HABER: ŞEREF KILIÇLI
Hazır giyim sektörü 2018’de 9 milyar dolarlık örme, 6.3 milyar dolarlık da örülmemiş ürün ihracatı gerçekleştirdi. Sektör, pazar çeşitliliğini artırarak ihracatta daha büyük başarılar için hazırlık yapıyor. Bu kapsamda İTO Hazır Giyim ve Konfeksiyon Meslek Komitesi, Hazır Giyim Sektöründe UR-GE Projeleri konulu sektör toplantısı düzenledi. İhracatta atılabilecek yeni adımların değerlendirildiği toplantıya, İTO Meclis Başkanı Öztürk Oran, İTO Yönetim Kurulu Üyesi Servet Samsama da katıldı.
TARİHİ FIRSAT
Tekstil sektöründe yeniden bir canlanma yaşandığını belirten İTO Meclis Başkanı Öztürk Oran, sektörü şöyle değerlendirdi: “Çin ile rekabet için Avrupa’da sürekli fiyat kırmak sektöre çok zarar vermişti. Ancak şimdi yeni bir süreç yaşanıyor. Öyle ki Çin bizden kaliteli hazır giyim alıyor. Demek ki kalite bizim her zaman avantajımız. Ulusal markalarımız var fakat uluslararası marka sayısında eksikliğimiz var. Bu eksikliği gidermeliyiz. Moda ve tasarımla katma değeri yükselterek sektörü daha iyi yerlere getirebiliriz. Tekstilde yeniden bir tarihi fırsat geldi, bu fırsatı değerlendirmeliyiz.”
MALİYET AVANTAJI
Sektörün trendinin değiştiğini fakat gelecekte de etkin olacağını vurgulayan İTO Hazır Giyim ve Konfeksiyon Meslek Komitesi Başkanı ve Meclis Üyesi Şenol Aras ise e-ticaretin artık tüm sektörler için bir dünya gerçeği haline geldiğine dikkat çekti. Aras, şöyle devam etti: “Firmalar bu dönüşüm sürecine adapte olmaya çalışıyor. Diğer taraftan ihracatı artırmak için özel çalışmaların da yapılması gerekiyor.
Firmalar bu çalışmaları kendi başlarına yaptıklarında oldukça yüksek maliyetlerle karşılaşıyorlar. UR-GE ve kümelenme modeliyle bu maliyetleri aşağı seviyelere çekebiliyorlar.”
BAKANLIK DESTEĞİ YÜZDE 75
Hazır Giyim Sektöründe UR-GE Projeleri konulu toplantının açılış konuşmalarının ardından sektör mensupları, UR-GE projeleri, kümelenme modeliyle ihracatta yeni pazarlara girişteki devlet destekleri hakkında bilgi aldı. UR-GE projelerinde Ticaret Bakanlığı desteğinin yüzde 75 olarak tanımlandığına dikkat çekilerek, ihtiyaçların doğru tespit edilmesi için her firmaya özel çalışma yapıldığı belirtildi. Üç yıl olan proje süresinin başarı koşuluyla Bakanlık tarafından iki yıl daha uzatılabildiği de kaydedildi.