tatil-sepeti
Almanya’nın Rusya’ya ihracatı yüzde 57,5 azaldı

Rusya’nın Ukrayna’daki başlattığı savaşla Batı ile Moskova arasında artan siyasi gerilimlerin ardından Almanya’nın Rusya’ya ihracatı martta 2021’in aynı ayına göre yüzde 57,5 azalarak 1,1 milyar avroya geriledi. Almanya Federal İstatistik Ofisi (Destatis) Almanya’nın Avrupa Birliği (AB) ülkeleri dışına yaptığı ihracatın mart verilerini açıkladı. Buna göre, martta Almanya’nın AB dışındaki ülkelere mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış ihracatı şubat ayına göre yüzde 7,2 azalarak 52,8 milyar avroya indi. Aynı döneminde Almanya’nın Rusya’ya ihracatı yüzde 57,5 düşerek 1,1 milyar avroya geriledi. Destatis açıklamasında, bu düşüşe sebep olarak, “Ukrayna'daki savaş nedeniyle Rusya'ya uygulanan yaptırımlar, diğer ihracat kısıtlama önlemleri ve şirketlerin davranışları” gösterildi Öte yandan Almanya’nın Rusya ile ticareti geçen yıl 2020’ye göre yüzde 34,1 artarak 59,8 milyar avroya yükseldi. 2021'de Almanya'nın Rusya'ya karşı 6,5 milyar ticaret açığı vermesi dikkati çekmişti. Almanya, 2020'de Kovid-19 salgınında, özellikle ham petrol ve doğal gaz ithalatının değerinin önemli ölçüde düşmesiyle, Rusya’ya karşı 1993'ten bu yana ilk kez ihracat fazlası vermişti. Almanya'nın Rusya’ya ihracatı ağırlıklı olarak makine, motorlu taşıtlar, kimyasal ürünler ve eczacılık ürünlerinden oluşuyor. Alman hükümeti, Ukrayna'da devam eden savaşın ardından Rusya'ya ihracat yapan Alman şirketlere verilen Hermes kredi garantilerini askıya almıştı. Hermes kredileri, 1949’dan beri Alman şirketlerinin yabancı ülkelere yönelik yatırım ve ihracatlarını garanti altına alırken, savaş ve devlet el koymalarına karşı da koruma sağlıyor. SAVAŞ ALMAN DIŞ TİCARETİ ÜZERİNDE BÜYÜK BİR YÜK Uzmanlar, özellikle AB Komisyonu'nun beşinci yaptırım paketini bir araya getirmesinden beri, Rusya’ya karşı ihracatın “sıkıntılı” olmaya devam edeceğini belirtti. AB’nin söz konusu yaptırım paketinde, çipler, hassas cihazlar, ulaşım araçları ve kimyasallar bulunuyor. Alman ekonomik düşünce kuruluşu Kiel Dünya Ekonomisi Enstitüsü’ne (IfW) göre, Rusya ile ticarette sürekli bir düşüş bekleniyor. Rus tırlarının ve gemilerinin artık AB'ye girmesine izin verilmezken, Almanya’nın ihracat yapan şirketleri genel olarak zor bir yıl bekliyor. Alman Toptancılık ve Dış Ticaret Derneği Başkanı (BGA) Dirk Jandura, savaşın Alman dış ticareti üzerinde büyük bir yük olduğunu belirterek, "Savaşın orta ve uzun vadeli etkileri, şu ana kadar pek öngörülebilir değil.” ifadesini kullandı. Alman ekonomisi için en büyük zorluklardan biri Rus gazı ve petrolüne bağımlılık olurken, Jandura, "Henüz tedarik darboğazımız yok, ancak durum tahmin edilemez durumda.” değerlendirmesinde bulundu. Alman Sanayi ve Ticaret Odaları Birliği (DIHK) Dış Ticaret Direktörü Volker Treier, savaşın ekonomik sonuçları ve Çin'deki yeni tip koronavirüs salgını ile üretim ve lojistik aksamaların yeniden artmasının küresel ticareti sıkıntıya soktuğunu belirterek, bu gelişmelerin teslimat sorunlarına ve muazzam fiyat artışlarına sebep olduğunu vurguladı. ÇİN'E İHRACAT DÜŞERKEN, ABD'YE ARTTI Almanya'nın ABD'ye ihracatı aralıkta 2021'in aynı dönemine göre yüzde 21 artarak 13,5 milyar avroya yükseldi. Almanya'nın, en önemli ticaret ortağı Çin'e ihracatının yıllık bazda yüzde 1 azalışla 10,2 milyar avroya gerilemesi dikkati çekti. İngiltere'ye yapılan ihracat da yüzde 0,3 düşerek 6,4 milyar avroya geriledi. Söz konusu dönemde Almanya'nın Türkiye'ye ihracatı da yüzde 8,3 artarak 2,2 milyar avro oldu.

21 Nisan 2022 Perşembe

Rusya Merkez Bankası Başkanı Nabiullina: Hiçbir temerrüt bizi tehdit etmiyor

Rusya Merkez Bankası Başkanı Elvira Nabiullina, Rus parlamentosunun alt kanadı Duma’da yaptığı konuşmada, Rus ekonomisinin yaptırımlar ışığında yeniden inşa edilmesiyle ilgili sürecin zaman alacağını söyledi. Söz konusu “yeniden inşa” sürecine ülkedeki üreticilerin sorunlar yaşayacağına işaret eden Nabiullina, “Ağırlıklı olarak yerli üretim yapan şirketler bile sorunlar yaşayabilir.” ifadesini kullandı. Üreticilerin yaşadığı sorunlara ilişkin çeşitli sektörlerden örnekler veren Nabiullina, “Örneğin, düğmeler. Birçok yerde üretiliyorlar ancak işletmeler, yeni tedarikçilerin bulunmasının aylar sürebileceğini söylüyorlar. Kağıt endüstrisinde de örneğin kerestemiz tamamen Rus üretimi, ancak ağartma kimyasalları ithal ediliyor. Gıda endüstrisinde hammaddeler yerli üretim, ancak yabancı ambalajların acilen yenisinin aranması gerekiyor. Tüm bunlar zaman alıyor.” şeklinde konuştu. Nabiullina, yaptırımlar nedeniyle Rusya’ya yönelik bir temerrüt tehdidinin ise bulunmadığını savunarak, “Rusya'nın kaynakları var, gerekli tüm finansal kaynaklara sahip, hiçbir temerrüt bizi tehdit etmiyor.” dedi. Rusya’nın dijital ruble hamlesinde ise gelecek yıl uluslararası ödemelere geçileceğine işaret eden Nabiullina, “Dijital rublenin bir prototipini hızla oluşturduk, şimdi bankalarla test ediyoruz. Önümüzdeki yıl dijital ruble ile reel ekonomide kademeli olarak pilot ödemeler yapacağız. Dijital ruble bu ödemeleri daha ucuz hale getirecek.” diye konuştu. Nabiullina, Rusya Merkez Bankası’nın gelecek toplantılarında faiz indirimi konusunu da değerlendireceğini sözlerine ekledi.

21 Nisan 2022 Perşembe

Avrupa ülkelerinde enflasyon martta zirve yaptı

Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat), Avrupa Birliği (AB) ve Avro Bölgesi'nin mart ayı yıllık enflasyon verilerini yayımladı. Buna göre, AB'de şubat ayında yüzde 6,2 olan yıllık enflasyon, martta yüzde 7,8'e yükseldi. Avro Bölgesi'nde ise şubatta yüzde 5,9 olan yıllık enflasyon, martta yüzde 7,4 olarak belirlendi. Avro Bölgesi enflasyon kayıtları 1997 yılından itibaren tutulmaya başlanmıştı. Böylece, Avro Bölgesi'nde mart ayında enflasyon, verilerin Eurostat tarafından toplandığı son 25 yılından beri ölçülen en yüksek seviyeye ulaştı. Enflasyon, geçen yılın ağustos ayından bu yana her ay son yılların en yüksek seviyesinde ölçülüyor. Söz konusu mart ayında, Avro Bölgesi'nde yıllık enflasyon artışına en fazla katkı yüzde 4,36 ile enerji ürünlerinden kaynaklandı. Enerjiyi, yüzde 1,12 ile hizmetler, yüzde 1,07 ile gıda, alkol ve tütün ürünleri ve yüzde 0,9 ile enerji dışı sanayi ürünleri izledi. Enflasyon, mart ayında Almanya'da yüzde 7,6, Fransa'da 5,1, İspanya'da 9,8, İtalya'da 6,8, Hollanda'da 11,7, Belçika'da 9,3, Çekya'da 11,9, Estonya'da 14,8 ve Litvanya'da yüzde 15,6 olarak belirlendi. Enflasyon, Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) yüzde 2'lik hedefinin çok üzerinde seyrediyor. Son dönemde enflasyondaki artış Avrupalıları da rahatsız ediyor. Avrupa'da temel gıda ve enerji ürünleri başta olmak üzere genel fiyatlardaki yükseliş dikkati çekiyor.

21 Nisan 2022 Perşembe

Binance, Rusların kripto para işlemlerine limit koydu

İşlem hacmi bakımından dünyanın en büyük kripto para borsası Binance'den yapılan açıklamada, Rusya'daki kullanıcılara yönelik hizmetlerde değişiklik yapıldığı bildirildi. AB'nin Rusya'ya yönelik uygulamaya koyduğu 5'inci yaptırım paketi kapsamında kripto işlemlere de sınırlama getirdiği anımsatılan açıklamada, bu çerçevede Binance'nin Rus vatandaşları, Rusya'da ikamet eden kişiler veya Rusya'da yerleşik tüzel kişilere hizmetleri 10 bin avroyla sınırlandırdığı kaydedildi. Açıklamada, kısıtlama kapsamına giren hesaplardan sadece para çekilebileceğine işaret edilerek, söz konusu hesaplara para yatırılamayacağı veya alım satım yapılamayacağı belirtildi. Belirlenen 10 bin avroluk sınırın altındaki işlemlerin söz konusu kısıtlamadan etkilenmeyeceği ifade edilen açıklamada, kripto hesap bakiyesi 10 bin avroyu aşan Rus kullanıcıların pozisyonlarını 90 gün içinde kapatabilecekleri bildirildi. Rusya'da vatandaşlar, tasarruflarını koruyabilmek ve yurt dışına para transfer edebilmek için kripto paralara yoğun ilgi gösteriyordu.

21 Nisan 2022 Perşembe

IMF'den küresel kamu borcunda düşüş beklentisi

Uluslararası Para Fonu (IMF), küresel kamu borcunun GSYH'ye oranının bu yıl 2021'e göre 2,6 puan azalışla yüzde 94,4'e gerilemesinin beklendiğini ancak Rusya-Ukrayna savaşının mali görünüm için "yüksek belirsizlik" yarattığını duyurdu. IMF, Mali İzleme Raporu'nun Nisan 2022 sayısını "Pandemiden Savaşa Maliye Politikası" başlığıyla yayımladı. Raporda, belirsizliğin sürdüğü, salgından savaşa geçtiği aktarıldı. Can kayıpları, sefalet ve altyapının yıkıma uğramasının yanı sıra savaşın insanların yerinden edilmesine, insan sermayesinin kaybına, emtia piyasalarının bozulmasına ve enflasyonun daha da artmasına neden olduğu belirtilen raporda, "Daha yüksek gıda ve enerji fiyatları, toplumsal huzursuzluk risklerini artırıyor." denildi. Raporda, maliye politikasının, toplumun en kırılgan kesimlerini yüksek ve artan gıda ile enerji fiyatlarının hanehalkı bütçeleri üzerindeki etkisinden koruyabileceği, hükümetlerin tepkilerinin yüksek ve artan enflasyon, büyümedeki yavaşlama, yüksek borç ve sıkılaşan kredi koşullarının zorlu arka planına karşı şekilleneceği kaydedildi. IMF raporunda, "Merkez bankaları enflasyonla mücadele için faiz oranlarını artırdıkça, bütçe kısıtlamaları giderek daha bağlayıcı hale geliyor." ifadesi yer aldı. "BORÇ GÖRÜNÜMÜ ETRAFINDA BÜYÜK RİSKLER VAR" Enflasyon beklentileri ve enflasyon oynaklığının artması halinde devlet tahvillerinin yatırımcılar için daha az çekici hale geleceği ve borçlanma maliyetlerin yükseleceği belirtilen raporda, savaşın tüm sonuçları ile Rusya'ya uygulanan yaptırımların etkileri bilinmediğinden ve ülkeler arasında farklılık göstereceğinden mali görünümün yüksek belirsizliğe tabi olduğu vurgulandı. Raporda, küresel açıklar ve borcun rekor seviyelerden düştüğü ancak görünüm etrafındaki risklerin son derece yüksek olduğu ve kırılganlıkların arttığı kaydedildi. Küresel kamu borcunun GSYH'ye oranının 2022'de geçen yıla kıyasla 2,6 puan azalarak yüzde 94,4'e gerilemesinin beklendiği aktarılan raporda, orta vadede ise yaklaşık yüzde 95 ile salgın öncesine göre 11 puan daha yüksek seviyede istikrar kazanmasının öngörüldüğü bildirildi. Raporda, "Özellikle ekonomik büyüme hayal kırıklığı yaratırsa veya enflasyon dinamikleri şaşırtmaya devam ederse açıklar ve borç görünümü etrafında büyük riskler var." değerlendirmesine yer verildi. Dünyanın dört bir yanında hükümetlerin ekonomilerini uluslararası enerji ve gıda fiyatlarındaki artıştan korumak için önlemler aldığı belirtilen raporda, bu tür önlemlerin kırılgan hanelerin ve sosyal uyumun korunmasına yardımcı olabileceği ancak istenmeyen sonuçlara ve büyük mali sonuçlara da neden olabileceği kaydedildi. Raporda, birçok durumda ülkelerin yerel fiyatlardaki artışı sınırlamak için vergi kesintileri veya hibe sübvansiyonları gibi talep ve arz arasındaki küresel dengesizlikleri daha da kötüleştirebilecek, uluslararası fiyatlar üzerinde daha fazla yukarı yönlü baskı oluşturabilecek, enerji veya gıda kıtlığına yol açabilecek önlemler aldığı anımsatılarak, yerel fiyatların ayarlanmasına izin verirken kırılgan hanelere hedef odaklı, geçici ve doğrudan destek sağlamanın daha iyi bir çözüm olacağı aktarıldı.

20 Nisan 2022 Çarşamba