tatil-sepeti
AB ülkelerinde ağustosta ticari seferler arttı

Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat), AB ülkelerinde geçen ay gerçekleştirilen ticari seferlere ilişkin verileri yayımladı. Buna göre, AB ülkelerinde Ağustos 2020'de toplam 324 bin 538 adet ticari sefer gerçekleştirilirken, söz konusu rakam bu yılın aynı döneminde 478 bin 905'e yükseldi. Böylece ticari uçuşlar, ağustosta geçen yılın aynı dönemine kıyasla yaklaşık yüzde 48 arttı. Salgın öncesindeki 2019'un ağustos ayında toplam ticari sefer sayısı 695 bin 912 olarak gerçekleşmişti. Öte yandan, AB ülkelerinde bu yılın ağustos ayında ticari sefer sayısı salgın öncesindeki Ağustos 2019'un yüzde 31 gerisinde kaldı. Böylece salgın döneminde ciddi ölçüde yavaşlayan havacılık sektörü, bu yıl kısmen toparlanma gösterdi. AB ülkeleri arasında ağustos ayında en fazla sayıda ticari sefer 121 bin 858 ile İspanya'da gerçekleşti. İspanya'yı, 106 bin 657 sefer ile Almanya, 96 bin 304 seferle Fransa ve 94 bin 83 seferle İtalya izledi.

14 Eylül 2021 Salı

Petrol devlerinin yılın ilk yarısındaki geliri 825 milyar doları aştı

Geçen yıl, dünyanın en büyük petrol ihracatçısı Çin'de ortaya çıkan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının ardından salgınla mücadele kapsamında alınan tedbirlerin ekonomik aktiviteyi zayıflatması, dünya genelinde petrol tüketimini önemli ölçüde düşürdü. Talepteki düşüşün etkisiyle petrol fiyatları geçen yılın ilk yarısında tarihi dip seviyeleri görürken, sektörde faaliyet gösteren şirketler finansal olarak zor bir dönemden geçti. Petrol fiyatları bu yıl ekonomilerdeki olumlu sinyaller ve ülkelerin karantina önlemlerini hafifletmesiyle yeniden toparlanırken, bu durum petrol devlerinin bilançolarına da olumlu yansıdı. 10 büyük petrol firmasının bilançolarına göre, bp, Chevron, Eni, Equinor, ExxonMobil, Lukoil, Rosneft, Royal Dutch Shell, Saudi Aramco ve TotalEnergies gibi petrol devlerinin geliri yılın ilk yarısında geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 45,8 (259 milyar dolar) artarak 825 milyar doları aştı. Söz konusu şirketlerin geliri Kovid-19 salgınının şok etkisi yarattığı 2020'nin ilk yarısında 566 milyar dolar seviyesinde kalmıştı. ​​Bu yılın ilk yarısında geliri bir önceki yılın aynı dönemine göre en çok artan şirketler Aramco, Chevron, Equinor ve Lukoil oldu. Bu dönemde Aramco'nun geliri yüzde 66,8, Chevron'un geliri yüzde 54,7, Equinor'un geliri yüzde 54,2 ve Lukoil'in geliri yüzde 53,8 artış gösterdi. Shell ise gelir artışı sıralamasında yüzde 29,4 ile son sırada yer aldı. EN ÇOK KAR EDEN ŞİRKETLERDE LİDER DEĞİŞMEDİ Salgına rağmen geçen yılın ilk yarısında kar eden tek şirket olan Aramco, bu yılın ilk yarısında 2020'nin aynı dönemine göre 21 milyar dolar (yüzde 90,7) artışla 45 milyar dolar kar sağladı. Toplam 21,2 milyar dolar ile geçen yılın ilk yarısında en çok zarar eden şirket olarak kayıtlara geçen bp ise bu yılın aynı döneminde 7,9 milyar dolar kar açıkladı. Shell, 2020'nin ilk yarısında 18,2 milyar dolarlık zararın ardından bu yılın aynı döneminde 9,1 milyar dolar kar elde ettiğini duyurdu. ABD Enerji Enformasyon İdaresi'ne göre, yılın ilk çeyreğinde ortalama 61,12 dolar ve ikinci çeyrekte 68,91 dolar olarak gerçekleşen Brent türü ham petrolün ortalama varil fiyatının, üçüncü çeyrekte 72,67 dolar, son çeyrekte 71,29 dolar ve yılın tamamında 68,61 dolar olması bekleniyor. Bu rakamın gelecek yıl ise ortalama 66,04 dolar olacağı öngörülüyor.

14 Eylül 2021 Salı

İklim değişikliği 2050'ye kadar 216 milyondan fazla insanı göçe zorlayabilir

Dünya Bankası, iklim değişikliğinin Güney Asya, Latin Amerika ve Sahra Altı Afrika bölgelerinde göç üzerindeki etkilerini analiz ettiği ve ilk kez 2018'de yayımladığı "Dip Dalgası" (Groundswell) raporunu Kuzey Afrika, Doğu Asya ve Pasifik, Doğu Avrupa ve Orta Asya bölgelerini de kapsayacak şekilde güncelledi. Rapora göre, iklim değişikliği söz konusu 6 bölgede giderek daha etkili bir göç sebebi olmaya başladı. İklim değişikliğinin su kaynakları, tarımsal verimlilik, deniz seviyesindeki yükselişteki etkisi giderek artarken, bu durum bazı bölgelerin yaşanabilirliğini azaltıyor. İklim değişikliğinin yoksul ve savunmasız bölgeleri en sert şekilde vuracağına ve kalkınma kazanımlarını tehdit edeceğine işaret edilen rapora göre, iklim değişikliği 2050'ye kadar 6 bölgeden 216 milyondan fazla insanı iç göçe zorlayabilir. Bu rakam bölgelerin aynı dönem için öngörülen nüfusunun yüzde 3'üne karşılık geliyor. Sahra Altı Afrika'da 85,7 milyon iklim göçmeninin ortaya çıkabileceği ve bu rakamın bölgenin toplam nüfusunun yüzde 4,2'sini oluşturduğu hesaplanıyor. Kurak alanları ve kıyı şeridi hali hazırda iklim değişikliğinden etkilenen Sahra Altı Afrika, en kırılgan bölge olarak öne çıkıyor. Doğu Asya ve Pasifik bölgesinde 48,4 milyon (yüzde 2,5), Güney Asya'da 40,5 milyon (yüzde 1,8), Kuzey Afrika'da 19,3 milyon (yüzde 9), Latin Amerika'da 17,1 milyon (yüzde 2,6) ve Doğu Avrupa ve Orta Asya'da 5,1 milyon (yüzde 2,3) insanın iklim değişikliği nedeniyle iç göçe mecbur kalabileceği hesaplanıyor. Nüfusuna oranla en yüksek iç göçün yaşanabileceği Kuzey Afrika bölgesinde ise su kıtlığı ve deniz seviyesinin yükselmesinin bu bölgeler ve Nil Deltası'nda yaşayan insanları etkileyebileceği öngörülüyor. İKLİM GÖÇMENLERİNİN SAYISI YÜZDE 80 AZALTILABİLİR Raporda, "İklim değişikliği sosyal, ekonomik ve geçim koşullarını insanları sıkıntı içinde göç etmeye zorlayacak şekilde değiştirebilir. Buna karşı bir planlama yapılmazsa hem göç veren hem de göç alan bölgeler büyük bir baskı altında kalacak. İç ve dış göç nedeniyle 2030'larda sıcak bölgeler oluşacak ve bu bölgeler 2050'ye kadar artacak." uyarısında bulunuldu. Raporda değerlendirmelerine yer verilen Dünya Bankası Sürdürülebilir Kalkınmadan Sorumlu Başkan Yardımcısı Juergen Voegele, bankanın 2018'de yayımladığı raporda üç bölgeden 143 milyon insanın iklim değişikliği nedeniyle göç edebileceğinin hesaplandığını anımsatarak, "Geçen zamanda dünya, Kovid-19 salgını ve yoksulluğu azaltan onlarca yıllık ilerlemenin tersine dönmesiyle vuruldu. Aynı zamanda, iklim değişikliğinin etkileri daha görünür hale geldi. En sıcak 10 yılı yaşadık ve tüm dünyada aşırı hava olaylarını görüyoruz." ifadelerini kullandı. Voegele, milyonlarca insanın iklim değişikliği nedeniyle göç etmek zorunda kalmasının önlenebileceğine dikkati çekerek, şöyle devam etti: "Ülkeler acilen sera gazı emisyonlarını azaltmaya, hayati ekosistemleri iyileştirmeye ve insanların adapte olmasına yardım etmeye başlarsa iç iklim göçü 2050'ye kadar yüzde 80, yani 44 milyon kişiye kadar azaltılabilir. İç iklim göçüne yönelik öngörüler önümüzdeki birkaç yılda iklim değişikliğine karşı atacağımız adımlara bağlı. İlk ve en acil küresel adım emisyonları azaltmak olmalı."

14 Eylül 2021 Salı

OPEC, küresel petrol talebindeki artış öngörüsünü sabit tuttu

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü’nün (OPEC) ağustos ayına ilişkin petrol piyasası raporuna göre, beklentinin sabit tutulmasında artan hareketlilik ve seyahat faaliyetlerinin de etkisiyle güçlü küresel ekonomilerde iyileşme belirtileri görülmesine rağmen yılın son çeyreğinde yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınından kaynaklı belirsizliklerin talep görünümünde aşağı yönlü revizyonlara sebep olması etkili oldu. Bu kapsamda, OPEC küresel petrol talebine ilişkin artış öngörüsünü günlük yaklaşık 6 milyon varilde sabit tuttu. Bu yıl küresel petrol talebinin günlük 96,6 milyon varil olması bekleniyor. Gelecek yıl için küresel petrol talebinin salgın öncesi seviyeyi aşarak günlük 4,15 milyon varil artışla ortalama 100,8 milyon varile ulaşması öngörülüyor. Söz konusu iyileşmenin, OECD ve OECD dışı ülkelerde istikrarlı ekonomik görünümün yukarı yönlü talep artışına katkıda bulunması ve akaryakıt talebindeki toparlanmanın beklenenden daha güçlü olmasıyla destekleneceği belirtiliyor. Büyük teşvik paketleri ve salgınla mücadele faaliyetlerinin de ekonomik görünümdeki iyileşmeyi olumlu etkileyen diğer faktörler olacağı tahmin ediliyor. Böylece, bu yıl OECD ülkelerinin petrol talebinin günlük 2,6 milyon varil artarak 44,7 milyon varile, OECD dışındaki ülkelerin petrol talebinin ise günlük 3,4 milyon varil artarak 52 milyon varile ulaşacağı belirtiliyor. Gelecek yıl ise OECD ülkelerinin petrol talebinin günlük yüzde 4,4 artışla 46,5 milyon varile, OECD dışındaki ülkelerin petrol talebinin ise yüzde 4,5 artışla 54,3 milyon varile ulaşması bekleniyor. OPEC'İN PETROL ÜRETİMİ AĞUSTOSTA ARTTI Rapora göre, küresel petrol arzı geçen ay bir önceki aya kıyasla günlük 300 bin varil gerileyerek yaklaşık 95,69 milyon varil oldu. OPEC'in günlük ham petrol üretimi ise söz konusu dönemde 151 bin varil artarak yaklaşık 26,76 milyon varil seviyesinde gerçekleşti. OPEC'in küresel petrol üretimindeki payı ağustosta yüzde 0,2 artışla yüzde 28 oldu. Bu dönemde OPEC içinde ham petrol üretimi en fazla Irak ve Suudi Arabistan'da artarken, en büyük düşüş Nijerya'da görüldü. Günlük üretim, geçen ay bir önceki aya göre Irak'ta 90 bin varil, Suudi Arabistan'da 69 bin varil artış gösterdi, Nijerya'da 114 bin varil geriledi. OPEC dışı ülkelerde günlük petrol üretimi ise aynı dönemde 180 bin varil artarak 68,93 milyon varil seviyesinde gerçekleşti. Öte yandan, dünya genelinde sondaj kulesi sayısı, ağustosta bir önceki aya göre 54 artarak 1540 oldu. Bu kulelerden 359'u OPEC üyesi ülkelerde bulunuyor.

14 Eylül 2021 Salı

AB'den aday ülkelerin katılım öncesi fonlarına onay

Avrupa Birliği (AB) Konseyi, aday ülkeler olan Türkiye, Arnavutluk, Karadağ, Kuzey Makedonya ve Sırbistan ile potansiyel aday olan Bosna Hersek, Kosova ve İzlanda'ya 2021-2027 yıllarında sağlanacak IPA III fonlarına son onayın verildiğini bildirdi. Buna göre, söz konusu ülkelere, AB bütçesinden 7 yıllık dönemde 14,2 milyar avro katılım öncesi mali destek sağlanacak. Söz konusu fonlar, ülkelerin gelecekte AB üyeliğine yönelik reformları gerçekleştirmelerine yardımcı olacak. IPA III kapsamındaki yardım, performansa dayalı bir yaklaşımla birlikte adil paylaşım ilkesine uygun biçimde sağlanacak. Hukukun üstünlüğü, temel haklar, demokratik kurumlar, kamu yönetimi, ekonomik kalkınma ve rekabetçilik gibi alanlardaki reformlara özel önem verilecek. Reform alanlarında gerileme olması veya ilerleme sağlanamaması durumunda yardımın kapsamı ve yoğunluğu değiştirilebilecek. Fonlar, ülke zarfları yerine tematik önceliklere göre ayrılacak. Önceki dönem IPA fonları gibi ülke bazlı kaynak tahsis edilmeyecek. Bu aşamadan sonra söz konusu fonların Avrupa Parlamentosu (AP) tarafından resmen onaylanması bekleniyor. Türkiye'ye, 2007-2013 yıllarındaki IPA I döneminde yaklaşık 4,5 milyar avro, 2014-2020 yıllarındaki IPA II döneminde de 4,4 milyar avro tahsis edilmişti.

08 Eylül 2021 Çarşamba