Döviz kazandırıcı hizmet sektörlerinde faaliyet gösteren firmalar ile Ar-Ge yoğun, katma değeri yüksek sektörlerde faaliyet gösteren firmalara istihdam ve kira desteği sağlanacak. İhtisas Serbest Bölgelerinde Sağlanacak Destekler Hakkında Karar, 9 Haziran 2020 tarih ve 31150 sayılı Resmi Gazete’de 2635 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile yayımlandı. MALİYET AZALACAK Karara göre döviz kazandırıcı hizmet sektörleri ile Ar-Ge yoğun, yüksek teknolojili veya katma değeri yüksek mal üretimine yönelik sektörlerin uluslararası rekabet gücü geliştirilebilecek. Ayrıca sektörlerin ihracatının ve hizmet gelirlerinin artırılması için ihtisas serbest bölgesinde faaliyet gösteren kullanıcı ve bölge işleticilerinin giderlerinin karşılanması sağlanacak. YÜZDE 50 DESTEK İhtisas serbest bölgesinde faaliyet gösteren kullanıcıların; * İstihdam ettikleri en fazla 10 nitelikli personelin aylık brüt ücretleri, yüzde 50 oranında ve personel başına yıllık en fazla 15 bin ABD doları * Kiraladıkları arazi ve binalara ilişkin kira harcamaları, yüzde 50 oranında ve yıllık en fazla 75 bin ABD doları ile desteklenecek. Bölge işleticilerinin de yatırım safhasında taahhüt ettikleri sabit yatırım tutarının yüzde 50’sini geçmemek kaydıyla bir defada kullandıkları azami 10 yıl vadeli ve 10 milyon ABD dolarına kadar olan yatırım kredilerinin, faiz veya kâr payı giderleri yüzde 50 oranında desteklenecek. Desteklerden en fazla 5’er yıl süresince yararlandırılacak.

23 Haziran 2020 Salı

Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) üyeleriyle telekonferans yöntemiyle bir araya geldi. Bakanlığın Sanal Ticaret Akademisi, Export Akademi gibi eğitim programları hakkında bilgi veren Pekcan, Ulusal Kadın İhracatçı Network Platformu’nu oluşturmayı hedeflediklerini söyledi. DİJİTALİN ÖNEMİ Salgının dijitalleşmenin önemini ortaya çıkardığını dile getiren Pekcan, son dönemde gümrük işlemleri başta olmak üzere birçok faaliyetin dijitalleştirilmesine yönelik çok önemli projeleri hayata geçirdiklerini bildirdi. Pekcan, istişareye de çok önem verdiklerinin altını çizerek, salgın döneminde dijital ortamda STK’ler ile daha sık bir araya geldiklerini kaydetti. SÜRECİ İYİ YÖNETMEK İş insanlarının zor günlerden geçtiğinin farkında olduklarını belirten Pekcan, pandemi sonrasında neler yapılması gerektiğine odaklanılması gerektiğini vurguladı. Bakanlık olarak kadınlara yönelik iki önemli çalışmanın olduğunu anlatan Pekcan, pandemi nedeniyle ertelenen Kadın Girişimcilik Fuarı ve Uluslararası Kadın ve Ticaret Çalıştayı’nı hatırlatarak, bundan sonra süreci daha iyi yürütmek için birlikte hareket edeceklerini dile getirdi. SEKTÖRLERE DESTEK Toplantıda KAGİDER Başkanı Emine Erdem de salgından havacılık, turizm, konaklama, yeme-içme ve eğlence sektörlerinin çok etkilendiğine işaret etti. Erdem, gençlerin çok fazla istihdam edildiği ve kadın girişimcilerin yoğun olduğu sektörlerin desteklenmesinin ve bu doğrultuda uzun vadeli planlar yapılmasının önemini vurguladı. PANDEMİDEN ÇIKIŞIN YOLU İNOVASYON Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) İstanbul Kadın Girişimciler Kurulu (İKGK), ‘krizden inovasyon ile çıkış’ konulu webinar düzenledi. İKGK Başkanı ve İTO Meclis Üyesi Hatice Güner Kal’ın moderatörlüğünde gerçekleşen webinarda, kurul üyeleri pandemi sürecinin ancak inovasyon ile aşılabileceği konusunda görüşlerini bildirdi.

23 Haziran 2020 Salı

ECEM ÇUHACI KÜÇÜK Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi (BTM) girişimlerinin yatırım haberleri hız kesmeden devam ediyor. Yapay zeka destekli yazılımı ile yüksek hassasiyetli 3D vücut analizi yapılmasını sağlayan DigiME girişimi, ikinci yatırım turunu 15 milyon TL değerleme ile 3.8 milyon TL yatırım alarak tamamladı. TARVENN LİDER OLDU Tarvenn’in 1.6 milyon TL ile liderlik ettiği yatırım turuna; milli basketbolcu Sinan Güler, iş insanları İlter Terzioğlu, Yüksel Açık, Naser Alim, Tolunay Yıldız ve Belkıs Kuşçulu Özer, Keiretsu Forum melek yatırımcılarından Figen Korun, Davut Kohen ve Mustafa Bağcı, Türkiye’nin ilk ve tek spor odaklı girişim fonu olan two.zero Ventures ve TÜGİAD bünyesinde faaliyet gösteren GirişimTürk fonu katıldı. BÜYÜK VERİ ŞİRKETİ İlk yatırımını 2018 Temmuz ayında Tarvenn’den alarak yola çıkan DigiME girişimi, geliştirdiği üç boyutlu vücut analizi yazılımı ile yüksek hassasiyetli sağlık teknolojisi çözümleri sunuyor. Postür analizi, vücut analizi ve hareket analizi modülleriyle 1 yıldan kısa sürede 9 ülke ve 14 farklı şehirde müşteri kazanmayı başaran DigiME, aldığı yatırım ile sağlık teknolojileri alanındaki lider büyük veri (big data) şirketlerinden biri olmayı amaçlıyor. Türkiye’nin yanısıra Fransa, Ukrayna, Almanya, İtalya, İsviçre, Azerbaycan, Brezilya ve İngiltere gibi ülkelerde satış yapan DigiME, bu yatırım turu ile global pazardaki açılımını devam ettirmeyi planlıyor. 9 ÜLKEDEN MÜŞTERİ İlk günden itibaren global bir vizyonla yola çıktıklarını belirten DigiME kurucusu Derya Kavarna, “Kısa sürede 9 ülkede müşteri edindik. Bu turda aldığımız yatırım ile global pazardaki büyümemizi devam ettirmeyi planlıyoruz” dedi. Ayrıntılı bilgi için: www.DigiME3d.com TAŞINABİLİR TEK VÜCUT ANALİZİ ÇÖZÜMÜ DigiME, tüm vücudu saniyeler içinde üç boyutlu bir şekilde tarayarak yağ oranı, günlük kalori ihtiyacı, bazal metabolizma hızı, ideal kilo, kas oranı, postür bozuklukları ve hareket analizi yapıyor. Sunduğu raporlar ile de kişisel vücut verilerinin takip edilmesini ve yapay zeka destekli tavsiyeler verilmesini sağlıyor. Akademik olarak onaylanmış algoritmaları ve postür analizi çözümleri ile vücut ve duruş bozukluklarının milimetrik olarak tespit edilebilmesine imkan veren DigiME girişimi, taşınabilir çözümleri ile de birçok farklı alanda kolaylıkla kullanılabiliyor. RAKİPLERİNDEN AVANTAJLI DigiNutrition, DigiSports, DigiClinic, DigiKids, DigiMotion, DigiSize gibi farklı çözümler ile spor merkezlerinden kliniklere, diyetisyenlerden profesyonel spor kulüplerine kadar geniş bir pazara hitap eden DijiMe, dünyadaki tek yüksek hassasiyetli taşınabilir üç boyutlu vücut tarama çözümü olarak rakiplerinden ayrılıyor. ONLİNE EĞİTİMLER DEVAM EDİYOR Projelerini geliştirmeye devam eden BTM girişimcileri, 9 Haziran’da Emir Uzunoğlu ile ‘Yatırım Alma Stratejisi ve Sunum Eğitimi’ne katıldı. Yatırımcıların ve girişimcilerin beklentilerini anlatan Uzunoğlu, yatırım aldıktan sonra dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgi verdi. Girişimciler, Seray Özsoy ile gerçekleşen ‘Girişimcilik İçin Ortaklık ve Ortaklık Sözleşmesi’ eğitiminde ise ortaklar arasındaki ihtiyaçların doğru bir şekilde nasıl analiz edilmesi gerektiğini dinledi.

23 Haziran 2020 Salı

ULAK Haberleşme A.Ş. Genel Müdürü Metin Balcı, ULAK’ın, zenginleşen yerli ve yabancı ekosistemiyle Türkiye'nin geniş bant iletişim altyapısına özgün teknolojiler ve global ölçekte çözümler kazandırmak vizyonuyla çalışmalarını sürdürdüğünü söyledi. Covid-19 salgını nedeniyle zaman zaman sokağa çıkma yasaklarının ve karantina süreçlerinin yaşandığı bu dönemde iletişim altyapısına, yerli ve milli ULAK çözümlerle katkıda bulunmaktan dolayı mutlu olduklarını vurgulayan Balcı, bu katkıyı daha da artırmak için çalıştıklarını dile getirdi. YERLİ VE MİLLİ 5G Teknolojide yaşanan gelişmelerin, ekonomik ve siber güvenlik açısından tüm dünyanın yakından takip ettiği bir yarış olduğunu belirten Balcı, bu mücadelede 4.5G teknolojisinde ülke olarak önemli bir noktaya gelindiğini ve bunu her gün biraz daha ileri götürecek şekilde geliştirme sürecinin devam ettiğini bildirdi. Balcı, 5G teknolojisinin farklı birimlerini geliştirmek için çalışmalarının da sürdüğüne işaret ederek, “MAYA, 5G'ye hazır bir ürün olarak sahada, diğer taraftan 5G radyo ve çekirdek şebekemizi de 2021 ortasında hazır edeceğiz” diye konuştu. 5G baz istasyonu (5G radyo ve erişim şebekesi) çalışmalarına 2018’de ASELSAN ve Turkcell ile TÜBİTAK projesi kapsamında başladıklarını hatırlatan Balcı, 2019’un sonlarına doğru yaptıkları çalışmaların yine TÜBİTAK tarafından desteklenen Uçtan Uca Yerli Milli 5G (UUYM5G) projesi kapsamındaki çalışmalarla birleştirildiğini söyledi. BAZ İSTASYONU ÜRETEN SAYILI ÜLKELER ARASINDAYIZ Türkiye’nin baz istasyonu üreten ve sahada çalışır vaziyette kurabilen 5-6 ülkeden biri olduğunu belirten ULAK Haberleşme A.Ş. Genel Müdürü Metin Balcı, şöyle konuştu: “5G ve ötesine doğru önümüzdeki dönem geniş bant iletişim teknolojilerinde yerli ve milli sistemlerin yapılabilirliğine olan güvenin artırılması konusunda ULAK önemli bir referans oluşturdu. Hızla değişen ve yüksek teknoloji gerektiren iletişim altyapılarında ülke olarak teknolojik, ekonomik ve güvenlik açısından yerli ve milli ürünlerimizle yerimizi almalı ve bu başarıyı sürdürebilir kılmalıyız. ULAK olarak, operatör şebekelerimizde aktif hizmet verirken, ekosistemimizle 2021’in ortasından itibaren hayata geçireceğimiz 5G çözümlerimiz ve yaşantımızı kolaylaştırıcı özgün dikey uygulamalarımızla ülkemizin gelişimine katkıda bulunacağız.”

15 Mayıs 2020 Cuma

Koronavirüs salgını nedeniyle fiziksel mesafenin daha önemli olduğu bu dönemde hijyen, kolaylık ve hız gibi özellikler temassız ödeme işlemlerine ilgiyi artırdı. Mastercard’ın 19 ülkede 17 binden fazla kişi üzerinde yaptığı araştırmaya göre, temel ihtiyaç alışverişlerinde temassız ödemeyi tercih edenlerin sayısı hızla artıyor. Şubat-mart döneminde her 10 kişiden 8’i temassız ödemeyi tercih ederken, bu dönemde süpermarket kasalarında gerçekleştirilen temassız işlemler, tüm kartlı ödemelere göre 2 kat fazla arttı. HIZLILIK ETKİLİ Sağlığını korumak amacıyla sosyal izolasyon kurallarına uyan tüketiciler, ödeme işlemini de en hızlı ve mümkün olan en az temasla bitirmek istiyor. Araştırmaya katılanların yüzde 46’sı temassız özellikli kartlarını cüzdanlarının en üstüne taşıdığını belirtirken, 35 yaş altında bu oran yüzde 52’ye kadar çıkıyor. Nakit paralardaki hijyen endişelerine bağlı olarak, kartlı ödemelerde hacim artmaya devam ediyor. Bu artışta, ödeme işleminin hızlı şekilde tamamlanması da etkili oluyor. Araştırmaya katılanların yüzde 82’si, temassız ödemenin 10 kat daha hızlı tamamlandığını ve böylece mağazalardan daha hızlı çıkmaya imkan verdiğini düşünüyor. Öte yandan, araştırmaya katılanların yüzde 74’ü bundan sonraki dönemde de temassız işlemleri kullanmaya devam edeceğini belirtiyor. KÜRESEL VERİLER Mastercard verilerine göre, temassız ödemeler, 2020’nin ilk çeyreğinde küresel bazda yüzde 40 artış gösterdi. Temassız alışverişlerin yüzde 80’ini 25 dolar altındaki işlemler oluşturuyor ve bu rakam, nakitle ödenecek miktarların temassız ödeme ile yapıldığını gösteriyor. Türkiye’de ise temassız ödemelerde 250 TL’ye kadar alışverişler şifresiz ve hızlı bir şekilde tamamlanabiliyor. BÖLGELERE GÖRE ARTIŞ Coğrafi dağılıma bakıldığında ise şubat-mart aylarında Asya-Pasifik ülkelerindeki market alışverişlerinde temassız ödemeler temaslı işlemlere göre 2.5 kat artarken, 2019’un son çeyreğine oranla da 4 kattan fazla yükseldi. Orta Doğu ve Afrika genelinde temassız işlemler, diğer ödeme yöntemlerine göre yine 4 kat fazla büyüdü. Birleşik Arap Emirlikleri’nde mart ayında yapılan temassız ödemeler, hem bir yıl öncesine göre toplam işlem sayısında hem de yüz yüze alışverişlerde yüzde 100’den fazla arttı. ABD’de de mart ayında yapılan işlemlerde bir yıl öncesine göre yüzde 100’ü aşkın artış görüldü. Kuzey Amerika'daki temassız işlemler, diğer ödeme yöntemlerine göre 3 kat arttı. TÜRKİYE’DE KULLANIM ALANI GENİŞLEYECEK Mastercard Türkiye ve Azerbaycan Genel Müdürü Yiğit Çağlayan, temassız işlemlerin özellikle yüz yüze işlemlerde tüketicilere daha hijyenik, hızlı ve güvenli bir ödeme olanağı sunduğunu, bugünlerde öne çıkan fiziksel mesafenin korunmasına da imkan sağladığını belirtti. Zamanlaması farklı olsa da dünya genelinde tüketicilerde aynı eğilimleri gördüklerini aktaran Çağlayan, şunları kaydetti: “Türkiye’de de marketlerde kredi kartlı alışverişlerde, tüketicilerin yüzde 60’tan fazlası temassız ödemeyi tercih ediyor. Bu dönemde ivmelenen temassız ödeme alışkanlığının bundan sonraki dönemde de artmasını bekliyoruz. Temassız işlemlerin yakın zamanda toplu taşıma, perakende ve akaryakıt gibi pek çok alana yayılacağını öngörüyoruz.”

15 Mayıs 2020 Cuma