tatil-sepeti

SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi tarafından hazırlanan "Türkiye'de Yenilenebilir Enerji Tedarikive Belgelenmesi" raporuna göre, tüketicilerin yenilenebilir enerjiyi piyasadan veya tedarikçilerden satın alabilecekleri ayrı bir ürün olarak talep etmeleri yaygınlaşıyor.

Dünya genelinde çok uluslu ve yaygın tedarik ağına sahip şirketler başta olmak üzere kurumsal şirketler, sürdürülebilirlik taahhütleri kapsamında elektrik tüketimlerini yenilenebilir kaynaklardan karşılamaya önem verirken, tüketilen enerjinin yenilenebilir kaynaklardan üretildiği yeşil sertifikalar yoluyla kanıtlanıyor.

Bu kapsamda, şirketlere yeşil sertifikalar yoluylayenilenebilir enerji satışı üretici ve tedarikçiler için alternatif bir iş modeli haline gelmeye başladı. Geçen yıl sonunda dünya genelinde tüketimleri yıllık 278 teravatsaatbüyüklüğünde 260 şirket yüzde 100 yenilenebilir elektrik tüketimi taahhüdünde bulundu. Bu şirketlerin 53'ü hedefini gerçekleştirirken, 207 şirket ise 2030'a kadar yüzde 100 hedefine ulaşmayı planladığını açıkladı.

Bu şirketler tarafından talep edilen yenilenebilir enerji, küresel yenilenebilir enerji tüketiminin yaklaşık yüzde 8’ine karşılık geldi.

TÜRKİYE'DE YEK-GUYGULAMASI HAZİRANDA BAŞLAYACAK

Türkiye'de ise YEK-Guygulamasınınhaziranda başlaması bekleniyor. Bu belgelerle tüketicilere tedarik edilen elektriğin yenilenebilir kaynaklardan üretildiği ispat ve ifşa edilecek.Enerji Piyasaları İşletme AŞ, YEK-G belgelerinin ticaretinin yapılabilmesi için oluşturulacak piyasayı işletecek.

Her bir megavatsaatelektrik üretimi için bir adet YEK-G belgesi oluşturulabilecekve bu belge elektriğin üretim dönemi bitiş tarihinden itibaren 12 ay süreyle geçerli olacak.

Görevli tedarik şirketleri, kendi portföylerinde yer alan ve yeşil tarifeden yararlanan tüketicilere düzenlenen tarife kapsamında tedarik ettiği enerjiyi YEK-G belgeleriyle kanıtlamakla yükümlü olacak.

AB KURULUŞLARINA ÜYELİK

Kısa dönemde sistemin işler hale gelmesi için olarak yönetmeliğin yürürlüğe gireceği 1 Haziran 2021'e kadarYEK-G Sistemi ve Organize YEK-G Piyasası İşletim Usul ve Esasları'nın,Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından yayımlanması bekleniyor.

SHURA'nın raporuna göre, EPDK'ninyol haritasında Türkiye'deki sertifikaların Avrupa Birliği'nde (AB) geçerlilik kazanmasının sağlanması için ilgili kuruluşlara üye olunması planlanıyor. Bu sayede Türkiye'nin menşe garantisi veren belge ihraç hakkı elde etmesi ve yenilenebilir enerji üreticilerinin yurt dışında da gelir sağlayabilecekleri yeni bir pazara erişebilmeleri hedefleniyor.

Ayrıca, sertifikaların AB karbon vergisi yükümlülüklerinde ve sınırda karbon vergisine karşılık olarak kullanılabileceği öngörülüyor.

YENİLENEBİLİR ENERJİDEGÜNEŞ İLK TERCİH

Yenilenebilir enerji tedarik etmek isteyen şirketler için güneş enerjisi ilk tercih olarak öne çıkıyor. Bunu rüzgar ve hidroelektrik takip ediyor.

Bu kapsamda raporda, yeterli arzın sağlanabilmesi için lisanssız güneş enerjisi santrallerinin YEK-G sistemine dahil edilmesi öneriliyor.

Türkiye'nin toplam elektrik üretiminde 2020 sonu itibarıyla yenilenebilir kaynakların payı yüzde 43, rüzgar ve güneş enerjisinin payı yüzde ise 12 seviyesinde bulunuyor.

31 Mart 2021 Çarşamba

Etiketler : Gündem

Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF), önemli ekonomilerdeki zayıf performans nedeniyle küresel ekonomik büyümenin 2024'te yüzde 2,9'a gerileyeceğinin öngörüldüğünü bildirdi.


 

Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF), Küresel Görünüm Raporu'nu yayımladı.

 

Raporda, Orta Doğu'daki çatışmalar ve ABD-Çin ilişkileri de dahil olmak üzere jeopolitik gerginliklerin yüksek kalmaya devam ettiği belirtildi.

 

Söz konusu gelişmelerin eş zamanlı olarak gerçekleştiği ve belirsizliğe katkıda bulunduğu belirtilen raporda, böylesine değişken bir ortamda siyasi olayların daha da önem kazandığı ve kasım ayındaki ABD başkanlık seçimlerinin küresel ölçekte yılın en önemli siyasi olayı olarak öne çıktığı ifade edildi. Raporda, ABD'deki seçimlerin küresel ekonomi ve ticaret politikalarını önemli ölçüde etkileyebileceği vurgulandı.

 

Küresel ekonomik faaliyetin yavaşlamasının beklendiğine işaret edilen raporda, küresel ekonomik büyümenin ABD ve Çin gibi önemli ekonomilerdeki zayıf performans nedeniyle 2023'teki yüzde 3,1 seviyesinden 2024'te ve 2025'te yüzde 2,9'a gerileyeceğinin öngörüldüğü bilgisi verildi.

 

Raporda, ABD'de ABD Merkez Bankasının (Fed) geçmişteki agresif parasal sıkılaştırmasının etkilerinin işe alımlarda yavaşlamaya, hane halkı gelir büyümesini baskılamaya ve tüketici harcamalarını kısıtlamaya yol açmasının beklendiği belirtilerek, benzer şekilde Çin'in ekonomik ivmesinin de zayıfladığı ve son verilerin temel sektörlerde geniş tabanlı bir yavaşlamaya işaret ettiği aktarıldı.

 

ABD ekonomisinin bu yıl yüzde 2,4 büyümesinin beklendiği kaydedilen raporda, Çin ekonomisinin de bu yıl yüzde 4,7 büyüyeceğinin öngörüldüğü belirtildi.

 

Raporda, Avro Bölgesi'nin ekonomik görünümünün de zorlu olmaya devam ettiğine işaret edilerek, bölge ekonomisinin ekonomik büyüme hızının geçen yıla benzer şekilde yüzde 0,5 civarında düşük kalmasının beklendiği kaydedildi.

 

IIF'nin raporunda, Türkiye ekonomisinin ise 2024'te yüzde 2,7 büyüyeceğinin öngörüldüğü bildirildi.

 

Öte yandan, Fed'in 2024 yılında faiz oranlarını 100 baz puan düşürmesinin beklendiği ve bu durumun küresel finans piyasalarını etkileyeceği belirtilerek, gelişmekte olan piyasaların, riskler bölgeye göre değişse de ABD'deki daha düşük faiz oranlarından faydalanabileceği ifade edildi.

 

Raporda, 2025 yılına ilişkin ekonomik görünümün ise jeopolitik istikrara ve teknolojik ilerlemeye bağlı olduğu kaydedildi.

19 Eylül 2024 Perşembe

Etiketler : büyüme

Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 2.06 değer kazanarak 9.975,61 puandan tamamladı. BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 201,12 puan artarken, toplam işlem hacmi 84,6 milyar lira oldu.


Bankacılık endeksi yüzde 3,08, holding endeksi yüzde 2,50 değer kazandı.

 

Sektör endeksleri arasında en çok kazandıran bankacılık, tek kaybettiren yüzde 0,63 ile ticaret oldu.

 

Küresel piyasalarda, ABD Merkez Bankasının (Fed) 50 baz puanlık faiz indiriminin ardından pozitif bir seyir izleniyor.

 

Öte yandan TCMB Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını değiştirmeyerek yüzde 50'de tuttu.

 

PPK duyurusunda, "Temel mal enflasyonu sınırlı bir artışla düşük seyretmeye devam ederken, hizmet enflasyonundaki iyileşmenin son çeyrekte gerçekleşmesi beklenmektedir. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası araçları etkili şekilde kullanılacaktır." ifadelerine yer verildi.

 

Kararın ardından BIST 100 endeksindeki yükseliş hızlanırken, Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS) ise 256,5 baz puanla Şubat 2020'den bu yana görülen en düşük seviyeye yaklaştı.

 

Analistler, TCMB'nin karar metninden alınan sinyallerin enflasyonla mücadelenin ciddi şekilde devam edeceği şeklinde yorumlandığını kaydederek, bu durumun Türk lirası varlıklara olan talebi destekleyebileceğini belirtti.

 

Yarın yurt içinde tüketici güven endeksi, yurt dışında ise Japonya Merkez Bankası (BoJ) faiz kararı, Japonya'da enflasyon, Almanya'da Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), Avro Bölgesinde tüketici güven endeksinin öne çıkacağını dile getiren analistler, BoJ'un yarınki açıklamasında faiz oranının yüzde 0,25'te sabit tutmasının beklendiğini söyledi.

 

Banka politika faizini 31 Temmuz 2024'te 15 baz puan artışla yüzde 0,25'e yükseltirken, devlet tahvil alımlarının ise azaltılmasına karar vermişti.

 

Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 10.000 ve 10.100 seviyelerinin direnç, 9.800 ve 9.700 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti.

19 Eylül 2024 Perşembe

Etiketler : BIST100 borsa