Ülkemizde Özel Tüketim Vergisi uygulaması 4760 sayılı kanunla 1 Ağustos 2002 tarihinden itibaren başlatılmış bulunmaktadır. Söz konusu vergiye tabi olan mal ve işlemler dört ayrı listede belirlenmiş olup bu listelerde yer alan mal ve işlemlerin vergilendirilmesine ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığı tarafından ayrı ayrı yayımlanan tebliğlerle belirlenmektedir. Bu bağlamda son olarak yayımlanan “Özel Tüketim Vergisi (III) sayılı listede yer alan mallara ilişkin hükümler ile bu hükümlerle ilgili olmak üzere adı geçen kanunun uygulanmasına dair usul ve açıklamalar Maliye Bakanlığı tarafından belirlenerek Özel Tüketim Vergisi (III) sayılı liste Uygulama Tebliğ” ile duyurulmuştur. Söz konusu tebliğ hükümleri 1 Eylül 2015 tarihinden itibaren geçerli olacaktır. (8 Ağustos 2015 gün ve 24939 sayılı Resmi Gazete)
Bilindiği üzere Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun (III) sayılı listesi iki ayrı cetvelden oluşmaktadır. Buna göre;
* (A) cetvelinde kolalı gazozlar ile alkollü içkiler yer almaktadır. Kolalı gazozlar dışındaki gazozlar ve etil alkol liste kapsamında yer almadığından ÖTV’ye tabi değildir.
* (B) cetvelinde; puro, sigarillo, sigara, nargile tütünü, enfiye ve çiğnenmeye mahsus tütün gibi tütün mamulleri yer almaktadır.
ÖTV’nin konusuna giren malların tanımlanmasında, Türk Gümrük Tarife Cetveli’nde yer alan tanımlamalar dikkate alınmaktadır.
Bu bağlamda diğer mevzuatta yer alan tanımlar dikkate alınmamaktadır. Ancak Türk Gümrük Tarife Cetveli ve izahnamesinde tanımlama ve açıklama olmadığı durumlarda Gelir İdaresi Başkanlığınca yapılan belirleme ve açıklamalar doğrultusunda işlem yapılmaktadır.
Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun birinci maddesinin ikinci fıkrasında kanuna ekli listede yer alan malların Türk Gümrük Tarife Cetveli’nde tanımlanan eşyalar olduğu hükme bağlanmıştır.
Dolayısıyla ÖTV’ye tabi mallar esas itibariyle kanuna ekli listelerde Türk Gümrük Tarife Cetveli’ndeki tarife, tarife alt pozisyon açılımları, G.T.İ.P numaralarına yer verilmek suretiyle ve Türk Gümrük Tarife Cetveli’nde tanımlandığı şekilde belirlenmiştir.
Bu bağlamda, ülkemizde bir malın Türk Gümrük Tarife Cetveli’nin hangi G.T.İ.P numarasında sınıflandırıldığının belirlenmesinde yetkili kurum Gümrük ve Ticaret Bakanlığı olup, yükümlülerin bu husustaki istemleri bu Bakanlığın Bölge Müdürlükleri tarafından ilgili mevzuat çerçevesinde sonuçlandırılmaktadır.
Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun birinci maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca, kanuna ekli listedeki malların tarife numaralarında veya tanımlanan eşyalar olduğu hususu belirlenmiş bulunmaktadır.
Buna göre (III) sayılı listede yer alan bir malın G.T.İ.P numarasının veya tanımının değiştirilmek ya da kaldırılmak suretiyle başka bir G.T.İ.P numarasına taşınması veya bu mal için yeni G.T.İ.P numarası veya numaraları ihdas edilmesi ve benzer hallerde, (III) sayılı listede değişiklik yapılmadığı sürece, Özel Tüketim Vergisi Kanunu ve bu kanuna dayanılarak çıkarılan Bakanlar Kurulu Kararları ile Özel Tüketim Vergisi Tebliğleri açısından uygulamada değişiklik olmayacaktır.
Diğer yandan Maliye Bakanlığı kanuna ekli listelerdeki malların tarife numaralarında veya tanımlamalarındaki değişikliğin mahiyetini, Türk Gümrük Tarife Cetveli’nde yapılan değişikliklere bağlı olarak açıklamaya yetkilidir.
Özel Tüketim Vergisi uygulaması açısından “verginin konusuna giren malların Türkiye Cumhuriyeti Gümrük Bölgesine girişi ithalat olarak” kabul edilmektedir.
Ayrıca Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun ikinci maddesinin (1) numaralı fıkrasının (e) bendinde teslim; bir malın üzerindeki tasarruf hakkının malik veya adına hareket edenlerce, alıcıya veya adına hareket edenlere devredilmesi olarak kabul edilmiştir.
Ayrıca aynı maddenin;
* (2) numaralı fıkrasında, bir malın alıcı veya onun adına hareket edenlerin gösterdiği yere veya kişilere tevdiinin teslim hükmünde olduğu, malın alıcıya veya onun adına hareket edenlere gönderilmesi halinde, malın nakliyesinin başlatılması veya nakliyeci ya da sürücüye tevdi edilmesinin de teslim olduğu, trampanın iki ayrı teslim hükmünde olduğu, kap veya ambalajların geri verilmesinin mutat olduğu hallerde teslimin, bunların içinde bulunan mallar itibariyle yapılmış sayılacağı,
* (3) numaralı fıkrasında, vergiye tabi malların, vergiye tabi olan malların imali dışında her ne suretle olursa olsun kullanılması, sarfı, işletmeden çekilmesi veya işletme personeline ücret, prim, ikramiye, hediye, teberru gibi namlarla verilmesi ile mülkiyeti muhafaza kaydıyla yapılan satışlarda zilyetliğin devrinin sayılacağı hükme bağlanmıştır.
Dolayısıyla, teslim işleminde malın gönderildiği yere varmış olması şart değildir. Malın nakliyesine başlanması veya nakliyeci ya da sürücüye tevdi edilmesi ile teslim gerçekleşmektedir. Trampa ise iki ayrı teslim sayıldığından, vergiye tabi bir malın karşılığının yine vergiye tabi bir mal olması halinde, her iki teslim ayrı ayrı ÖTV’ye tabi olacaktır.
21 Ağustos 2015 Cuma