Vergi Usul Kanunu beş ayrı kitaptan oluşmaktadır. Bu kitaplar;
- Vergilendirme
- Mükelleflerin Ödevleri
- Değerleme
- Ceza Hükümleri
- Vergi Davaları başlıklarını taşımaktadır.
“Vergi incelemeleri” konusu Vergi Usul Kanunu’nun birinci kitabının 2. bölümünü oluşturmaktadır. (Madde:134–147)
Vergi incelemesinden maksat, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamaktır. (Madde:134)
İnceleme; incelemeye yetkili olanlar tarafından gerekli görülen hallerde yapılan hukuki nitelikte bir çalışmadır. Bu çalışmada işletmede mevcut bulunan iktisadi kıymetlerin fiili envanteri, bir başka anlatımla işletmedeki mevcutların, alacakların ve borçların sayılması, ölçülmesi, tartılması ve değerlendirilmesi yapılabilmektedir. Bu bağlamda ticari teamüle göre tartılması, sayılması ve ölçülmesi mutat olmayan malların değerlemesi tahminen yapılabilir.
Vergi Usul Kanunu’nun 187. maddesinde hüküm altına alındığı üzere; ferdi (bireysel) faaliyetlerde işletmelerde mevcut bulunan varlıklardan;
- Fabrika, ambar, atölye, dükkân, mağaza ve arazi işletmede ister kısmen, ister tamamen kullanılsınlar, değerlerinin tamamı üzerinden envantere alınır.
- Ticaret hanları gibi oda oda veya kısım kısım kullanılabilen binalarla, evlerin ve apartmanların yarısından fazlası işletmede kullanıldığı takdirde envantere dahil edilir.
- Envantere alınan gayrimenkullerin kullanış şekillerinde sonradan ortaya çıkan değişiklikler, ilgili hesap dönemi içinde dikkate alınır.
- Vergi incelemesi; vergi müfettişleri, vergi müfettiş yardımcıları, ilin en büyük mal memuru veya vergi dairesi müdürleri tarafından yapılır. Bu konuda Gelir İdaresi Başkanlığı’nın merkez ve taşra örgütlerinde, müdür kadrolarında görev yapanlar her hal ve takdirde vergi inceleme yetkisine sahiptirler.
Vergi incelemesi yapma yetkisine sahip olanlar, memuriyet sıfatlarını ve inceleme yetkisini gösteren fotoğraflı resmi hüviyetlerini gittikleri yerlerde incelemeye başlamadan önce ilgililere göstermek zorundadırlar.
Vergi incelemesinin ne zaman yapılacağı konusunda, nezdinde inceleme yapılacak mükellefe haber verme zorunluluğu yoktur. İnceleme içinde bulunulan hesap döneminde dahil olmak üzere, tarh zaman aşımı süresi sonuna kadar her zaman yapılabilir. Bu bağlamda da evvelce inceleme yapılmış veya matrahın re’sen takdir edilmiş olması yeniden inceleme yapılmasına ve gerekirse tarhiyatın yeniden belirlenmesine engel oluşturmaz.
Vergi incelemesi, esas itibariyle incelemeye tabi olanın işyerinde yapılır. İncelemede uyulacak esaslar Vergi Usul Kanunu’nun 140. maddesinde sayılmak suretiyle belirlenmiş bulunmaktadır.
İnceleme esnasında gerekli görülen hallerde vergilendirme ile ilgili olaylar ve hesap durumları ayrıca düzenlenen tutanaklarla tespit edilmektedir. İlgililerin varsa itiraz ve görüşleri tutanağa ayrıca yazılır. Bu suretle düzenlenen tutanakların bir örneği, nezdinde inceleme yapılana verilir.
İlgililerin tutanakları imzalamaktan çekinmesi halinde bahis konusu edilen olaylar ve hesap durumlarını içeren defter ve/veya vesikalar, nezdinde inceleme yapılandan rızasına (iznine) bakılmaksızın alınır ve inceleme sonrasında tarh edilen vergiler ve kesilen cezalar kesinleşinceye kadar geri verilmez. (V.U.K. Madde 141)Uygulamada vergi incelemesi sonuçları mükellef açısından önem arz etmektedir. Çünkü yapılan incelemeler genellikle mükelleflere ceza ve matrah farkından kaynaklanan vergi ve gecikme faizi gibi ek yükler getirebilmektedir.
Marmara Üniversitesi Mali Hukuk Ana Bilim Dalı mensuplarından Dr. Başar Soydan’ın yapmış olduğu “Türk Vergi Hukukunda Vergi İncelemesi” başlıklı çalışmasında; vergi incelemesi kavramsal çerçevesi ve tarihçesi ile ele alındıktan sonra vergi incelemesi, hukuki nitelik, müessesenin amaç ve işlevleri, hukuki nitelendirmesi, hukuki çerçevesi, anayasal ve yasal dayanakları, sınırları, irdelenmiş örgütsel ve idari yapısı ele alınmıştır. (Dr. Başar Soydan ”Türk Vergi Hukukunda Vergi İncelemesi” XII Levha Yayınevi 2015, 640 sf.)
Söz konusu çalışmada devletin inceleme yetkisine, temel hak ve özgürlükler (mülkiyet hakkı, seyahat özgürlüğü, özel yaşamın gizliliği, ayrımcılık yasağı, hukuk devletinin alt ilkeleri) ve diğer anayasal haklarla çizilen sınırlar, yasal haklarla çizilen sınırlar ve uluslararası hukuktan kaynaklanan sınırlarda, ayrı ayrı irdelenmektedir. (Doğruöz, Bumin “Vergi İncelemesi, Dünya Gazetesi, 29 Eylül 2015.) Bu çalışma vergi incelemesinin önemini, etkinliğini ve niteliğini ayrıntıları ile açıklaması bakımından önem arz etmektedir.
05 Ekim 2015 Pazartesi