HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL / ŞEREF KILIÇLI / BARIŞ CABACI / MESUDE DEMİRHAN
“Özellikle ABD’de yeni yönetimin başa gelmesiyle ortaya çıkan gelişmeler, yeni pazar fırsatları ortaya çıkaracaktır diye düşünüyoruz. Bunlara hazırlıklı olmalıyız” diyen Dr. Erken, “İş dünyası olarak bizleri bekleyen risklere karşı da dikkatli olmamız gerekiyor. Ukrayna-Rusya Savaşı, Gazze ve Suriye’deki gelişmeler, şu an için göze çarpan en sıcak noktalar” şeklinde konuştu.
IMF’nin Türkiye raporlarına da dikkat çeken Dr. Erken, şöyle devam etti: “IMF’ye göre Türkiye, dünya ekonomisinden 2024’te yüzde 1.22 ve 2025’te yüzde 1.25 pay alıyor. Buna göre inşallah 2025’te Cumhuriyet tarihindeki rekorlara bir yenisi daha eklenecek ve Türkiye dünya ekonomisinden ilk defa yüzde 1.25’lik bir pay almış olacak. Bu rakamlar, yeni bir yıla nispeten olumlu bir hava içinde gireceğimizin de bir habercisi olarak değerlendirilebilir.”
SURİYE’DE BİZE ÇOK İŞ DÜŞECEK
Bu arada enflasyonu hatırlatan Dr. Erken, “Son aylarda düşüş trendine girmiş olsa da hâlâ istenen düzeylere gelemeyen enflasyon ve faizler, ciddi oranda canımızı sıkmaya devam ediyor. Enflasyon oranını 2024’te yüzde 45’e yakın bir değerle bitireceğiz gibi görünüyor. 2025’te de inşallah bu azalmaların devam edeceğini bekliyoruz. Tek tesellimiz, enflasyon ve faizlerde trendlerin aşağı doğru yönelik olması ve yine beklentilerin de bu yönde oluşu. Bu durum Orta Vadeli Programa olan güvenimizi muhafaza etmemizi sağlıyor. Tabii burada en önemli husus, Türkiye’nin bundan sonra da siyasi ve ekonomik istikrarını korumaya devam etmesidir” dedi.
Suriye’de iktidar değişiminin çok önemli olduğunu belirten Dr. Erken şunları söyledi: “Şu an için güney komşumuzda müspet bir gelişme, yeni bir yapı oluşturma çabaları var. Bu süreçte Türkiye’ye muhtemelen çok iş düşecek. Bizler de iş dünyası olarak yeni dönemde her yönüyle yeni bir hayatın kurgulanacağı Suriye’de anlamlı bir yer alacağız diye düşünüyorum.”
Dr. Erhan Erken, “2025 yılının İstanbul iş dünyası ve İstanbullular için birbirinden önemli projeleri hayata geçireceğimiz bir hizmet yılı olacağına inanıyorum. Bu yıl 1 Ocak, Ramazan-ı Şerif’in habercisi olan üç ayların başlangıcı. Yeni senemiz inşallah sizlere, ülkemize ve insanlığa hayırlar getirir. İş programımız ve bütçemizin yararlı çalışmalara vesile olmasını diliyorum” dedi.
MECLİS’TEN YANSIMALAR
TATMİNKAR BİR İŞ PLANIYLA KARŞI KARŞIYAYIZ
Orhan Albayrak-Eğitim Meslek Komitesi: Oda’nın 2025 yılı iş planını beş ana çerçevede değerlendiriyorum. Sunulan iş planı ekonomik istikrar ve sürdürülebilir büyümeyi destekliyor mu sorusunu sorduğumda oldukça tatminkâr bir cevapla karşılaştım. Son dönemde yapılan projeleri çok başarılı buluyorum. Kitap İstanbul binasını ve onun yanına yapılan yeni İstanbul Ticaret Odası binası projesini oldukça başarılı buldum. Bunun dışında dijitalleşme, inovasyon ve sürdürülebilirlik başlıklarında da çok başarılı bir gelişme görüyorum. Satın alma süreçlerinde üyenin görüşlerine yer veriliyor mu, bu da çok önemli bir konu. Hem geçmiş hem de mevcut dönemde bu konuda çok başarılı bir politika izlendiğini düşünüyorum. Çözüm odaklı bir yönetimle karşı karşıyayız. İstanbul Ticaret Odası’nın son 20 yılına baktığımızda çok başarılı işlerle karşılaşıyoruz. Bir eğitimci olarak da şunun altını çizmek isterim. Önceden okullara gittiğimizde çok farklı bir yaklaşımla karşılanırdık. Özel sektör olarak bize bakışlar farklıydı. Ancak şimdi ‘hamilik’ projesi sonrası okullar tarafından çok pozitif bir şekilde karşılanır olduk.
BİRLİKTE DAHA GÜÇLÜ GELECEK İNŞA EDECEĞİZ
Şenol Aras-Hazır Giyim ve Konfeksiyon Meslek Komitesi: Odamızın güçlü yönetimi ve meclisimizin katkıları sayesinde zorlukları hep birlikte aşmayı başardık. Özellikle sağlam mali politikalar, üyelerimize yönelik destek programları ve geleceğe dönük, İstanbul’a iş dünyamıza değer katacak imar ve inşaat faaliyetleri, bu dönem Odamızın önemli çalışmaları arasında yer aldı. Meclis üyeleri olarak Odamızın şeffaflık, hesap verebilirlik ilkeleri doğrultusunda, çalışmalarını sürdürmesinden gurur duyuyoruz. Eğitim programları, dijitalleşme projeleri, uluslararası ticaret destekleri gibi birçok alanda hayata geçirilen çalışmalar üyelerimizin rekabet gücünü artırma hedefine önemli katkı sağladı. Yenilikçi çözüm odaklı bir yaklaşım benimsememiz gerektiğine inanıyorum. Birlikte daha güçlü gelecek inşa edeceğiz.
DAHA BÜYÜK FUAR ALANINA İHTİYACIMIZ VAR
Adil Nalbant-Makina ve Ekipmanları Meslek Komitesi: İstanbul Fuar Merkezi, İTO’nun yönetimine geçtikten sonra müthiş bir gelişme kaydetti. Orada yapılan çalışmaları ve fuarları takdirle izliyoruz. Şu andaki 95 bin metrekarelik fuar alanı İstanbul’a yeterli değil. Mevcut fuar alanının İTO Başkanımızın ve Yönetim Kurulu’nun gayretleriyle inşallah büyüyeceğini, 150 bin metrekareye çıkacağını, çok modern ve stratejik bir yer olacağını düşünüyorum. Ancak bu da yeterli olmayabilir. Almanya’da, Çin’de veya Uzakdoğu ülkelerinde müthiş fuar alanlarını görüyoruz. Büyüklükleri, 300 bin-500 bin metrekare seviyesinde. Bizim de daha büyük fuar alanlarına ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Avrupa Yakası’nda İstanbul Havalimanı’na yakın 500 bin metrekare bir yerin, fuar alanı olacağından bahsediliyor. Belki Asya Yakası’nda da bir fuar alanı olabilir. Fuarcılık, ülkemiz sanayi için çok önemli. Almanya’nın buna örnek olması gerektiğini düşünüyorum. Ancak vize sorunundan dolayı Avrupa ülkelerine gidemiyoruz. Tekstil makinaları fuarı yapacağımız zaman Avrupa’dan firmaları ve fuarcıları buraya getirmek için en az 200 bin metrekare fuar alanı talep ediyoruz. Odamızın Eminönü bölgesinde yaptığı çalışmalar, inşaat faaliyetleri oldukça takdire şayan. Camimizin restorasyonu, eski İTO Binası’nın yeniden yapımı, tarihe bırakılan çok önemli notlar. Hamilik projesini biraz daha geliştirmeli, okullara desteği artırmalıyız. Saha İstanbul, hamilik projeleri ihtisas komitelerimizden çıktı. İhtisas komitelerinde biraz daha etkili olmalıyız.
DİJİTAL DÖNÜŞÜME YATIRIM ŞART
Noman Sağ-Mali Müşavirlik Meslek Komitesi: Bundan sonraki dönemde işletmelerde, şirketlerimizde dünyanın her yerinde ve hayatın her alanında, hatta akıllı evlerde bile dijital dönüşüm ve yapay zeka var. Buna yatırım yapmaktan ve konuşmaktan başka şansımızın olmadığını görüyoruz. Bu yıl çok fazla seminere gittik. Her yerde sürdürülebilirliği gördük. Sürdürülebilirlik konusunda tutarlı, maliyetine katlanır bir şekilde çalışamazsak, fırsat eşitliğinde kaybederiz.
YENİ DÖNEMDE PARA TAŞIMAYALIM
Hacı Demir-Mali Müşavirlik Meslek Komitesi: Ticaret sicille ilgili son yapılan çalışmalar İstanbul gibi bir yerde zamanı verimli kullanmak adına çok güzel. Ancak bir kişinin birden fazla sicil başvurusu yapması gerektiğinde burada her bir başvuru için yeni randevu alması gerekiyor ki, bu farklı saatlere düştüğünde çok zorlayıcı oluyor. Teknik olarak da çoklu randevu sisteminin hayata geçmesi gerektiğini düşünüyorum. Ticaret sicil çalışanlarına ayrıca teşekkür ediyorum. Gecenin geç saatlerine kadar çalışıyorlar. Ancak randevular çok kısa süre içerisinde doluyor. Dijital çağda paranın elden tahsilatını 2025’te artık tamamen kaldıralım. Özellikle büyük sermayeli işletmeler için bu zor. Bu yolda da güvenlik riski oluşturuyor. Artık hiç para taşımadan ödemeleri mobil bankacılığı veya kredi kartı ile yapalım. Tahkim konusunda çok güzel hizmetler veriliyor. Ticaretin bu kadar hızlı aktığı bir ortamda sorunların ticaret mahkemelerinde yıllarca sürmesi yerine İstanbul Ticaret Odası Tahkim ve Arabuluculuk Merkezi’nde (İTOTAM) kısa sürede neticelenmesi gerçekten iş dünyası adına çok sevindirici bir gelişme. Bağ-Kur’la SSK emeklileri arasındaki haksızlıkların giderilmesi gerektiğini düşünüyorum. Herkes Sosyal Güvenlik Kurumu karşısında eşit olmalı.
Bağ-Kur’lu bir kişi de yurt dışına gittiğinde sağlık hizmeti alabilmeli. Yeni dönemde bu mümkün olacak. BTM’nin çalışmalarını da takdirle izliyorum. Teknopark İstanbul’un sürekli gelişiyor olması da memnuniyet verici. Dijitalleşmeyle ilgili çok güzel hizmetlerimiz var. Fuar organizasyonlarımız memnuniyet verici.