Hayabusa2’ye zor hedef: En küçük ve en zor asteroide inecek

Japonya’nın Hayabusa2 uzay aracının 2031’de ziyaret edeceği 1998 KY26 asteroidinin yalnızca 11 metre çapında ve 5 dakikalık dönüş periyoduna sahip olduğu belirlendi. Yeni ölçümler, iniş manevrasını planlayan ekip için daha zorlu bir görev profili ortaya koyuyor.

Giriş: 19.09.2025 - 10:16
Güncelleme: 19.09.2025 - 10:16
Hayabusa2’ye zor hedef: En küçük ve en zor asteroide inecek

Alicante Üniversitesi’nden Toni Santana-Ros liderliğindeki ekip, aralarında ESO’nun Şili’deki Çok Büyük Teleskobu’nun (VLT) da olduğu dünya çapındaki gözlemevlerinden alınan verilerle 1998 KY26’yı yeniden inceledi. Çalışma, asteroidin yaklaşık 11 metre çapında olduğunu ve önceki tahminlerin (30 m) neredeyse üçte biri kadar küçük kaldığını ortaya koydu. Dönüş periyodu için de tablo değişti: Daha önce 10 dakika sanılan değer, yeni analizlerle 5 dakika olarak hesaplandı. Santana-Ros, cisme ilişkin gerçekliğin ‘önceden çizilen resimden tamamen farklı’ olduğunun anlaşıldığını vurguladı.


BEŞ DAKİKALIK GÜN

Yeni rakamlar, Hayabusa2’nin yörüngeye girme ve olası bir iniş denemesini ciddi biçimde karmaşıklaştırıyor. ESO’dan gökbilimci Olivier Hainaut, daha küçük boyut ve daha hızlı dönüşün ziyaretin “hem daha ilginç hem de daha zorlu” olacağını gösterdiğini belirtti. Santana-Ros ise, “Bu asteroitte bir gün yalnızca beş dakika sürüyor” ifadesiyle yüksek dönme hızının operasyonel etkisini özetledi.


İNİŞE ZOR HEDEF

JAXA’nın uzay aracı Hayabusa2, 2020’de yaklaşık 900 metrelik Ryugu’dan örnek alıp Dünya’ya getirdikten sonra, elindeki yakıt olanaklarıyla görevini 1998 KY26’ya uzattı. Bu hedef, daha önceki cisimlerin boyutunun yalnızca bir kısmı olduğu için, küçük asteroitlere yönelik ilk kapsamlı keşif girişimlerinden biri olacak. Ancak KY26’nın uzay aracına yakın ölçekte küçük olması, yörüngeleme ve hassas iniş planlarını alışılmış sınırların ötesine taşıyor.

Hayabusa2’ye zor hedef: En küçük ve en zor asteroide inecek


KÜÇÜK AMA ÖĞRETİCİ

Gözlemler, KY26’nın parlak bir yüzeye sahip olabileceğine ve katı kaya yapıda olma ihtimaline işaret ediyor; yine de gevşek bağlı bir ‘moloz yığını’ olması olasılığı da masada. Santana-Ros, on metrelik sınıfta ilk kez bu kadar ayrıntı sağlanabildiğini, bu sayede gelecekte benzer cisimlerin de yer tabanlı teleskoplarla karakterize edilebileceğini vurguladı. Hainaut ise bu yeteneğin yalnızca bilimsel değil, gezegen savunması açısından da kritik olduğunu hatırlattı: 2013’te Rusya üzerindeki Çelyabinsk olayı, KY26’dan biraz daha büyük bir cismin etkisini göstermişti. Bu ölçekteki nesnelerin özelliklerini belirleyebilmek, olası tehditlere hazırlık için önemli kabul ediliyor.


TELESKOPLA ZAMANLAMA YARIŞI

Sönük ve küçük oluşu nedeniyle KY26’yı izlemek, Dünya’ya görece yakın geçiş anlarını kollayan sabırlı kampanyalar gerektirdi. VLT gibi büyük açıklıklı teleskoplar, yeterli sinyal elde edebilmek için uygun geometrilerde devreye sokuldu. Elde edilen veriler yalnızca boyut ve dönme hızını netleştirmekle kalmadı; yüzey parlaklığı ve olası iç yapı hakkında da ilk ipuçlarını sağladı.

Hayabusa2’ye zor hedef: En küçük ve en zor asteroide inecek


MADENCİLİK VE KEŞİF PENCERESİ

Santana-Ros, bu tekniklerin ileride asteroit keşfi ve hatta asteroit madenciliği planlarını etkileyebileceğini belirtiyor. Zira metre–onlarca metre ölçeğindeki cisimleri uzaktan karakterize edebilmek, hangi hedeflerin kaynak açısından anlamlı ve operasyonel olarak erişilebilir olduğunu erken safhada tartmaya imkân veriyor. Hayabusa2’nin 1998 KY26’ya uçuşu, bu ölçek sınıfındaki cisimlere yönelik ilk saha testi olarak, mühendislik ve bilim topluluğu için referans bir görev niteliği kazanıyor.