Türkiye’nin hava gücü modernizasyonunda kritik eşik aşılırken, Birleşik Krallık ile imzalanan Eurofighter Typhoon tedarik anlaşmasının, yalnızca uçak alımı değil; eğitim, lojistik, yazılım ve sanayi işbirliği gibi çok boyutlu bir paket olduğu belirtiliyor. Baykar’ın TB2, TB3, AKINCI ve KIZILELMA platformlarının seri üretim ve küresel ihracat başarısıyla birleştiğinde ise Ankara’nın bölgesel hava gücü pozisyonu daha belirgin hale geliyor.

HAVA ÜSTÜNLÜĞÜ DENGESİ DEĞİŞİYOR
Türkiye, Ege ve Doğu Akdeniz’den Suriye hattına uzanan rekabet alanlarında yeni bir hava muharebe mimarisine geçiyor. TB2’nin Karabağ ve Ukrayna’daki etkinliği, AKINCI’nın 40 bin feet’te 24 saat görev yapabilmesi ve KIZILELMA’nın beşinci nesil savaş uçaklarıyla ortak operasyon kabiliyeti yeni nesil insansız hava araçlarında Türkiye lehine yeni bir denge oluşturuyor.

Uzmanlara göre Eurofighter Typhoon’un:
– Art yakıcı kullanmadan süpersonik seyir (supercruise),
– Yüksek manevra kabiliyeti,
– 55 bin feet’te kesintisiz performans gibi üstünlükleri; Bayraktar TB2’nin düşük maliyet–yüksek etkinlik modeli, AKINCI’nın 1,5 ton mühimmat kapasitesi ve KIZILELMA’nın stealth muharip konseptiyle birleştiğinde çok katmanlı harekât üstünlüğü sağlıyor. Türkiye’nin 44 Typhoon, 100+ TB2/TB3, 40+ AKINCI ve ilk aşamada 20 KIZILELMA’yı envantere katmasıyla bölgesel hava üstünlüğünde yeni bir eşik aşılacak.
F-35 SONRASI BOŞLUĞU DOLDURAN HAMLE
Türkiye’nin F-35 programından çıkarılmasıyla ortaya çıkan modern uçak boşluğu, F-16 Blok-70 ile kısmen kapatılmıştı. Eurofighter Typhoon tedariki ve, 5. nesil savaş uçağu KAAN'ın geliştirilmesi, Bayraktar İHA ailesinin genişleyen kapasitesi ise Türkiye’yi tekrar dördüncü, beşinci ve insansız altıncı nesil segmentlerinde üst sıralara taşıyor. Meteor, Storm Shadow, SOM-J, MAM-L, Bozok ve KIZILELMA’ya özel mühimmat entegrasyonları sayesinde Türk Hava Kuvvetleri:
– Uzaktan angajman,
– Hassas taarruz,
– Asimetrik caydırıcılık,
– Otonom–insansız ortak operasyon alanlarında belirgin üstünlük elde edecek.
AVRUPA GÜVENLİK MİMARİSİ İLE UYUM
Tedarik modelinin BAE Systems, MBDA ve Baykar üzerinden sanayi işbirliği içermesi, Türkiye–Birleşik Krallık ilişkilerinde stratejik güveni artırıyor. Bu entegrasyonun KAAN programına, yerli mühimmat geliştirme süreçlerine ve NATO’nun ortak mimari sistemlerine teknik katkı sunması bekleniyor. Yunanistan’ın itirazlarına rağmen Türkiye’nin Avrupa Güvenlik Mimarisi'nde (SAFE) daha etkin bir pozisyona geçebileceği değerlendiriliyor.

2030 SONRASI TÜRK HAVA KUVVETLERİ MİMARİSİ
Türkiye’nin yeni hava gücü projeksiyonu şu yapı üzerine kuruluyor:
– Eurofighter Typhoon: 4,5’inci nesil hava üstünlüğü
– F-16 Blok-70: Modernize çok rollü platform
– KAAN: Stealth beşinci nesil hava hakimiyeti
– Bayraktar TB2/TB3: Taktik seviye İHA/SİHA
– AKINCI: Stratejik ağır yük TİHA
– KIZILELMA: İnsansız muharip uçak, altıncı nesil konseptin öncüsü
KAAN’ın envantere girmesiyle Türkiye beşinci nesil jet ligine resmen dahil olacak. Eurofighter geçiş omurgası olurken, KIZILELMA otonom muharebe kabiliyetiyle yeni doktrinin en caydırıcı unsurlarından biri haline gelecek. Bayraktar ailesinin ihracat başarısı ise hava gücünün bölgesel etkisini daha da genişletecek.