Sanyiden lojistiğe en önemli enerji kaynaklarından biri olan doğalgaz, ülke ekonomileri için de kritik öneme sahip. Birçok ülkede doğalgaz, endüstriyel üretimde kullanılan enerjinin belkemiğini oluşturuyor. Karbon emisyonunu azaltmaya yönelik hedefler katı kurallar getirse de doğalgaz, enerji menüsündeki payını koruyor. Bununla birlikte Rusya-Ukrayna savaşıyla patlak veren enerji krizi ve devamında Rusya’ya yönelik ambargo kararları, en büyük tüketicileri menüyü değiştirmeye zorladı. Devreye ABD Başkanı Donald Trump’ın beklenmedik kararları da girince, diplomatik ilişkilerde olduğu kadar enerjide de değişim kaçınılmaz hale geldi.
SANAYİDE BÜYÜK İHTİYAÇ
Avrupa Birliği, üye ülkelerin tamamı dahil edildiğinde dünyanın en büyük doğalgaz ithalatçısı. Geçtiğimiz yıl doğalgaz talebi 330 milyar metreküp olan AB’de enerji tüketiminin yüzde 20’sini doğalgaz oluşturdu. Bu gazın da yüzde 25’i sanayide kullanıldı.
Savaş öncesinde (2021) doğalgaz ihracatının yüzde 45’ini Rusya’dan yapan AB, geçen yıl bu oranı yüzde 18’e çekti. Gerek ABD Başkanı Donald Trump’ın baskıları, gerekse Ukrayna’yı desteklemeye yönelik kararlar sebebiyle bu oran artık sıfıra indirilecek. Denize kıyısı olmayan üyelere sağlanacak esneklik dışında AB artık başka tedarikçilere yönelecek.
Ancak AB’nin bu kararının ardından Rus gaz şirketi Gazprom’dan bir açıklama yapıldı. Gazprom’un Başkanı Aleksey Miller açıklamasında, “Kışın nasıl geçeceğini bilmiyoruz. Eğer soğuk bir kış dönemi geçerse, Avrupa doğalgaz pazarında sorunlar yaşanabilir” dedi.
Miller ayrıca, “Bölgesel açıdan konuşursak, şüphesiz, çok yakın gelecekte gaz piyasasının mimarisi, en büyük gaz üreticisi Rusya ve en büyük gaz tüketicisi Çin tarafından belirlenecektir” diye konuştu.
Nitekim Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) raporları da bu yönde veriler içeriyor. IEA’ya göre Asya’daki gelişmekte olan piyasalar ve ekonomiler, 2024’te ek gaz talebinin yaklaşık yüzde 40’ını oluşturdu.
2050’DE PAYI YÜZDE 26 OLACAK
Öte yandan, Avrupa’da doğalgaz kullanımı son 30 yılın en düşük seviyesine inse de doğalgazın etkinliği sürecek. Gazprom’un Başkan Yardımcısı Oleg Aksyutin, doğalgazın küresel enerji tüketimindeki payının 2050 itibarıyla yüzde 26 seviyesinde olacağı öngörüsünü paylaştı. Bu durumda hem diğer boru hatlarının hem de tedarikçi ve dağıtıcı ülkelerin önemi daha da artacak. Buna göre Türkiye kritik potansiyele sahip ülkelerden biri. Kaynak çeşitliliğine sahip olan Türkiye, Avrupa için de tedarikçi ülke olma imkanını elinde bulunduruyor. Enerjide kartlar yeniden dağıtılırken, Türkiye’nin eli güçlenecek.

BORU HATLARININ AVANTAJI
Son yıllarda enerji kaynaklarını çeşitlendiren ve kendi rezervlerini çıkarmaya başlayan Türkiye, enerji sahnesinde birkaç adım öne çıkacak. Kuzey Akım Boru Hattı devre dışı kalmış olsa da Rusya, iki boru hattıyla Türkiye üzerinden gaz sevkiyatı yapma imkanına sahip. Türkiye, ayrıca Azerbaycan’dan gelen gaz ve Türkmenistan başta olmak üzere Hazar’ın doğusundan yeni coğrafyalara uzanan enerji koridoru için en güvenilir ülke. Diğer yandan, çevre ülkelerle yapılan yeni anlaşmalar ve arama çalışmalarıyla güneydeki enerji kaynaklarının da sisteme dahil olması halinde Türkiye’nin eli daha da kuvvetlenecek. İran gazının ardından Suriye, Irak ve Körfez üzerinden Türkiye’ye uzanması planlanan yeni boru hatları, Türkiye’yi gazın ‘toplanma’ ve ‘dağıtılma’ merkezi haline getirecek.
KARADENİZ’DE POTANSİYEL BÜYÜK
Bir diğer gelişme ise Karadeniz’de yaşanıyor. Sakarya açıklarından çıkardığı gazı milyonlarca haneye ulaştıran Türkiye, Karadeniz’in potansiyelini daha fazla kullanacak. Sakarya Gaz Sahası’nda günlük üretim kapasitesi yaklaşık 10 milyon metreküp seviyesinde seyrediyor. 2026 yılında Sakarya Gaz Sahası’nda günlük 20 milyon metreküp gaz üretilecek. Böylece yıllık toplam üretim 7 milyar metreküple tüketimin yüzde 15’ine yaklaşacak.
MEVZUATA İHRACAT RÖTUŞU
Sakarya ve çevresindeki doğalgaz rezervinin geri kalanının ekonomiye kazandırılması için de yeni çalışmalar yapılıyor. Karadeniz gazının ihraç edilebilmesi için de mevzuat değişecek.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), doğalgaz piyasasına ilişkin taslak yönetmelikler için geçen hafta görüşleri topladı. Mevzuattaki değişiklikle Karadeniz gazının, boru hattı veya LNG olarak ihraç edilmesinin önü açılacak. Türkiye’de bu şekilde doğalgaz ticaret hacmini büyütme, depolama hacmini artırma, iletim sistemini (boru hatlarını) geliştirme yönünde de ilerlemeler yaşanacak. Ayrıca yüzen LNG tesisleri ve birden fazla ülke için tek lisans uygulaması da yürürlüğe girecek.

BÖLGESEL ENERJİ ÜSSÜ
Bu yüzyılın başında Türkiye’nin enerji stratejisinin en önemli unsurlarından olan Doğu-Batı Enerji Koridoru, artık haritanın sadece bir bölümünü oluşturuyor. Türkiye, Karadeniz, Akdeniz ve Orta Doğu’daki gelişmeler, Hazar’ın doğusu, Doğu Afrika kıyıları ve Güney Doğu Asya ülkelerine uzanan yeni anlaşmalarla bölgesel enerji üssü olma yolunda ilerliyor.
PİYASADA SÖZ SAHİBİ OLACAK
Bu adımlar, boru hatları ve yerli kaynaklarla tedarik imkanını güçlendiren Türkiye’ye, ihracatta ve fiyat etkinliğinde de yeni pozisyon kazandıracak.
Hem gaz hem sıvılaştırılmış olarak tedarik imkanlarını çeşitlendiren Türkiye, büyüyen depolama kapasitesiyle de kritik zamanların güçlü ülkesi olacak. Kendi ihtiyacından fazlasını ihraç etme imkanına sahip olacak Türkiye, diğer bölgelerdeki kriz durumlarında hem kritik tedarikçi hem de fiyat belirleyici olabilecek.
TÜRKİYE LİKİT FİYATLAMA MERKEZİ OLACAK
Önceki ay ABD’de yapılan temaslarda gündem enerji oldu. Görüşmelerde 43 milyar dolarlık enerji anlaşmasına imza atıldı. Türkiye’nin enerjiye ihtiyacı olduğunu ve enerji kaynağını nerede ekonomik bulursa oradan temin edeceğini belirten Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, “ABD gazı da ucuz kaynak. 2027 sonrasında, kendi ürettiğimiz gazdan ve Türkmen gazından sonra en ucuz gazı ABD’den alacağız” dedi. Dünyada doğalgaz likit fiyatlamasının yapıldığı dört merkez olduğunu belirten Bayraktar, Türkiye’nin 5. likit doğalgaz fiyatlama merkezi haline geleceğini söyledi. Bayraktar, “Japonya’da 1000 metreküp gazın fiyatı 413 dolar, Avrupa’da 404 dolar, Birleşik Krallık’ta 391 dolar, ABD’de 103 dolar. Rusya, Türkmenistan, Azerbaycan ve İran’dan alabildiğimiz her yerden gazı almak durumundayız” diye konuştu.

TÜKETİM ARTIŞI SÜRECEK
ABD’deki Enerji Enformasyon İdaresi tarafından yayımlanan Uluslararası Enerji Görünümü raporuna göre, doğalgaz dünya çapında en hızlı büyüyen fosil yakıt. Tahminler, doğalgaz tüketiminin 2022’deki 4.36 trilyon metreküpten 2050’ye kadar 4.8 trilyon ila 6.8 trilyon metreküp aralığına çıkacağını gösteriyor. Bu büyümenin küresel olarak gerçekleşmesi beklenmekle birlikte Afrika, Orta Doğu, Hindistan ve Çin gibi belirli bölgelerde yoğunlaşması öngörülüyor. IEA’nın raporuna göre de dünya genelindeki gaz şirketleri bu artan talebi karşılamak için çaba gösteriyor. Bu şartlarda Türkiye’nin diğer ülkelerdeki enerji faaliyetleri daha önemli hale gelecek.