tatil-sepeti

HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL

Her yıl önce coşkusu, sonra kendisi gelen 11 ayın sultanı Ramazan, bu yıl farklı bir karşılama ile evlere konuk oldu. Geçtiğimiz yıllarda fuarlar, seminerler, söyleşiler, konserlerle karşılanan Ramazan için bu yıl bazı kurum ve kuruluşlar tarafından çevrimiçi etkinlikler düzenlenecek. Bu sayede sokaklarda hissedilecek coşku evlere taşınacak. Evde kalma günlerine renk katacak olan Ramazan, geçmişte savaşlar ve salgın hastalıklar döneminde de yaşanan sıkıntılara bir aylık mola verilmesini sağlamıştı.

SAVAŞ VE ETKİNLİK

Osmanlı kültüründe Ramazan’a çok özel anlamlar yükleniyordu. Ramazan’ın her gecesinde farklı etkinlikler yapılıyor, ihtiyaç sahipleri için büyük iftar sofraları kuruluyordu. Son dönemlerde savaş ve salgın hastalıklarla sık sık muhatap olan Osmanlı’da bu sıkıntılı zamanlarda dahi etkinlikler yapılmaya devam ediliyordu. Birinci Dünya Savaşı’nın başladığı 1914 de Osmanlı Devleti’nin yaşadığı sıkıntıların en zor olduğu yıllardan biriydi. Kapıda savaş beklerken bir aylığına misafirliğe gelen bu mübarek ay için Türk Ocağı etkinlik takvimi planlamıştı. 1914 yılında Türk Ocağı ‘Ramazan Esnasında Türk Ocağı’nın Muhasebe-i Tertibi’ isimli bir etkinlik planı yayınlamış ve bu zor zamanlarda her akşama birer seminer yerleştirmişti.

TÜRK GELENEKLERİ

Bu etkinlik takviminin ön sunumunda Ramazan’ın eski Türk geleneklerini tanımak için bir vesile olacağı ve bu sebeple çeşitli seminerler düzenleneceği duyuruluyordu. “Eski Türk kıyafetlerini, camilerini, çeşmelerini, hamamlarını, saraylarını, oyunlarını tanımak için yüzlerce ışıklı resim gösterileceği” anlatılıyordu. Bununla birlikte Mısır, Acemistan, Rum kültürleri ile de ilgili sunumların yapılacağı duyurulurken, takvim her güne bir etkinliğin yerleştirilmesi ile son buluyordu. Bu sunumların bir kısmının mebuslar, bir kısmının da yazar, şair, doktor ve edebiyatçılar tarafından yapılacağı duyuruluyordu.

ÇANAKKALE CEPHESİ

1915 yılının Ramazan’ı esnasında da Osmanlı Devleti kendini Birinci Dünya Savaşı’nın tam ortasında buldu. Savaş tüm hızıyla devam ederken Osmanlı Devleti temmuz ayının başında karşıladı Ramazan ayını. Savaşın en şiddetli çatışmalarının yaşandığı Çanakkale Cephesi’nde askerlerin oruç tutmaması için fetva verilmişse de bazı subayların oruç tuttuğu tarih kayıtlarında yer alıyor. Oruç tutmak isteyen askerler için cepheye zeytin ve hurma, ayrıca bolca reçel gönderilmişti. 1915 Ramazan’ı başlarken kılınan ilk teravih namazında camilerde, ordunun muzaffer olması için dualar edilmişti. Çanakkale Savaşı’na giden 24. Tümen, Ramazan Bayramı’nın birinci günü yola çıkmıştı. Cephede ise bayram namazı İngiliz top atışları altında kılınmıştı.

KOLERA GÜNLERİNDE ÖNLEMLER

Zor geçen Ramazanların bir diğer örneği de kolera günlerinde yaşanmıştı. Osmanlı Devleti’nin kapısını defalarca çalan kolera, 1893-95 yılları arasında da İstanbul’a uğramıştı. Ancak İstanbul’a uğramadan önce Rusya, İran, Fransa, Romanya, Bulgaristan gibi Osmanlı Devleti ile ticari ilişkisi olan pek çok devlete istenmeyen günler yaşatan kolera için önlemler alınmıştı. Koleranın İstanbul’a uğramaması için çeşitli çalışmalar yapılırken Ramazan da nisan ayında yaşanmaya başlamıştı. İstanbul halkı, 1892 yılında Ramazan’ı coşkuyla karşılamıştı. O yıllarda yayınlanan Maarif Dergisi’nde yer alan makalelere göre tiyatrolara giden halk, sağlık konusunda uyarılara maruz kalıyordu. Hastalıklara karşı duyarlı olunan bu dönemde, Osmanlı Dram Kumpanyası, Ramazan’da düzenlenen etkinlik için dar bulunur ve havasızlığın sıhhati tehlikeye sokacağı uyarısı yapılıyordu. Ramazan eğlencelerinin bir diğer adresi olan Kukla Tiyatrosu’nda rutubetin zarar verebileceği, teravihten sonra gidilen kahvehanelerde bardakların yeterince yıkanmadığı ve bu bardaklardan içilen kahvelerin de bulaşıcı hastalıklara davetiye çıkardığı uyarısında bulunuluyordu.

116 YILLIK RAMAZAN ETKİNLİK TAKVİMİNDE NELER VARDI?

Bugünlerdeolduğu gibi bir asır önce de Ramazan için etkinlik takvimi yayınlanıyordu. Bunun örneklerinden biri, 1912 yılında kurulan Türk Ocakları tarafından yayınlanan etkinlik takvimiydi. Osmanlı’nın en zor zamanlarının yaşandığı 1914 yılı Ramazan ayında her gün iftar sonrasına serpiştirilen etkinliklerden bazıları şunlardı:

* 11 Temmuz Cuma günü: Selim Sırrı Bey tarafından fenni terbiye-i bedeniye konferansı

* 21 Temmuz Pazartesi günü: Kütahya mebusu İbrahim Efendi tarafından halkı uyandırmak için camiler ve medreselerin görevi konferansı

* 22 Temmuz Salı günü: Celal Said Bey tarafından eski İstanbul konferansı

* 24 Temmuz Perşembe: Milli şairimiz Mehmet Emin Bey tarafından yeni şairler konferansı

* 2 Ağustos Cumartesi: Son Balkan muharebesi, bu muharebeye dair ışıklı resimlerle 75 levha gösterilecektir.

28 Nisan 2020 Salı

Etiketler : Gündem

Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF), önemli ekonomilerdeki zayıf performans nedeniyle küresel ekonomik büyümenin 2024'te yüzde 2,9'a gerileyeceğinin öngörüldüğünü bildirdi.


 

Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF), Küresel Görünüm Raporu'nu yayımladı.

 

Raporda, Orta Doğu'daki çatışmalar ve ABD-Çin ilişkileri de dahil olmak üzere jeopolitik gerginliklerin yüksek kalmaya devam ettiği belirtildi.

 

Söz konusu gelişmelerin eş zamanlı olarak gerçekleştiği ve belirsizliğe katkıda bulunduğu belirtilen raporda, böylesine değişken bir ortamda siyasi olayların daha da önem kazandığı ve kasım ayındaki ABD başkanlık seçimlerinin küresel ölçekte yılın en önemli siyasi olayı olarak öne çıktığı ifade edildi. Raporda, ABD'deki seçimlerin küresel ekonomi ve ticaret politikalarını önemli ölçüde etkileyebileceği vurgulandı.

 

Küresel ekonomik faaliyetin yavaşlamasının beklendiğine işaret edilen raporda, küresel ekonomik büyümenin ABD ve Çin gibi önemli ekonomilerdeki zayıf performans nedeniyle 2023'teki yüzde 3,1 seviyesinden 2024'te ve 2025'te yüzde 2,9'a gerileyeceğinin öngörüldüğü bilgisi verildi.

 

Raporda, ABD'de ABD Merkez Bankasının (Fed) geçmişteki agresif parasal sıkılaştırmasının etkilerinin işe alımlarda yavaşlamaya, hane halkı gelir büyümesini baskılamaya ve tüketici harcamalarını kısıtlamaya yol açmasının beklendiği belirtilerek, benzer şekilde Çin'in ekonomik ivmesinin de zayıfladığı ve son verilerin temel sektörlerde geniş tabanlı bir yavaşlamaya işaret ettiği aktarıldı.

 

ABD ekonomisinin bu yıl yüzde 2,4 büyümesinin beklendiği kaydedilen raporda, Çin ekonomisinin de bu yıl yüzde 4,7 büyüyeceğinin öngörüldüğü belirtildi.

 

Raporda, Avro Bölgesi'nin ekonomik görünümünün de zorlu olmaya devam ettiğine işaret edilerek, bölge ekonomisinin ekonomik büyüme hızının geçen yıla benzer şekilde yüzde 0,5 civarında düşük kalmasının beklendiği kaydedildi.

 

IIF'nin raporunda, Türkiye ekonomisinin ise 2024'te yüzde 2,7 büyüyeceğinin öngörüldüğü bildirildi.

 

Öte yandan, Fed'in 2024 yılında faiz oranlarını 100 baz puan düşürmesinin beklendiği ve bu durumun küresel finans piyasalarını etkileyeceği belirtilerek, gelişmekte olan piyasaların, riskler bölgeye göre değişse de ABD'deki daha düşük faiz oranlarından faydalanabileceği ifade edildi.

 

Raporda, 2025 yılına ilişkin ekonomik görünümün ise jeopolitik istikrara ve teknolojik ilerlemeye bağlı olduğu kaydedildi.

19 Eylül 2024 Perşembe

Etiketler : büyüme

Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 2.06 değer kazanarak 9.975,61 puandan tamamladı. BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 201,12 puan artarken, toplam işlem hacmi 84,6 milyar lira oldu.


Bankacılık endeksi yüzde 3,08, holding endeksi yüzde 2,50 değer kazandı.

 

Sektör endeksleri arasında en çok kazandıran bankacılık, tek kaybettiren yüzde 0,63 ile ticaret oldu.

 

Küresel piyasalarda, ABD Merkez Bankasının (Fed) 50 baz puanlık faiz indiriminin ardından pozitif bir seyir izleniyor.

 

Öte yandan TCMB Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını değiştirmeyerek yüzde 50'de tuttu.

 

PPK duyurusunda, "Temel mal enflasyonu sınırlı bir artışla düşük seyretmeye devam ederken, hizmet enflasyonundaki iyileşmenin son çeyrekte gerçekleşmesi beklenmektedir. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası araçları etkili şekilde kullanılacaktır." ifadelerine yer verildi.

 

Kararın ardından BIST 100 endeksindeki yükseliş hızlanırken, Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS) ise 256,5 baz puanla Şubat 2020'den bu yana görülen en düşük seviyeye yaklaştı.

 

Analistler, TCMB'nin karar metninden alınan sinyallerin enflasyonla mücadelenin ciddi şekilde devam edeceği şeklinde yorumlandığını kaydederek, bu durumun Türk lirası varlıklara olan talebi destekleyebileceğini belirtti.

 

Yarın yurt içinde tüketici güven endeksi, yurt dışında ise Japonya Merkez Bankası (BoJ) faiz kararı, Japonya'da enflasyon, Almanya'da Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), Avro Bölgesinde tüketici güven endeksinin öne çıkacağını dile getiren analistler, BoJ'un yarınki açıklamasında faiz oranının yüzde 0,25'te sabit tutmasının beklendiğini söyledi.

 

Banka politika faizini 31 Temmuz 2024'te 15 baz puan artışla yüzde 0,25'e yükseltirken, devlet tahvil alımlarının ise azaltılmasına karar vermişti.

 

Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 10.000 ve 10.100 seviyelerinin direnç, 9.800 ve 9.700 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti.

19 Eylül 2024 Perşembe

Etiketler : BIST100 borsa