HABER: SOYHAN ALPASLAN Türk dizi, film, içerik, yapım ve televizyon sektörü bir kez daha dünyayı kendine hayran bıraktı. MIPTV 2018 TV ve Dijital İçerik Fuarı, 9-12 Nisan 2018 tarihleri arasında Fransa’nın Cannes kentinde yapıldı. KIRMIZI HALI YÜRÜYÜŞÜ İstanbul Ticaret Odası (İTO), dünyanın en büyük TV ve dijital içerik market etkinliği MIPTV 2018’e 29 Türk firmasının katılımını sağladı. TV sektörüne yönelik dünya çapındaki yapımcı firmaları, dağıtımcıları ve program alıcılarını buluşturan MIPTV 2018’de yine Türkiye rüzgarı esti. MIPTV, bu yıl da dünyanın dört bir yanından başarılı dizilerle oyuncuları ve yapımcıları bir araya getirdi. Sektörün kırmızı halı yürüyüşü olarak tanımlanan MIPTV Fuarı, sektörün en önemli organizasyonları arasında yer alıyor. Dünyanın en büyük televizyon ve dijital marketi MIPTV, aynı zamanda ön yapım ve dağıtım anlaşmaları, içerik alımları ve program satışlarının da en önemli adreslerinden biri olmaya devam ediyor. 11 BİN KATILIMCI MIPTV, 1965’ten bu yana düzenleniyor ve sayısı 11 bini aşan katılımcısı ile dünyanın en önemli dizi, film, içerik, TV ve yapım fuarı olarak kabul ediliyor. MIPTV’ye Türk firmaları, devlet desteği ile katılım sağlıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Ekonomi Bakanlığı’nın desteklediği fuara bu yıl bireysel olarak da 11 Türk firması katıldı. Fuarda her yıl olduğu gibi bu yıl da televizyon, film, dijital içerik ve eğlence sektörünün temsilcileri işbirliği yaptı ve dağıtım anlaşmaları imzalandı. İLK ANİMASYON STANDI İstanbul Ticaret Odası (İTO), MIPTV 2018’de Türkiye için ilk kez animasyon standı oluşturdu. Türk animasyon sektörünün son yıllarda elde ettiği başarı ve özgün içerikler sektörün öncü temsilcisi 10 firma tarafından temsil edildi. Sektör, dramalarla elde ettiği ivmeyi animasyon belgesel format ve film içerikleriyle de genişletiyor. İTO STANDINDA B2B MIPTV Fuarı’ndaki Türkiye katılımı, fuarın iki ayrı salonunda ‘Palace 1’ ve ‘Riviera 9’da Ekonomi Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkıları ile İstanbul Ticaret Odası tarafından düzenlendi. İTO, fuara götürdüğü 29 firmaya mensup 50 temsilci için ikili görüşmeler düzenledi. Bu yıl da Türkiye milli standında Türk firmaları yabancı meslektaşları ile ikili iş görüşmeleri yaptı. Görüşmelerde sektörün önde gelen markaları BBC, MGM, Turner gibi global aktörlerle toplantılar gerçekleştirildi.

20 Nisan 2018 Cuma

HABER: ADEM ORHUN Çin’in Guanco kentinde 1957’den bu yana düzenlenen Canton Çin İthal ve İhraç Ürünleri Fuarı’na gösterilen ilgi, yeni bir ticaret platformunun kapısını açtı. Üretim ve ihracata dayalı büyüme modelini benimseyen Çin, hem küresel ekonomik gelişmelere cevap vermek hem de devasa nüfusunun tüketim ihtiyaçlarını karşılamak için bir ithalat fuarı düzenleme kararı aldı. Çin’in Şanhay kentinde 5-10 Kasım 2018’de Çin Uluslararası İthalat Fuarı’nın ilki gerçekleştirilecek. Girişimcilerin ve şirketlerin dış pazarlara açılmaları için yurtdışındaki fuarlara katılım organizasyonlarını yürüten İstanbul Ticaret Odası (İTO) da düzenlediği bir konferansla Çin’deki bu fuarların tanıtımını yaptı. Çin İthalat ve İhracat Fuarı ile Çin Uluslararası İthalat Fuarı’nın tanıtım konferansı, Çinli yetkililerin katılımıyla gerçekleştirildi. İHRACAT ARTMALI İTO’nun Eminönü merkez binasındaki konferansın açılış konuşmasını İTO Başkan Yardımcısı Dursun Topçu yaptı. Topçu, şunları söyledi: “Ticari ilişkilerimizin gelişmesi, ülkelerimiz arasında büyük potansiyelin yansımasıdır. Fakat ikili ticaret rakamlarımızda büyük bir fark mevcut. Geçen yıl Çin’in Türkiye’ye ihracatı 23 milyar dolar oldu. Ancak Türkiye’nin Çin’e yaptığı ihracat 3 milyar dolarda kaldı. Önümüzdeki süreçte ülkelerimizin ticaretinde temel noktalardan biri, karşılıklı ticaretin dengeli şekilde artırılması olmalı. Bir yandan yatırımları artıralım, diğer yandan Türkiye’nin ihracatına dair fırsatları birlikte değerlendirelim.” İLK KEZ DÜZENLENİYOR Türk firmalarının Çin’de birçok fuara İTO organizasyonuyla katıldığını kaydeden Dursun Topçu, “İnanıyorum ki bu fuarların sayısını önümüzdeki yıllarda daha da artıracağız. Bu sene ilk defa gerçekleştirilecek Çin Uluslararası İthalat Fuarı’nın bu anlamda önemli bir zemin olduğunu düşünüyorum” diye konuştu. 300 MİLYON MÜŞTERİ Çin Dış Ticaret Merkezi (CFTC) Başkan Yardımcısı Bing Xu ise “Çin’in 1.3 milyarlık nüfusunun 300 milyonu orta gelir seviyesinde. Bu 300 milyon tüketicinin Türk ürünlerine büyük talebi var” dedi. Önceki hafta Türk Ekonomi Bakanlığı yetkilileri ile görüştüklerini belirten Xu, “Onlardan aldığımız bilgiye göre, Türkiye’de çok kaliteli ürünler var. Ancak Çin halkı onları yeterince tanıyabilmiş değil. Hem Canton Fuarı hem Uluslararası İthalat Fuarı, Türk iş insanlarının ve ürünlerinin Çin’de tanınması için büyük fırsat. Çin’de ‘erken kalkan kuşlar aç kalmaz’ şeklinde bir atasözümüz var. Türk şirketlerinin Çin’deki bu iki fuara katılarak fırsatı değerlendirmelerini ve iki ülke arasındaki ticari ve ekonomik ilişkilere katkıda bulunmalarını istiyoruz” diye konuştu. FİKRİ MÜLKİYET HAKLARI Canton Fuarı’na İTO sayesinde Türk firmalarından yoğun katılım olduğunu belirten CFTC Başkan Yardımcısı Bing Xu, “Fuarda fikri mülkiyet haklarını korumayı ve ticari anlaşmazlıkları çözmeyi görev edinen kurum bulunmaktadır. Dijitalleşmeyle birlikte hızla gelişen fuar, internet üzerinden online olarak da açık olacak” dedi. Xu, 5-10 Kasım’da düzenlenecek Çin Uluslararası İthalat Fuarı’nın ise diğer ülkelerin ürünlerinin Çin’e girmesi için bir platform olacağını kaydetti. Xu, “Fuarın iki bölümü var. Birincisi ülke tanıtımları olacak ikincisi diğer ülkelerin ürünleri tanıtılacak. Fuara, 150 bin uluslararası alıcı ve satıcının gelmesini bekliyoruz” diye konuştu. FIRSATI KAÇIRMAYIN İTO’nun 136 yıllık tarihi ve 400 bini aşkın üyesi ile kendileri için çok önemli bir ticaret odası olduğunu belirten Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Ticari Konsolosu Songfeng Huang da “Türk firmalarının İTO aracılığıyla Çin’deki köklü fuarlara katılmalarını önemsiyoruz. Buradan İTO’nun bütün üyelerine ve Türk iş dünyasına seslenmek istiyorum. Hem Canton Fuarı hem de Uluslararası İthalat Fuarı, Türk ürünlerini Çin’de pazarlamak için büyük fırsat. Şanhay’daki ithalat fuarı, çok daha büyük fırsatlar açacak. Bu fırsatı kaçırmayın” dedi. KATILIM ORGANİZASYONU İTO’DAN Türk firmaları İTO aracılığıyla Çin’deki birçok fuara katılıyor. Türk girişimciler ve şirketler, başkent Pekin’deki Beijing Uluslararası Ticaret Fuarı’na yıllarca iştirak etti. Ayrıca Guanco’daki Canton Fuarları’nın 1. ve 3. faz organizasyonlarında yer alıyor. Her yıl düzenlenen SIAL China ile iki yılda bir düzenlenen Bauma China Fuarları’nda da Türkiye milli katılımını İTO gerçekleştiriyor. Çinli yetkililer, 5-10 Kasım’da Şanhay’da düzenlenecek Çin Uluslararası İthalat Fuarı’na da Türkiye’den yoğun katılım bekliyor. DAHA FAZLA YER TALEBİ Çin heyeti, fuar tanıtım konferansının ardından düzenlenen iş yemeğinde İTO yetkilileri ile bir araya geldi. İstanbul’daki firmaların, Canton Fuarı’nda daha fazla yer almak istediğini belirten İTO Başkan Yardımcısı Dursun Topçu, “Ayrıca Canton’un ikinci fazına da katılmak istiyoruz. Oradan da yer talep ediyoruz” dedi. Çin Dış Ticaret Merkezi (CFTC) Başkan Yardımcısı Bing Xu ise “Canton Fuarı içinde Türk mallarını satmak isteyen Türkleri, Çinli firmalarla tanıştıracak bir etkinlik düzenleyebiliriz. Canton’un ikinci fazına uygun ürünleri olan firmaların Şanhay’da düzenlenecek Uluslararası İthalat Fuarı’na katılmalarını tavsiye ediyorum” dedi. Görüşmede ayrıca Türk iş dünyasının uzun süreli ve çok girişli vize için kolaylık sağlanması yönündeki talepleri de Çinli yetkililere iletildi. ‘BİR KUŞAK BİR YOL’ PROJESİNE ÖNEM VERİYORUZ Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Ticari Konsolosu Songfeng Huang, Çin hükümetinin, ‘Bir Kuşak Bir Yol’ projesinin yanı sıra ticari bağlantıların güçlendirilmesine büyük önem verdiğini söyledi. Bu yöndeki yeni adımların, ikili ticaretin gelişmesi için büyük bir platform oluşturacağını kaydeden Huang, “Ayrıca ticaret rakamlarındaki dengesizliği giderecek çözümler bulmak için buradayız” dedi.

11 Nisan 2018 Çarşamba

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor’s(S&P), ABD’nin getirdiği ek gümrük vergilerinin etkilerinin şimdilik sınırlı olduğunu bildirdi. Kredi derecelendirme kuruluşundan yapılan açıklamada, “ABD Başkanı Donald Trump’ın uzun zamandır tehdit konusu olan Çin’e karşı ticaret yaptırımları paketi ortaya çıktı. Fakat ticaret savaşları henüz kaçınılmaz değil.Genel olarak, Çin’e karşı uygulanacak olan gümrük vergilerinin ve yatırım kısıtlamalarının Çin ekonomisinde derin bir sancı yaratması beklenmiyor”ifadelerine yer verildi. VERGİ ARTIŞ ADIMI Öte yandan, önümüzdeki dönemde Çin tarafından atılabilecek adımların son derece önemli olduğu vurgulanırken, “S&P, Çin’in vereceği cevabın gelecekte ne olacağı konusunda daha belirleyici olacağına inanmıyor. Bu zamana kadar Çin’in yaklaşık 3 milyar ABD doları hacminde vergi artış adımı görece ölçülüydü” değerlendirmesi yapıldı. SAVAŞA DÖNEBİLİR Açıklamada görüşlerine yer verilen S&P Direktörü Terry Chan, “İlerleyen dönemde Çin’in daha agresif adımlar atması halinde ABD ve Çin arasındaki gerilim artarak ticaret savaşlarına dönüşebilir. Dünyanın en büyük iki ekonomisi arasında bu tür bir kriz diğer ülkelere de yayılabilir” uyarısında bulundu. YATIRIM KISITLAMASI Geçtiğimiz günlerde ABD Başkanı Trump, ülkesinin fikri haklarını ve teknolojilerini korumak amacıyla Çin’e yönelik birtakım ticari tedbirler getirilmesi direktifini veren genelgeye imza atmıştı. Trump, Çin’e getirilecek ek gümrük vergisi ve yatırım kısıtlamalarının tutarının 60 milyar doları bulabileceğini belirtmiş, Çin’e yönelik ek gümrük vergisi ve yatırım kısıtlamalarını belirleme görevini ise ABD Hazine Bakanlığı ve Ticaret Temsilciliği’ne (USTR) vermişti. Buna göre, USTR’ın belirlediği Çin menşeli bazı ürünlere yüzde 25 oranında ek gümrük vergisi getirilmesi öngörülüyor. Söz konusu gümrük vergisinin savunma, havacılık, bilgi teknolojileri ve imalat sektörüne yönelik olması planlanıyor. AB, ÇELİK SEKTÖRÜNE YÖNELİK ÇALIŞMA BAŞLATTI Avrupa Birliği (AB), ABD’nin ithal çeliğeilave gümrük vergileri uygulama kararının sektöre etkilerine ilişkin çalışma başlattı. AB Resmi Gazetesi, ABD’nin ithal çeliğe ilave gümrük vergileri uygulamasının AB piyasalarını nasıl etkileyeceği konusunda çalışma başlatıldığını duyurdu. Buna göre, AB üyesi ülkelerdeki çelik üreticilerine yanıtlamaları gereken anketler gönderilecek. Çelik ithalatçıları, ihracatçıları ve kullanıcıları, 3 hafta içinde kendi görüşlerini AB Komisyonu’na yazılı olarak iletecek. AB Komisyonu, 9 aylık süreç sonunda kendi sanayisini bu durumdan korumaya yönelik kota veya ilave gümrük vergileri uygulanıp uygulanmamasına karar verecek. ÇELİK ÜRETİMİNİN YARISI ÇİN’DEN Çin’in ham çelik üretimi şubatta yüzde 5.9 artışla 64.9 milyon ton oldu. Ülkenin iki aylık üretimi 136 milyon 817 bin tona yükselerek dünya ham çelik üretiminin yaklaşık yarısına denk geldi. Şubatta Japonya’nın ham çelik üretimi yüzde 0.5 azalışla 8 milyon 424 bin ton olurken, Hindistan’ın yüzde 3.4 artışla 8.43 milyon ton olarak gerçekleşti. Aynı ayda Avrupa’nın en büyük çelik üreticisi Almanya’da üretim yüzde 3.2 düşüşle 3.34 milyon tona ve Rusya’nın üretimi yüzde 5.7 azalarak 5.15 milyon tona geriledi. ABD’nin üretimi yüzde 0.4 artışla 6.44 milyon ton ve Brezilya’nın üretimi yüzde 5.5 artışla 2.71 milyon tona yükseldi. Türkiye’nin ocak-şubat aylarında ham çelik üretimi de yüzde 8.1 artarak 6 milyon 172 bin ton oldu.

03 Nisan 2018 Salı

HABER: İLKER BAŞÖZ Moskova Ticaret ve Sanayi Odası’ndan bir heyet, İstanbul Ticaret Odası’nı ziyaret etti. Rus iş insanlarından oluşan heyet, düzenlenen toplantı sonrasında Türk firmalarla ikili iş görüşmeleri gerçekleştirdi. Toplantıda açılış konuşmasını yapan İstanbul Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Dursun Topçu, Türk-Rus ticari ilişkilerine değinerek, 2017’de iki ülke arasındaki ticaret hacminin 584 milyar dolar düzeyinde olduğunu belirtti. DÜŞÜŞ TELAFİ EDİLDİ Topçu, 2016’daki düşüşe de değinerek, konuşmasına şöyle devam etti: “İlişkilerimizde kısa bir süre önce yaşanan sorunlardan dolayı 2016’da bu rakam 467 milyar dolar düzeyine gerilemişti. Bu sorunların geleceğimize gölge düşürmesine izin verilmemeli. 2013’te ulaşılan 842 milyar dolar ticaret hacmini en kısa zamanda daha yüksek seviyelere çıkarmanın çabası içinde olmalıyız.” OLUMLU GELİŞMELER Dursun Topçu, Soçi’de 2017’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in gerçekleştirdiği görüşmenin ticari ilişkiler açısından olumlu sonuçlar doğurduğunu da vurguladı. Topçu, “Bu olumlu gelişmeler, Rusya tarafından dış ticaretle ilgili bazı kısıtlamaların ve Türk vatandaşlarının Rusya’da istihdam edilmelerine yönelik engellerin kaldırılması, Türk şirketlerinin bazı sektörlerde çalışmalarına yönelik yasakların iptal edilmesi ve Rusya’ya vizesiz seyahat edebilecek Türk vatandaşlarının kapsamının genişletilmesidir” dedi. ODALARA GÖREV DÜŞÜYOR Konuşmasının sonunda ticaret potansiyelini artırmak için ticaret odalarına da önemli görevler düştüğünü belirten Topçu, şöyle konuştu: “İki ülkedeki yatırım, ticaret potansiyeli ve işbirliği alanlarının belirlenerek, bu konuda iş adamlarımızın bilgilendirilmesi, bugünkü gibi karşılıklı heyet ziyaretlerinin düzenlenmesi ticaretin gelişimine büyük katkı sağlayacak. Burada medikalden biyoteknolojiye 7 farklı sektörde düzenlenen toplantının, ilişkilerimize çok faydalı olacağını umuyorum.” MOSKOVA’YA DAVET Moskova Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Yardımcısı Suren Vardanyan, karşılıklı ilişkileri devam ettirmek istediklerini vurguladı. Vardanyan, gelecek günlerde Moskova’da düzenlenecek olan Kentleşme Forumu ve moda etkinliklerine Türk iş insanlarını davet etti. KOMPAKT İŞLETMELER İTO’daki toplantıda bir sunum gerçekleştiren Moskova Bilim-Sanayi Politikası ve Girişimcilik Bölüm Başkan Yardımcısı Kristina Volkonitskaya, Moskova’da yatırım ve ortaklık imkanları hakkında bilgi verdi. Volkonitskaya, arazi edinme maliyetlerinin çok yüksek olduğunu da vurgulayarak, bu nedenle yüksek teknoloji üreten kompakt işletmelerin bölge için daha ideal olduğunu söyledi.

03 Nisan 2018 Salı

Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı (TYDTA), Katar’ın başkenti Doha’da ofis açtı. Ofis açılış törenineTYDTA Başkanı Arda Ermut, Türkiye’nin Katar Büyükelçisi Fikret Özer ile iş adamları, Katar bankaları ve yatırım şirketlerinin temsilcileri katıldı. Törende konuşan Özer, Türkiye’nin Katar’ın yatırımları ve ticari faaliyetleri için verimli bir ülke olduğunu söyledi. Özer, Doha’da ofis açılmasının, Katarlı iş adamlarını Türkiye’de yatırım yapmaya teşvik edeceğini sözlerine ekledi. Ermut iseTYDTA ofisinin, Türkiye’de yatırım yapmak isteyen Katarlı iş adamlarına özellikledoğrudan yabancı yatırımlarıyla ilgili en son düzenlemeler ve yasalar ile iş kurma yolları konusunda danışmanlık hizmeti vereceğini ifade etti.

03 Nisan 2018 Salı