Salı, 29 Ekim, 2024
İthalatını 2.7 trilyon dolara çıkaran Çin, aynı zamanda dünyanın ikinci büyük ihracat pazarı. Geçen yıl Çin’e 3.3 milyar dolarlık ihracat yapan Türkiye, bu rakamı hızlıca artırıp dış ticaret açığını aşağı çekmeyi hedefliyor.
Türkiye milli iştirakini İTO’nun düzenlediği Canton-Çin İthal ve İhraç Ürünleri Fuarları’nın da ihracatçılara bu yönde önemli fırsat sağlayacağı belirtiliyor.
HABER: ŞEREF KILIÇLI
Küresel ekonomideki payını yüzde 18’e çıkaran Çin, 18.3 trilyon dolarlık GSYH’si ile ABD’den sonra dünyanın en büyük ikinci ekonomisi konumunda. Geçtiğimiz yıl 3.6 trilyon dolar ihracat ile dünya ihracat sıralamasında birinci, 2.7 trilyon dolarlık ithalat ile de dünyada en fazla ithalat gerçekleştiren ikinci ülke olan Çin, hem büyük bir üretici hem de büyük bir pazar. Toplam dış ticaret hacminin ise 6.3 trilyon dolara ulaşmasıyla dünya ticaretinde 2022 yılındaki payı yaklaşık yüzde 13 seviyesinde gerçekleşti. Aynı zamanda büyük bir ithalatçı olan Çin’deki fuarlar, diğer ülkelerin ihracatı açısından büyük önem taşıyor.
ÇİN HEYETİ İTO’DA
Yurt dışı pazarlar konusundaki çalışmalarına devam eden İstanbul Ticaret Odası, Çin ile dış ticareti geliştirmek isteyen firmaları Canton Fuarları Bilgilendirme Toplantısı’nda bir araya getirdi. Açılış konuşmasını İTO Başkan Yardımcısı Ahmet Özer’in yaptığı toplantının konuşmacıları arasında; Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu Wei Xiaodong, Çin Dış Ticaret Merkezi Genel Müdürü Chu Shijia, Bank of China Türkiye CEO’su Gao Xiaoming, DEİK Türkiye-Asya Pasifik İş Konseyleri Koordinatör Başkanı Murat Kolbaşı ve Altın Turizm Yöneticisi Yunus Yoldaş Altın yer aldı.
DIŞ TİCARET VERİLERİ
Açılış konuşmasında Çin ile Türkiye’nin ticari ilişkilerde geldiği seviyeye dikkat çeken İTO Başkan Yardımcısı Ahmet Özer, şunları söyledi: “2022’de, Çin’e olan ihracatımız 3.3 milyar dolar, ithalatımız ise 41.3 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmiş. Toplam ithalatımızdaki payı yüzde 11.9 olan Çin, bugün ülkemizin en fazla ithalat yaptığı ikinci ülke. Ancak ülkemiz aleyhine devam eden önemli bir dış ticaret açığı var. Söz konusu dış ticaret açığı 2018 yılında 18 milyar dolar seviyesindeydi. Rakam 2022 yılında yüzde 106’lık bir artışla 38 milyar dolar seviyesine yükseldi. Ayrıca Türkiye, halihazırda Çin’in en çok ihracat yaptığı ülkeler arasında 28’inci, en çok ithalat yaptığı ülkeler arasında 61’inci sırada yer alıyor. Dünyanın en büyük ikinci ithalatçısı konumunda olmasına rağmen firmalarımızın Çin’e yönelik ihracatı beklenenin çok altında kalıyor.”
POTANSİYEL YÜKSEK
Çin’de 400 milyona ulaştığı tahmin edilen ve gelir düzeyi gittikçe artan bir orta sınıfın oluştuğunu ve bu orta sınıfın kaliteli nihai tüketim ürünleri talebinin de arttığını vurgulayan Özer, şunları kaydetti: “Bu potansiyelden ülkemiz firmalarının da daha fazla yararlanması ve ihraç ürün çeşitliliğimizin artırılarak Çin’e olan ihracatımızın ilk etapta 10 milyar dolar seviyesine çıkarılması gerektiğine inanıyorum. Ayrıca Çin’den daha fazla yatırım da çekmeliyiz. Uluslararası doğrudan yatırımların ülkemizdeki dağılımına bakıldığında Çin, henüz ilk 20 ülke arasında değil. Ülkelerimiz arasında, daha çok sayıda ekonomik ortaklıklar oluşturulmalı, daha çok sayıda ticaret anlaşması imzalanmalı ve işbirliği artırılmalı.”
FİNANSAL DESTEK
Türkiye ile işbirliklerinin çok katmanlı bir noktaya evrilmesini arzu ettiklerini belirten Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu Wei Xiaodong ise “Canton Fuarları 60 yıldan fazla bir tarihe sahip ve Çin’in bir numaralı fuarı. Canton Fuarları, iyi bir ithalat ve ihracat fırsatı sunuyor. Geçen yıl iki ülkenin liderleri Şanhay İşbirliği Teşkilatı zirvesinde bir araya gelerek, ülkelerin işbirliğinin artırılmasını görüştü” dedi. Bank of China Türkiye CEO’su Gao Xiaoming de Türk-Çin ekonomik girişimlerine kapsamlı finansal çözümler sunduklarını belirterek, önümüzdeki dönemde de Canton Fuarları’nda yakın işbirliği içinde çalışılmasına ve Çin ile Türkiye pazarının kenetlenmesine destek vermeye devam edeceklerini söyledi.
BİR KUŞAK BİR YOL PROJESİNİN ETKİSİ
İki ülkenin işbirliğinin geliştirilmesine verdiği destek için Türk iş dünyasına teşekkür eden Çin Dış Ticaret Merkezi Genel Müdürü Chu Shijia, şöyle konuştu: “Çin ile Türkiye’nin dış ticaret hacmi son 22 yılda 30 kat arttı. Canton Fuarları, Çin’in Türkiye ile ticari ilişkilerinin geliştirilmesinde köprü oluyor. Ayrıca Türkiye de modern İpekyolu görülen Bir Kuşak Bir Yol projesinde. Bu projedeki ülkeler, Canton Fuarları aracılığıyla Çin’e ve küresel pazarlara girme imkanı da buluyor. 134. Canton Fuarı, 15 Ekim’de başlayacak. Önümüzdeki fuarlarda Türk firmalarını daha çok göreceğimize inanıyoruz. Canton Fuarları’nda Türkiye’nin de tanıtımı yapılıyor.”
ASYA’YA SADECE İTHALAT İÇİN GİDİLMEMELİ
İhracatta Avrupa ve Ortadoğu gibi Asya pazarının da önemli olduğunu vurgulayan DEİK Türkiye-Asya Pasifik İş Konseyleri Koordinatör Başkanı Murat Kolbaşı, “Canton Fuarları, her yıl 203 ülkeden ziyaretçi alıyor. Fuarda finansa ulaşmak da mümkün. e-ticaret platformları da orada. İthalat için gidilen Asya pazarlarına ihracatı da artırabiliriz” diye konuştu. Canton Fuarları’nın Çin ile beraber Çin’e ihracat yapmak isteyenleri de büyüttüğünü belirten Altın Turizm Yöneticisi Yunus Yoldaş Altın, “Yüzyıllar boyunca İpekyolu’ndan ticaret yapıldı. Şimdi Bir Kuşak Bir Yol projesi var. Bir Kuşak Bir Yol projesinde Türkiye’ye de büyük önem veriliyor ve Canton Fuarları da bu süreçte yer alıyor” dedi.
MİLLİ İŞTİRAKİ İTO DÜZENLİYOR
Dünyanın köklü ve kapsamlı genel ticaret fuarları arasında yer alan Canton Fuarları, ilk kez 1957’de Guangzhou’da, Çin İhraç Ürünleri Fuarı adıyla gerçekleştirildi. Daha sonra Çin İthal ve İhraç Ürünleri Fuarları’na dönüştü. Çin’in yaptığı ihracat konusunda da önemli bir iş geliştirme platformu olan Canton Fuarları, her yıl bahar ve sonbahar aylarında 3 faz olarak gerçekleştiriliyor. Canton Fuarları’nın Türkiye milli iştiraki, 2014 yılından bu yana İstanbul Ticaret Odası tarafından düzenleniyor. Firmalardan alınan olumlu geri bildirimler sonucunda, daha önce yılda iki defa 2’şer faz olarak katılım sağlanan Canton Fuarları’na, 2023 Nisan ayından itibaren yılda 2 defa ve 3’er faz olarak katılım sağlanmaya başlandı. Canton Fuarları’na, Türkiye’den her yıl yaklaşık 150 firma katılırken, bu sayının 250’ye çıkarılması da hedefleniyor.
18 Eylül 2023 Pazartesi
Dünya Bankası, Emtia Piyasaları Görünüm Raporu'nun Ekim 2024 sayısını yayımladı. Buna göre küresel emtia fiyatlarının petrol bolluğu nedeniyle 2025'te son beş yılın en düşük seviyesine gerileyeceği tahmin edildi.
Dünya Bankası emtia fiyatlarının 2025'te son 5 yılın en düşük seviyesine çekilebileceğini ancak fiyatların salgın döneminden önceki seviyeden yüze 30 daha yüksek kalacağı öngörüsünde bulundu.
5 YILIN EN DÜŞÜK SEVİYESİNE GERİLEYEBİLİR
Dünya Bankası, küresel emtia fiyatlarının petrol bolluğu nedeniyle 2025'te son beş yılın en düşük seviyesine gerileyeceğini bildirdi. Raporda, küresel emtia fiyatlarının 2026 yılına kadar düşmesinin beklendiği aktarıldı.
Küresel emtia fiyatlarının Orta Doğu'daki daha geniş çaplı bir çatışmanın bile fiyat etkilerini sınırlayabilecek kadar büyük bir petrol bolluğu nedeniyle 2025 yılında son beş yılın en düşük seviyesine gerileyeceği belirtilen raporda, buna rağmen genel emtia fiyatlarının Kovid-19 salgınından önceki beş yıla kıyasla yüzde 30 daha yüksek kalmaya devam edeceği kaydedildi. Raporda, emtia fiyatlarının bu yıl yüzde 3,4 gerilemesinin ardından 2025'te yüzde 5,1 ve 2026'da yüzde 1,7 düşmesinin beklendiği, bunun da fiyatların 2020'den bu yana en düşük seviyelerine gerilemesine yol açacağı bildirildi.
"EMTİA FİYATLARINDA YÖN AŞAĞI DÖNECEK"
Bankanın raporunda, küresel emtia fiyatlarının 2024'ten 2026'ya kadar yaklaşık yüzde 10 düşeceğinin tahmin edildiği dile getirildi. Öngörülen düşüşlere petrol fiyatlarının öncülük ettiği vurgulanan raporda, doğal gaz fiyatlarındaki artışlar ile metaller ve tarımsal ham maddelerdeki istikrarlı görünümün bu düşüşleri sınırlandırdığı ifade edildi. Raporda, gelecek yıl küresel petrol arzının, talebi günde ortalama 1,2 milyon varil aşmasının beklendiği belirtilerek, bunun daha önce 2020'deki salgın döneminde ve 1998'deki petrol fiyatlarındaki çöküş sırasında olmak üzere sadece iki kez yaşanan bir bolluk olduğu anımsatıldı.
Dünya Bankasının raporunda, Brent tipi ham petrolün fiyatının 2024'te ortalama varil başına 80 dolar olacağı, 2025'te 73 dolara ve 2026'da 72 dolar seviyelerine gerileyeceğinin öngörüldüğü kaydedildi.
KÜRESEL ENERJİ VE GIDA FİYATLARI DA DÜŞECEK
Küresel gıda fiyatlarının bu yıl yüzde 8,5 ve 2025'te yüzde 4 düşmesinin ardından dengelenmesinin beklendiği ifade edilen raporda, gıda fiyatlarının 2015-2019 yılları arasındaki ortalama seviyenin yaklaşık yüzde 25 üzerinde kalacağı aktarıldı.
Raporda, enerji fiyatlarının da bu yıl yüzde 5,8, gelecek yıl yüzde 6,2 ve 2026'da yüzde 2,1 düşmesinin beklendiğine işaret edilerek, gıda ve enerji fiyatlarındaki düşüşün merkez bankalarının enflasyonu kontrol etmesini kolaylaştıracağı dile getirildi. Bankanın raporunda, silahlı çatışmaların tırmanmasının enerji arzını sekteye uğratarak ve gıda ile enerji fiyatlarını artırarak bu çabayı zorlaştırabileceği vurgulandı.
Orta Doğu'daki çatışmaların tırmanma olasılığının enerji fiyatları için yakın vadede önemli bir yukarı yönlü risk oluşturduğuna dikkat çekilen raporda, bunun diğer emtialar için de potansiyel zincirleme sonuçlar doğurabileceği belirtildi.
29 Ekim 2024 Salı
Son dakika haberi: Dünya Bankası'ndan dikkat çeken altın fiyatları tahmini geldi. Banka, altın fiyatı için 'Bu yıl rekor kırabilir ve 2023 ortalamasının yüzde 21 üzerine çıkabilir' tahmininde bulundu.
Son dakika haberleri: Dünya Bankası'nın altın fiyatları tahmininde yer aldığı Emtia Piyasaları Görünüm Raporu yayımlandı. Buna göre 'Altın fiyatları yeni rekorunu kırabilir' tahmini dikkat çekti.
DÜNYA BANKASI'NDAN ALTIN TAHMİNİ: REKOR KIRABİLİR
Dünya Bankası'nın yayımladığı raporda küresel emtia fiyatlarının 2026 yılına kadar düşmesinin beklendiği öne sürülürken, "güvenli liman" arayan yatırımcılar için popüler bir tercih olan altının ortalama fiyatının bu yıl rekor kırmasının ve 2023'teki ortalamasının yüzde 21 üzerine çıkmasının beklendiği bildirildi.
"ÇATIŞMALAR VE JEOPOLİTİK RİSKLER 'ALTIN'A YARIYOR
Varlıklar arasında özel bir konuma sahip olan altın fiyatı için çatışmalar da dahil olmak üzere jeopolitik ve politik belirsizlik dönemlerinde sıklıkla yükseldiği belirtilen raporda, gelecek iki yılda altın fiyatlarının Covid-19 salgınından önceki beş yılın ortalamasının yüzde 80 daha yüksek kalmasının ve sadece hafif bir düşüş göstermesinin beklendiği aktarıldı.
Raporda, Çin'in emlak sektöründeki zayıflığın sıkı arz koşulları ve enerji dönüşümünden kaynaklanan bazı metallere yönelik artan taleple dengelenmesi nedeniyle endüstriyel metal fiyatlarının 2025-2026 yıllarında istikrarlı bir seyir izlemesinin beklendiği ancak Çin'deki beklenmedik büyüme sonuçlarının metal piyasalarında dalgalanmaya yol açabileceği kaydedildi.
29 Ekim 2024 Salı
29 Ekim 2024 Salı
29 Ekim 2024 Salı
29 Ekim 2024 Salı
29 Ekim 2024 Salı
29 Ekim 2024 Salı