyle yapılan fazla ve yersiz ödemeler, yasal faizi ile birlikte işverenden tahsil edilecek. ÜCRETSİZ İZİN İş Kanunu’na eklenen geçici maddeyle bu kanun kapsamında olup olmadığına bakılmaksızın her türlü iş veya hizmet sözleşmesi, bu düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 ay süreyle ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller dışında, işverence feshedilemeyecek. İşveren, düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 aylık süreyi geçmemek üzere işçiyi tamamen veya kısmen ücretsiz izne ayırabilecek. Bu kapsamda ücretsiz izne ayrılmak, işçiye haklı nedene dayanarak sözleşmeyi fesih hakkı vermeyecek. Cumhurbaşkanı, söz konusu 3 aylık süreleri 6 aya kadar uzatabilecek. GÜNLÜK 39 TL Düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihte iş sözleşmesi bulunmakla birlikte işveren tarafından ücretsiz izne ayrılan ve kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayan işçiler ile 15 Mart 2020’den sonra iş sözleşmesi feshedilen ve işsizlik ödeneğinden yararlanamayan işçilere, herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan yaşlılık aylığı almamak kaydıyla ve fesih yapılamayacak süreyi geçmemek üzere, bu süre içinde ücretsiz izinde bulundukları veya işsiz kaldıkları süre kadar günlük 39.24 TL nakdi ücret desteği verilecek. Yapılan ödemelerden damga vergisi hariç herhangi bir kesinti yapılamayacak. TOPLU İŞ SÖZLEŞMELERİ Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu kapsamındaki yetki tespitlerinin verilmesi, toplu iş sözleşmelerinin yapılması, toplu iş uyuşmazlıklarının çözümü ile grev ve lokavta ilişkin süreler, düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 ay süreyle uzatılacak. Cumhurbaşkanı, bu süreyi 3 aya kadar uzatabilecek. FAHİŞ FİYAT CEZASI Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’a, “Fahiş fiyat artışı, stokçuluk ve Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu” başlıklı madde eklenecek. Diğer kanunlara göre daha ağır bir cezayı gerektirmediği takdirde, üretici, tedarikçi ve perakende işletmeler tarafından bir mal veya hizmetin satış fiyatında fahiş artış yapanlara 10 bin liradan 100 bin liraya kadar; üretici, tedarikçi ve perakende işletmeler tarafından piyasada darlık yaratıcı, piyasa dengesini ve serbest rekabeti bozucu faaliyetler ile tüketicinin mallara ulaşmasını engelleyici faaliyetlerde bulunanlara ise 50 bin liradan 500 bin liraya kadar idari para cezası verilecek. İŞLETME BELGESİ Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanunu’nda yapılan değişiklikle, işletme belgesi bir işletmeye mahsus olmak üzere tüzel kişilere verilecek. Bakanlıktan izin almak kaydıyla işletme belgesi acente unvanından bağımsız olarak başka bir tüzel kişiliğe devredilebilecek ve devir Bakanlık siciline işlendiği tarihte hüküm ifade edecek. Devredilen işletme belgesinde yer alan acente unvanı veya iltibasa yol açacak unvan 10 yıl içinde hiçbir seyahat acentesine kullandırılmayacak. İşletme belgesini devreden tüzel kişiliğe 3 yıl içinde yeniden işletme belgesi verilmeyecek. Ayrıca, aynı kanuna göre düzenlenen yıllık aidat 2020 yılında alınmayacak. MAHALLİ KİRALAR Büyükşehir belediyeleri, belediyeler, il özel idareleri, bağlı kuruluşları ile bunların üyesi olduğu mahalli idare birliklerinin mülkiyetinde veya tasarrufundaki taşınmazlara ilişkin olarak ilgili mevzuatınca yapılan satış, ecrimisil ve kiralamadan kaynaklanan bedellerin veya tutarların 19 Mart 2020’den itibaren 3 aylık döneme ilişkin tahsil edilmesi gereken kısımlarının 3 ay ertelenmesine büyükşehir belediyeleri, belediyeler, il özel idareleri ve birliklerde meclis; bağlı kuruluşlarda ise yetkili karar organı yetkili olacak. SU TÜKETİMİ Büyükşehir belediyeleri, belediyeler ve bağlı kuruluşlarının konutlara ve faaliyetleri durdurulan veya faaliyette bulunamayan iş yerlerine ilişkin su tüketimine bağlı alacakları, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 aylık döneme ilişkin tahsil edilmesi gerekenlerle sınırlı olmak üzere belediye meclisi tarafından 3 ay ertelenebilecek. BELEDİYE ÖDEMELERİ Büyükşehir belediyeleri, belediyeler ve bağlı kuruluşlarının gelir vergisi tevkifatı beyan ve ödeme süreleri, tüm sosyal sigorta prim ödemeleri ile Belediye Teşkilatı Olan Yerleşim Yerlerine İçme, Kullanma ve Endüstri Suyu Temini Hakkında Kanun’un 4. maddesi uyarınca Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğüne yaptığı yıllık taksit ödemelerinden, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 aylık döneme ilişkin tahsil edilmesi gerekenler 3 ay ertelenecek. RUHSAT VE KİRALAR Büyükşehir belediyeleri ile belediyeler, kendisinden izin veya ruhsat almak ya da hat kiralamak suretiyle çalışan gerçek ve tüzel kişilere, toplu taşıma hizmetinin kesintisiz olarak yürütülebilmesiyle sınırlı olacak şekilde, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 aylık süreyle sınırlı olmak üzere meclis kararıyla, gelir desteği ödemesi yapabilecek, belirlenen döneme tekabül eden ruhsat, izin, hat kirası borçlarını faizsiz olarak 3 ay erteleyebilecek.Bu süreler, 3 aya kadar uzatılabilecek. Bu alacaklar, ertelenen süre sonunda, ertelenen süre kadar aylık eşit taksitler halinde, herhangi bir gecikme zammı ve faiz uygulanmadan tahsil edilecek. Ayrıca, faaliyetleri durdurulan veya faaliyette bulunamayan işletmelerin faaliyette bulunmadığı döneme ilişkin olarak kira bedelleri tahsil edilmeyecek. Faaliyette bulunulmayan dönemdeişletmelerin yıllık ilan ve reklam vergileri ile yıllık çevre temizlik vergileri alınmayacak. LİSANSLI DEPOCULUK Kovid-19 salgını kaynaklı zorlayıcı sebep gerekçesiyle, Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu kapsamında verilmiş olup 2020 yılı içinde geçerlilik süresi dolacak lisansların geçerlilik süresi bir yıl uzatılacak. GENEL KURULLAR Dernekler tarafından verilecek bildirim ve beyannameler ile dernek genel kurul toplantıları 31 Temmuz 2020 tarihine kadar ertelenecek. Kooperatifler Kanunu kapsamındaki genel kurul toplantıları da 31 Temmuz 2020’ye kadar ertelenecek. Bu süre, 3 aya kadar İçişleri Bakanınca uzatılabilecek. Ertelenen genel kurul toplantıları, ertelemenin sona erdiği tarihten itibaren 30 gün içinde yapılacak. TEKNOPARKLAR AR-GE Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun kapsamında Ar-Ge ve tasarım merkezlerinde yürütülen faaliyetlerin Ar-Ge ve tasarım merkezleri dışında da yapılmasına; Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu kapsamında bölge sınırları içinde yürütülen faaliyetlerin bölge dışında da yürütülmesine 11 Mart 2020’den itibaren 4 ay süreyle sınırlı olmak üzere, Sanayi ve Teknoloji Bakanı tarafından izin verilebilecek. Bakanlık bu süreyi 3 aya kadar uzatabilecek. İzin verilmesi durumunda, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının bilgilendirilmesi kaydıyla, indirim, istisna, destek ve teşviklerden yararlanmaya devam edilecek. HAZİNE MALLARI Hazinenin özel mülkiyetindeki taşınmazların satışı, kiraya verilmesi, trampası, arsa veya kat karşılığı inşaat yaptırılması ve sınırlı ayni hak tesisi işlemleri ile devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerin kiraya verilmesi ve kullanma izni verilmesi ihaleleri 31 Temmuz 2020’ye kadar elektronik ortamda yapılabilecek. Bu süre 3 aya kadar uzatılabilecek. VARLIK FONU’NDA DEĞİŞİKLİK Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’da değişiklik yapıldı. Buna göre şirket veya şirket tarafından kurulacak diğer şirketler, Türkiye Varlık Fonu ve fon bünyesinde kurulacak alt fonlarının denetim raporlarının Cumhurbaşkanına sunum tarihi, haziran ayından ağustosa alınacak. Fon, şirket ile alt fonlar ve şirketin kurduğu diğer şirketler, tek başlarına veya üçüncü kişilerle birlikte doğrudan/dolaylı olarak bunlar lehine üzerinde hakimiyet tesis edilen şirketlere ve bu hakimiyetin tesisine ilişkin işlemlerle sınırlı olmak üzere bu işlemlerin taraflarına, onların doğrudan, dolaylı ortaklarına, iştirakleri ve bağlı ortaklıklarına, Türk Ticaret Kanunu’nun “Hakimiyetin hukuka aykırı kullanılması” başlıklı maddesi uygulanmayacak.

20 Nisan 2020 Pazartesi

Yazarımız Senegal’e büyükelçi atandı

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla yayımlanan karara göre, Senegal nezdinde Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçiliğine Prof. Dr. Ahmet Kavas atandı. Gazetemizin AFRİKA yazarı olanProf. Dr. Ahmet Kavas'ın atanmasına ilişkin karar Resmi Gazete'de yayımlandı. Söz konusu atama 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin 2 ve 3'üncü maddeleri gereğince yapıldı. 2015-2019 yıllarında İstanbul Medeniyet Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fakültesi, Uluslararası ilişkiler Bölümü Dekanlığı’nı yapan Kavas, Arapça, İngilizce ve Fransızca biliyor. Aynı zamanda Afrika uzmanı olan Kavas, evli ve üç çocuk babası. GAZETEMİZİN AFRİKA YAZARI PROF. DR. AHMET KAVAS'IN TÜM YAZILARI

20 Nisan 2020 Pazartesi

Evde kal Türkiye, biz senin için üretime devam ediyoruz

İstanbul Ticaret Odası’ndan (İTO) yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Başkan Şekib Avdagiç, iş dünyasının ağır bir sınavla karşı karşıya olduğunu belirtti. Avdagiç, "Birinci önceliğimiz, insanımızın, çalışanımızın hayatta ve ayakta kalmasıdır. Bu sıralama önemlidir: Hayatta kalmak, sağlığa verilen önemi, ayakta kalmak ise üretime verilen ehemmiyeti gösterir. O halde birinci aşama insanımızın sağlığıdır, onun sağlığı için her türlü tedbiri almaktır. İkinci aşama da üretimin devam etmesini sağlamaktır" değerlendirmesinde bulundu. AKILLI KARANTİNA DEVREYE SOKULMALI Virüsün yayılmasını önlemek için akıllı karantinanın devreye sokulması gerektiğini belirten Avdagiç, sözlerini şöyle sürdürdü: "Halkımız, Sağlık Bakanlığımızın, devletimizin söylediği gibi evinde kalsın. Biz halkımız için üretmeye devam ediyoruz. Rafların boş kalmaması için, halkımızın yarın endişesi duymadan evinde kalabilmesi için üretimi sürdürüyoruz. E-ticaretle gelecek siparişlerinin üretilmesi için, ülkemizin gıdadan savunmaya, teknolojiden ulaşıma kadar birçok hayati sektörünün yaşaması için biz üretime devam ediyoruz. Halkımıza diyorum ki; Evde kal Türkiye, biz senin için üretime devam ediyoruz. Koronavirüse (Kovid-19) karşı mücadele ederken, hayatımızı da devam ettirmek zorundayız, üstünlüğü koronavirüse kaptırmamak mecburiyetindeyiz. Dayanışma ruhunu diri tuttuğumuzda, koronavirüs salgınının dağıtıcı ve yok edici özelliğini de yenmiş olacağız. Üretmek ve değer oluşturmak sadece fabrikada, ofiste, iş yerinde olmaz. Bizim için, fiziksel ortamı zorunlu kılmayan her sektör ve çalışma alanı için, bulunduğumuz her yer üretimhanedir. İTO üyelerinin önemli bir kısmı bu ilkeyi hayata geçiriyor." BİRİNCİ ÖNCELİK ÇALIŞANIN SAĞLIĞI Avdagiç, minimum seviyede çalışmayı sürdüren iş yerleri ve fabrikaların, birinci önceliğini üretime değil, çalışanın sağlığına verdiklerini belirtti. İşletmelerin koronavirüse karşı, haftalardır uzmanların söylediği, Sağlık Bakanlığı’nın yayınladığı önlemleri aldığını belirten Avdagiç, "Sağlık ve güven içinde çalışma ortamını temin ediyorlar, ondan sonra çalışmaya start veriyorlar. Oldukça duyarlı üyelerimiz var. Onlar, çalışmaya devam eden personelinin, toplu ulaşıma karışarak, risk almasını önleyecek ulaşım tedbirlerini de alıyor. Biz İTO olarak üyelerimizin duyarlı yaklaşımlarından memnunuz" ifadelerini kullandı. BİRİKİMLERİMİZİ TÜKETEMEYİZ Avdagiç, şunları kaydetti: "Birikimlerimizi tüketemeyiz. Umutlarımızı, üretimimizi sürdürmek için bulacağımız çarelerle yaşatacağız. Hayatları da, sosyal yapımızı da, ekonomimizi de muhafaza edeceğiz. Bu yüzden de online temas ile sistemi devam ettireceğiz. Hem koronavirüs salgını ile savaşıp hem de üretmeye belirli bir tempoda devam edebiliriz. Kalabalık olmadan, dip dibe durmadan da üretmeye, değer oluşturmaya devam edebiliriz. Birlik ve beraberliğimizi fiziksel yakınlıkla değil, kalplerimizi bütünleştirerek göstereceğimiz bu günlerde, bunu yapmaktan başka çaremiz de yok. Ekonomiyi, sistemi durdurmamamız gerekiyor. Şunu unutmayalım ki, birkaç ay sonra virüsün oluşturacağı tahribatı, şu günlerde yapacağımız çalışmalar belirleyecek. Bu yüzden iş dünyasının aktörleri olarak içinde bulunduğumuz günleri, çalışma hayatımızın yeniden canlanması için kuluçka süresi olarak görmeliyiz. Türkiye, Kovid-19 konusunda hızlı inisiyatif aldı. İstihdam ve ödeme çarklarını ne kadar koruma altına alabilirsek salgının etkisini o denli hafifletmiş oluruz. Bu noktada da Cumhurbaşkanımızın aldığı kararlarla, hükümetimizin uygulamaya koyduğu tedbirler oldukça olumlu yansımalar veriyor. Vergi ödemelerindeki erteleme, kısa çalışma ödeneği, kredi ödemelerinde sağlanan kolaylıklar ve uygun koşullu finansman paketleri, çalışanlara ve emeklilere yönelik destekler gibi pek çok önlem hızlıca devreye girdi. Bunlar son derece önemli."

17 Nisan 2020 Cuma