Makina ile takım tezgahları ve otomasyon sektörü temsilcileri; üretim, ihracat ve finansmana erişim imkanlarını değerlendirdi. İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç’in de katıldığı ortak çalışma toplantısı, Oda’nın Makina ve Ekipmanları Meslek Komitesi ile Takım Tezgahları ve Otomasyon Meslek Komitesi tarafından organize edildi.
Toplantıda 2025 yılına yönelik fırsatlar ve izlenecek yol haritaları ele alındı. Katılımcılar, sanayicilerin daha etkin işbirliklerine yönelmesinin ve sektörler arası dayanışmanın önemine dikkat çekti.
İTO Başkan Yardımcısı Mehmet Develioğlu’nun başkanlık ettiği toplantıya, Genel Sekreter Prof. Dr. Nihat Alayoğlu da katıldı.
ÜRETEREK BÜYÜYELİM
Toplantıda konuşan İTO Başkanı Şekib Avdagiç, sanayi ve ihracat sektörlerinin finansmana erişiminin kritik öneme sahip olduğunu belirterek, ihracatçı firmaların Eximbank desteklerinden mutlaka yararlanmaları gerektiğini vurguladı.
Avdagiç, finansman sorunlarının ihracatçılar için büyük bir engel oluşturduğunu belirterek, bu noktada Eximbank desteklerinin büyük avantaj sunduğunu söyledi.
Avdagiç, şöyle konuştu: “İhracat yapan firmalarımızın rekabet gücünü artırabilmesi ve büyümesini sürdürebilmesi için finansmana erişim kritik bir konudur. Eximbank’ın sunduğu uygun maliyetli kredi ve desteklerden ihracatçılarımızın mutlaka yararlanması gerekiyor. Eximbank, ihracatçılarımıza uygun maliyetli finansman sağlayarak, uluslararası pazarlarda daha güçlü olmasına katkı sunuyor.” Türkiye’nin ihracat odaklı büyüme stratejisine dikkat çeken Avdagiç, “En büyük kıymet, üreterek kazandığımız dövizin Merkez Bankası’na girmesidir. Bunun için Eximbank gibi finansal destek mekanizmalarından azami ölçüde faydalanmalıyız. Üreterek büyümemiz gerekiyor” dedi.
EKONOMİNİN BEL KEMİĞİ
Sanayinin, üretim kapasitesi, istihdam sağlama gücü ve ihracattaki rolüyle Türkiye’nin ekonomik büyümesindeki en önemli unsurlardan biri olduğunu belirten İTO Başkan Yardımcısı Mehmet Develioğlu ise şöyle konuştu: “Sanayi sektörü, sadece üretim yapan bir alan olmanın ötesinde, ülkemizin ekonomik kalkınmasının temel taşıdır. Türkiye’nin küresel arenada daha güçlü bir oyuncu olabilmesi için sanayimizin gelişimini sürdürülebilir şekilde desteklememiz gerekiyor. Üretimde verimliliği artıracak, ihracatı güçlendirecek ve firmalarımızı uluslararası pazarlarda daha rekabetçi hale getirecek politikalar üzerinde çalışmalıyız.”
ALMANYA ÖRNEĞİ
Sanayi sektörünün dünya genelindeki durumunun ele alınması gerektiğini söyleyen İTO Meclis Üyesi Mehmet Akif Özyurt ise Almanya’daki sanayi daralmasına dikkat çekti. Özyurt, Almanya’daki daralmanın Türkiye’ye yansımalarını şöyle değerlendirdi: “Almanya, son günlerde fabrika kapatma haberleriyle gündemde. Burada oluşacak tedarik açıklarını Türkiye kapatabilir. Burada pazar çeşitlendirmesinin önemini bir kez daha görüyoruz. Çin, sanayi sektörünü yüksek teknolojiye ve inovasyona dayalı bir yapıya dönüştürerek küresel ekonomide güçlü bir konuma ulaştı. Bizim de sanayimizi dijitalleşme, otomasyon ve sürdürülebilir üretim anlayışıyla güçlendirmemiz gerekiyor. Sanayicilerimizin uluslararası rekabette ayakta kalabilmesi için devlet desteklerinden Ar-Ge yatırımlarına kadar geniş çaplı adımlar atmalıyız.”