tatil-sepeti
Şanhay’dan serbest ticarete davet

HABER: ŞEREF KILIÇLI Şanhay Sanayi ve Ticaret Odası Federasyonu Başkan Yardımcısı Zhao Fuxi ve beraberindeki heyet, İstanbul Ticaret Odası’nı ziyaret etti. İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Ahmet Özer ile görüşen heyet, yeni ipekyolu olarak görülen Bir Kuşak Bir Yol projesi ve iki Oda arasındaki işbirliğini geliştirilmesi konusunda önemli mesajlar verdi. Toplantıya, İTO Genel Sekreter Yardımcısı Özcan Tokel de katıldı. LOJİSTİK ÜS MESAJI Çin’in Türkiye’nin en önemli ticaret partnerlerinden olduğunu belirten İTO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Ahmet Özer, “23.6 milyar dolarlık bir ticaret hacmimiz var. 2018 sonu itibariyle, Türkiye 2.9 milyar dolar ihracat 20.7 milyar dolar ithalat yaptı. 17 milyar dolardan fazla dış ticaret açığı kısmen endişe verici olsa da inanıyoruz ki ticaret açığını sermaye tarafında dengeleyebilir, başka bir deyişle ülkemize daha fazla Çin yatırımı çekebiliriz. Bu sebeple Bir Kuşak Bir Yol projesi Türkiye için de büyük önem arz ediyor” dedi. Türkiye’nin stratejik bir konuma sahip olduğuna da dikkat çeken Özer, “3 saatlik bir uçuşla 70’e yakın ülkeye hitap edebiliyorsunuz. Avrupa, Rusya, Ortadoğu, Avrasya, Balkanlar ticaret hinterlandımızda bulunuyor. Lojistik avantajlarımız üst düzeyde. Türkiye, Çin için lojistik merkez olabilir. Çin’in parsiyel ürünlerini Türkiye satabilir” diye konuştu. Türk iş insanlarının vize konusunda sıkıntı yaşadığını, belediye onaylı vizelerin en az iki hafta sonra geldiğini söyleyen Özer, sorunun çözümü konusunda Şanhay Sanayi ve Ticaret Odası Federasyonu’ndan da destek istedi. ÇİNLİLER ARAYIŞTA İTO ile işbirliğini geliştirmek istediklerini belirten Şanhay Sanayi ve Ticaret Odası Federasyonu Başkan Yardımcısı Zhao Fuxi ise “2007’de işbirliği için bir mutabakat imzaladık. Şanhay Sanayi ve Ticaret Odası da İTO gibi köklü bir kurum. 117 yıllık geçmişimiz var. Özel sektörden üye işletme sayımız ise 1 milyon 240 bin. Kamu şirketleriyle beraber 1.5 milyon üyemiz var. Karşılıklı kazanç prensibiyle daha çok alanda işbirliği yapabiliriz. Türkiye, Bir Kuşak Bir Yol projesinde en önemli ülkeler arasında. Çin hükümetinin verdiği teşviklerle Şanhay Serbest Ticaret Bölgesi genişledi. İTO üyelerini Şanhay’a davet ediyoruz. Şanhay’daki işletmeler Türkiye’de yatırım arayışında. Dış ticaretin dengelenmesi konusunda da İTO ile beraber çalışabiliriz” dedi. SEKTÖR ZİNCİRİ Şanhay heyetindeki yöneticilerden Yang Rongyong, dış ticaret açığı konusunda yardımcı olmak istediklerini kaydetti. Rongyong, şöyle konuştu: “Alanım biyoteknoloji ve ilaç sektörü. Bu konuda işbirliği yapabiliriz. Ürün ve talepte anlaşma olursa sektör zinciri oluşturabiliriz. Türkiye’de hangi sektörleri entegre edebiliriz diye çalışıyoruz.” Şanhay heyetindeki diğer yönetici Zhang Yı da gen teknolojisi konusunda çalıştıklarını belirterek, şunları söyledi: “Sağlık ve turizmde işbirliği geliştirebiliriz. Türk firmalarının Şanhay Serbest Ticaret Bölgesi’nin imkânlarından faydalanmalarını arzu ederim. Türk ilaç firmaları da rahatlıkla bu bölgeye girebilir.”

27 Eylül 2019 Cuma

Çin pazarında fırsat dolu 15 yıl geliyor

HABER: ŞEREF KILIÇLI İstanbul Ticaret Odası, Çin’in en büyük kenti ve ticaret merkezi Şanhay’dan konuklarını ağırladı. Şanhay Uluslararası Ticaret ve Tanıtım Konseyi Başkan Yardımcısı Cao Jinxi ve beraberindeki heyet, İTO Başkan Yardımcısı İsrafil Kuralay ve İTO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Ahmet Özer ile görüştü. İTO Başkan Yardımcısı Kuralay, toplantıda yaptığı konuşmada, karşılıklı kazan-kazan ilkesi üzerine işbirliği inşasının her iki ülkeye fayda sağlayacağına inandıklarını belirterek, “Çin’den ithalatımız 2018 yılında 20.7 milyar dolar iken, ihracatımız 2.9 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmiş. 2010 yılında ‘Stratejik İşbirliği’ düzeyine yükseltilen ilişkilerimiz, son dönemde hızla gelişmeye devam etse de ikili ticaret hacminin gerçek potansiyeline ulaşması açısından kat edilmesi gereken daha uzun bir yol var” dedi. VİZE İÇİN DESTEK TALEBİ Türkiye aleyhindeki 18 milyar dolarlık dış ticaret açığının her iki taraf açısından yarar sağlayacak şekilde dengelenmesi gerektiğini de vurgulayan Kuralay, “Çin’e daha fazla ihracat yapmalı, Çin’den ülkemize daha fazla yatırım çekmeli ve iki ülke şirketleri arasında kurulacak ortaklıklar ile bu gelişime ivme kazandırmalıyız” diye konuştu. İTO’nun iki ülke arasındaki ticaret potansiyelini geliştirme çerçevesinde inisiyatif üstlendiğine de dikkat çeken Kuralay, İTO Yönetim Kurulu’nun öncülüğünde Canton, SIAL, Bauma China fuarlarına her yıl düzenli katılım gerçekleştirildiğini söyledi. İsrafil Kuralay, Türk iş insanlarının vize temininde belediye onaylı davetiyelerde gecikmeden kaynaklı sorunlar yaşadığını belirterek, çözüm için Şanhay Uluslararası Ticaret ve Tanıtım Konseyi’nden de destek beklediklerini ifade etti. ‘İTO İLHAM KAYNAĞIMIZ’ Ticaret kapasitesinin artırılması için iletişim kanallarının artırılması gerektiğini belirten Şanhay Uluslararası Ticaret ve Tanıtım Konseyi Başkan Yardımcısı Cao Jinxi, şöyle konuştu: “İstanbul Ticaret Odası, organizasyonları ve iş yapma yöntemiyle bizim için ilham kaynağı. Yurtiçinde organize ettiğimiz fuar 20’den fazla, yurtdışında katıldığımız fuar ise 200’den fazla. Önümüzdeki kasım ayında düzenleyeceğimiz Çin İthalat Fuarı ile Bir Kuşak Bir Yol Projesi kapsamındaki ülkelere yönelik Mayıs 2020’de düzenleyeceğimiz fuarda İTO’yu da görmek isteriz. Türkiye’yi temsil eden milli ürünleri dünyaya tanıtmak istiyoruz. Çin pazarına girerek bunu yapabilirsiniz. Yatırım danışmanlığının yansıra hukuk hizmeti de veriyoruz; Tahkim Kurulumuz var. Türkiye’de yatırım yapan Çinli firmaların sayısı artıyor. Yerel kanunları bilmedikleri için sorunlar yaşayabiliyorlar. İTO aracılığıyla sorunları çözmek istiyoruz. Türk iş insanlarının yaşadığı vize sorununun çözülmesi için destek olacağız.” İSTANBUL LOJİSTİK MERKEZİ OLABİLİR Geçen yıl Şanhay Uluslararası Ticaret ve Tanıtım Konseyi Başkanı Jianrong Yang’ı ziyaret ettiklerini ve verimli bir toplantı gerçekleştirdiklerini hatırlatan İTO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Ahmet Özer, “O toplantıda, Bir Kuşak Bir Yol Projesi’ni değerlendirdik. İstanbul’un Çin için Avrupa ve Ön Asya’nın lojistik merkezi olabileceğinden bahsettik. Özellikle parsiyel mallar için bu potansiyel çok yüksek. Gelecekte lojistik en büyük sorun olacak. Ticari ilişkiler gelişsin istiyoruz fakat zor vize alıyoruz, zor mal satıyoruz” dedi. TÜRK FİRMALARINA DESTEK VERECEĞİZ Şanhay Uluslararası İthalat Ticaret Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Lu Ren, uzun vadeli ve kapsayıcı bir ticari ilişkinin önemine dikkat çekerek, şöyle konuştu: “Çin Hükümeti, önümüzdeki 15 yılda daha çok kaliteli ürün ithal edecek. Bunun için gerekli fuarları organize etme yetkisini bize verdi. Türk firmalarının Çin pazarında yaşadıkları sorunların çoğunun oradaki hukuku bilmemelerinden kaynaklandığını görüyoruz. Türk firmalarının bizim kanalımızla Çin pazarına girerek, gelecek 15 yılda yapılacak ithalattan faydalanmasını istiyoruz. İTO ile işbirliğine önem veriyoruz.”

17 Eylül 2019 Salı

Gözler ejderin finans kalbi Hong Kong’da

HABER: ŞEREF KILIÇLI Hong Kong’da, ‘suçluların yargılanmak üzere Çin’e iade edilmesini öngören yasa tasarısı’ gerekçesiyle haziran ayında başlayan protestolar, dünya gündemindeki yerini koruyor. Gösterilerin başlamasının ardından, Hong Kong Özerk Yönetimi lideri Carrie Lam’in yasa tasarısını askıya aldıkları açıklaması, protestocuları tatmin etmemişti. Protestocular, Lam’in istifasını istediklerini belirterek eylemlerine devam ediyorlar. Özellikle, Uluslararası havalimanında yapılan eylemler dünyada büyük yankı uyandırdı. ÖZEL İDARİ BÖLGE Eski bir İngiliz kolonisi ve 1997 yılından itibaren Çin Halk Cumhuriyeti’ne bağlı özel bir idari bölge olan Hong Kong, “Tek Ülke İki Sistem” modeliyle yönetiliyor. İngiltere ve Çin’in anlaşması uyarınca Hong Kong, kendi para birimine, hukuk sistemine ve parlamenter sisteme sahip bir bölge durumunda. Hong Kong, ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşları açısından da stratejik bir öneme sahip. EN SERBEST EKONOMİ Hong Kong’un ticaret savaşlarındaki önemini iyi anlayabilmek için küresel ekonomideki yerini ve Çin için değerini verilerle analiz etmek gerekiyor. 7.4 milyon nüfuslu Hong Kong, küresel ekonomi için de Çin ekonomisi için de kilit bir finans merkezi konumunda bulunuyor. Hong Kong, dünyanın en serbest ekonomisi olarak kabul ediliyor. Gayri safi yurtiçi hasılasının yüzde 90’ından fazlasını oluşturan hizmet sektörleriyle dünyanın en çok hizmet odaklı ekonomisi olarak görülüyor. Dünya Ticaret Örgütü’ne (WTO) göre, Hong Kong, 2018’de dünyanın 8. en büyük ticari mal ihracatçısı ve 15. en büyük ticari hizmet ihracatçısı oldu. Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Örgütü’nün (UNCTAD) Dünya Yatırım Raporu’na göre, Hong Kong’a yapılan küresel doğrudan yabancı yatırım girişleri 2018’de 115.7 milyar dolar olarak gerçekleşmiş. Hong Kong bu rakamla, dünyada üçüncü sırada yer alıyor. Asya’da ise Çin’in arkasından ikinci sırada yer alıyor. Doğrudan yabancı yatırım çıkışları açısından 85.2 milyar dolar rakamı ile Japonya ve Çin’den sonra Asya’da üçüncü sırada yer alıyor. Doğrudan yabancı yatırım hissesi bakımından Hong Kong, 1 trilyon 997 milyar dolar ile ABD’nin ardından dünyanın ikinci en büyük ev sahibi konumunda. Ayrıca 1 trilyon 870 milyar dolar ile dünyanın dördüncü en büyük yatırımcısı. Hong Kong Uluslararası Havaalanı, 1996’dan beri dünyanın en işlek uluslararası kargo taşımacılığı havalimanı. Hong Kong ayrıca dünyanın en işlek konteyner limanları arasında yer alıyor. 2018’de konteyner hacmi bakımından dünyada yedinci sıradaydı. DÖRDÜNCÜ BÜYÜK ORTAK Hong Kong, Çin için çok önemli bir antrepo. Hong Kong Hükümeti’nin istatistiklerine göre, 2018’de yeniden ihracatın yüzde 57’si Çin menşeliydi ve yüzde 55’i Çin’e yönelikti. Çin’in gümrük istatistiklerine göre; Hong Kong, ABD, Japonya ve Güney Kore’den sonra Çin’in dördüncü büyük ticaret ortağı. 2018’de Çin’in ticaretinin yüzde 6.7’sini oluşturdu. Hong Kong’un ‘Bir Kuşak Bir Yol’ projesine katılımı ve katkıda bulunması için Aralık 2017’de, Çin Ulusal Kalkınma ve Reform Komisyonu ile Hong Kong Hükümeti arasında anlaşma imzalandı. Anlaşma ile Hong Kong’un ‘Bir Kuşak Bir Yol’ projesine daha fazla katılımı için bir planın da oluşturulduğu da belirtildi. Hong Kong, aynı zamanda Çin için bir teknoloji pazarı konumunda. 2017’de, Çin’in sekizinci en büyük teknoloji ithalatı kaynağı olarak da dikkat çekti. KÜRESEL FİNANS MERKEZİ Uluslararası Ödemeler Bankası tarafından yapılan bir araştırmaya göre, Hong Kong’ta forex işlemlerinin günlük net ortalama cirosu 437 milyar dolara ulaşmış. Hong Kong, dünyanın dördüncü en büyük ve Asya’nın ikinci en büyük döviz piyasası konumunda. Hong Kong küresel bir offshore RMB (Çin’nin resmi para birimi olan Çin Yuanı’nın kısa adı) merkezidir. SWIFT’e (Society for Worldwide Interbank Financial Telecommunication) göre, 2018’de dünyanın en büyük offshore RMB merkezi olmuş ve dünyadaki RMB ödemelerinin yaklaşık yüzde 79’unu gerçekleştirmiş. Aralık 2018 sonu itibariyle Hong Kong’un borsa piyasası, piyasa değeri bakımından Asya’daki üçüncü en büyük, dünyanın ise beşinci en büyük borsasıydı. Hong Kong Borsası’ndaki 2315 şirketin toplam piyasa değeri 3.82 trilyon dolara erişti. Hong Kong, Asya Pasifik’te önemli bir bankacılık ve finans merkezidir. Global Finans Merkezi Endeksi’ne göre, New York ve Londra’dan sonra dünyanın üçüncü küresel finans merkezi konumunda. SERMAYE PİYASALARI İÇ İÇE Hong Kong, Çinli şirketler için önemli bir offshore sermaye toplama merkezi. 2018’in sonu itibariyle, Hong Kong’da, H-hisse, red-chip ve özel şirketleri kapsayan bin 146 Çin şirketinin olduğu kaydedilmiş. Yaklaşık 2.6 trilyon dolar toplam sermayeleri ile pazarın yüzde 68’ini oluşturuyorlar. Çinli şirketler, 1993’ten bu yana Hong Kong’daki hisse senetleri sayesinde 800 milyar dolardan fazla para toplamışlar. 2019 itibariyle, Çin’de kurulmuş ve Hong Kong’da faaliyet gösteren 12 lisanslı banka ve 7 temsilcilik bulunuyor. Kasım 2014’te, Şanghay Menkul Kıymetler Borsası ile Hong Kong Menkul Kıymetler Borsası’nı birbirine bağlayan sınır ötesi bir yatırım kanalı kuruldu. Söz konusu işbirliği, Çin’in sermaye piyasalarının açılımında önemli bir aşama olarak görülüyor. Aralık 2016’da, benzer bir program Shenzhen Menkul Kıymetler Borsası ile de uygulamaya alındı. Program ile iki yönlü yatırım akışını daha da kolaylaştırmanın ve Hong Kong’un küresel bir offshore RMB merkezi olmasını pekiştirmenin amaçlandığı da belirtildi. Temmuz 2017’de Hong Kong ile Çin arasında karşılıklı tahvil piyasası erişimi başlatıldı. ÇİN’İN EN BÜYÜK YATIRIM KAYNAĞI Hong Kong, Çin’e yurtdışı doğrudan yatırımın en büyük kaynağı konumunda. 2018’in sonuna kadar, Çin’de onaylanan tüm yurtdışı destekli projelerin yüzde 46.3’ü Hong Kong kaynaklıydı. Hong Kong’dan gelen kümülatif sermaye girişi, 1 trilyon 98 milyar dolar olarak gerçekleşmiş ve ulusal toplamın yüzde 54.1’ini oluşturmuş. Hong Kong aynı zamanda Çin’in doğrudan yabancı yatırım çıkışında önde gelen durakları arasında. Çin istatistiklerine göre, 2017 yılına kadar Hong Kong’a giden doğrudan yabancı yatırım stokları 981.3 milyar dolara yükseldi. Bu rakam toplam doğrudan yabancı yatırım çıkışının yüzde 54.2’sine tekabül ediyor. Öte yandan Çin, Hong Kong’da lider bir yatırımcı durumunda. Hong Kong Hükümeti’nin istatistiklerine göre, 2017 sonu itibariyle Hong Kong’un Çin’den aldığı iç yatırım stoku 496 milyar dolar. Bu da toplamın yüzde 25.5’i.

03 Eylül 2019 Salı

Dünya, altına koşuyor

DünyaAltınKonseyi’nin, 2019’un ikinci çeyreğineilişkin ‘Küresel Altın Trendleri’ raporuna göre, küreselaltıntalebi,merkez bankalarının alımlarını artırmasının etkisiylebu yılınikinci çeyreğinde 2018’in aynı dönemine göre yüzde 8 artarak bin 123 ton oldu. Toplamaltınarzı da yüzde 6 yükselişle bin 187 tona ulaştı. MÜCEVHERDE HİNDİSTAN Söz konusu dönemde mücevhertalebiyüzde 2 artışla yaklaşık 532 tona çıktı. Dünyanın en büyük ikincialtınpiyasasına sahip Hindistan’ınmücevhertalebi, ikinci çeyrekte yüzde 12 yükselişle yaklaşık 169 tona ulaştı. Dünyanın en kalabalık ülkesi Çin’in mücevhertalebi ise ikinci çeyrekte azaldı. Ülkede mücevhere olantalep, yüzde 4 düşerek 144.1 tona geriledi. MERKEZ BANKASI İLGİSİ Dünya Altın Konseyi raporuna göre, merkez bankalarınınaltınalımı ikinci çeyrekte yüzde 47 artarak 224.4 ton oldu. Polonya ve Rusya merkez bankaları, ikinci çeyrekte net rezervlerini sırasıyla 100 ton ve 38.7 ton artırdı. İkinci çeyrekte Türkiye’de mücevher talebi yüzde 4 azalarak 9.6 tona, yatırıma yönelik altın talebi de yüzde 15 düşüşle 9.9 tona geriledi. TCMB net 60.6 ton ekledi DünyaAltınKonseyi Raporu’na göre, merkez bankaları yılın ilk yarısında374 ton alım yaparak son 19 yılın rekorunu kırdı. Söz konusu artışta, gelişmekte olan ülkelerin merkez bankalarının alımları etkili oldu. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), altınrezervlerine yılın ilk yarısında net 60.6 ton ekledi.

20 Ağustos 2019 Salı

Malezya’dan‘altınımızı beraber çıkaralım’ teklifi

HABER:ŞEREF KILIÇLI Malezya Devlet Bakanı Yardımcısı Yb Dato’ Hj Mohd Amar Bin Abdullah başkanlığındaki heyet, İstanbul Ticaret Odası’nı ziyaret ederek Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Doğan Salman ile görüştü. Malezya heyetinde, Kelantan Eyaleti’nden çok sayıda üst düzey bürokrat ve iş adamı yer aldı. Toplantıya, İTO Genel Sekreter Yardımcısı Özcan Tokel de katıldı. STA VAR Türkiye ile Malezya’nın, BM, İslam İşbirliği Teşkilatı ve D-8 olmak üzere, çok taraflı platformlarda işbirliği içinde olduğunu belirten İTO Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Doğan Salman, “2014’te imzalanan stratejik ortaklık, olumlu seyreden ilişkilerimizin devamına katkı niteliği taşıyan önemli bir anlaşma. 16-17 Nisan 2014’de de Malezya Başbakanı Najib Razak’ın ülkemizi ziyareti sırasında imzalanan ve 2015’te yürürlüğe giren Türkiye-Malezya Serbest Ticaret Anlaşması, ülkemiz ile ASEAN üyesi bir devlet arasında yürürlüğe giren ilk STA olma özelliğini taşıması ile hayli büyük bir öneme sahip” dedi. Salman, işbirliğini güçlendirmek için İTO olarak her türlü desteği vermeye hazır olduklarını da ifade etti. YENİ KONUT PROJELERİ Hem siyasi hem de ekonomik ilişkileri geliştirmek istediklerini vurgulayan Malezya Devlet Bakanı Yardımcısı Abdullah da “Ticaretin artmasının iş adamlarımızın bir araya gelmesiyle mümkün olabileceğine inanıyoruz. Kelantan eyaletinde çok önemli yatırım ve ticaret fırsatları var” diye konuştu. Kelantan Eyaleti Kalkınma Ajansı Başkanı Dr. Tengku Faziharuddin Feissal ise yeni yerleşim yerleri inşa etmek ve yeni bir petrol ürünleri endüstrisi geliştirmek için yatırım planları olduğunu söyledi. Tarım ve madencilik alanlarında önemli imkanların olduğunu belirten Feissal, madenlerin çıkarılması konusunda da Türk maden firmalarıyla işbirliği yapmak istediklerini söyledi. Altın madeninde önemli bir rezerve sahip olduklarını belirten Feissal, bu alanda da özellikle Türk firmaları ile işbirliği yapmak istediklerine dikkat çekti. PROJE ÇOK MESAJI Kelantan Eyaleti Kalkınma Ajansı Başkanı Dr. Tengku Faziharuddin Feissal, diğer yatırım projelerinden de bahsederek, 3 bin dönümlük arazide büyük bir spor komplesi inşa edeceklerini, Türk firmalarıyla bu konuda da işbirliği yapmak istediklerini belirtti. Feissal su işleri ve kentiçi ulaşım alanlarında da Türk şirketlerini ülkelerinde görmekten memnuniyet duyacaklarını dile getirdi. Kelantan Malay Ticaret Odası Başkanı Ali Amin Bin Ab Latif ise 31 Ağustos’ta açılışını Malezya Başbakanı Mahathir Muhammed’in yapacağı ulusal ekonomi forumu düzenleyecekleri bilgisini vererek, İTO yönetimini de organizasyona davet ettiklerini söyledi.

05 Ağustos 2019 Pazartesi