Küresel piyasalar, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) 9-10 Aralık'ta yapacağı faiz toplantısına kilitlenmiş durumda. Ay içinde yüzde 30'lara kadar gerileyen faiz indirimi beklentileri, Fed üyelerinden gelen güvercin tondaki açıklamalar ve zayıf gelen ekonomik verilerin ardından yüzde 80'lerin üzerine tırmandı. Analistler, hükümet kapanması nedeniyle veri akışının aksadığı bir ortamda Fed'in ‘tarihin en sisli toplantılarından birini’ yapacağını belirtirken, 25 baz puanlık bir indirimin artık masadaki en güçlü senaryo olduğu konusunda birleşiyor. Gözler şimdi, faiz kararı ile Fed Başkanı Powell'ın vereceği mesajlara ve 2026 yılına ilişkin faiz patikasını gösterecek olan projeksiyonlara çevrildi.
OY ÇOKLUĞUYLA İNDİRİM
Ekonomist Hikmet Baydar, Fed'in faiz kararına ilişkin ciddi fikir değişikliklerinin yaşandığı bir dönemde olunduğunu belirtti. Faiz indirim beklentisinin yüzde 90'lardan yüzde 40'lara kadar indiğini, son verilerle birlikte ise yeniden yüzde 80 seviyesine çıktığını kaydeden Baydar, “Dolayısıyla Fed faiz kararı oy birliğiyle olmasa bile oy çokluğuyla 25 baz puan indirim şeklinde gelecek gibi görünüyor” dedi.

YENİ BAŞKANLA DEĞİŞİM
Baydar, Fed Başkanı Powell'ın görev süresi dolduktan sonra yerine gelecek kişinin Başkan Trump ile daha uyumlu olacağını ve bu durumun Fed'i daha güvercin bir tavra itebileceğini ifade etti. Perakende satışların beklenti altı artması ve üretici enflasyonunun yüzde 2.7’de kalmasının, Fed’in daha gevşek bir çizgiye kayabileceği beklentisini güçlendirdiğini belirten Baydar, CME FedWatch verilerine göre indirim olasılığının yüzde 50'lerden yüzde 84'e sıçradığını ve altındaki tutunmanın sebebinin de bu olduğunu vurguladı. Fed'in faiz kararının yanı sıra yapacağı açıklamaların ve vereceği mesajların da önemli olacağını belirten Baydar, “Bu durumda faiz patikasını gevşetme ihtimali -eğer veriler izin verirse- 2026 yılı için 3.25-3.75 bandına kadar indirebilir” değerlendirmesini yaptı.
EN SİSLİ TOPLANTI
İnfo Yatırım-Yatırım Danışmanı Tunç Safa Altunsaray, Fed'in en çok dikkat ettiği veriler arasında istihdam, enflasyon ve işsizliğin yer aldığını belirterek, istihdam ve işsizlikte bozulmalar görüldüğünde Fed'in istatistiksel olarak faiz indirimleri yaptığını hatırlattı. Eylül ayı istihdam verisinin beklenti üzeri gelmesine rağmen işsizlik verisinin son dört yılın en yüksek seviyesine ulaştığına dikkat çeken Altunsaray, “Ekim ayına ait verilerinin yayınlanmayacağı açıklanmıştı ve kasım ayı verileri de Fed toplantısı sonrası açıklanacak. Tüm bunları birleştirdiğimizde belki de Fed tarihin en sisli havasında, verilerden yoksun olarak toplantısını gerçekleştirecek” dedi.

ABD ekonomisinin ana sektörlerinde yavaşlama olduğunu, şirket iflasları ve işten çıkarmaların devam ettiğini belirten Altunsaray, bu tabloyu ve bozulma ihtimallerini göz önüne alarak aralık ayında 25 baz puanlık bir faiz indirimi görüleceğini düşündüğünü ifade etti. Altunsaray, “2026 yılında da bu indirimler devam edecektir” diye ekledi.
YAPI DEĞİŞİYOR
Powell'ın görev süresinin bitmesi ve Bostic'in emekli olacak olmasıyla Fed'in 2026 yılında yeni atanacak üyeler ve başkan ile daha güvercin olmasının beklenebileceğini kaydeden Altunsaray, 1 Aralık itibarıyla bilanço küçültmesinin durdurulmasının ardından Fed'in piyasaya yavaş yavaş likidite enjekte etmeye başladığını belirtti. Altunsaray, “Özetle Fed yapı değiştiriyor ve hem faiz indirimleri hem de kademeli olarak parasal gevşemeye geçmesini bekleyebiliriz” değerlendirmesinde bulundu.
GELİŞEN PİYASALAR İÇİN POZİTİF
Fed'in faiz indirimi ve parasal gevşemeye geçmesinin gelişmekte olan ülkelerin borsalarına olumlu yansıyacağını ve bu ülkelerin merkez bankalarının faiz indirimleri için elini rahatlatacağını söyleyen Altunsaray, bu durumun istatistiksel olarak daha önceki örneklerde de görüldüğünü vurguladı. Altunsaray ayrıca, Fed'in bu adımlarının dolar endeksini (DXY) güçsüzleştireceği için kıymetli madenler tarafına da olumlu yansımasının beklenebileceğini sözlerine ekledi.
ARALIKTA 25 BAZ PUAN İNDİRİM BEKLENTİSİ GÜÇLENDİ
Gedik Yatırım-Yatırım Danışmanlığı Müdür Yardımcısı Onurcan Bal, Fed'e ilişkin faiz indirimi beklentilerinin kasım ayında dalgalı bir seyir izlediğini belirtti. Ay içinde şahin tonda açıklamalar ve Fed tutanaklarındaki görüş ayrılıkları nedeniyle indirim ihtimalinin yüzde 35'lere kadar gerilediğini hatırlatan Bal, ancak ayın son bölümünde gelen ılımlı açıklamalar ve zayıf verilerle beklentinin yeniden yüzde 80'lere ulaştığını kaydetti.
Bal, “Toplantıya kadar beklentileri zayıflatacak bir veri akışı görmezsek, Fed’in aralık toplantısında 25 baz puanlık bir indirimi gündeme alabilme ihtimalini biz de değerlendiriyoruz” dedi.

2026 FAİZ PATİKASI
Aralık toplantısında faiz kararından daha önemli unsurların da olduğunu vurgulayan Bal, Fed Başkanı Powell'ın konuşmasındaki tonlamanın ve alt metinlerin son derece kritik olacağını söyledi. Bal, ayrıca ikinci önemli unsurun ise Fed üyelerinin gelecek yıla ilişkin faiz indirimi beklentilerini gösterecek olan noktasal grafikler olacağını belirtti.
Fed'in 2026'da izleyeceği yol için ise Bal “İstihdam piyasasındaki zayıflama devam ederse, Fed önümüzdeki yıl için 75 veya 100 baz puan gibi rakamlarda bir indirim yapabilir. Piyasalar şu anki durumda 2026 yılı için 75 baz puanlık, toplamda yani 25'er baz puandan 3 faiz indirimi, toplam 75 baz puan indirim öngörüyor. Ama istihdam piyasasındaki zayıflık durulursa, işte enflasyon tarafında yukarı yönlü riskler vesaire gündemde kalmaya devam ederse iki faiz indirimi, toplamda 50 baz puan gibi bir rakam da görebiliriz. Noktasal grafiklerde üyelerin dağılımının da ağırlıklı olarak 50 ila 100 aralığında, ortalamasının 75'ler civarında oluşabileceğini düşünüyoruz. Burada özellikle ABD ekonomisinin gidişatı ve veriler bu hususta belirleyici olacak.”
VARLIK ALIMLARI İÇİN 'RESESYON' ŞART
Fed'in bilanço küçültmesini durdurduğunu, ancak yeniden varlık alımlarına başlamasının beklenmemesi gerektiğini belirten Onurcan Bal, bu tür bir hamlenin, ekonomide resesyon gibi ciddi bir bozulma durumunda gündeme gelebileceğini söyledi. Bal, “Fed şu an faiz indiriyor ama enflasyon tarafındaki risklere de dikkat çekiyor. O yüzden Fed henüz böyle genişlemeci bir yola girmiş değil. Sadece enflasyon düştükçe para politikasını normalleştiriyor” dedi.
TÜRKİYE'YE YABANCI İLGİSİ
Onurcan Bal, Fed'in yanı sıra İngiltere Merkez Bankası'nın da faiz indirimlerine devam etmesinin beklendiğini belirtti. Küresel çapta faiz oranlarının düşmesinin gelişmekte olan ülkeler için destekleyici olacağını kaydeden Bal, “Türkiye'nin kendi hikayesi de önemli. İçsel gelişmelerin yanında dezenflasyon sürecinin korunmasını ve Merkez Bankası'nın 2026'da faizleri kademeli olarak aşağı indirmesini bekliyoruz. Böyle bir tabloda, destekleyici küresel koşullarla birlikte Türkiye'ye yönelik yabancı ilgisi de devam edebilir düşüncesindeyiz” ifadelerini kullandı.
DEĞERLİ METALLERE İLGİ SÜREBİLİR
2025 yılının altın ve gümüş gibi değerli metallerin yılı olduğunu ve çok ciddi bir ralli yaşandığını hatırlatan Bal, 2026'da da Fed'in faiz indirimlerine devam etmesiyle bu ilginin korunmasını beklediklerini belirtti. Ancak Bal, bu yılki rekor getirilerin benzerinin gelecek yıl beklenmesinin rasyonel olmayacağı uyarısında bulunarak, “Bu yılki kadar bir getiri beklememekle birlikte 2026 yılında da değerli metallere yönelik ilginin korunabileceğini biz de değerlendiriyoruz” diye konuştu.