HABER: ŞEREF KILIÇLI

İstanbul Ticaret Odası (İTO), yeni normal dönemde düzenlediği webinarlar ile sektörlerin dijital dönüşüm sürecine ışık tutmaya devam ediyor. ‘Covid-19 Sonrası Perakendeyi Neler Bekliyor:Online, Offline ve Ötesi Webinar’ı, İTO’nun youtube kanalından canlı yayınla gerçekleştirildi. Açılış konuşmasını İTO Başkan Yardımcısı İsrafil Kuralay’ın yaptığı webinarda, küresel salgın sürecinde perakende sektöründe iş yapma şekillerinde yaşanan değişim anlatıldı.

FİRMALARI TEŞVİK

Firmaların geleneksel ticaretle beraber e-ticaret için de yoğun bir çaba sarf etmesi gerektiğine dikkat çeken Kuralay, şöyle konuştu: “Üretim altyapısı uygun, bilgi birikimi ve donanımı yüksek bir ülkeyiz.

Yani üretim gücümüzden kaynaklanan avantajlarımız ve fırsatlarımız var. Bu sebeple dijital ticaret konusuna daha çok yönelmemiz gerekiyor. İTO yönetimi olarak firmalarımızı bu alana daha çok teşvik etmeye çalışıyor ve bu alanda daha çok iş yapmalarını arzu ediyoruz. Türkiye, dijital ticaretteki fırsatları da değerlendirmeli. Toplam perakende içinde e-ticaretin payı yüksek olan ülkelerle aynı seviyede iş yapma kolaylığı olan bir ülkeyiz.”

SATIŞLAR İKİYE KATLANDI

Moderatörlüğünü Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Murat Levent Demircan’ın yaptığı webinarda, Ramsey Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Doğan ve Silk&Cashmere CEO’su Ferhat Zamanpur sunum yaptı. Karantina döneminde mağazaların geçici olarak kapanması üzerine giyim perakendecilerinin online satışa daha çok yöneldiğini belirten Zeynep Doğan, “Giyimde, 19 Mart ile 1 Nisan arasında bir artış ivmesi yaşanmadı. Bu durum tüketicilerin ilk başta gıda ve temizlik ürünleri gibi daha temel ihtiyaçlara yönelmesiyle ilgiliydi. Evde kalma süreci uzayınca insanlar moral ve motivasyon arayışına geçti. Nisan ayında ise giyimde de online satıştaki artış hissedilmeye başladı. 19 Mart ile günümüz arasında online satışlar ikiye katlandı” dedi.

MAĞAZA E-TİCARET AYRIMI

Pandemi döneminde verilen kararlara üç açıdan bakmak gerektiğini vurgulayan Ferhat Zamanpur ise “Birincisi, güven ve sağlığın öncelikli olduğu ilk refleks vardı. Bu noktada hem personelin hem müşterilerin sağlığını korumak için acil tedbirler alındı. İkincisi, adaptif (uyarlayıcı) aksiyonlarda bulunmaktı. Yani ilk planda çözülmesi gereken sorunlar çözüldü. Üçüncüsü ise uzun vadeli pivot kararlar almaktı” dedi.

Önümüzdeki dönemde müşteri deneyimi faktörünün mağaza ile e-ticaret ayrımını kaldırabileceğine işaret eden Zamanpur, şöyle konuştu: “Bu dönemi, perakendenin dönüşümünde Rönesans olarak görenler de var. Mağazalar ve e-ticaret ayrımını kıracak, hepsinin birleştiği bir modelden de bahsediliyor. Düşünülmesi gereken şey, mağazayı nasıl değiştiriyoruz değil, perakendeyi ve ticareti nasıl değiştiriyoruz. Perakende Rönesansı’nda, içeriye dönüp nasıl farklı deneyimler sunulabileceğine ve ticaretin nasıl değiştirilebileceğine bakmak gerekiyor.”

E-TİCARET EKOSİSTEMİNDE YATIRIM POTANSİYELLERİ

e-ticaret ekosisteminin başka yeni potansiyelleri de içinde barındırdığına dikkat çeken Zeynep Doğan, şunları söyledi:

“e-ticaret ekosisteminde yalnızca satış yapan markalara değil, o markaların ihtiyaç duydukları konulara da bakmak gerekir. Pandemi sürecinde e-ticarete talebin çok hızlı artmasından dolayı kargoda sorunlar oluştu. Tüketici alışkanlığının kalıcı olmasıyla kargo alanında yeni yatırımlar doğacak. Ürün stok yönetiminde de değişiklikler olacak. Pekçok marka e-ticaret kanalının stokunu mağazaların stokunu kullanarak yapıyordu. Çünkü mağazalar bir anda kapanmak zorunda kalınca mağazalardan stokların çekilmesi gerekti. Bu süreçte e-ticarete yönelik ayrı bir stok stratejisinin yürütülmesinin gerektiği de görüldü. Pandemi sonrasında ise online ve offline kanalı birleştiren farklı bakış açılarına ihtiyaç var. e-ticarette talebin artmaya devam edeceğini öngörüyorsak yeni yazılım ihtiyacı da doğacak. Bu da ekosistem içinde bir potansiyeldir.”

SOSYAL MEDYAYI VERİMLİ KULLANMA TÜYOLARI

Sosyal medyanın e-ticarette verimli kullanılması hakkında tavsiyelerde de bulunan Ramsey Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Doğan, şu bilgileri verdi: “Türkiye nüfusunun yüzde 74’ü internet kullanıcısı. Yüzde 64’ü de sosyal medya kullanıcısı. Bir tüketici ortalama günde 3 saatini sosyal medyada geçiriyor. Dijital dünyada içerik çok önemli ama çok hızlı tüketiliyor. İnsanlar o kadar çok bilgiye maruz kalıyor ki, uzun süreli bir şey izlemeye tahammülleri pek yok. O yüzden sosyal medyada vermek istediğiniz mesajı en kısa sürede veriyor olmanız gerekiyor. Görsellik ve videolar çok önem kazanıyor. Sosyal medya, sadece e-ticaret satışı için kullanılmamalı. Aynı zamanda marka imaj çalışmaları için de tercih edilmeli. Tüketiciler diğer kullanıcıların sosyal medyada yaptığı yorumları da dikkate alıyor.”

DİJİTAL DÖNÜŞÜM SADECE E-TİCARET DEĞİL

Firmaların dijital dönüşümü doğru algılamasının da önemli olduğunu belirten Zeynep Doğan, “Dijital dönüşüm yalnızca e-ticaretmiş gibi algılanıyor. Oysa dijital dönüşüm, sadece e-ticaret kanalından satış değil, iş yapış şeklinin de dönüşmesi olarak algılanmalı” dedi.

e-ticarette de yol haritasının önemli olduğunu vurgulayan Doğan, “Uzun dönemli stratejiler ortaya konulmalı ve veriler iyi analiz edilmeli. Hedefin iyi bilinmesi ve ona göre bir yol haritası çizilmesi gerekiyor. Ekip çok önemli. Çalışma ekibinize gelişim alanları dışında inisiyatif veriyor olmak da çok önemli. Hedefe ekibinizle birlikte yürüyor olmanızdan emin olmalısınız” diye konuştu.

MÜŞTERİ TRENDLERİNDE DEĞİŞİM

Pandemi sürecinde müşteri trendlerinde de önemli değişiklikler görüldüğünün altını çizen Ferhat Zamanpur, “Bu süreçte herkesin geliri ciddi oranda etkilendiği için harcamalarda da değişimler yaşandı. Müşteriler eskisinden daha fazla fiyata odaklandı. Ayrıca daha sorumlu ve esnek bir tüketim oluştu. Bazı alanlarda satın almak yerine kiralamak da arttı. Yerli ve daha küçük işletme odaklı bir geçişin olduğunu da düşünüyorum. Yabancı markalar yerine yerli markalara biraz daha fazla odaklanıldı” diye konuştu.

DİJİTAL DÖNÜŞÜM ARTIK İŞ MUTASYONU

e-Ticarette Dijital Dönüşüm ve Dijital Dönüşüm Stratejileri Webinar’ı da İstanbul Ticaret Odası’nın youtube kanalından canlı olarak gerçekleştirdiği bir başka organizasyon oldu. Webinarda, Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Murat Levent Demircan sunum yaptı. Dijital dönüşümün iki temel prensibi olduğunu belirten Demircan, “Birincisi, işletmelerin aynı zamanda bir teknoloji firmasına dönüşmesi gerekiyor. İkinci prensip için işletmelerin herhangi bir dış etken beklemeden kendi kendilerini yok etmesi tabirini kullanıyorum. Burada kastettiğim şey, iş yapış tarzlarını değiştirmeleri gerektiği. Bunu bir iş mutasyonu olarak da adlandırabiliriz” diye konuştu.

Demircan, firmaların neden dijital dönüşümün içinde olması gerektiği konusunda ise şunları söyledi: “En önemli sebeplerinden biri, müşteri davranışlarındaki değişim ve nesillerin değişiyor olması. Y ve Z kuşağı ürün ve hizmetleri deneyimlemek istiyor. Deneyimlemekle de kalmıyor, hem başka kullanıcılarla hem de ürün ve hizmet aldığı işletmeyle paylaşmak istiyor. Firmaların kendi süreçlerini müşterilerin bu beklentilerine göre şekillendirmeleri gerekiyor.”

Demircan, ‘growth hacking’ terimiyle ifade edilen dijital büyüme stratejilerindeki 34 yöntem hakkında da ayrıntılı bilgi verdi.

20 Temmuz 2020 Pazartesi

Etiketler : Sektörel