ABD Başkanı Donald Trump’ın, küresel dengeleri değiştiren politikası, Avrupa Birliği’ni ve onun ticaret partneri Türkiye’yi de etkiliyor. Küresel ticarette oluşan yeni dengeler Gümrük Birliği’nin güncellenmesi için fırsat kapısını araladı.
Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasında 1996’da yürürlüğe giren Gümrük Birliği, artık çağın şartlarına ve tarafların ekonomik ihtiyaçlarına cevap vermekten uzak. Gümrük Birliği’nin güncellenmesi için 2014’ten bu yana girişimlerde bulunan Türkiye, hızlı değişen küresel dengelere bağlı olarak bu yıl bir fırsat kapısı araladı.
Covid-19 salgını, Rusya-Ukrayna savaşının olumsuz etkileri ve Çin firmalarının agresif hareketleri sebebiyle birçok sektörde zor bir döneme giren AB ekonomileri, Donald Trump ile birlikte değişen ABD dış politikası sebebiyle de stresli günler yaşıyor. Bu gelişmeler, AB ile ilişkilerde Türkiye için birçok fırsatı da beraberinde getiriyor.
AB’NİN GÜÇLÜ SEKTÖRLERİ NE OLACAK?
Otomotiv ve ilaç başta olmak üzere Avrupa’nın birçok güçlü sektörü üzerindeki baskı artıyor. Meksika’daki fabrikalarda üretilen Alman markalı otomobiller ve İrlanda üretimi ilaçlar, ABD pazarında yüksek vergilerle karşılaşacak.
TÜRKİYE İLE İLİŞKİLER NASIL ETKİLENECEK?
Uluslararası ilişkilerde tansiyonu yükselten açıklamalar art arda gelirken, AB ülkeleri Batı’dan ABD’nin, Doğu’dan Çin’in baskısını daha fazla hissediyor. Bu şartlar altında Avrupa Birliği’nin tam üyesi olmasa da Gümrük Birliği sebebiyle ticaret ortağı olan Türkiye’nin önemi arttı. Finansal Times gazetesinde yer alan analize göre Trump’ın politikaları, AB’nin güvenlik ve dış politika stratejilerini gözden geçirmesine neden oluyor. Bu da Türkiye ile daha derin bir işbirliği potansiyelini ortaya çıkarıyor.
KRİTİK TOPLANTI NİSANDA
Yaşanan gelişmeler, AB ile Türkiye arasındaki Gümrük Birliği’nin güncellenmesini zorunlu hale getiriyor. Sanayi ürünleri ve işlenmiş tarım ürünleri ile sınırlı olan Gümrük Birliği’nin güncellenmesi, ‘modernizasyon’ kelimesiyle de ifade ediliyor.
Gümrük Birliği’nin modernizasyonu kapsamında; tarımın diğer ürünleri, hizmetler sektörü, e-ticaret ve yeşil dönüşüm gibi alanların da dahil edilmesi ve mevzuatta uyum sağlanması gerekiyor. Önümüzdeki ay yapılacak AB-Türkiye Yüksek Düzeyli Ekonomi Diyaloğu toplantısında bu konular gündeme gelecek.
MÜZAKERELERİ DE ETKİLEYECEK
AB, Türkiye ile ilişkilerini etkileyen birçok konuda ‘Kıbrıs’ kartını masaya sürüyor. Hatta bazı ticari kolaylıkların sağlanmasında ve vize konusundaki taleplere yaklaşılmasında Türkiye’nin bu ‘sorunu’ çözmesi isteniyor. Ancak, artık müzakere masasını etkileyen başka etkenler öne çıkıyor.
En başta Donald Trump’ın yeni tarifeleriyle küresel ticaret sisteminde belirsizlikler ekonomileri endişelendiriyor. Avrupa basınına yansıyan analizlere göre bu durumun, AB’nin ticaret ortaklarıyla ilişkilerini ve küresel tedarik zincirlerini olumsuz yönde etkilemesi bekleniyor. Değişen şartların ve yeni denklemlerin artık AB ile Türkiye arasındaki hemen her türlü müzakerenin seyrini etkileyeceği değerlendiriliyor.
YAPISAL KUSURLAR VAR
AB ile 1995 yılında 27 milyar dolar olan ticaret hacmi, 2024 sonunda 220 milyar dolara ulaştı. Ticaret Bakanı Ömer Bolat, “Türkiye’nin AB’ye tam üyeliğine kadar geçici bir düzenleme olarak tasarlanan Gümrük Birliği’nin mevcut yapısının kalıcı yapısal kusurlara sahip olduğu bir gerçek” diyerek, mevcut duruma dikkat çekti. Bolat, kapsamın genişletilmesi konusunda da “Güncelleme sürecinde Gümrük Birliği’nin hizmetler ve dijital ticaret gibi yeni alanlara genişletilmesi lazım. Yeşil ve dijital dönüşümde işbirliğinin derinleştirilmesi gerekiyor” dedi.
MODERNİZASYON DOSYASINDAKİ BAŞLIKLAR
Gümrük Birliği’nin modernizasyonu çalışmalarında önemli başlıklar şunlar:
Kapsam: Tarım, hizmetler ve kamu alımlarının da Gümrük Birliği kapsamına alınması öngörülüyor.
Teknik engeller: Taşıma kotalarıyla ilgili yeni atımlar atılması, ticarette vize engelinin kaldırılması talep ediliyor.
Fikri ve sınai mülkiyet: Patent, marka ve tasarım hakları konularında daha pratik bir işleyiş ve daha etkin korunma hedefleniyor.
Ticaret politikalarında uyum: Türkiye, AB’nin üçüncü ülkelerle yaptığı ticaret anlaşmalarına dahil edilmiyor. Türkiye’nin de bu süreçlere dahil edilmesi amaçlanıyor.
Mevzuat uyumu: Devlet yardımları rejiminin AB müktesebatı ile tam uyumlu hale getirilmesi bekleniyor. Böylece rekabet koşullarının iyileştirilmesi hedefleniyor.
Kurumsal yapı: Gümrük idarelerinin kapasitesinin artırılması, bilgi teknolojileri altyapısının geliştirilmesi ve denetim mekanizmalarının etkinleştirilmesi görüşülüyor.
AB, TEDARİK GÜVENLİĞİNİ DÜŞÜNECEK
İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Genel Sekreteri Doç. Dr. Çiğdem Nas, politikalar değişirken, AB’nin ekonomik güvenliğini koruma ihtiyacına dikkat çekti. Doç. Dr. Nas, “AB’nin ekonomik güvenliği ve stratejik özerkliğinin güçlendirilmesi için yakın ticari partnerleri ile ortaklıkların geliştirilmesi, yeni ticaret anlaşmaları yapılması, müzakereleri devam edenlerin sonuçlandırılması ve var olan ticari ortaklıklarının güçlendirilmesi gereklidir” dedi.
İKV Genel Sekreteri Doç. Dr. Çiğdem Nas, "Trump dönemi ABD ticaret politikasının getirebileceği ticaret savaşlarından kaçınmak ve tedarik zincirlerinin güvenliğini sağlamak için ticari ortaklarla ilişkilerin sorunlardan arındırılması ve derinleştirilmesi önem taşıyor” dedi.
Doç. Dr. Çiğdem Nas, İstanbul Ticaret’e şu değerlendirmeyi yaptı: “Gümrük Birliği’nin düzgün işleyişini aksatan tarife dışı engeller, ulaştırma kotaları gibi sorunların çözümlenmesi, Gümrük Birliği ilişkisinin önemli unsurlarından biri olan uyuşmazlıkların çözüm mekanizmalarının güçlendirilmesi ve Gümrük Birliği’nin yeni alanları kapsayacak şekilde genişletilmesi Türkiye’nin AB tedarik zincirlerindeki rolünü daha güvenli hale getirecektir. AB’ye en yakın üretim üssü olarak Türkiye’nin sağladığı ticaret ve yatırım imkanlarının daha fazla kullanılması ABD tarifeleri ve Çin’in ticareti bozucu damping ve sübvansiyonları karşısında AB pazarının güçlenmesi ve AB’nin ticari aktör olarak ağırlığının artmasına yol açacaktır.”
Avrupa Komisyonu yetkilileriyle, ticaret engelleri konuşuldu.
Üçüncü Yüksek Düzeyli AB-Türkiye Ticaret Çalışma Grubu toplantısı, geçen hafta İstanbul'da gerçekleştirildi. Avrupa Komisyonu Ticaret Genel Müdürü Sabine Weyand, Ticaret Bakan Yardımcısı Mustafa Tuzcu, ve AB Türkiye Büyükelçisi Thomas Ossowski’nin katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda, taraflar gündemdeki ticaret engellerini konuştu ve olumlu gelişmeleri not edip, temiz sanayi dönüşümü ve dijital ticaret gibi yeni işbirliği alanlarında beraber çalışmayı taahhüt etti.