İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç, topyekün kalkınmanın ancak topyekün toplumsal hareket anlayışıyla mümkün olduğunu söyledi. Hükümetin açıkladığı yeni yıl önlemlerinin bu açıdan üretimde yüksek kapasitenin kapısını araladığını belirten Avdagiç, “Topyekün kalkınma, ancak topyekün bir toplumsal hareket ile olur. Hükümetin son dönemde aldığı tedbirler ve en son Hazine ve Maliye Bakanımızın açıkladığı KOBİ Değer Kredisi, ‘bankacılık kesimi, hükümet, özel sektör ve halkımızla birlikte’ yeni ihracat seferberliğine, her hal ve şartta üretim kapasitesine sahip olmaya kapı aralamıştır” dedi.

SINIRLARI AŞALIM

Oda’nın yeni yıldaki ilk meclis toplantısında üyelere hitap eden Başkan Avdagiç, “Sizleri, yeni yılın getirdiği coşku ve umutlarla selamlıyorum. 2019’un sizler için üyelerimiz için şehrimiz ve ülkemiz için hayırlar getirmesini diliyorum. İstanbul Ticaret Odası Meclisi olarak yaptığımız yılın bu ilk toplantısının verimli geçmesini temenni ediyorum” dedi. Avdagiç, Mevlana’nın ‘yepyeni bir söz söyle de dünya yenilensin. Öyle bir söz söyle ki, dünyanın sınırlarını aşsın’ sözünü hatırlatarak, şöyle devam etti: “İnanıyorum ki, 261 meclis üyemizle biz 2019’da öyle yeni sözler söyleyeceğiz ki, Odamız da şehrimiz de ülkemiz de yenilenecek. Niyetimiz bu, inancımız bu. Bu inancımızın en büyük dayanağı da sizlersiniz, sizlerin ortaya koyduğu başarılar.”

137. YIL MESAJI

Bu ay, İstanbul Ticaret Odası’nın kuruluşunun 137. kuruluş yıldönümünü idrak edildiğini söyleyen Şekib Avdagiç, Oda’nın tıpkı bugün olduğu gibi ülke ekonomisinin büyük bir tazyik altında olduğu bir dönemde kurulduğunu hatırlattı. Avdagiç, şöyle devam etti: “İşte böylesi bir devirde, Osmanlı’da son derece önemli bir kalkınma hamlesi başlatan Sultan II. Abdülhamid, İstanbul Ticaret Odası’nın kurulması talimatını verdi. İTO, tabir-i caizse, yerli üretimin, yerli tüccarın ve üreticin umudu oldu. Kurucu Oda olduk. Bizden sonra imparatorluğun her tarafında ticaret odalarının kuruluşuna ön ayak olduk. Yedi yıl içinde, 96 ticaret odası daha kurulmasını sağladık. Ayrıca tüccarımızı yurtdışına açmak için yabancı tüccarlarla birlikte ortak ticaret odaları kurulmasına aracılık ettik. Bence çok önemli bir şey daha yaptık. İhracatı artırabilmek amacıyla ihraç mallarından verginin kaldırılması için çalıştık ve bunda başarılı olduk.”

EKONOMİK CENDERE

137 yıldır Türkiye’nin karşılaştığı sorunlarda bir değişiklik olmadığını söyleyen Avdagiç, Türkiye’nin ekonomik olarak cendereye alınmak istendiği bir dönem yaşandığına dikkat çekti.

Avdagiç, İTO’nun üç yüzyıla tanıklık eden tek Oda olduğunu vurgulayarak, “Ülkemiz o tarihte de bugünkü gibi ağır tazyik altıdaydı. 137 yıl önce biz buna karşı koyduk. Sultan II. Abdülhamid döneminde ve Cumhuriyet’in ilk yıllarında önemli başarılar elde ettik. Şimdi de aynı şekilde çalışıyoruz. 1882’de 250 üyemizin şahsında bütün imparatorluğun sorunlarını çözmek için gayret ediyorduk. Şimdi 137 yıl sonra 433 bin üyemizin ve ülkemizin sorunlarını çözmek için çaba gösteriyoruz” dedi.

İÇ TALEP CANLANACAK

Hafta başında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, hükümetin uygulamaya sokacağı bazı tedbirleri açıkladığını hatırlatan Avdagiç, kredi kartlarına ilişkin düzenleme hakkında ise şunları söyledi: “Bireysel kredi kartı borcu, ekim ayında 102.8 milyar lira olmuş. Bu rakamın yüzde 6’sı, yani 6.1 milyar lirası ise takibe düşmüş. Bu rakamlar gösteriyor ki, kredi kartı borçları, ciddi soruna dönüşecek düzeye gelmiş. Hükümet zamanında önlem aldı. Çünkü vatandaşın kredi kartı borcunu ödeyememesi, bana göre ekonominin ötesinde sosyal bir mesele. Bu sebeple bu düzenleme doğru oldu. Ancak bir noktanın altını çizmek isterim: Biz borcunu ödemeyenler ile borcunu ödeyememiş olanları, doğru ve adaletli bir şekilde ayırt etmeliyiz. Ayrıca ödenen kredi kartı borçları, reel sektöre de yeni talep şeklinde yansıyacak. Bir başka ifadeyle, bu müdahale iç talebin canlanmasında kritik bir dokunuş olarak değerlendirilebilir.”

BİRBİRİNİ TAMAMLAYACAK

Ekonomik sıkıntılardan en çok etkilenen küçük işletmeler olduğunu hatırlatan Avdagiç, bu alanda açıklanan önlemleri de şöyle değerlendirdi: “Hükümet, Halkbank aracılığıyla bu sektöre el uzatıyor. Halkbank, 350 bin esnafa 22 milyar lira kredi veriyor. Kredinin 10 milyar TL’si ilk üç ayda; geri kalan tutarı ise yılın tamamında kullandırılacak. Ben bunun çok önemli olduğuna inanıyorum. Esnafımıza verilen bu desteğin, bugün Hazine ve Maliye Bakanımız tarafından açıklanan KGF destekli KOBİ kredileriyle birbirini tamamladığını düşünüyorum.”

Avdagiç, açıklanan KOBİ destekleri ile ilgili olarak da “KOBİ Değer Kredisi ile kaynağa erişimde en büyük sorun olan teminat engeli de aşılmış oluyor. Daha da önemlisi böylece hem ihracatçı hem de üretici KOBİ’lere özel önem verilerek, ihracatımızın yeni bir raya oturması da sağlanacak” yorumunu yaptı.

İSTANBUL İÇİN 3 ÖNEMLİ DÜZENLEME

İTO Başkanı Şekib Avdagiç, İstanbul ve iş dünyamız için hayati öneme sahip ticari araçlarla alakalı 3 düzenlemeye dikkat çekti. Avdagiç, yapılan düzenlemeler hakkında şu bilgiyi verdi: “Birincisi; 15 Temmuz Şehitler Köprüsü ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden geçiş yapan ticari araçlara kesilen cezalar affedildi, yapılan ödemeler ise müracaat üzerine iade ediliyor. Gerekli kanun da çıkartıldı. İkinci olarak da ticari araçların Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden geçişleri yeniden düzenlendi. Daha önce yasak kapsamında olan bazı aks aralıklarına izin verildi.
Üçüncü olarak da hükümet ticari vasıta kiralanmasının önünü açtı. Böylece 10 yıldır yasak olan bir uygulama ortadan kaldırılarak, araç kiralama sektörüne canlılık getirildi. İş dünyasına yeni bir imkan sunan uygulamaya yeniden start verildi. Ticari araçlarla ilgili bu üç gelişme, Anadolu ve Avrupa yakası arasında mekik dokuyan İstanbullu tüccarlar için büyük kolaylık getirdi.”

İTO YERLİ DURUŞUN TİMSALİ OLDU

İstanbul Ticaret Odası’nın Ocak ayı Meclis toplantısının açılışında konuşan Meclis Başkanı Öztürk Oran, Türkiye’nin 2018’i geride bırakırken, yepyeni hedeflere yöneldiğini söyledi. Oran, günümüzde küreselleşen dünyada hiçbir ülkenin kendi yağıyla kavrulamadığını belirterek, şöyle devam etti: “Her yönüyle önemli bir coğrafyada dalgasız deniz aramıyoruz. Türk iş dünyası zor zamanların kaptanıdır. 2018’de de bunu gördük. Büyümenin yanında ihracatta da 168 milyar dolar aşıldı ve bir rekor gerçekleşti. Büyüme verileri de gösterdi ki, spekülatif ataklara ve dış şoklara rağmen büyümemiz devam ediyor.”

2019’un genelinde ekonomideki dengelenmenin süreceğini söyleyen Oran, alınan önlemlerin ve özel sektörün iş yapma enerjisinin bu dengelenmenin temelleri olduğunu hatırlattı. Yatırıma ve üretime doğru atılan her adımın Türkiye’nin gelecek garantisi olduğunu belirten Oran, İstanbul Ticaret Odası’nın da 137 yıldır milli fikrin, gayretin ve başarının membaı olduğunu vurguladı. Oran, şöyle konuştu: “Dersaadet Ticaret Odası, ilk toplantısı ile birlikte yerli bir duruşun da timsali oldu.
14 Ocak 1882’de yakılan meşale, bugün 430 binden fazla üyesiyle küresel ölçekli iş yapma merkezi olarak yarınlara uzanıyor.”

MECLİS KÜRSÜSÜNDEN YANSIMALAR

AİDAT DÜZENLEMESİ ÖNERİSİ

Noman Sağ-Mali Müşavirlik Meslek Komitesi (Bütçe Komisyonu Üyesi): 5174 sayılı Kanun’da, üyeler her yıl aidat ödemekle yükümlü. Yıllık aidat ücreti, 16 yaşından büyükler için uygulanan aylık asgari ücretin brüt tutarının yüzde 10’undan az, yarısından fazla olamaz. Aralık ayındaki bütçe meclisimizde yüzde 10’undan az olamayacak hükmünden hareketle, artışta bulunduk. Asgari ücret yüzde 26 artınca aidat ödeyecek üyelerimize ilave bir yük getirmiş oldu. “Yüzde 10’undan az olamayacak” cümlesinin çıkartılarak, yarısından fazla olmaması hükmü getirilebilir.

AİDİYET ÖNEMLİ

İshak Koçoğlu-Konut İnşaatı Meslek Komitesi: Amcamın vefatından dolayı taziye ve geçmiş olsun dilekleriniz için hepinize teşekkür ederim. Başkanımızın aidiyet duygumuzu pekiştiren alakası için teşekkür ediyorum.

BİRLİK OLMANIN GÜCÜ

Nedim Yusuf Baş-Mermercilik ve Madencilik Meslek Komitesi: 40 yıllık ticari ve siyasi hayatımda ülkemin sıkıntılı dönemlerine şahit oldum. Bu günden daha zor günler de geçirdik. Yeter ki birlik ve beraberlik içinde olalım. Algı operasyonlarına birlikte karşı çıkarsak daha güçlü oluruz ve bu günlerden daha az zararla çıkarız. Zor günleri beraber aşacağız.

İTHAL KUMAŞA MAKUL VERGİ

Nesim Ayyıldız-Kumaş Meslek Komitesi: Sektörel sıkıntılarımızın giderilmesi için bir kısım çelişkili mevzuatın düzeltilmesi gerek. Kumaş sektörü ciddi anlamda ithalat ve ihracat yapıyor. İhracatımızın önemli bölümünü ithalata bağlı yapıyoruz. Büyük katma değer üretiyoruz. İhracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 75. Ekonomi yönetimi sorunları çözebilmek, üretimi korumak adına ithalatın önünü kesmeye çalışıyor. Tekstilciyim ve kumaş ticareti yapıyorum. Ülkemizin ithal kumaşlara ihtiyacı var. İthal kumaşlar, hazır giyime katkı sağlıyor ve hazır giyimde dünya ile rahat rekabet edebiliyoruz. Ülkemizde üretilmesi rantabl olmayan ürünlerde anti damping olmamalı. Anti damping ve ekstra vergiler ile ithalat düşerken, yan yollara başvurulması nedeniyle kayıt dışı artıyor. Türkiye vergi kaybına, dürüst çalışan tüccar zarara uğruyor. Hazır giyimde kullanılan ithal ürünlerde vergiler makul seviyelere çekilmeli.

500 MİLYON DOLARLIK YÜK

İsa Albayrak-Perakende Ticaret Meslek Komitesi: Sebze ve meyvelerin perakende ticaretindeki usul ve esaslar konusunda tebliğ önemli. Yüzde 25 firenin ortadan kaldırılması için yapılan çalışmaları önemsiyoruz. Meyve ve sebzelerin depolanması, soğutuculu dolaplarda muhafaza edilmesi, ambalajlanarak satılması, sektörün üstesinden gelemeyeceği maliyetler getirecek. Sektörü etkileyecek, dövize bağlı enerji sarfiyatını artıracak, enflasyonla mücadele içinde olduğumuz bu dönemde soğutuculu reyon yatırımı konusundaki düzenlemenin iptalini istiyoruz. Çünkü 40 bin market, 500 milyon dolarlık bir yük ile karşı karşıya kalacak. Marketlerde zaten soğuk muhafaza uygulaması mevcut. Yapılması gereken, tüketicinin bilinçlendirilmesi. 500 milyon dolarlık yatırıma ve ilave enerji maliyetine gerek yok. Ücretli poşet dönemi hayırlı olsun. Çevre korunması dahil bir çok faydayı beraberinde getirdi. Uygulama, tüketiciler tarafından takdirle karşılandı. Yerli etiket uygulaması kısa sürede geldiği için sıkıntılarla karşılaştık. Ekonomik saldırı ve sıkıntı varken, bu konunun gündeme çok getirilmesi anlamsız.

İYİ DİLEKLER İÇİN TEŞEKKÜRLER

Hasan Karaman-Kumaş Meslek Komitesi: Hastalığım sebebiyle geçmiş olsun dileklerini ve dualarını eksik etmeyen tüm meclis üyesi arkadaşlarıma ve başkanıma teşekkür ediyorum.

İNŞAAT RAPORUNA SAHİP ÇIKALIM

Gökhan Murat Kalsın-Mimarlık ve Mühendislik Meslek Komitesi: Bir önceki yönetim kurulu döneminde ‘İTO İnşaat ve Gayrimenkul Sektörü 2023 Vizyonu Stratejik Eylem Planı’ adlı bir çalışma yaptık. 125 sektörün, 52 STK’nın, üniversitelerin görüşünü aldık. 649 soruna 543 çözüm yolu ürettik. Raporu tamamladık ancak araya 15 Temmuz girdi. Sonrasında da Çevre ve şehircilik Bakanlığı’nda bakanlar değişti. Raporu güncelleyelim, tekrar gündeme alınırsa faydalı olur.

ANTREPO SORUNLARI MİLLİ GELİRE ZARAR

Sait Kılıç-Kargo Posta ve Depolama Meslek Komitesi: Yanıcı maddeleri izinsiz alan antrepolarda çıkan bir yangında, mallar sigorta kapsamında olsa dahi sigorta bu zararı karşılamıyor. Bu durum milli gelire zarar ve şirketler iflas ediyor. Başkanımız sektörel istişare toplantısında, taleplerimizin rapor olarak Ticaret Bakanı’na aktarıldığını söylemişti. Verilen raporun tarafıma da iletilmesini istiyorum. Yönetim Kurulu, problemlerin çözümünde aktif rol oynamalı. İş Kanunu hukuka uygun değilse, arabuluculuk müessesi iş dünyasının sorunlarını çözmez.

TAHLİYELER 2020’YE KADAR DURDURULMALI

Ertuğrul Yılmaz-İnşaat Malzemeleri Meslek Komitesi: Depolama alanlarımız ilçe belediyelerinin baskısı altında. Belediyeler, tüccara ‘depoları taşımazsanız elektriği, suyu keseriz, iş makineleri ile faaliyetlerinizi engelleriz’ diyor. Depolama alanlarımızın şehirde görüntü kirliliği oluşturduğunu söylüyorlar. TIR giriş-çıkışlarının trafiğe etkisinden söz ediyorlar. Sektördeki 5 bine yakın tüccarın İstanbul’da bir yeri yok. TOKİ, Hadımköy’de bin dönümlük bir site yapıyor sektör için. TOKİ 2020’de bu siteyi bize teslim edecek. Güngören’de 70 tüccar tahliye kararı ile bekliyor. Proje hayata geçene kadar tahliyeler durdurulsun. Bankaların teminat mektubu komisyon oranlarını yükseltmeleri işimizi zorlaştırıyor. Oranların eski seviyeye çekilmesini istiyoruz. Tahsilatlarımızın büyük bölümünü çekle yapıyoruz. Kredi kartında nasıl limit sınırı varsa çekte de limit ve vade sınırı olmalı.

TEKSTİL BÖLGELERİ DESTEKLENMELİ

Mustafa Balkuv-Örme Kumaş Çorap ve Trikotaj Meslek Komitesi: 1983’te İstanbul belediyesi, Suriçi’ndeki iş yerlerinin boşaltılmasını istedi. İkitelli, Esenler ve İSTOÇ gibi yerlerde kooperatif kuruldu.
Oralara taşınılmasını istendi. Geniş mağazaları ve büyük otoparkları olan Tekstilkent gibi yerler atıl kaldı. Suriçi’nde hâlâ tekstilcilik yapılıyor. Oysa Suriçi, sadece turizm yapıldığında daha çok gelir elde edilecek. İTO olarak tekstil bölgelerine sahip çıkmalıyız. Giyimkent ve Tekstilkent neden dünya hazır giyim merkezi olmasın? Küçük işletmelerin önündeki engelleri kaldırmalıyız. Maddi ve manevi desteğe ihtiyaçları var. Sektör 2018’de ihracatta rekor kırdı, 18 milyar doları yakaladı. Bunun 17.5 milyar dolarını fason üreticiler yaptı. Ancak devletin fason üreticilere showroom açmada desteği yok. Küçük işletmeler büyük firmaların güçlenmesine de katkı sağlıyor. Sektörün desteklenmeye ihtiyacı var. Yeni pazarlar için ofis ve showroom desteği sağlanmalı. Bunlar yapılırsa sektör daha fazla istihdam oluşturabilir.

YERLİYE POZİTİF AYRIMCILIK OLMALI

Serkan Bilir- Restorasyon ve İzolasyon Meslek Komitesi: Bazı kamu kurumları bütçesini ayırıp, öyle ihaleye çıkıyor. Bütçe ayıran başarılı oluyor. Bütçesini ayırmadan ihaleye çıkan kamu kurumları da var. O kamu kurumları ile çalışan firmalar, parasını alamadığında ortaya kalitesiz işler çıkıyor. Bu sorunun çözümü için düzenleme yapılmalı. Aidat borcu olan üyeler faaliyet belgesi alamıyor. Bir sefere mahsus olmak üzere belge verilsin, hatırlatılması da yapılsın. İzolasyonda yerli üreticilere pozitif ayrımcılık yapılmalı. Komite olarak 2018’den artan bütçemizin, Esenler’de bir kız lisesi ve engellilerle ilgili bir okula verilmesi için karar aldık. Oda ile ilgili konularımızda genel sekreter ve yardımcıları her zaman yardımcı ve destek oluyor, teşekkür deriyorum.

PROMOSYON SEKTÖRÜNE DESTEK OLUNMALI

Faysal Koçer-Bilgi İletişim ve Medya Komitesi: Ülkemizin tanıtılmasında önemli rol üstelenen TV dizi film sektörü, 400 milyon dolar ihracat ile ABD’den sonra ülkemizi ikinci sıraya yükseltti. Turizmin gelirleri bu rakama dahil değil. İTO’ya, film sektörüne verdiği destek için teşekkür ediyoruz. Promosyon sektörü olarak aynı desteği bekliyoruz. Sektörde 25 kalemde yerli üretim var. Poşetlerle ilgili düzenleme, sektörümüze yarar getirecek, bez çantalar daha çok satışa sunulacak. Uluslararası alanda yeni açılımlara ihtiyaç var. Sektörümüz Düsseldorf’da PSI fuarına katılıyor. Firmalarımız İTO’dan bu fuara katılımda destek bekliyor. Kamu kurum ve kuruluşları, promosyon ürünlerinde yerli ürünleri tercih etmeli. Kamu kurumları da bu konuda örnek olursa daha iyi yerlere geleceğimizden eminiz.

SEKTÖRÜN BAŞI HIRSIZLIKLA DERTTE

Mustafa İçöz- Motorlu Araçlar Tamir Bakım ve İmalatı Meslek Komitesi: Son 13 aydır İstanbul’un çeşitli ilçelerinde 40’a yakın jant ve lastik hırsızlığı oldu. Aynı iş yerine defalarca gidiyorlar. Bu asayiş sorununu çözmek için emniyet nezdinde girişimde bulunan Odamıza teşekkür ederiz. Önümüzdeki hafta İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün yöneticileri ile İTO’da yapılacak toplantıya komite olarak müdahil olmak istiyoruz. Beyaz eşyada 26 milyon 500 üretimimiz var. Beyaz eşyada dünya çapında ihracatçı bir ülkeyiz. Ancak bazı üreticilerin uygulamaları tüketiciyi mağdur ediyor. Örneğin; 15 liralık hortumu, servis orijinali olduğu gerekçesi ile 150 liraya temin edebileceğimi söyledi. Bu konuda haksız kazanç olduğunu düşünüyorum.

2 MİLYAR LİRALIK GELİR ÖNERİSİ

Ziya Alp Gülan-Motorlu Taşıt Satış ve Servisi Meslek Komitesi: Devletin hurda teşviki ve ÖTV indirimine rağmen yüzde 35 daralma yaşadık. Son düzenleme hafif ticari araçların kiralanması ile ilgili soruna çözüm getirdi. Otomotiv sektörü 13 senedir ihracat şampiyonu ve ihracat 31.5 milyar dolar seviyesine geldi. Milli gelirde artış olursa, otomotiv pazarına da yüzde 30 olumlu etki yapıyor. 2014-2017 arasında Rusya’da sektörde kriz olduğunda Rusya’da hükümet üç sene boyunca her yeni satılan araca finansman sağlamış ve düşüşü engellemiş. Türkiye’de benzer model uygulanabilir. İstanbul Ticaret Üniversitesi Yaşam Boyu Eğitim Merkezi ile ortak bir proje yaptık. 230 kişiye ikinci el araç satıcısı sertifikası kazandırdık. Bir diğer sorun da sigorta şirketlerinin 42 bin aracı ağır hasarlı olduğu gerekçesi ile trafikten geri çekmesi. Bu araçların sadece 1586’sı geri dönüşüme gitmiş. Diğer araçlar tamir edilip, tekrar trafiğe çıkarılıyor. Araç muayene istasyonları Ulaştırma Bakanlığı’na bağlı olduğu için bu konuda onlara yazı yazdık. ÖTV eksikliği sorunu nedeniyle 42 bin ithal araç gümrükte bekletiliyor. Devlet bu araçlara ÖTV’leri ödenmek suretiyle izin vermeli. Sorun çözülürse devlet 2 milyar TL kaynak elde edebilir.

PLAKA TANIMA SİSTEMİ MALİYETLİ

Hacı Demir-Mali Müşavirlik Meslek Komitesi: İçişleri Bakanlığı, yeni bir düzenleme ile ticaret merkezi, AVM gibi yerlere 30 gün içinde plaka tanıma sistemi, araç arama sistemi kurulmasını istiyor. Aksi takdirde 80 bin TL para cezası var. Bu sistemin kurulması PERPA için 3 milyon TL’ye mal olacak. Kat mülkiyeti ile üyelerden para topluyoruz. Bu kadar kısa sürede bu talebi karşılamak mümkün değil. Mağduriyet yaşamamamız için soruna çözüm bekliyoruz.

14 Ocak 2019 Pazartesi

Etiketler : Gündem

Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF), önemli ekonomilerdeki zayıf performans nedeniyle küresel ekonomik büyümenin 2024'te yüzde 2,9'a gerileyeceğinin öngörüldüğünü bildirdi.

Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF), Küresel Görünüm Raporu'nu yayımladı.

Raporda, Orta Doğu'daki çatışmalar ve ABD-Çin ilişkileri de dahil olmak üzere jeopolitik gerginliklerin yüksek kalmaya devam ettiği belirtildi.

Söz konusu gelişmelerin eş zamanlı olarak gerçekleştiği ve belirsizliğe katkıda bulunduğu belirtilen raporda, böylesine değişken bir ortamda siyasi olayların daha da önem kazandığı ve kasım ayındaki ABD başkanlık seçimlerinin küresel ölçekte yılın en önemli siyasi olayı olarak öne çıktığı ifade edildi. Raporda, ABD'deki seçimlerin küresel ekonomi ve ticaret politikalarını önemli ölçüde etkileyebileceği vurgulandı.

Küresel ekonomik faaliyetin yavaşlamasının beklendiğine işaret edilen raporda, küresel ekonomik büyümenin ABD ve Çin gibi önemli ekonomilerdeki zayıf performans nedeniyle 2023'teki yüzde 3,1 seviyesinden 2024'te ve 2025'te yüzde 2,9'a gerileyeceğinin öngörüldüğü bilgisi verildi.

Raporda, ABD'de ABD Merkez Bankasının (Fed) geçmişteki agresif parasal sıkılaştırmasının etkilerinin işe alımlarda yavaşlamaya, hane halkı gelir büyümesini baskılamaya ve tüketici harcamalarını kısıtlamaya yol açmasının beklendiği belirtilerek, benzer şekilde Çin'in ekonomik ivmesinin de zayıfladığı ve son verilerin temel sektörlerde geniş tabanlı bir yavaşlamaya işaret ettiği aktarıldı.

ABD ekonomisinin bu yıl yüzde 2,4 büyümesinin beklendiği kaydedilen raporda, Çin ekonomisinin de bu yıl yüzde 4,7 büyüyeceğinin öngörüldüğü belirtildi.

Raporda, Avro Bölgesi'nin ekonomik görünümünün de zorlu olmaya devam ettiğine işaret edilerek, bölge ekonomisinin ekonomik büyüme hızının geçen yıla benzer şekilde yüzde 0,5 civarında düşük kalmasının beklendiği kaydedildi.

IIF'nin raporunda, Türkiye ekonomisinin ise 2024'te yüzde 2,7 büyüyeceğinin öngörüldüğü bildirildi.

Öte yandan, Fed'in 2024 yılında faiz oranlarını 100 baz puan düşürmesinin beklendiği ve bu durumun küresel finans piyasalarını etkileyeceği belirtilerek, gelişmekte olan piyasaların, riskler bölgeye göre değişse de ABD'deki daha düşük faiz oranlarından faydalanabileceği ifade edildi.

Raporda, 2025 yılına ilişkin ekonomik görünümün ise jeopolitik istikrara ve teknolojik ilerlemeye bağlı olduğu kaydedildi.

19 Eylül 2024 Perşembe

Etiketler : büyüme

Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 2.06 değer kazanarak 9.975,61 puandan tamamladı. BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 201,12 puan artarken, toplam işlem hacmi 84,6 milyar lira oldu.

Bankacılık endeksi yüzde 3,08, holding endeksi yüzde 2,50 değer kazandı.

Sektör endeksleri arasında en çok kazandıran bankacılık, tek kaybettiren yüzde 0,63 ile ticaret oldu.

Küresel piyasalarda, ABD Merkez Bankasının (Fed) 50 baz puanlık faiz indiriminin ardından pozitif bir seyir izleniyor.

Öte yandan TCMB Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını değiştirmeyerek yüzde 50'de tuttu.

PPK duyurusunda, "Temel mal enflasyonu sınırlı bir artışla düşük seyretmeye devam ederken, hizmet enflasyonundaki iyileşmenin son çeyrekte gerçekleşmesi beklenmektedir. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası araçları etkili şekilde kullanılacaktır." ifadelerine yer verildi.

Kararın ardından BIST 100 endeksindeki yükseliş hızlanırken, Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS) ise 256,5 baz puanla Şubat 2020'den bu yana görülen en düşük seviyeye yaklaştı.

Analistler, TCMB'nin karar metninden alınan sinyallerin enflasyonla mücadelenin ciddi şekilde devam edeceği şeklinde yorumlandığını kaydederek, bu durumun Türk lirası varlıklara olan talebi destekleyebileceğini belirtti.

Yarın yurt içinde tüketici güven endeksi, yurt dışında ise Japonya Merkez Bankası (BoJ) faiz kararı, Japonya'da enflasyon, Almanya'da Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), Avro Bölgesinde tüketici güven endeksinin öne çıkacağını dile getiren analistler, BoJ'un yarınki açıklamasında faiz oranının yüzde 0,25'te sabit tutmasının beklendiğini söyledi.

Banka politika faizini 31 Temmuz 2024'te 15 baz puan artışla yüzde 0,25'e yükseltirken, devlet tahvil alımlarının ise azaltılmasına karar vermişti.

Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 10.000 ve 10.100 seviyelerinin direnç, 9.800 ve 9.700 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti.

19 Eylül 2024 Perşembe

Etiketler : BIST100 borsa