Satürn’ün en büyük uydusu olan Titan, Güneş Sistemi’nde yüzeyinde sıvı bulunduran tek yer olarak dikkat çekiyor. Ancak bu sıvı, bildiğimiz anlamda su değil; metan ve etan gibi hidrokarbonlardan oluşuyor. Bu eşsiz ortamda, yaşamın temel taşlarını oluşturan hücre benzeri yapıların, yani veziküllerin, doğal süreçlerle oluşabileceği öne sürülüyor.
HÜCRE BENZERİ YAPILAR
NASA’nın Uluslararası Astrobiyoloji Dergisi’nde yayımlanan yeni araştırmasına göre, Titan’ın donmuş hidrokarbon göllerinde, amfifil adı verilen ve iki farklı uca sahip moleküller, tıpkı Dünya’da olduğu gibi küresel, çift katmanlı zarlar oluşturabiliyor. Bu yapılar, protohücrelerin ilkel versiyonları olarak görülüyor ve yaşamın kimyasal temelinin atılmasında önemli bir rol oynayabilir.
FARKLI YAŞAM İÇİN UMUT
Araştırmada, göller ve denizlerdeki deniz spreyi damlacıklarının, yüzeydeki amfifil katmanlarıyla birleşerek kararlı veziküller oluşturabileceği gösterildi. Uzmanlar, bu yapıların bir araya gelerek evrimsel süreçte etkileşime girebileceğini, hatta Titan’da yaşamın bambaşka bir formda ortaya çıkabileceğini düşünüyor.
DRAGONFLY GÖREVİ YOLDA
NASA, Titan’ın yüzeyini keşfetmek için Dragonfly adlı rotorlu bir aracı 2030’larda bölgeye göndermeye hazırlanıyor. Dragonfly, Titan’ın göllerinde doğrudan vezikül aramayacak olsa da, yüzey yapısını, atmosferini ve olası yaşanabilirliğini inceleyerek bu bulmacaya ışık tutacak.
Maryland Goddard Uzay Uçuş Merkezi’nden Conor Nixon, “Titan’da keseciklerin bulunması, yaşamın kimyasal temellerinin atıldığını gösterebilir” diyerek bu yeni hipotezin, gezegenimiz dışındaki yaşam arayışını kökten değiştirebileceğine dikkat çekiyor.