Uluslararası Uzay İstasyonu (ISS), yirmi yılı aşkın süredir insanlığın yörüngedeki bilimsel üssü konumunda. Ancak bu on yılın sonunda ISS’nin görevini tamamlaması bekleniyor. Devasa yapı, kontrollü bir şekilde yörüngeden çıkarılacak ve güvenli bir inişle ıssız bir okyanusa yönlendirilecek. Bu görevde, SpaceX'in geliştirmekte olduğu özel bir araç kullanılması planlanıyor.
TİCARİ UZAY ÇAĞI
ISS sonrası dönemde uzaydaki insan varlığını sürdürme planları artık yalnızca devlet destekli projelere dayanmıyor. ESA, ticari uzay istasyonlarıyla yeni bir dönemin kapısını aralıyor. Bu kapsamda, Jeff Bezos'un sahibi olduğu Blue Origin ile önemli bir Mutabakat Muhtırası (MoU) imzalandı. Anlaşma, Blue Origin’in planladığı ticari uzay istasyonu Orbital Reef’in Avrupa tarafından potansiyel kullanımı üzerine odaklanıyor.
AVRUPA'DAN GÜÇLÜ KATKI
ESA, Orbital Reef üzerinden Avrupa’dan kargo ve insan taşımacılığına dair olasılıkları değerlendiriyor. Ayrıca Avrupa’nın, küçük alt sistemlerden tam modüllere kadar farklı seviyelerde katkı sağlayabileceği belirtiliyor. Anlaşmanın bir diğer tarafı olan Thales Alenia Space, Avrupa endüstrisinin bu projede aktif rol almasını hedefliyor. ESA’nın, uzay istasyonuna erişim sağlayacak gelecekteki Avrupa ticari hizmetlerini de araştırdığı ifade ediliyor.
KISA GÖREVLER, BÜYÜK VERİM
ESA, bu yeni yaklaşımları test etmek için özel astronot görevlerinden de faydalanıyor. Örneğin, 2024’te Ax-3 görevi kapsamında İsveçli astronot Marcus Wandt ISS’ye gönderilmişti. 2025’te Ax-4 görevinde ise Polonyalı yedek astronot Sławosz Uznański-Wiśniewski'nin katılması planlanıyor. Bu kısa görevler, bilimsel araştırmalara odaklanma şansı sunduğu için oldukça değerli kabul ediliyor.
ORTAKLIK VE REKABET DENGESİ
Blue Origin dışında ESA, geçtiğimiz yıl ticari uzay istasyonu Haven-1 üzerinde çalışan Vast şirketiyle de benzer bir mutabakat imzalamıştı. NASA ise Starlab gibi çok sayıda özel uzay istasyonu projesine doğrudan destek veriyor. Öte yandan SpaceX, halihazırda ISS’ye mürettebat ve kargo taşımasında baskın bir rol üstleniyor. Şirket ayrıca Ay görevlerine ve uzun vadede Mars kolonizasyonuna yönelik iddialı planlarını sürdürüyor.
ESA’nın bu çok yönlü stratejisi, hem özel sektörle iş birliği hem de kendi otonom kapasitesini artırma yoluyla Avrupa'nın uzaydaki rolünü daha da güçlendirmeyi hedefliyor.