Fransa'nın Strazburg kentinde merkezi bulunan Avrupa Konseyinde, "Birleşik Avrupa'nın Türk Öncüleri (Turkish Founding Fathers Of United Europe)" başlıklı kitabın tanıtım etkinliği düzenlendi.
Strazburg'daki Avrupa Konseyi merkezinde düzenlenen tanıtım etkinliğine, Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Avrupa Birliği (AB) Başkanı Büyükelçi Mehmet Kemal Bozay, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Başkanı Theodoros Rousopoulos, AKPM nezdindeki Türk delegasyon üyeleri, "Birleşik Avrupa'nın Türk Öncüleri" başlıklı kitabın yazarı gazeteci Kayhan Karaca ve çok sayıda kişi katıldı.
Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Bozay, etkinlikte yaptığı konuşmada, Avrupa Konseyinin ortak bir ev olduğunu belirtti.
Bozay, "Bu ev, İkinci Dünya Savaşı'nın büyük trajedilerinin ardından, demokrasi, insan hakları ve hukuk devleti temelleri üzerine kurulu birleşik bir Avrupa'yı inşa etmek için Avrupalı milletlerin ortak çabasıyla yapıldı." ifadesini kullandı.
Avrupa Konseyinin kurucu üyelerinden olan Türkiye'nin, Konseyin ortak ilkelerine kuruluşundan bu yana bağlı kaldığını dile getiren Bozay, "Türk parlamenterler, diplomatlar ve memurlar, üyeler arasında daha fazla birlik oluşturmak amacıyla kurumu güçlendirmek için Avrupalı mevkidaşlarıyla yan yana çalıştılar." değerlendirmesinde bulundu.
Bozay, Karaca'nın kitabında Avrupa Konseyinde çoğu zaman gözden kaçan fikir, müzakere ve işbirliklerinin serüveninin anlatıldığına değinerek, "Bu, nesiller boyunca Türkiye'nin katılımının ne kadar aktif, yapıcı ve aralıksız olduğunu gösteriyor." dedi.
Küresel çapta ortak bir gelecek anlayışından uzaklaşıldığına işaret eden Bozay, "Bugün Avrupa, ilkelerimizi ve kurumlarımızı sınayan yeni ve zorlu meselelerle karşı karşıya. Zorlu zamanlar, daha fazla dayanışma ve birlik gerektiriyor." diye konuştu.
Bozay, Rusya-Ukrayna Savaşı kapsamında adil ve kalıcı barışın sağlanması için daha fazla çalışılması gerektiğini vurgulayarak, "Bugün bu saygın kurum çatısı altında yapılan müzakereler, uluslararası sistemin Gazze'deki soykırımı önlemedeki yetersizliğini telafi etmeye çalışmamız gerektiğini ortaya koyuyor." ifadesini kullandı.
AKPM Başkanı Rousopoulos, Karaca'nın kaleme aldığı kitabın olağanüstü bir araştırma olduğunu dile getirdi.
Rousopoulos, kendisinin de bir gazeteci ve tarihçi olduğunu belirterek, "Avrupa Konseyi hakkındaki hem tarihi hem de gazeteciliği harmanlayan bir kitap yayınlandığında, bu kesinlikle birbirimizi anlamamıza yardımcı olacak bir şey. Çünkü birbirimizi karşılıklı olarak anlamak için buradayız." dedi.
Gazeteci Karaca, "Bu kitap, Türkiye'nin 1949'dan bu yana Avrupa Konseyi'ndeki ve büyük Avrupa ailesindeki yerini ele alıyor." şeklinde konuştu.
Karaca, "Birleşik Avrupa'nın Türk Öncüleri"nin kendisi için bir hikayeden daha fazla anlam taşıdığına dikkati çekerek "Öncelikle 20 yıla aşkındır Avrupa muhabiriyim. Avrupa meseleleri ve Türkiye-Avrupa ilişkileri yalnızca işimin bir parçasını oluşturmuyor, aynı zamanda kişisel bir tutkum haline geldi. İkincisi, arşiv araştırmalarını seviyorum." ifadelerini kullandı.
Bu kitabı yazmak için Avrupa Konseyi arşivindeki 5 bin sayfadan fazla belge üzerinde çalıştığını söyleyen Karaca, konuşmasına şöyle devam etti:
"Burada, şaşırtıcı bir şekilde Avrupa ve Türkiye'de çok az bilinen hem Türk hem Avrupa tarihini keşfettim: Unutulan konuşmalar, mektuplar, resmi evraklar. Bunların tamamı, Türkiye'nin bu kurumun kuruluşunda nasıl yer aldığını ve bugün hala önemi olan fikirleri şekillendirdiğini gösteriyor."
Karaca, bu tarihle ilgili zor zamanların da yaşandığını kaydederek, Türkiye'nin, her defasında Avrupa Konseyi ile diyaloğu yenilediğinin altını çizdi.
Kayhan Karaca, kitabın asıl mesajının "diyaloğun Avrupa projesini canlı tuttuğu" olduğunu vurguladı.
Konuşmaların ardından davetlilere Türk mutfağından lezzetler ikram edildi.