Avrupa Birliği (AB) Konseyi, iklim değişikliği ile mücadele için hazırlanan yasanın resmen onaylandığını açıkladı. Buna göre, AB'nin 2050 yılına kadar iklime zararsız hale gelme hedefi yasal olarak bağlayıcı olacak. Üye ülkeler ve AB kurumları bu hedefe ulaşmak için gerekli tedbirleri alacak. AB ülkeleri, 2030 yılına kadar sera gazı salımlarını 1990'daki seviyesinin yüzde 55 daha aşağısına düşürecek. Bilim insanlarından meydana gelen bağımsız bir "Avrupa Bilimsel Danışma Kurulu" oluşturulacak. Bu kurul, AB'nin iklim değişikliği ve çevre konusundaki önlemleri, emisyon hedefleri, Paris İklim Anlaşması kapsamındaki taahhütlere uyum konularında raporlar hazırlayacak ve bilimsel tavsiyelerde bulunacak. AB Komisyonu, 2040 yılı emisyon düşürme hedefleri konusunda çeşitli yasal düzenleme tekliflerini hızla hazırlayacak. Avrupa Parlamentosu (AP) tarafından geçen hafta onaylanmış olan yasanın bu hafta törenle imzalanması ve yürürlüğe girmesi bekleniyor.

29 Haziran 2021 Salı

Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı’nın (UNCTAD) 2021 Dünya Yatırım Raporu’na göre, küresel uluslararası doğrudan yatırımlar, 2020’de bir önceki yıla kıyasla yüzde 35 azalarak 1 trilyon doların altına geriledi. Raporda, 2019’da 1.5 trilyon dolar olarak hesaplanan küresel uluslararası doğrudan yatırımların, 2020’de yüzde 35 azalarak 999 milyar dolara gerilediği bildirildi. Raporda, gelişmiş ekonomilerde küresel uluslararası doğrudan yatırımlardaki düşüşün, yüzde 58 olduğu, bu düşüşün gelişmekte olan ekonomilerde Asya’daki güçlü yatırımlar nedeniyle yüzde 8’de kaldığı aktarıldı. Raporda paylaşılan tahminlere göre, küresel uluslararası doğrudan yatırımların 2021’de, 2019 seviyesinin yaklaşık yüzde 25 altında kalacağı kaydedildi. Bununla birlikte uluslararası doğrudan yatırımların 2021’de en düşük seviyeden yüzde 10 ila yüzde 15 arasında artacağı beklentisi belirtildi. UNCTAD’ın raporunda, gelişmiş ülkelere olan küresel uluslararası doğrudan yatırımların geçen yıl yüzde 58 azalarak 312.2 milyar dolara gerilediği bildirildi. Avrupa’da ise bu yatırımlar yüzde 80 azalarak 72.5 milyar dolara indi. Raporda, gelişmekte olan ekonomilere yönelik küresel uluslararası doğrudan yatırımların, geçen yıl yüzde 8 azalarak 662.6 milyar dolara düştüğü, Çin’e olan yatırımların ise yüzde 6 artarak 149.3 milyar dolara yükseldiği kaydedildi. TÜRKİYE TOPARLANDI Raporda, Türkiye’ye yapılan küresel uluslararası doğrudan yatırımların geçen yıl 2019’a göre yüzde 15 azalarak 7.9 milyar dolar olduğu belirtildi. Raporun Türkiye tanıtımı, Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) ev sahipliğinde gerçekleştirildi. UNCTAD Yatırım Araştırmaları Bölüm Başkanı Richard Bolwijn, “2020’de yıl içerisinde daralma çok daha yüksek iken, hem Türkiye hem de dünya için yılın ikinci yarısında ciddi bir toparlanma gördük” dedi. FIRSATLARI DEĞERLENDİRMELİ Bolwijn, şöyle devam etti: “Altyapı yatırımlarının verimlilik odaklı yatırımlara göre daha hızlı büyümesi önemli. Proje finansman bolluğu önemli rol oynayacak. Türkiye’de de zorluklar ve umut verici gelişmeler var. Türkiye, zorlu bir bölgede yer alıyor ve güçlü yanı, verimlilik arayan yatırımlar tarafında. Türkiye, AB’ye yakınlık ve küresel tedarik zincirinde verimlilik odaklı yatırımlar kapsamında sanayi yatırımları çekebilir. Sürdürülebilirlik yatırımlarındaki fon imkanları düşünüldüğünde bu alana özel bazı planlamaları yaparak, bunlardan pay almanın da önemli olduğu bir dönemdeyiz. Türkiye bu fırsatları da değerlendirmeli.” ELEKTRİKLİ ARAÇ YATIRIMI DİKKAT ÇEKTİ Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı’nın (UNCTAD) 2021 Dünya Yatırım Raporu’nda, Türkiye’nin serbest bölge programını yazılım ve bilişim ile diğer yüksek katma değerli ve teknoloji-yoğun faaliyetlere odaklanarak genişletmesine ve Ford Otosan’ın Kocaeli’de 2.6 milyar dolarlık yeni elektrikli araç ve batarya yatırımına dikkati çekildi. Gölcük’te inşa edilmekte olan TOGG Platform Tasarım ve Üretim Merkezi’nden ve benzeri tesislerden çıkacak araçlar için pil yatırımları büyük önem taşıyor. Resmi Gazete’de 2 Haziran’da yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile Gölcük ve Başiskele sınırlarında yer alan Ford Otosan Tesisleri’nin olduğu alan ‘Özel Endüstri Bölgesi’ ilan edilmişti.

28 Haziran 2021 Pazartesi

ABD merkezli sivil toplum kuruluşu Küresel Enerji Takipçisi (Global Energy Monitor) tarafından hazırlanan "Endişe Veren Yatırım: Küresel LNG Terminalleri Güncellemesi 2021" raporuna göre, geçen yıl LNG sektöründe Kovid-19 nedeniyle iş gücünde yaşanan aksamalar projelerde maliyet aşımı ve planların gecikmesi gibi sorunlara yol açtı. Geçen yıl dünyada yalnızca bir LNG projesine nihai yatırım kararı verildi. En çok sorun yaşanan projeler ise küresel ölçekte inşaat ya da proje aşamasındaki LNG ihracat kapasitesinin yüzde 64’ünü oluşturan ABD'de görüldü. Dünyada geçen yıl finansal yatırım kararında gecikme veya aksaklık yaşanan 26 LNG ihracat terminali projesinin 11’i ABD’de yer aldı. Kovid-19 salgını nedeniyle yaşanan ekonomik yavaşlama, iklim, güvenlik ve fizibilite endişeleri nedeniyle aksayan bu projeler, dünya çapında inşa halindeki yıllık 700 milyon tonluk ihracat kapasitesinin yüzde 38’ine ( 265 milyon ton) denk geldi. Düşük üretim maliyetleri olan Katar ile Rusya'nın Kuzey Kutbu’ndaki hızlı kapasite artışı, ABD'li LNG ihracat projeleri geliştiren şirketlerin risklerini artırdı. Öte yandan, LNG ithalat kapasitesi hızla büyümeye devam etti. Bu büyüme, hali hazırda inşaat veya geliştirme aşamasında bulunan projelerin küresel ölçekteki kapasitesini yüzde 70 artırabilecek seviyede bulunuyor. İnşaat halinde ya da proje aşamasındaki LNG ithalat kapasitesinin yüzde 32’si Çin’de, yüzde 11’i Hindistan’da, yüzde 7’si ise Tayland’da yer aldı. Küresel Enerji Takipçisi İcra Direktörü Ted Nace, rapora ilişkin değerlendirmesinde, LNG ihracat terminallerinin inşasında fırsatların daraldığını belirterek, "Bunun yanı sıra, Kuzey Amerika’daki projeler çeşitli nedenlerle planlanın gerisinde seyrediyor. Kaya gazına dayalı olması sebebiyle ABD’deki projeler, özellikle Avrupalı ​​alıcılar tarafından kirli olarak nitelendiriliyor. Ayrıca, Katar ve Rusya, daha düşük maliyetlerle doğal gaz çıkarabiliyor ve bu pazar payından feragat etmeye niyetli değil" ifadelerini kullandı.

24 Haziran 2021 Perşembe

Rusya Ekonomik Kalkınma Bakanı Maksim Reşetnikov, başkent Moskova’da hükümet yetkilileriyle gerçekleştirdiği toplantıda, ülkenin bakır, nikel ve alüminyum gibi ürünlerin ihracatına yönelik değerlendirmelerde bulundu. Söz konusu metallere ihracat vergisi uygulamak istediklerini belirten Reşetnikov, “Demirli ve demirsiz metal ihracatında 1 Ağustos itibarıyla 31 Aralık’a kadar, geçici olarak en az yüzde 15 vergi uygulamayı planlıyoruz” dedi. Rusya Başbakan Birinci Yardımcısı Andrey Belousov, metal fiyatlarında küresel bazda yaşanan artışa işaret ederek, “Metal ürünlerine ihracat vergisi sayesinde federal bütçeye yaklaşık 200 milyar ruble ilave gelir sağlanabilecek” diye konuştu. Rus hükümetinden yapılan açıklamaların ardından, Moskova Borsası’ndaki Rusya’nın önde gelen metal şirketlerinin hisselerinde yüzde 4 ila 7 arasında değer kayıpları yaşandı. Rusya’da metal fiyatlarının regüle edilmesine yönelik istişareler 2020’de başlamış, ancak Rus metal şirketlerinin itirazları nedeniyle uygulamaya geçilmemişti.

24 Haziran 2021 Perşembe

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2020 yılına ilişkin "hanehalkı nihai tüketim harcamalarına göre satınalma gücü paritesi" sonuçlarını açıkladı. Buna göre, Türkiye'nin tüketim mal ve hizmetlerine ilişkin fiyat düzeyi endeksi 38 oldu. Bu değer, 27 Avrupa Birliği (AB) ülkesi genelinde 100 avro karşılığı satın alınan aynı mal ve hizmet sepetinin, Türkiye'de 38 avro karşılığı Türk lirası ile satın alınabildiğini gösterdi. Karşılaştırmalarda, 27 AB üyesi ülke, 3 Avrupa Serbest Ticaret Birliği (EFTA) ülkesi (İsviçre, İzlanda ve Norveç), 5 aday ülke (Türkiye, Kuzey Makedonya, Karadağ, Sırbistan ve Arnavutluk), 1 potansiyel aday ülke (Bosna-Hersek) ve Birleşik Krallık kapsandı. Ülkeler itibarıyla karşılaştırıldığında, 37 ülke arasında tüketim mal ve hizmetlerine ilişkin fiyat düzeyi endeksi en yüksek ülke 170 ile İsviçre, en düşük ülke ise 38 ile Türkiye oldu. Türkiye'nin tüketim mal ve hizmetleri grubuna ilişkin fiyat düzeyi endeksi alt gruplar itibarıyla incelendiğinde, kişisel ulaşım araçları endeksi 89 olarak gerçekleşti ve bu gruba ait fiyat düzeyinin, AB ülkeleri ortalamasının yüzde 11 altında olduğu görüldü. Diğer alt gruplar bazında ise tüketici elektroniği endeksi 75 olarak belirlendi ve bu gruplarda Türkiye'nin fiyat düzeyi diğer alt gruplara nispeten yüksek seyretti. Buna karşılık lokanta ve oteller endeksi 40 olarak hesaplandı ve fiyatlar diğer alt gruplara göre düşük düzeyde kaldı. Giyim grubunda ise Türkiye, 33 endeks değeriyle karşılaştırmalarda yer alan 37 ülke arasında en düşük endekse sahip ülke oldu. Fiyat düzeyi endeksi, ülkelerin ulusal para birimlerinin karşılaştırmalı olarak döviz kuruna göre alım gücünü gösteriyor. Bir ülkenin fiyat düzeyi endeksi 100'den büyük ise bu ülke karşılaştırıldığı ülke grubu ortalamasına göre "pahalı", 100'den küçük ise "ucuz" olarak ifade ediliyor. MAL VE HİZMET GRUPLARI Gıda ve alkolsüz içecekler: Ekmek ve tahıllar, et, süt, yumurta, meyve, sebze, su, meyve suyu ve diğer alkolsüz içecekler, Alkollü içecekler, sigara ve tütün: Şarap, bira, vb. alkollü içecekler, sigara ve tütün ürünleri, Giyim: Kumaşlar, erkek, kadın, çocuk ve bebek giyim eşyaları, Tüketici elektroniği: Televizyon, ses ve görüntü kaydeden ve oynatan cihazlar, bilgisayarlar vb., Kişisel ulaşım araçları: Motorlu araçlar, motosiklet ve bisikletler, Lokanta ve oteller: Yiyecek ve içecek hizmetleri, konaklama hizmetleri.

22 Haziran 2021 Salı