Son dakika haberleri: Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, 2026-2027 yıllarını kapsayacak 8. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmeleri öncesi düzenlenen hazırlık toplantısına başkanlık etti. Bakanlıkta düzenlenen toplantıya Memur-Sen, Türkiye Kamu-Sen ve Birleşik Kamu-İş konfederasyonları ile bağlı sendikaların genel başkanları katıldı.
Geçmişte Kamu İşveren Heyeti ve Kamu Görevlileri Sendikaları Heyeti olarak uzlaşı mekanizmasıyla çok sayıda kazanıma şahit olduklarını anımsatan Işıkhan, "Bu yılki toplantımızda da kamu çalışanlarımız ve kamudan emekli olan vatandaşlarımız için çeşitli kazanımlara şahit olacağız." ifadesini kullandı.
"YÜZDE 130 ORANINDA ARTIŞ SAĞLADIK"
Işıkhan, Bakanlık olarak sosyal paydaşlarla her fırsatta bir araya geldiklerini, istişare ve diyalog mekanizmalarına ayrı önem verdiklerini dile getirdi.
7. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmelerinde kamu görevlilerinin geneline yönelik çok sayıda kazanım elde edildiğini anımsatan Işıkhan, "Enflasyon farkı dahil olmak üzere bu dönemde kamu görevlilerimize kümülatif olarak yüzde 130 oranında artış sağladık. Bu kapsamda 2002'de 392 lira olan en düşük memur maaşı, 2025'te 50 bin 503 liraya ulaşmış olup böylece reel olarak yüzde 264 oranında artış sağlamış olduk." diye konuştu.
Mevcut durumda yılda dört defa ödenen toplu sözleşme ikramiyesinin, aylık ödenmesini sağladıklarını kaydeden Işıkhan, şu ifadeleri kullandı:
"Teknik hizmetler ve sağlık hizmetleri sınıfı personeli ile avukat, müdür ve müdür yardımcıları, şef gibi birçok kamu çalışanının maaşlarında iyileştirmeler yaptık. 2023'te 1400 lira olan öğretim yılına hazırlık ödeneğini, katsayıya çevirerek bugünkü verilere göre 5 bin 265 liraya yükselttik. Akademik personelin, eğitim öğretim ödeneğini iki kat artırdık. Fazla çalışma ücretlerinde önemli artışlar gerçekleştirdik. İnsanlık onuruna yaraşmayan ve demokrasinin önünde kara leke olarak duran kamuda başörtüsü yasağının kaldırılması, sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi, kamuda alt işveren statüsünde çalışan işçilerimizin kadroya geçirilmesi gibi kamu personel yönetimini ilgilendiren birçok konuda AK Parti hükümetleri döneminde önemli adımlar atılmış ve bu konular başarıyla çözüme kavuşturulmuştur."
SENDİKALI KAMU GÖREVLİSİ SAYISI 2,3 MİLYONA ULAŞTI
Işıkhan, 2025'te sendikalaşma oranlarına bakıldığında, sendika üyesi olabilecek toplam kamu görevlisi sayısının 3 milyona, toplam sendikalı kamu görevlisi sayısının ise 2,3 milyona ulaştığının bilgisini verdi.
2002'de sendikalaşma oranı yüzde 47,95 iken bugün itibarıyla bu oranı yüzde 76,88'e ulaştırmış olmanın memnuniyetini yaşadıklarını dile getiren Işıkhan, "Kamu görevlileri sendikalarımız, çalışanlarının yaşam koşullarını en iyi seviyeye getirme gayretini, toplu sözleşmeler ve çeşitli sosyal diyalog mekanizmalarıyla dile getirmektedir. Bakanlık olarak biz de bu ortamı sağlamanın gayreti içindeyiz." diye konuştu.
Bakan Işıkhan, bu tarihsel süreçteki en büyük payın, 23 yıldır tüm hizmet alanlarının merkezine insanı koyan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğindeki hükümetler olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde, AK Parti'nin iktidara geldiği 2002'den bu yana özellikle kamu görevlileri sendikacılığında son derece önemli değişiklikleri hayata geçirildiğini vurgulayan Işıkhan, "Bu doğrultuda Bakanlığımızın, sosyal devlet anlayışını temsil eden bir kurum olması ve çalışma hayatının en önemli paydaşları olarak gördüğümüz sendikalarımıza verdiğimiz önem doğrultusunda laf değil icraat üretme anlayışımızla, her zaman olduğu gibi çalışmalarımıza kaldığımız yerden devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
Işıkhan, şunları kaydetti:
"Sosyal devlet olma niteliğinin yerine getirilmesi amacıyla engelli, şehit yakını, gazi, devlet korumasında yetişen gençlerimiz, maden kazasında hayatını kaybeden işçilerimizin yakınlarının kamuda istihdamı noktasında çok önemli adımlar attık. Bu istihdam türlerinde belirlenen kotaların, çok hızlı bir şekilde doldurulmasının yanında, bu personelin iş hayatında karşılaştığı sorunlara da ayrıca çözümler ürettik. Kamu personel mevzuatında başta 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu olmak üzere ilgili diğer mevzuatta kamu personelimizin ve yakınlarının lehine birçok değişikliğe imza attık. Bu sebeple, çalışanlarımızın refahını sürekli artıran, vatandaş odaklı, demokratik ve sosyal devleti esas alan yönetim anlayışının temsilcisi olarak, AK Parti olarak, kamu çalışanlarımız için gelecekte yapacağımız hizmetlerin de en sağlam teminatı olduğumuzu tekrar ifade etmek isterim.
İnşallah, Türkiye Yüzyılı vizyonumuzla, Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde, eserlerimizle, projelerimizle, icraatlarımızla her zaman, emeğin ve emekçinin sesi olmaya devam edeceğiz."
"TALEPLERİMİZİN GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE MASADA MÜCADELESİNİ VERECEĞİZ"
Toplantının ardından Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci ve Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Orhan Yıldırım gazetecilere açıklamada bulundu.
Bugüne kadar 7 toplu sözleşme yapıldığını ve bunun dördünde uzlaşma sağlandığını dile getiren Yalçın, "Son toplu sözleşmede de uzlaşamadık. Çünkü 2024 için Merkez Bankasının yüzde 33 enflasyon hedefi olmasına rağmen masaya yüzde 25'le gelinmişti ve mutabakatsızlığa neden olmuştu." dedi.
Bu toplu sözleşme sürecinde gelir adaletsizliğini ortadan kaldırmayı hedeflediklerini belirten Yalçın, "İstiyoruz ki kamuda çalışma barışı temin edilsin. Gelir adaleti sağlansın ve adaletsizlikler ortadan kalksın. Tüm kamu görevlilerini kuşatan, hem hizmet kolu bazlı hem de genele ilişkin tekliflerimiz söz konusu. İnanıyor ve ümit ediyorum ki toplu sözleşme süreci içerisinde birçok konuyu çözüme kavuşturacağız. Çünkü masa iyi niyetle başladı. Sonuç da iyi olsun."değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci de toplantıda genel değerlendirme yapıldığını, gelecek 2 yıla yönelik mali haklar ve özlük haklarla ilgili taleplerin kamu işveren heyetiyle paylaşıldığını söyledi.
Kahveci, bu toplu sözleşme sürecinde kamu çalışanlarının insanca yaşayabileceği bir ücrete kavuşmaları için sendikal mücadelelerini sürdüreceklerini kaydetti.
Vergi meselesinin, nihayete erdirilmesi gerektiğini dile getiren Kahveci, "Vergilerin yüzde 15'e sabitlenmesinin tesis edilmesi, tüm gelirlerin emekliye esas kazanç olarak değerlendirip onun üzerinden prim kesilmesi, yardımcı hizmetlerimizin memur kadrosuna alınması, 3600 ek göstergenin 1. dereceye gelen tüm arkadaşlarımıza verilmesi gibi taleplerimizi güçlü bir şekilde masada mücadelesini vereceğiz." diye konuştu.
Kahveci, üç konfederasyonun vermiş olduğu taleplerin, Çalışma Genel Müdürlüğü tarafından birleştirileceğini ve bir çalışma takviminin ortaya konulacağını belirterek, "Takvim çerçevesinde de müzakereler güçlü bir şekilde, hızlı bir şekilde nihayete erdirilecek. İnşallah sürecin sonucunda çalışanları memnun edecek müjdeyi paylaşmış oluruz." ifadelerini kullandı.
BİRLEŞİK KAMU-İŞ KONFEDERASYONU İLK KEZ MASADA
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Orhan Yıldırım ise sendika yasasının çıktığından bu yana ilk kez masanın bir tarafının değiştiğini, memurları temsil etmek için masada bulunduklarını belirtti.
Tüm memurların gözünün kulağının bu toplu sözleşme görüşmelerinde olduğunu vurgulayan Yıldırım, "Bu nedenle toplu sözleşme görüşmelerinde kazanım elde etme olmazsa olmaz. Gerçek enflasyon rakamları ne ise memurlar ve memur emeklileri için bunların masada sunulması gerektiğinin altını çizdik." dedi.