Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun’un 7’nci maddesi uyarınca yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile her türlü gemi, yat ve diğer su araçları-nın, Türkiye’ye getirilmek suretiyle milli ekonomiye kazan-dırılması ve bu varlıkların sahiplerince serbestçe tasarruf edebilmelerine imkan sağlanması amaçlanmıştır. Bu bağlamda madde gerekçesinde de ifade edildiği üzere söz konusu varlıkların başkasının nam ve hesabına da Türkiye’ye getirilmesi mümkün olabilecek. Yasa hükmüyle sağlanan bu kolaylıkla yurt dışından getirilen bu varlıklar, işletmelerin kanuni defterlerine kaydedilebilecek.
Bir başka anlatımla kayıt işlemlerinde sınırlayıcı bir düzenleme öngörülmemektedir. Dolayısıyla ülkemizde işletmelerce, yurt dışından getirilen varlıkların sermayeye eklenmesi, özel fon hesabında tutulmasında ve işletme borçlarının ödenmesinde kullanılması konusunda mükelleflere ihtiyarilik (seçimlik hakkı) sağlanmaktadır.
İŞLETMEYE DAHİL EDİLEBİLECEK
Söz konusu kanun maddesi gereği olarak;
·Yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile her türlü gemi, yat ve diğer su araçlarını yapılan düzenlemeler çerçevesinde 31 Aralık 2016 tarihine kadar Türkiye’ye getiren gerçek ve tüzel kişiler, söz konusu varlıkları serbestçe tasarruf edebilecekler.
·Vergi Usul Kanunu uyarınca defter tutan mükellefler Türkiye’ye getirilen varlıklarını, dönem kazancının tespitinde dikkate almaksızın işletmelerine dahil edebilecekleri gibi, aynı varlıkları vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate almaksızın işletmeden çekebilecekler.
KREDİLERİ KAPATABİLECEKLER
·Yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları yurt dışında bulunan banka ve finansal kurumlardan kullanılan ve bu maddenin yürürlük tarihi itibariyle kanuni defterlerde kayıtlı olan kredilerin en geç 31 Aralık 2016 tarihine kadar kapatılmasında kullanılabilecek. Dolayısıyla, defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla, borcun ödenmesinde kullanılan varlıklar için Türkiye’ye getirilme şartı aranmaksızın bu düzenlemeden yararlanılabilinecek.
·Gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri sahip oldukları, Türkiye’de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarını 31 Aralık 2016 tarihine kadar dönem kazancının tespitinde dikkate almaksızın, kanuni defterlere kaydedebilecekler. Bu taktirde söz konusu varlıklar vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate alınmaksızın işletmeden çekilebilecek.
İNTİKAL VERGİSİNDEN MUAF
·Mevcut düzenleme gereği “Türkiye’ye getirilen veya kanuni defterlere kaydedilen varlıkların elden çıkarılmasından doğan zararlar, gelir veya kurumlar vergisi uygulaması bakımından gider veya indirim olarak kabul edilmeyecek.
·Gerçek ve tüzel kişilerin yurt dışındaki varlıklarını diğer kişilerin nam ve hesabına getirebilecekler. Bu bağlamda nam veya hesabına Türkiye’ye varlık getirenlere kanuni düzenlemeler kapsamında yabancı gerçek veya tüzel kişilerden yapılan intikaller de dahil olmak üzere ivazsız intikal olarak değerlendirilmeyecek ve veraset-intikal vergisine tabi tutulmayacak. Türkiye’ye getirilerek ilgili sicile veya kütüğe kaydedilen her türlü gemi, yat ve diğer su araçlarının Türkiye’ye getirilme ve kayıt işlemleri nedeniyle ithalde alınan vergiler dahil herhangi bir vergi, resim, harç veya diğer mali yükümlülükler ile bunlara ilişkin cezalar da alınmayacak.
Yukarıda belirtilen işlemler dolayısıyla bu işlemleri gerçekleştirenler hakkında hiçbir vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı ile herhangi bir araştırma, inceleme veya kovuşturma yapılamayacak, vergi cezası ve idari para cezası kesilmeyecek.
6 AYA KADAR UZATILABİLECEK
Bakanlar Kurulu maddede yer alan süreleri, bitim tarihinden itibaren 6 aya kadar uzatmaya, Maliye Bakanlığı da madde kapsamına giren varlıkların Türkiye’ye getirilmesi, bildirim ve beyanı ile işletmeye dahil edilmelerine ilişkin hususları, bildirim ve beyanların şekli, içeriği ve ekleri ile yapılacağı yeri, maddenin uygulanmasında kullanılacak bilgi ve belgeler ile uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkili kılınmıştır.
MİLLİ EKONOMİYE KATKI
Yapılan bu düzenlemeler ile daha önce 5811, 6111 ve 6486 sayılı kanunların uygulama sonuçları da dikkate alınarak, basit, sade ve kolay uygulanabilecek bir düzenleme ile özellikle yurt dışında bulunan varlıkların Türkiye’ye getirilerek milli ekonomiye kazandırılması ve yurt içinde bulunan ancak işletme kayıtlarında yer almayan varlıkların kayda alınması amaçlanmıştır.
15 Ağustos 2016 Pazartesi