Hatıralar, tarihi hadiseleri olduğu gibi nakleden eserler değildir, ancak Türk siyasi tarihini muhakeme ederken hadiselerin mümkün olduğu kadar vuzuha kavuşabilmesi, büyük ölçüde onların şehadetine bağlıdır. Bununla beraber Türk edebiyatı açısından da vazgeçilmez birer kaynak olan hatıralar, edebiyatçıların yetiştiği ortamların siyasi, sosyal ve kültürel zeminini bütün cepheleriyle tespit edebilmek ve onların meydana getirdiği edebi eserlere ve akımlara tam manasıyla vakıf olabilmek bakımından da büyük bir öneme sahiptir. Bu düşünceden hareketle, 1866’dan başlayarak 1908’e kadar devam eden yaklaşık yarım asırlık bir devreye, zaman zaman hissi de olsa ışık tutan ve 19. asrın ikinci yarısında devrin en tesirli yayın organı olan Basiret gazetesinin sahibi Ali Efendi’nin kaleme aldığı bu eser, üzerinde biraz çalışılarak hem orijinal dili ve üslubuyla hem de sadeleştirerek günümüz okuyucusuna kazandırıldı. Ali Efendi’nin bizzat yaşadığı veya şahit olduğu hadiseleri akıcı ve sade bir üslupla anlatan bu eser, gerçekte Sultan Abdülaziz, V. Murat ve II. Abdülhamid devrinde meydana gelen ve Osmanlı Devleti’ni alabora eden siyasi ve sosyal çalkantıların acı bir hikayesidir.
Basiretçi Ali Efendi
Kitabevi Yayınları
Bu ve benzeri tüm yayınlar için: www.kitapistanbul.org.tr @itokitapist