 
Beyin, yetişkinlerde vücut enerjisinin yaklaşık yüzde 20'sini, çocuklarda ise yüzde 60'a kadarını tüketir ve işlevini sağlıklı damar sistemine borçludur. Damar sistemi hasarının bunama ve Alzheimer gibi rahatsızlıklarla yakından ilişkili olduğu bilinmektedir. Yeni bir araştırmada, bilim insanları bu ilişkiyi hedef alarak Alzheimer tedavisinde çığır açan bir adım attılar.
Uluslararası bir araştırma ekibi, beyinde üretilen zararlı "atık proteinlerin" kan-beyin bariyerini (BBB) aşabileceğini ve kan dolaşımına karışabileceğini gösterdi. Alzheimer hastalığında, amiloid-β (Aβ) birincil atık proteinidir ve birikmesi nöronal işlevi bozar.
BEYİNDEKİ ATIK AZALDI
Ekip, aşırı Aβ üretmek ve Alzheimer'ın özelliklerini yansıtan belirgin bir bilişsel gerileme geliştirmek üzere tasarlanmış fare modelleriyle çalıştı. Hayvanlara üç doz supramoleküler ilaç verildi ve düzenli gözlem yapıldı. Çalışmanın ilk ortak yazarı Junyang Chen, enjeksiyondan sadece 1 saat sonra beyindeki Aβ miktarında yüzde 50-60'lık bir azalma gözlemlediklerini açıkladı.
Terapötik sonuçlar ise en dikkat çekici olanıydı. Aylar boyunca yürütülen çeşitli davranış ve hafıza testlerinde, hayvanlar farklı hastalık evrelerinde değerlendirildi. Bir örnekte, 90 yaşında bir insana eşdeğer 18 aylık bir farenin davranışlarının, nanopartiküllerle tedavi edildikten sonra sağlıklı bir fareninkiyle aynı olduğu gözlendi.
DAMAR SİSTEMİ ONARILIYOR
Çalışmanın lideri Giuseppe Battaglia, uzun vadeli etkinin, beynin damar sisteminin onarılmasından kaynaklandığını düşündüklerini ifade etti. Battaglia, bunun bir kaskad gibi işlediğini; yani damar sistemi tekrar işlevini yerine getirebildiğinde, Aβ ve diğer zararlı molekülleri temizlemeye başladığını ve tüm sistemin dengesini yeniden kazanmasını sağladığını belirtti.
Alzheimer'da, beynin Aβ gibi toksik türler için doğal temizleme sürecinde önemli bir bozulma meydana gelir. LRP1 proteini normalde Aβ'yi tanır ve kan-beyin bariyeri üzerinden kan dolaşımına taşır. Ancak bu hassas sistem tıkandığında Aβ birikimi başlar.
SIFIRLAMA ANAHTARI
Supramoleküler ilaçlar, bu tıkanıklığı açan bir sıfırlama anahtarı görevi görüyor. LRP1 ligandlarını taklit ederek Aβ'ye bağlanıyor, kan-beyin bariyerini geçiyor ve toksik türlerin uzaklaştırılmasını tetikliyor. Bu süreç yeniden başladığında, damar sistemi doğal atık temizleme rolünü yeniden kazanarak normal işlevine dönüyor.
Katalonya Biyomühendislik Enstitüsü'nden araştırmacı Lorena Ruiz Perez, çalışmalarının, hızlı Aβ temizliği sağlama, kan-beyin bariyerinde sağlıklı işlevi geri kazandırma ve Alzheimer patolojisinde çarpıcı bir tersine çevirmede olağanüstü bir etkinlik gösterdiğini açıkladı. Bu tedavi konsepti, Alzheimer hastalığına vasküler katkıyı ele alan gelecekteki klinik stratejilere işaret ediyor.