Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarından son haftalarda gelen olumlu sinyaller, Türkiye'nin kredi notunda yeni bir iyileşme potansiyelini gündeme getirdi. Moody’s’in Türkiye’nin kredi notunu yükseltmesinin hemen ardından Fitch’in de not görünümünü teyit etmesi ve kredi notuna olumlu etki edebilecek alanları işaret etmesi, uygulanan ekonomi politikalarının uluslararası alanda karşılık bulduğu şeklinde yorumlandı. Bu durum, olası yeni bir not artışının hem kamu hem de özel sektörün dış finansmana erişimini kolaylaştıracağı ve borçlanma maliyetlerini düşüreceği yönündeki beklentileri de güçlendiriyor.
POZİTİF AYRIŞMA
Jeopolitik ve küresel belirsizliklerin varlığını sürdürmesine rağmen 2026 yılında beklenen küresel faiz indirim döngüsüyle birlikte Türkiye’nin izlediği ekonomik rotanın, yatırımcılar nezdinde pozitif bir ayrışma yaratması bekleniyor.
YATIRIMCI ALGISI
Konuyu İstanbul Ticaret'e değerlendiren Ahlatcı Portföy Araştırma Uzmanı Dinçer Kurt, Türkiye'nin risk primindeki gerilemenin, yaklaşan kredi notu değerlendirmeleri için önemine dikkat çekti. Kurt, “CDS’imizde görülen gerileme, özellikle ekim ve kasım aylarında yapılacak kredi notu değerlendirmelerinde önemli bir pozitif sinyal olacaktır. Moody’s’in son not artışı sonrası Fitch ve S&P’nin de benzer bir adım atma ihtimali güçlenmiş durumda. Not artışı olmasa bile görünümde pozitif yönde bir değişiklik bekliyoruz. Bu tür revizyonlar, Türkiye’nin borçlanma maliyetleri açısından iyileşme sağlar ve yatırımcı algısını destekler” diye konuştu.
YABANCILAR ALIMA GEÇTİ
Yabancı yatırımcıların Türkiye’ye yönelik algısında belirgin bir iyileşme olduğunu kaydeden Kurt, sermaye girişlerine işaret etti. Kurt, “Yabancı yatırımcıların Türkiye algısında son dönemde net bir iyileşme söz konusu. Yabancılar, son 16 haftanın 15’inde hisse senetlerinde net alım yaptı. TL cinsi tahvillerde ise geçtiğimiz haftalarda rekor seviyelerde girişler gördük. Yabancı takas oranı uzun bir aranın ardından yeniden yüzde 40’ın üzerine çıktı. Bu tablo, Türkiye algısında temkinli de olsa pozitif bir dönüşüm yaşandığını gösteriyor” dedi.
Ahlatcı Portföy Araştırma Uzmanı Dinçer Kurt
PARA GİRİŞLERİNİ HIZLANDIRABİLİR
Dinçer Kurt, olası bir not artışının veya görünüm iyileşmesinin sermaye akışlarını daha da hızlandırabileceğini belirtti. Kurt, şöyle devam etti: “Not artışı veya görünümün pozitife dönmesi, hisse senetleri ve devlet tahvilleri tarafında ek alım getirebilir. Özellikle uzun vadeli fonların yatırım kriterleri açısından not seviyesi kritik olduğu için böyle bir gelişme para girişlerini hızlandırabilir. CDS’teki gerileme ve makro verilerdeki istikrar beklentileri bu süreci destekleyecektir.”
FİNANSMANA ERİŞİM KOLAYLAŞACAK
Bu olumlu havanın reel sektöre de yansıyacağını vurgulayan Kurt, dengeli politikanın önemine dikkat çekerek, “Enflasyon ve politika faizinde düşüşle desteklenen bu olumlu hava, reel sektörün yurtiçi ve yurtdışında daha uygun koşullarla finansmana ulaşmasını kesinlikle kolaylaştıracaktır. Ancak bu süreçte parasal sıkılığın, kredi kanallarını kapatmadan, dengeli bir şekilde sürdürülmesi kritik olacaktır” dedi.
KÜRESEL RİSK İŞTAHI BELİRLEYİCİ
Kurt, mevcut pozitif trendin kalıcılığının izlenen politikalardaki istikrara bağlı olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: “Disiplinli maliye politikası ve istikrarlı para politikası devam ettiği sürece, bu trendin kalıcı olma ihtimali artar. Son dönemdeki net alımlar ve tahvil piyasasındaki güçlü girişler, yabancı yatırımcıların orta vadeli beklentilerinde pozitif bir değişime işaret ediyor.”
