İstanbul Ticaret Odası, yatırımları ve ihracatı artırmak için çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda İTO Başkan Yardımcısı Ahmet Özer, Tanzanya Büyükelçisi Iddi Seif Bakari ve beraberindeki ticari heyetle İTO'da görüştü. Toplantıda, Türkiye–Tanzanya ekonomik ilişkilerinin geliştirilmesi, karşılıklı yatırım ve ticaret imkanları ele alındı.
İSTENİLEN SEVİYEDE DEĞİLİZ
İTO Başkan Yardımcısı Ahmet Özer, toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye ile Tanzanya arasındaki mevcut ticaret hacminin iki ülkenin potansiyelini yansıtmadığını ifade etti. Özer, “Oysa Türkiye ve Tanzanya’nın birbirini tamamlayan sektörleri var. Bu fırsatları değerlendirirsek, rakamları çok daha hızlı bir şekilde arzu edilen seviyelere taşıyabiliriz” dedi.
FORMÜL BELLİ
Özer, ticaretin gelişmesi için öncelikli olarak sektör bazlı adımların atılması gerektiğine dikkat çekerek, şöyle devam etti: “Nasıl Tanzanya bazı ürünlerde Türkiye’yi ana tedarikçi olarak belirlerse, aynı şekilde Türkiye de kahve ve tropikal meyve konusunda Tanzanya ile ticaretini artırabilirse, bu işbirliği iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin çok daha güçlü bir noktaya taşınmasına katkı sağlayacak. Tanzanya doğal zenginlikleriyle Türkiye ise tarihi ve kültürel değerleriyle öne çıkan iki ülke. Bu alanda karşılıklı turizm akışını geliştirmek, yalnızca ekonomik değil kültürel anlamda da büyük kazanımlar getirecek.”
YENİ NESİL YERALTI KAYNAĞI
Tanzanya Büyükelçisi Iddi Seif Bakari ise gelişen teknolojiyle birlikte yer altı kaynaklarının ve doğal zenginliklerin öneminin giderek arttığını vurguladı. Bakari, özellikle stratejik öneme sahip madenler ve yeni nesil teknolojilerin üretiminde kritik rol oynayan elementlere dikkat çekerek, şunları söyledi: “Bugün dünya ekonomisinin yönünü belirleyen unsurlar arasında yer altı zenginlikleri, özellikle de nadir toprak elementleri ön plana çıkıyor. Bu alanda Tanzanya ciddi bir potansiyele sahip. Sadece kendi ekonomimiz için değil, küresel ölçekte teknolojik dönüşümün bir parçası olmak için de bu kaynakları stratejik bir vizyonla değerlendirmemiz gerektiğinin farkındayız. Nadir toprak elementleri konusunda ortak yatırımların, bilgi ve teknoloji paylaşımının ve ortak projelerin hayata geçirilmesi, yalnızca ticaret rakamlarını büyütmekle kalmayacak, aynı zamanda stratejik bir ortaklığın da temelini atacak. Bu işbirliği, hem Tanzanya’ya hem Türkiye’ye küresel rekabette avantaj sağlayabilir.”
