tatil-sepeti
TÜİK: Fiyat İstatistikleri Danışma Kurulu oluşturuldu

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) internet sitesinde yer alan duyuruya göre, ilgili mevzuat kapsamında Türkiye'ninekonomik ve sosyal yapısındaki değişimler tespit etmek amacıyla düzenli aralıklarlaçeşitlikonularda araştırmalar düzenlenereksonuçları kamuoyuyla paylaşılıyor. Dünyada ve Türkiye'demeydana gelen değişimler, her alanda olduğu gibi istatistik alanını ve TÜİK'i etkilerkendeğişen koşullaryeni ihtiyaçları ortaya çıkarıyor. Bu kapsamda, fiyat istatistikleri yöntem ve hesaplamaları konusunda ulusal ihtiyaçlar ve uluslararası gelişmelerin istişare edilmesi, ortaya çıkan ihtiyaçlarla TÜİKtarafından belirlenen öncelikli konuların gözden geçirilmesi ve her yıl düzenli olarak değerlendirmelerin ve tavsiyelerin yer aldığı raporların hazırlanması amacıyla Ocak2021'de Fiyat İstatistikleri Danışma Kurulu oluşturuldu. Ekonomi alanında çalışan akademisyenler, sivil toplum kuruluşları ve ilgili kamu kurumu temsilcilerinden oluşan Kurul,geçen ay 3 kez toplandı. Geçen yıl yaşanan ve hala devam eden Kovid-19 salgınısüreci, hanehalklarının tüketim alışkanlıklarının önemli ölçüde değişmesine sebep oldu.Bu durum tüm ülkelerde fiyat istatistiklerinde madde ve ana harcama grubu ağırlıklarının, güncel tüketim yapısını yansıtacak şekilde gözden geçirilmesi ve en güncel veriler dikkate alınarak hesaplanması zorunluluğunu doğurdu. Fiyat İstatistikleri Danışma Kurulunun geçen aygerçekleştirdiği toplantılarda temel olarak, 2021 için TÜFE'de planlanan değişiklikler ve TÜİK'in madde ağırlıkları konusunda, Avrupa İstatistik Ofisiningüncel tavsiye kararlarını dikkate alarak yapmışolduğu çalışmalar gündeme alındı ve Kurul üyeleri bilgilendirildi. TÜİK kalite güvence çerçevesinde yer alan "erişilebilirlik ve açıklık"ilkeleri kapsamında Danışma Kurulu toplantı tutanaklarına ve raporlara Kurumun internet sayfasından ulaşılabilecek. Duyuruda ayrıca,Fiyat İstatistikleri Danışma Kurulu üyelerinin listesi de yer alıyor.

03 Şubat 2021 Çarşamba

Ocakta en çok salatalığın fiyatı arttı

İTOtarafından Ocak2021döneminde İstanbul'da perakende fiyatı en fazla artan ve azalan harcama kalemleri açıklandı. Buna göre,İTO'nun İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi'nde yer alan 242 ürünün 103'nün perakende fiyatı artarken, 54 ürünün fiyatı düştü, 85 ürünün fiyatı ise değişmedi. Ocak ayında gıda harcamaları yaş kuru sebze ve meyveleralt grubunda yer alan salatalık yüzde 44,02 ile fiyatı en fazla artış gösteren ürün oldu. Fiyatında artış yaşanan diğer ürünler,ulaştırma ve haberleşme harcamalarıgrubundan yüzde 26,19 ile boğaz köprü geçiş ücreti, sağlık harcamalarıgrubundan yüzde 25,53 ile diş tedavi ücreti, aynı gruptan yüzde 16,73 ile röntgen çekim ücreti ve yüzde 15,80 ile doktor muayene ücreti olarak açıklandı. KARNABAHAR YÜZDE 46,90 UCUZLADI Ocak ayında gıda harcamaları yaş kuru sebze ve meyveler alt grubunda yer alan karnabahar yüzde 46,90 gerileme göstererek fiyatı en fazla azalan ürün oldu. Fiyatında azalış izlenen diğer ürünler,aynı gruptan yüzde 17,36 ile kabak, yüzde 17,08 ile domates, giyim harcamaları kadın giyim harcamaları alt grubundan yüzde 14,97 ile pardösü ve gıda harcamaları grubundan yüzde 13,32 ile ıspanak olarak öne çıktı. Ocak 2021'de fiyatı en fazla artan ve azalanürünler şöyle: 2021 OCAK Mevsimsel Tarım Ürünleri Aylık Yüzde Değişim (%) Mandalina 7,36 Karnabahar -46,90 Ispanak -13,32 Portakal -7,66 Yeşil Soğan -6,25 Patates -5,20 Mevsim Dışı Tarım Ürünleri Aylık Yüzde Değişim (%) Salatalık 44,02 Sivri Biber 5,38 Kabak -17,36 Domates -17,08 İşlenmiş Tarım-Sınai ve Diğer Ürünler Boğaz Köprü Geçiş Ücretleri 26,19 Diş Tedavi Ücreti (Kamu+Özel) 25,53 Röntgen Çekim Ücreti (Kamu+Özel) 16,73 Doktor Muayene Ücreti 15,80 Ameliyat Ücreti (Kamu+Özel) 15,74 Dolmuş-Minibüs Ücreti 14,29 Taksi Ücreti 11,19 Kaşar Peyniri 10,38 Tereyağı 8,22 Süt 8,17 Kahve 7,17 Elektrik 7,04 Yoğurt 6,60 Yumurta 6,25 Pardösü-Kadın -14,97 Tayyör -12,04 Elbise-Kadın -8,68 Havlu -8,06 Kazak-Kadın -7,46 Palto-Genç -7,19 Ceket-Erkek -7,15

03 Şubat 2021 Çarşamba

Türkiye'ye yatırımın cazibesi teşviklerle katlanıyor

Türkiye'ye yönelik uluslararası doğrudan yatırımlar (UDY), sektörel dağılım verisinin yayımlanmaya başlandığı 2002'den bu yana söz konusu yatırım akımlarının küresel iktisadi faaliyet dağılımıyla benzer bir seyir izledi. Ocak 2002-Kasım 2020 döneminde firmalara gerçekleşen 165 milyar doları aşan doğrudan yatırımın yüzde 62,4'ü hizmetler, yüzde 24,2'si imalat, yüzde 11'i enerji ve yüzde 2,4'ü tarım ve madencilik sektöründe yapıldı. Hizmetler sektörü altında en fazla doğrudan yatırım gerçekleştirilen alt sektör ise yüzde 32,9'luk pay ile finans ve sigorta, yüzde 8,8 ile telekomünikasyon ve yüzde 6,8 ile toptan ve perakende ticaret olarak kayıtlara geçti. İmalat sektörü altında ise gıda, kimyasal ürün ve petrol ürünleri imalatı, en fazla doğrudan yatırım çeken alanlar oldu. Türkiye'ye doğrudan yatırımların bölgesel dağılımına bakıldığında ticari ve ekonomik ilişkilere paralel olarak Avrupa Birliği ülkelerinin baskınlığı dikkati çekti. Son 10 yılda Asya ülkelerinin Türkiye'ye ilgisi de ciddi oranda yükselirken, bu durum uluslararası yatırımcı profilinde çeşitlenmeyi beraberinde getirdi. Türkiye'de ülkelere göre UDY verilerinin derlenmeye başlandığı 2002 yılından Kasım 2020'ye kadar, AB ülkeleri 110,4 milyar dolarlık yatırım ve yüzde 67 pay ile ilk sırayı alırken, Asya ülkeleri 29,1 milyar dolar ve yüzde 18'lik pay ile ikinci, Amerika ülkeleriyse 14,3 milyar dolar ve yüzde 9 pay ile üçüncü sırada yer aldı. Ülkeler itibarıyla bakıldığında ise ilk 10 yatırımcı ülke Hollanda, ABD, İngiltere, Avusturya, Almanya, Lüksemburg, İspanya, Belçika, Fransa ve Azerbaycan olarak sıralandı. POTANSİYELİ YÜKSEK YATIRIMLARA ÖNCELİK Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu kapsamında, Türkiye'de yabancı yatırımcılar, yerli yatırımcılarla eşit muameleye tabi tutuluyor. Türkiye'nin sahip olduğu stratejik konum, tüketimi yüksek geniş iç pazarı, elverişli yatırım ortamı, kapsayıcı ve alternatifli bir teşvik mekanizması, çevre ülkelere ihracat kolaylığı ve maliyeti düşük verimli iş gücü gibi avantajları, yatırımcılara birçok sektörde cazip fırsatlar sunuyor. Türkiye'de Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı koordinasyonunda yatırım yeri, tutarı ve sektöre bağlı olarak kapsayıcı bir teşvik mekanizması bulunuyor. Bu kapsamda KDV istisnası, gümrük vergisi muafiyeti, vergi indirimi, sigorta primi işveren hissesi desteği, gelir vergisi stopajı desteği, sigorta primi işçi hissesi desteği, faiz veya kar payı desteği, yatırım yeri tahsisi ve KDV iadesi gibi destekler sağlanıyor. Mevcut desteklerin yanı sıra Türkiye'nin öncelikleri kapsamında belirli projelere yönelik ayrıcalıklı fırsatlar veriliyor. Proje bazlı olarak sunulan bu destekler, vergisel destekler, istihdam destekleri, finansman destekleri, yatırım yeriyle ilgili desteklerin yanı sıra izin, tahsis, ruhsat, lisans ve tescil kolaylığı gibi konuları kapsıyor. Türkiye'nin mevcut durumda veya gelecekte ortaya çıkabilecek kritik ihtiyaçlarını karşılayabilecek, arz güvenliğini sağlayabilecek, dışa bağımlılığı azaltabilecek, teknolojik dönüşümü gerçekleştirecek, yenilikçi, Ar-Ge yoğun ve katma değeri yüksek sektörlere yatırımlar, potansiyeli yüksek alanlar olarak değerlendiriliyor. Bu kapsamda öne çıkan sektörler, enerji teknolojileri, medikal teknolojiler, elektrik-elektronik, lojistik, petrokimya, biyoteknoloji, otomotiv, demir yolu taşımacılığı, bilgi ve iletişim teknolojileri, savunma sanayisi ve uzay teknolojileri, tarımsal sanayi teknolojileri ve diğer Ar-Ge yoğun sektörler olarak öne çıkıyor. REFORM ÇALIŞMALARI SÜRÜYOR Yatırım ortamını iyileştirecek ve yatırımları artıracak eylemler, iş dünyasının önde gelen sivil toplum kuruluşlarıyla yatırımlardan sorumlu bakanlık ve kamu kurumlarının bir araya geldiği Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulunda (YOİKK) ele alınıyor. Çalışmalarını yıllık eylem planları aracılığıyla sürdüren YOİKK'in sekretarya faaliyetleri Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü tarafından yürütülüyor. YOİKK'in, 2019-2020 yılları için 8 farklı alandaki çalışma grubu altında 42 maddeden oluşan eylem planında, ilgili kurum ve kuruluşların çalışmaları sonucu 37 eylem tamamlandı. ​​​​​​​ Bu çalışmalar sonucu, Türkiye'nin yatırım ortamına ilişkin uluslararası raporlardaki sıralaması da yükseldi. Ekim 2019'da açıklanan Dünya Bankası İş Ortamı Raporu'na göre Türkiye, bir önceki yıla göre 10 sıra yükselerek 190 ülke arasında 76,8 puanla en kolay iş yapılan 33'üncü ülke konumuna geldi.

02 Şubat 2021 Salı

2020'nin '100 akı' İstanbul oldu

İstanbul Ticaret Odası'nın (İTO) "100’de İstanbul" araştırmasına göre, 2020 Ocak-Aralık döneminde Türkiye ihracatının yüzde 49’u, vergi tahsilatının da yüzde 46'sı tek başına İstanbul'dan gerçekleştirildi. "100’de İstanbul" araştırmasında, kentin 2020 yılına ait ihracat, vergi tahsilatı, konut satışları, finansman, elektrik tüketimi, yeni kurulan firma, turist ve üniversite sayısı gibi 19 göstergede Türkiye içerisindeki payı karşılaştırıldı. Araştırmaya göre, İstanbullu firmaların geçen yılın ocak-aralık döneminde yaptığı ihracat 82,8 milyar dolara yaklaştı. Böylece Türkiye'nin ihracatının yüzde 49’unu İstanbullu şirketler gerçekleştirdi. İstanbul firmaları, Türkiye genelinde 2020'de tahsil edilen 833 milyar lira verginin yüzde 46'sını ödediler. Buna göre İstanbul’da ödenen vergilerin tutarı 383 milyar TL'yi aşmış oldu. 2020 Aralık ayı itibarıyla Türkiye'deki 918 bin kurumlar vergisi mükellefinin 348 bini, yani yüzde 38’i İstanbul'da yer alıyor. İstanbul'da bulunan gelir vergisi mükellef sayısının Türkiye içindeki payı ise yüzde 26 oldu. Araştırmaya göre, Ekim 2020 itibarıyla İstanbul'da 4A, 4B, 4C sistemlerinde toplam 5 milyon 644 bin aktif sigortalı çalışıyor. Bu sayının Türkiye içindeki oranı yüzde 24 olurken, İstanbul'daki aktif sigortalı çalışan sayısı AB üyesi Hırvatistan'ın, İrlanda'nın Finlandiya'nın nüfusundan daha fazla. İTO'nun "100’de İstanbul" araştırmasının diğer sonuçları şöyle: 2020’de satılan her 100 sıfır konutun 17’si, her 100 ikinci el konutun ise 18'i İstanbul'da alıcısını buldu. Bu dönemde İstanbul'da yabancılara satılan konut sayısı ise 19 bin 175 ile Türkiye genelindeki satışların yüzde 47’sini oluşturdu. 2020 Ocak-Eylül döneminde banka kredilerinin yüzde 39'u İstanbul'da verildi. Mevduatın yüzde 41'i yine İstanbul'da toplandı. 2020 Ocak-Kasım döneminde elektrik tüketimi İstanbul’da 35 milyon mwh, Türkiye’de ise 212 milyon mwh olarak gerçekleşti. İstanbul elektrik tüketimi, Türkiye elektrik tüketimine oranlandığında yüzde 16 pay aldı. Türkiye'de 2020 yılında 101 bin 318 firma kurulurken, bunların 40 bin 129’u, yani yüzde 40’ı yatırım için İstanbul’u tercih etti. Bu dönemde yabancı sermayeli şirketlerin ise yüzde 64’ü İstanbul'da kuruldu. Araştırmanın otomobil başlığına göre, Türkiye'de 2020 yılında 1 milyon 38 bin 905 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı. Bunun 354 bin 539'u, yani yüzde 34'i İstanbul ilinin plaka kodu olan “34”ü taşıyor. 2020’de Türkiye’de trafiğe çıkan her 3 taşıttan 1'i İstanbul'daydı. Haziran 2020 itibarıyla Türkiye'deki 77 vakıf yükseköğretim kurumunun 47'si İstanbul'da bulunuyor. Böylece İstanbul, Türkiye'deki vakıf yükseköğretim kurumlarının yüzde 60'ına ev sahipliği yapıyor. Araştırmanın turist başlığına göre, 2020 Ocak-Aralık döneminde İstanbul'daki havalimanı ve deniz limanlarından İstanbul'a 5 milyon turist giriş yaptı. Turist girişlerinde İstanbul’un Türkiye’deki payı yüzde 39 oldu. İkamet izni ile Türkiye’de bulunan yabancı sayısı 834 bin 589 iken, İstanbul'daki yabancı sayısı ise 382 bin 278 oldu. İstanbul’da ikamet izni ile bulunan yabancı sayısının, Türkiye toplamına oranı yüzde 45,8 oldu. İSTANBUL'LA İLGİLİ 'POZİTİF AYRIMCILIK' TALEP EDİYORUZ İTO Başkanı Şekib Avdagiç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İstanbul'la ilgili "pozitif ayrımcılık" talep ederek, "İTO’nun '100'de İstanbul' araştırmasının ortaya koyduğu bu gerçeği küresel bir gerçeğe dönüştürmek için İstanbul'a pozitif ayrımcılık yapma zamanı geldi. Sırf büyük diye İstanbul’a pozitif ayrımcılıktan çekinmemek gerek. Çünkü pozitif ayrımcılık, negatif bir çağrışım yapsa da ekonomide yeni bir sıçrama önemli bir dayanak noktası olabilir." değerlendirmesinde bulundu. Avdagiç, şunları kaydetti: "İstanbul tüm ülke için 7/24 çalışan bir fabrika misali sürekli katma değer üretiyor. İstanbul’dan ülke kasasına giren vergi, ihracat bedeli, bankacılık sistemine aktarılan finansman tüm Türkiye’yi sırtlıyor. Çektiği gayrimenkul yatırımı, yabancı girişimci sayısı, turist sayısı gibi parametrelerle de Türkiye’nin dünyaya açılan yüzü. Bu anlamda değerlendirdiğimizde, bu şehri ek teşviklerle, nüfusunu dikkate alarak sağlık, güvenlik ve eğitim alanlarında daha fazla imkanlarla beslemek hem üretime katkı hem tüm ülkeye kazanç sağlayacaktır. Çünkü bu şehir, yatırdığınız her bir kuruşu ikiye, beşe katlayan bir bereket çanağı. Taşı toprağı altın deyimi de buradan geliyor." İstanbul’a pozitif ayrımcılık talebinin iki sebebi olduğunu belirten Avdagiç, "Birincisi pandemi sonrasında en iyi çıkışı yapmaya hazırlanan Türkiye’nin önemli kozlarından biri İstanbul’dur. Bu geçmişte de böyleydi. Üç imparatorluğa başkentlik yapan İstanbul, doğu ile batı, kuzey ile güney arasında stratejik bir tedarik ve lojistik üssü olarak öne çıkmıştı. İkinci olarak İstanbul’un daha fazla üretmek, daha fazla ihraç etmek, daha fazla yenilik geliştirmek için buna ihtiyacı var. Bir de İstanbul ekonomisini büyüten her adım, Türkiye ekonomisine de büyük değer katacaktır. Ortaya koyduğu başarı da Anadolu illerinde sinerji oluşturacak ve harekete geçirecektir." diye konuştu. İSTANBUL’UN GAYRİSAFİ YURT İÇİ HASILADAKİ PAYI YÜZDE 30,7 İTO Başkanı Avdagiç, İstanbul’un TÜİK'in 2019 yılı il bazında Gayrisafi Yurtiçi Hasıla araştırmasına göre, 1 trilyon 327 milyar 452 milyon TL ile toplam GSYH'den yüzde 30,7 pay aldığını hatırlattı. İstanbul’un Türkiye'nin finans ve endüstri başkenti ve üç kıtanın buluşma noktası olduğunu ifade eden Avdagiç, "2020’de Avrupa’da en çok yolcuyu ağırlayan havalimanı olan İstanbul Havalimanı ile bugün 120’den fazla ülkeye uçulabiliyor. Üç saat içinde farklı kıtalardan 146 destinasyona ulaşmak mümkün. 2020 yılında İstanbul Havalimanı ve Sabiha Gökçen Havalimanı direkt ve transit dahil 40 milyondan fazla yolcuyu ağırladı. Bu da Türkiye genelindeki iki uçak yolcusundan 1’i demek oluyor." ifadelerini kullandı.

02 Şubat 2021 Salı

Savunma ve havacılık şirketleri ocakta yatırımcısını üzdü

Dünyanın önde gelen10 savunma ve havacılık şirketinin hisseleriocak ayında azalış kaydetti. Analistler,yeni tip koronavirüs (Kovid-19)salgını kaynaklı etkilerin devam etmesiyle şirketlerin teslimat ve siparişlerinde yaşanan olumsuzluklar ve bilançoların kötü gelmesi sonucu savunma ve havacılık şirketi yatırımcılarının hisse senedi piyasalarında kaybettiğini söyledi. Geçen ay hisse senedi piyasalarında, F-35 savaş uçaklarının üreticisi Lockheed Martin, 2020'nin aralık sonuna göre yatırımcılarına yüzde 9,34 kaybettirdi. Analistler, salgından dolayı F-35 teslimatlarında aksaklık yaşandığına dair haberlerin şirketin hisse performansını olumsuz etkilediğini belirtirken, şirketin bilançosunun iyi gelmesi hisse performansı için yeterli olmadı. Boeing'in hisseleri ocakta yüzde 9,28 azalış kaydetti. Şirketin rekor seviyede zarar açıklaması hisselerinin düşüş kaydetmesindeki ana etkenlerden biri oldu. Boeing, 737 Max tipi yolcu uçaklarının uçuşunun durdurulması ve Kovid-19 salgınının etkisiyle geçen yıl 11,9 milyar dolar zarar ettiğini duyurdu. Şirket, sadece 2020'nin son çeyreğinde 8,4 milyar dolar zarar açıkladı. ABD Adalet Bakanlığı ile imzalanan yasal uzlaşma anlaşması kapsamında Boeing'in, 737 Max tipi yolcu uçaklarının 2018'de Endonezya ve 2019'da Etiyopya'da yaptığı kazalar nedeniyle 2,5 milyar dolar tazminat ve para cezası ödemesine karar verilmesi de şirketin hisse senedi piyasasındaki performansını etkileyen başka bir unsur oldu. ABD'li L3 Harris Technologies'in hisseleri geçen ay yüzde 9,26 düşüş kaydetti. AİRBUS, YÜZDE 7,32 KAYBETTİRDİ Airbus'ın hisseleri, ocakta yüzde 7,32 düştü. Analistler, helikopter siparişlerinde düşüş olması ve salgın nedeniyle çalışanları arasında karantinaya alınanlar bulunduğuna dair haberlerle şirketin geçen ay yatırımcısına kaybettirdiğini söyledi. Ocak ayında ABD'li şirketler Raytheon Technologies'in hisseleri yüzde 6,68 ve Northrop Grumman'ın hisseleri yüzde 5,94 değer kaybetti. İngiliz BAE Systems'in hisseleri de yüzde 5,46 düştü. Söz konusu dönemde yatırımcısına İtalyan Leonardo yüzde 2,87, ABD'li General Dynamics yüzde 1,43 ve Fransız Thales yüzde 0,96 kaybettirdi.

02 Şubat 2021 Salı