tatil-sepeti
Türkiye ile Moğolistan serbest bölgeler alanında iş birliğine gitti

Türkiye ile Moğolistan,ilişkilerinkarşılıklı geliştirilmesi amacıyla"Serbest Bölgeler Alanında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı" imzaladı. İmza töreni Ticaret Bakan Yardımcısı Gonca Yılmaz Batur ile Moğolistan'ın AnkaraBüyükelçisi Bold Ravdan'ın katılımıyla Ticaret Bakanlığı'nda gerçekleştirildi.Batur, buradaki konuşmasında,serbest bölgeler alanındaki mutabakat zaptının yoğun bir çalışmaya dayandığını söyledi. Moğolistan'ın başkenti Ulanbator'da 2018'de düzenlenen 8. Karma Ticaret ve Ekonomi Komitesi Toplantısı'ndaki çalışmaların meyvelerini toplayacaklarını ifade eden Batur, Bakanlık olarak o günden bu yana gösterilen çabaların sonuçlarını, her iki tarafın da ortak kabulüylemetne yansıttıklarını kaydetti. Batur, söz konusumetnin verimli ve uzun vadeli bir iş birliğinindeilk adımlarındanolacağını bildirdi. Mutabakat zaptının serbest bölgelere odaklandığını ifade eden Batur, "Karşılıklı olarak hemtecrübelerimizi paylaşma fırsatı bulacağız hem de iki ülkenin mevzuatını, uygulamalarını birbirimize aktarabileceğiz" dedi. Batur, 2020'de iki ülkenin ticaret hacmin 34 milyon dolarla,olması gereken rakamınaltında gerçekleştiğini belirterek, tarafların tarihi ve kültürel ilişkileri dikkate alındığında ticaret hacminin ve ticarete konu olan ürünlerin sayısının artması gerektiğini söyledi. Batur, imzalanan mutabakatla ticaret ve yatırım alanındaki ortak gelişmelere serbest bölgelerin de katkı sağlamaya başlayacağını sözlerine ekledi. Moğolistan'ın AnkaraBüyükelçisi Bold Ravdandaiki ülkenin kardeşliğine işaret ederek,imzalanan zaptla ticaret hacminin artacağını dile getirdi.

22 Ocak 2021 Cuma

Euro Bölgesi ekonomisi son çeyrekte muhtemelen daraldı

Avrupa Merkez Bankası (ECB) BaşkanıChristineLagarde,ECB'nin yılın ilk Yönetim Konseyi Toplantısı'nın ardından Frankfurt'ta düzenlenen basın toplantısında, değerlendirmelerde bulundu. Salgında aşılamanın önemli bir dönüm noktası olduğunu vurgulayan Lagarde, bu konuda zorlukların sürdüğünü söyledi. Lagarde, 1,85 trilyon avroluk Pandemi Acil Varlık Alım Programı'nın (PEPP) devam edeceğini aktararak, varlık alımlarının ECB'nin faiz artırmaya başlamasının hemen öncesine kadar süreceğine işaret etti. Avro Bölgesi'nin Kovid-19'un ikinci dalgasının yaşandığı 2020'nin dördüncü çeyreğinde muhtemelen daraldığını belirten Lagarde, salgının yılın ilk çeyreğinde bölge ekonomisindeki ekonomik faaliyetlerebaskı yapacağını kaydetti. Lagarde, "Avro Bölgesi'nin ekonomik büyüme görünümü üzerindeki riskler hala aşağı yönlü"ifadesini kullandı. Son gelen verilerin, Kovid-19 salgınında ikinci dalga etkisinin daha bariz olduğunu ortaya koyduğunu ifade eden Lagarde, ekonomik gelişmelerin düzensizve tüketicilerin hala ihtiyatlıolduğunu söyledi. Küresel ekonomide toparlanma beklentileri, Brexit sonrası ticaret anlaşması ve Kovid-19 aşılarını olumlu gelişme olarak değerlendiren Lagarde, salgının ekonomik büyüme önünde engel olmaya devam ettiğinivurguladı. DİJİTAL AVRO İLE İLGİLİ SÜREÇLER BİRKAÇ YILSÜRECEK ChristineLagarde, enflasyonun çok düşük kaldığını, salgınınyayılması yavaşladıkça ve ekonomi toparlandıkça enflasyon üzerinde yukarı yönlü baskı görüleceğini söyledi. Avronun diğer para birimlerine karşı değerlenmesinin Avro Bölgesi'nde enflasyon için bir engel olduğunu belirten Lagarde, "Döviz kurundaki gelişmeleri izlemeye devam edeceğiz"dedi. Lagarde, ECB'nin politika belirlerken tek bir getiriye bağlı kalmadığını, elverişli finansal koşulları sağlamak için birçok göstergeyi dikkate aldığını kaydetti. ECB'nin dijital avro ihracına ilişkin Lagarde, dijital avro ile ilgili süreçlerin birkaç yıla yayılacağını belirterek,"Dijital avromuz olsa bile basılı para piyasada olmaya devam edecek" dedi. Avro Bölgesi'ndeki bankaların salgında krediler konusunda ekonomiyidikkate almasını isteyen Lagarde, ellerindeki araç seti ile yeterli likidite sağlamaya devam edeceklerini kaydetti. Lagarde, orta vadede Avro Bölgesi'nin ekonomik olarak toparlanması için mali ve para politikasıyla desteklenmesinin önemine işaret ederek, "İhtiyaç halindeher türlü opsiyonmasada duruyor." dedi. AVRO/DOLAR PARİTESİ YÜKSELDİ ECB, bugünkü toplantısındapiyasa beklentileri doğrultusunda, faizoranları vePEPP'in toplambüyüklüğünde değişikliğe gitmedi. Yönetim Konseyi, politika faizini sıfır, mevduat faizini yüzde eksi 0,50 ve marjinal fonlama faizini de yüzde 0,25'te sabit bıraktı. ECB'nin açıklamasında, 10 Aralık 2020'de500 milyar avro artırılarak 1 trilyon 850 milyar avroya çıkarılan PEPP'te alımlara bu büyüklükle devam edileceği ve ECB'ninvarlık alım programının aylık 20 milyar avro olarak sürdürüleceğikaydedildi. Avro/dolar paritesi, ECBkararının ardındanyükseldi. Parite, TSİ 18.30itibarıyla yüzde 0,50artışla 1,2168 seviyelerinde bulunuyor. Bu arada, ortak para birimi avronundeğerinin artması, Avro Bölgesi'nden yapılan ihracatı daha pahalı, ithalatıdaha ucuz hale getiriyor. Bu daECB'nin yüzde 2'nin biraz altındaki enflasyon hedefine ulaşmasını zorlaştırıyor.

22 Ocak 2021 Cuma

Yılın ilk çeyreğinde küresel petrol talebinde daralma olabilir

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings’ten yapılan açıklamada, 2021'inilk çeyreğinde özellikle salgınla mücadele edebilmek için kısıtlamaların yeniden artırılması sonucu Avrupa ülkeleri dahil pek çok bölgede küresel petrol talebinde marjinal bir şekilde daralma olabileceği belirtildi. Açıklamada, "Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) veOPECdışı bazı üretici ülkelerden oluşanOPEC+ grubunun üretim politikaları ve salgının istikameti, bu yıl küresel petrol fiyatlarında itici güç olmaya devam edecek. Salgın nedeniyle talepher ne kadar düşük olsa daüretimin azaltılması, birçok ülkede aşılamaların başlamasının yatırımcı iyimserliğini artırması nedeniyle petrol fiyatları Ekim 2020'den bu yana bariz bir şekilde yükseldi" ifadeleri kullanıldı. Aşılama programları tam olarak etkin hale gelene kadar2021 yılının ilk yarısına kadar petrol fiyatları üzerinde baskının devam edebileceği belirtilen açıklamada,Uluslararası Enerji Ajansı'nın (IEA) bu yılın ilk çeyreğindegünlük ortalama talebin 94,1 milyon varil seviyesinde olmasını beklediği kaydedildi. Çin'de ekonomik toparlanmanın petrol talebini desteklediği aktarılan açıklamada, petrol talebi üzerindeki itici etkinin, nüfusun kritik önemdeki kesiminin aşılanmasının tamamlanmasına kadar görülmeyebileceği bildirildi.

22 Ocak 2021 Cuma

Dijital dönüşüm bir lüks değil, zorunluluk

ECHO Summit,Marketing Türkiye ve Deloitte iş birliğinde, Ticaret Bakanlığı, TÜBİSAD, Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) ve Elektronik Ticaret İşletmecileri Derneğinin (ETİD) desteğiyle bu yıl üçüncü kez gerçekleştiriliyor. Çevrim içi olarak düzenlenen zirvede konuşan Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Başkanı Orhan Turhan,e-ticaretin ekonominin itici gücü olduğunu söyledi. Turhan, "Ülkelerin sürdürülebilir kalkınma yolculuğunda önemli bir kaldıraç olan dijitalleşme sürecini Türkiye olarak fırsata dönüştürme imkanımız var. Dijital dönüşümün bir lüks değil, zorunluluk olduğunu unutmamalıyız" dedi. TÜRKONFED'in, dijital dönüşümü önemsediğini ve projelerini bu kapsamda yürüttüğünü bildirenTurhan, şunları kaydetti: "Ülkemizin gündeminin A'dan Z'ye dijital dönüşüm olması hedefiyle son 3 yıldır faaliyetlerimizi bu alanda yoğunlaştırdık. Pandemiyle hız kazanan dijitalleşme süreçlerineTÜRKONFED olarak önceden hazırlıklı olmanın avantajlarını yaşadık. Pandemi öncesi Anadolu'da düzenlediğimiz etkinliklerde KOBİ'lerimizin dijitalleşme süreçlerine adaptasyonu için eğitimdesteğine ihtiyaçları olduğunu tespit ettik. Dijitalleşme farkındalıklarını artırmak ve yetkinliklerini geliştirmek için 2 yılda 9 kentte 3 bin KOBİ'mize ulaşan 'Dijital Anadolu' projemizi başlattık. Pandemiyle tüm projelerimizi dijital ortama taşıyarak üyelerimize, paydaşlarımıza, işletmelerimize ve ülkemize değer yaratmaya devam ettik." Turhan, salgınla birlikte hız kazanan dijitalleşme sürecinin hayatın her alanında kendisini hissettirdiğini ifade ederek, "Mekandan bağımsız yeni çalışma düzeni, elbette teknolojinin sağladığı hız ve verimlilik temelli büyük dönüşümün iş hayatındaki yansımalarından sadece biriydi" dedi. YENİ NESİL TEKNOLOJİLERİNGETİRDİĞİ FAYDALARI KAMU PERSPEKTİFİNDE DEĞERLENDİRMEYE ÇALIŞIYORUZ Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürlüğü Davranışsal Kamu Politikaları ve Yeni Nesil Teknolojiler Daire Başkanı Muhammed Emin Torunoğlu da Kamu Politikaları ve Yeni Nesil Teknolojiler Dairesi veTicaret Bakanlığı tarafından hayata geçirilenKolay İhracat Platformu hakkındabilgi verdi. Torunoğlu,Kamu Politikaları ve Yeni Nesil Teknolojiler Dairesi'nin davranışsal ekonomi ve yeni nesil teknolojilere odaklandığını belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu: "Odaklanmaktan kastımız; biz burada birkaç şeyi birden yapmaya çalışıyoruz. Buteknolojileringetirdiği faydaları kamu perspektifinde değerlendirmeye çalışıyoruz. Yani bu teknolojileri kamuda kullanmaya çalışıyoruz. Mesela, blockchain'idış ticarette nasıl kullanabiliriz, kamu otoritesi olarak bunu çalışıyoruz. Bu teknolojilerin kullanılmasından doğacak sosyoekonomik çeşitli problemler ve çeşitli fırsatlar olabiliyor, bunları da takip etmemiz gerekiyor. En basit bilenen örnek, yapay zeka gelince beyaz yakalı işçilere bir sıkıntı olacak mı gibi... Yani yeni nesil teknolojilerin topluma etkisi inceleniyor." Firmaların yeni nesil teknolojileri kullanmaya teşvik edilmesinin de Kamu Politikaları ve Yeni Nesil Teknolojiler Dairesi'nin hedeflerinden bazıları olduğunu anlatanTorunoğlu, Daire'nin, en önemli projesinin iseKolay İhracat Platformu olduğunu vurguladı. DİJİTALLEŞME, 2020'DE SALGININ DA ETKİSİYLE HIZLICA ARTMAYA DEVAM ETTİ GittiGidiyor Ticari Direktörü Bülent Elçin ise GittiGidiyor'un, Türkiye'nin ilk online pazar yeri olduğunu belirterek,10 yıl önce eBay çatısı altında faaliyet göstermeye başladıklarını bildirdi. Elçin, şunları kaydetti "Bugün itibarıyla GittiGidiyor'un tam 32 milyon kayıtlı kullanıcısı var ve onlarca kategoride tam 22 milyon ürünle alıcılarımızla satıcılarımızı tek bir çatı altında buluşturuyoruz. Platformumuzda yaklaşık saniyede bir ürün satılıyor. Geçen seneyi yüzde 50 büyümeyle kapattığımızı söyleyebilirim. Bu arada mobil satışların önemi gün geçtikçe artıyor.Bizim mobil satışlardadijitalleşmeyle birlikte satışımızın payı yüzde 70'lere gelmiş vaziyette." Elçin, dijitalleşmenin özellikle 2020'de salgının da etkisiyle hızlanarak artmaya devam ettiğini vurgulayarak, "Ticaret Bakanlığıverilerine göre, 2020yılının ilk 6ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 64 artarak 91 milyar 700 milyon liralık bir büyüklüğe sahip oldu. Henüz 2020 yılının tamamı açıklanmasa da bunun 200 milyar liranın üzerinde kalacağını tahmin etmek çok zor değil. Mobildeki büyümeleri de hesaba kattığımızda önümüzdeki belki 10-15 yıl içerisinde dijital alışverişin klasik alışverişin yerini zorlayacağını tahmin etmek de son derece kolay" ifadelerini kullandı.

22 Ocak 2021 Cuma

Türkiye otomobil satışlarında Avrupa'da 6. sıraya yükseldi

Türkiye, geçen yıl otomobil satışlarını 2019'a kıyasla Avrupa'da otomotiv satışlarını artıran tek ülke olurken, en fazla otomobil satan 6. ülke konumuna yükseldi. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle küresel piyasalardaki dalgalanmaların artırdığı finansal riskler, tedarik zincirlerine ve ihracata yansıyan olumsuz etkiler ve salgınla mücadele tedbirlerinin iç talebe etkileri ülke ekonomilerini zor durumda bıraktı. Özellikle salgının ilk dönemlerinde birçok sektör olumsuz etkilenirken, otomotiv, en fazla etkilenen sektörlerin başında geldi. Kovid-19'un Avrupa'ya kıyasla Türkiye'de daha geç görülmesi, alınan güçlü önlemler ve özellikle ertelenen talepler nedeniyle artan satın alma iştahı gibi nedenler otomotiv satışlarında Türkiye'nin daha güçlü kalmasını sağladı. AVRUPA OTOMOBİL PAZARINDA YÜZDE 24,3'LÜK AZALIŞ Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) tarafından Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği (ACEA) verileriyle hazırlanan Avrupa otomobil pazar değerlendirme raporuna göre, Avrupa Birliği (AB-26) ve Avrupa Serbest Ticaret Birliği (EFTA) ülkeleri ile Birleşik Krallık'ın dahil olduğu pazar toplamına göre, otomobil pazarı 2020 Ocak-Aralık döneminde 2019 yılı aynı dönemine göre yüzde 24,3 azaldı ve toplam 11 milyon 961 bin 182 adet seviyesinde gerçekleşti. 2019 yılı aynı döneminde ise otomobil pazarı 15 milyon 805 bin 658 adet olarak kaydedilmişti. TÜM AVRUPA PAZARLARI DARALDI AB (26), UK ve EFTA ülkeleri toplamına göre 2020 yılında, tüm Avrupa otomobil pazarlarında daralma görüldü. Önceki yıla göre en fazla düşüş sırasıyla yüzde 42,8 ile Hırvatistan, yüzde 36,8 ile Bulgaristan, yüzde 35 ile Portekiz’de görüldü. Almanya'da otomobil pazarı yüzde 19,1, Fransa'da yüzde 25,5, Birleşik Krallık'ta yüzde 29,7, İtalya'da yüzde 27,9, İspanya'da yüzde 32,3, Hollanda'da yüzde 19,5 ve Belçika'da da yüzde 21,5 geriledi. Önemli otomotiv markalarının üretim yaptığı Çekya'da otomobil pazarı söz konusu dönemde yüzde 18,8 ve Polonya'da da 22,9 daraldı. ARALIK AYI SATIŞLARI YÜZDE 3,7 GERİLEDİ Sadece Aralık 2020 dönemine bakıldığında AB (26), UK ve EFTA ülkeleri toplamına göre otomobil pazarı Aralık 2019'a göre yüzde 3,7 azaldı ve toplam 1 milyon 214 bin 581 adet seviyesinde gerçekleşti. 2019 yılında ise pazarı 1 milyon 261 bin 550 olmuştu. Geçen yılın aralık ayında 2019'un aynı ayına göre en fazla düşüş sırasıyla 49,5 ile Hırvatistan, yüzde 47,6 ile Slovenya, yüzde 40,3 ile Bulgaristan’da görüldü. Bu dönemde en fazla büyüme gösteren pazarlar sırasıyla yüzde 168,3 ile İrlanda, yüzde 82,8 ile Norveç ve yüzde 46,8 ile Danimarka oldu. TÜRKİYE, 6. SIRAYA YÜKSELDİ AB, EFTA ülkeleri ve Birleşik Krallık'ı kapsayan toplam pazarda 2020 sonu itibarıyla satışlarını artıran ülke olmazken, Kovid-19'la başarılı bir mücadele örneği gösteren Türkiye'de ise otomobil pazarı artış gösterdi. Türkiye, 2020'de Avrupa'da otomobil satışları 2019'a göre artış gösteren tek ülke oldu. Ayrıca Türkiye hariç 30 Avrupa ülkesinin yer aldığı otomobil satışları sıralamasında 2019 sonunda 9'uncu sırada bulunan Türkiye, 2020 yılında 3 basamak birden yükseldi. 2020 yılı sonunda Türkiye, 2019'a göre yüzde 57,5 artış ve 610 bin 109 adet ile Avrupa otomobil satışları sıralamasında 6'ıncı ülke olarak konumlandı.

21 Ocak 2021 Perşembe