Çarşamba, 09 Ekim, 2024
Küresel salgınlar, savaşlar ve krizler tarım politikalarını dönüştürdü. Türkiye başta olmak üzere ABD, Rusya, AB ve Çin, "gıda arz güvenliği" ve sürdürülebilirliği ön planda tutarak yeni stratejiler geliştiriyor. Türkiye ise üretim planlaması ve desteklerle tarım rotasını güçlendirdi.
Dünyada son dönemde yaşanan salgın, savaşlar ve krizler pek çok alanda olduğu gibi, tarım ve gıda sektöründe de yeni uygulamaları beraberinde getirdi.
Ülkelerin önceliğini "gıda arz güvenliğini sağlamak" oluşturdu. Tarımsal üretimde dünyanın önde gelen ülkelerden ABD, Rusya, Çin, Türkiye ve Avrupa Birliği (AB) son dönemde tarım politikalarında güncellemeye gitti.
Söz konusu ülkelerde gıda arz güvenliğinin sağlanmasıyla birlikte sürdürülebilirlik, ihracat ve ithalat göstergeleri, uygulanan politikaların anahtarını oluşturuyor.
TÜRKİYE ÜRETİM PLANLAMASIYLA TARIMSAL ROTASINI ÇİZDİ
Türkiye 70 milyar dolarlık tarımsal hasılayla Avrupa’da birinci konumda bulunurken dünyada ilk 10 arasında yer alıyor. Ülkede geçen yıl tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerde 77,7 milyon ton, sebzelerde 31,8 milyon ton, meyveler, içecek ve baharat bitkilerinde 27,4 milyon ton üretim gerçekleşti.
Buna karşın, küresel boyutta yaşanan gelişmeler ve Türkiye’deki üretimi daha da artırmak amacıyla tarım politikalarında çeşitli düzenlemelere gidildi. Öncelikle bu yıl uygulamaya konulan “üretim planlaması” için detaylı bir çalışma yürütüldü.
Hazırlıklarda “gıda arz güvenliği” ve “sürdürülebilirlik” ilkeleri ön planda tutuldu. Üretici ve yetiştiricileri daha da güçlendirmek amacıyla tarımsal destekler yeniden dizayn edildi.
Bu kapsamda, hayvancılık ve bitkisel üretim destekleri daha sade hale getirildi. Söz konusu desteklerden bütün üreticiler faydalanırken üretim planlaması kapsamında üretim yapanlara ilave destekler sağlanacak.
AİLE İŞLETMELERİNİ İLAVE DESTEK GÜÇLENDİRECEK
Hayvancılık destekleri 2024-2026 yıllarını kapsayacak şekilde hazırlandı. Hayvancılık işletmeleri içinde önemli paya sahip aile işletmelerine ilk defa ilave destek sağlanması kararlaştırıldı.
Üretim planlamasının teşvik edilmesi kapsamında, süt ve besilik materyal üretim planlama bölgesi olarak belirlenen illerde doğan buzağı ve malaklar için temel desteğe yüzde 50, çiğ süt desteğinde ise süt üretim planlama bölgesi illerinde temel desteğe yüzde 40 ilave destekleme yapılacak.
2025-2027 yıllarını kapsayacak bitkisel üretime yönelik desteklemelerle tarımsal üretimin ve gıda arz güvencesinin sürdürülebilirliğinin sağlanması, üretim planlamasına katkı sağlaması, verim ve kalitenin artırılması, tarımsal üretimde çevreci yaklaşımların benimsenmesi ve uygulanan politikaların etkinliğinin artırılması amaçlandı.
Bitkisel üretimin desteklenmesi programıyla çiftçilere temel destek, planlı üretim desteği ve üretimi geliştirme destekleri sağlanacak.
Arpa, aspir, ayçiçeği (yağlık), buğday, kolza (kanola), fasulye (kuru), mercimek, mısır (dane), nohut, pamuk (kütlü), patates, soğan (kuru), soya ve yem bitkileri planlama kapsamına alındı.
Türkiye'de bu yıl tarım sektörüne doğrudan ve dolaylı 520 milyar lira destek sağlanması planlanmıştı.
ABD'DE TARIM POLİTİKALARI "ÇİFTLİK YASASI" ÜZERİNE KURULU
Türkiye gibi dünyanın önde gelen ülkeleri de son dönemde tarımsal politikalarında bazı revizyonlara gitti.
ABD’de mevcut temel tarım politikalarının temel taşını 2018 sonunda yürürlüğe giren ve “Çiftlik Yasası” olarak da bilinen Tarım Geliştirme Yasası oluşturuyor.
Söz konusu yasa, çiftçilerin gelirlerini artırmaya, sürdürülebilir uygulamaları teşvik etmeye ve gıda güvenliğini sağlamaya odaklı uygulanıyor.
RUSYA’DA “GIDA GÜVENLİĞİ DOKTRİNİ” BELİRLEYİCİ
Rusya hükümeti, tarımsal üretimin geliştirilmesi, tarım sanayisinin regülasyonu, balıkçılık sanayisi, kırsal alanların düzenlenmesinin yanı sıra tarım arazilerinin cirosuna ve arazi ıslahının geliştirilmesine etkin katılımı içeren 4 program yürütüyor.
Rus hükümetinin gıdada kendine yeterlilik için uyguladığı "Gıda Güvenliği Doktrini" kapsamında tahıl üretimi 2022'de gerekli düzeyin üstüne çıkarak yüzde 159 seviyesinde gerçekleşti.
AB'DE "ORTAK TARIM POLİTİKASI" BELİRLEYİCİ
AB, üye ülkelerdeki çiftçileri çeşitli yöntemlerle destekleyerek, tarım sektörünün sürdürülebilirliğini sağlamayı ve gıda güvenliğini artırmayı hedefliyor. Bu destekler, AB’nin ortak tarım politikası kapsamında belirlenip uygulanıyor.
AB’nin 1962’de uygulamaya koyduğu politika, tarımsal verimliliği artırmayı, gıdada dışa bağımlılığı azaltmayı, istikrarlı ve uygun fiyatlı gıda temin edilmesini ve çiftçilere adil bir yaşam sunulmasını amaçlıyor. Bu politika, gelişmelere göre güncelleniyor.
ÇİN’DE “GIDA GÜVENLİĞİ” HASSASİYETİ
Tarihte birçok kez kıtlık ve gıda krizinin yaşandığı Çin'de 1,4 milyarı aşan nüfusun gıda güvenliğini sağlamak, hükümetin birincil öncelikleri arasında yer alıyor. Bu bağlamda Çin hükümeti, tarım ürünlerinin sistemli ve planlı şekilde üretilmesi, kendine yeterlilik ve tarım arazilerin yanlış ve tarım dışı faaliyetlerle azaltılmasına karşı mücadeleye yönelik çalışmalara devam ediyor.
Son dönemde yaşanan savaşlar, afetler, krizler Türkiye gibi bu ülkelerde de üretim planlamasında bazı değişiklikleri beraberinde getirdi.
09 Eylül 2024 Pazartesi
Çin, Avrupa Birliği'nin (AB) Çin'den ithal elektrikli araçlara ek gümrük tarifelerini onaylamasının ardından AB ülkelerinden ithal konyaklara geçici gümrük vergileri getireceğini bildirdi.
Ticaret Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, AB ülkelerinden ithal konyağın Çin'de kaynak ülkelerden daha ucuza satıldığının belirlendiği belirtilerek, ağustos ayında yürütülen soruşturmanın sonuçları yinelendi.
Bakanlık, Avrupalı üreticilerin düşük fiyatla satma (damping) davranışının Çin'deki yerel endüstriyi tehdit ettiği ve zarara yol açtığı gerekçesiyle 200 litreyi aşan konyak ithalatına tedbir amaçlı geçici gümrük vergisi getirileceğini belirtti. Bakanlığın yayımladığı listede, farklı markalar için uygulanacak yüzde 30 ile yüzde 39 arasında gümrük vergisi oranları sıralandı.
Bakanlık, ağustos ayında yürüttüğü soruşturmada AB ülkelerinden ithal konyağın düşük fiyatla satıldığı sonucuna varmış fakat "geçici olarak" herhangi bir tedbir alınmayacağını bildirmişti.
Vergi artışı, AB ülkelerinin 4 Ekim'de yapılan oylamada Çin yapımı elektrikli otomobillere yüzde 35'e varan oranlarda ilave gümrük vergisi uygulanmasına onay vermesinin ardından geldi.
AB Komisyonu, Ekim 2023'te Çin'den ithal elektrikli araçlara sübvansiyon soruşturması başlatmıştı.
Komisyon, soruşturma sonunda geçici olarak ek gümrük vergileri getirme kararı almıştı.
08 Ekim 2024 Salı
Dünya Bankası, emlak piyasasındaki kalıcı zayıflık, düşük tüketici ve yatırımcı güveni ile yaşlanan nüfus ve küresel gerginlikler gibi yapısal zorlukların etkisiyle Çin'in ekonomik büyüme hızının yavaşlayarak bu yıl yüzde 4,8'den gelecek yıl yüzde 4,3'e düşeceğini öngördü.
Banka, Doğu Asya ve Pasifik ekonomilerine ilişkin raporunu, "İşler ve Teknoloji" başlığıyla yayımladı.
Raporda, gelişmekte olan Doğu Asya ve Pasifik bölgesi ekonomisinin, bu yıl dünyanın geri kalanından daha hızlı büyümeye devam ettiği ancak büyüme hızının pandemi öncesine kıyasla daha yavaş olduğu aktarıldı.
Bankanın raporunda, Doğu Asya ve Pasifik bölgesi ekonomisinin bu yıl yüzde 4,8 ve gelecek yıl yüzde 4,4 büyüyeceğinin tahmin edildiği belirtildi.
Bölgenin en büyük ekonomisi Çin'in emlak piyasasındaki kalıcı zayıflık, düşük tüketici ve yatırımcı güveni ile yaşlanan nüfus ve küresel gerginlikler gibi yapısal zorluklarla karşı karşıya olduğu ifade edilen raporda, ülkenin ekonomik büyüme hızının yavaşlayarak bu yıl yüzde 4,8'den gelecek yıl yüzde 4,3'e düşmesinin beklendiği bildirildi.
Raporda, Çin'deki son mali desteğin kısa vadeli büyümeyi artırabileceği ancak uzun vadeli büyümenin daha derin yapısal reformlara bağlı olacağı kaydedildi.
Çin'in büyümesinin otuz yıldır komşularına faydalı şekilde yansıdığı ancak bu ivmenin boyutunun artık azaldığı belirtilen raporda, bu nedenle bölgenin uzun süredir ertelenen daha derin reformları hayata geçirerek büyümenin iç dinamiklerini güçlendirmesinin gerekeceği vurgulandı.
Bölgenin Çin'de yavaşlayan büyümenin yanı sıra değişen ticaret ve yatırım ile artan küresel politika belirsizliği gibi zorluklarla da karşı karşıya olduğuna dikkat çekilen raporda, ABD ile Çin arasındaki son ticari gerginliklerin, Vietnam gibi ülkelerin küresel değer zincirlerindeki rollerini derinleştirmeleri için fırsatlar yarattığı aktarıldı.
08 Ekim 2024 Salı
08 Ekim 2024 Salı
08 Ekim 2024 Salı
08 Ekim 2024 Salı
08 Ekim 2024 Salı
08 Ekim 2024 Salı