DR. VEYSİ SEVİĞ
Tam mükellefiyete tabi ve bilanço esasına göre defter tutan kolektif, adi komandit ve adi şirketler de dahil olmak üzere ferdi işletme sahibi gelir vergisi mükellefleri ile kurumlar vergisi mükellefleri bilançolarına kayıtlı iktisadi kıymetlerini, kanunda yazılı istisnalar dışında yeniden değerleme hakkına sahip bulunmaktadır.
Aşağıda yer alan mükellefler, Vergi Usul Kanunu’nun geçici 31. maddesinin yedinci fıkra hükümlerinden yararlanamazlar:
a. Dar mükellefiyet esasında vergilendirilen mükellefler,
b. İşletme hesabı (zirai işletme hesabı dahil) esasına göre defter tutan mükellefler,
c. Serbest meslek kazanç defteri tutan serbest meslek erbabı mükellefler,
ç. Finans ve bankacılık sektöründe faaliyet gösteren mükellefler,
d. Sigorta ve reasürans şirketleri,
e. Emeklilik şirketleri ve emeklilik yatırım fonları,
f. Münhasıran (özellikle) sürekli olarak işlenmiş altın, gümüş alım-satımı ve imali ile iştigal eden mükellefler,
g. Vergi Usul Kanunu’nun 215. maddesi uyarınca kendilerine, kayıtlarını Türk para birimi dışında başka bir para birimiyle tutmalarına izin verilen mükellefler.
Vergi Usul Kanunu’nun geçici 31. maddesinin yürürlüğe girdiği 9 Haziran 2021 tarihi itibarıyla aktife kayıtlı bulunan iktisadi kıymetler yeniden değerleme konusu yapılabilmektedir.
Sat-kirala-geri al işlemine veya kira sertifikası ihracına konu edilen iktisadi kıymetler ile iktisadi kıymetlerin alım, satım ve inşa işleri ile devamlı olarak uğraşanların bu amaçla aktiflerinde kayıtlı bulunan emtia niteliğindeki kıymetler, bahse konu fıkra kapsamında yeniden değerlemeye tabi tutulamaz.
Yeniden değerlemeye tabi tutulacak taşınmazların Vergi Usul Kanunu uygulamasında amortismana tabi iktisadi kıymet mahiyetinde olması zorunluluğu bulunmadığından müessese hükümlerinden faydalanmak isteyen mükelleflerce boş arazi ve arsalar da yeniden değerlemeye tabi tutulabilecektir.
Yeniden değerleme, iktisadi kıymetlerin ve varsa bunlara ait amortismanlarının Vergi Usul Kanunu’nda yer alan değerleme hükümlerine göre belirlenen (tespit edilen) 9 Haziran 2021 tarihi itibarıyla yasal defter kayıtlarında yer alan değerleri üzerinden yapılır.
İktisadi kıymetlerden amortismana tabi olanlar için amortismanın herhangi bir yılda eksik ayrılması veya hiç ayrılmamış olması durumunda, yeniden değerlemeye esas alınacak değer, bu amortismanlar tam olarak ayrılmış varsayılarak belirlenir.
Vergi Usul Kanunu’nun 272 ve 273. maddeleri uyarınca maliyet bedeline intikal ettirilen giderler ile 163 ve 334 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleri uyarınca maliyet bedeline dahil edilen kredi faizleri ve kur farkları da yeniden değerleme kapsamına girmektedir.
Yeniden değerleme işlemi zorunlu olmayıp, bu karar mükelleflerin tercihine bırakılmıştır. Bu nedenle dileyen mükellefler bilançolarında kayıtlı iktisadi kıymetlerini yeniden değerlemeye tabi tutmayarak mevcut durumlarını muhafaza edebilirler.
Yeniden değerleme, uygulamadan yararlanma hakkını haiz mükelleflerin 9 Haziran 2021 tarihi itibarıyla yasal defter kayıtlarında yer alan iktisadi kıymetler ve varsa bunlara ait amortis-manlar esas alınmak suretiyle 31 Aralık 2021 tarihine kadar yapılabilecek.
Bahse konu uygulamadan yararlanılması için söz konusu tarihe kadar yeniden değerleme işleminin yapılması ve değer artışına ilişkin verginin de yeniden değerleme işleminin yapıldığı tarihi izleyen ayın son günü akşamına kadar beyan edilip üç eşit taksitte (ilk taksiti beyanname verme süresi içinde, izleyen taksitler sırasıyla beyanname verme süresini takip eden ikinci ve dördüncü ayda olmak üzere) ödenmesi zorunludur.
Beyanda bulunduktan sonra, anılan madde kapsamında yeniden değerlemeye tabi tutulmak istenen ilave iktisadi kıymetler için ek beyanname verilmesi mümkündür.
17 Eylül 2021 Cuma