tatil-sepeti

HABER: SOYHAN ALPASLAN

İstanbul Ticaret Odası (İTO)Başkanı İbrahim Çağlar, “Bize asgari ücretin getirdiği 16 milyar 2liralık bir yük var. Bunun en azından yarısını devletimizden talep ediyoruz. Hükümetimiz bunun tamamını da verecek kapasitede. İşsizlik fonunda birikmiş 86 milyar lira para var. O fonda biriken paradan verilebilir” dedi. Başkan Çağlar, gazetecilerle bir araya geldiği sohbet toplantısında iş dünyasının yeni hükümetten beklentileri üzerinde durdu ve gazetecilerin sorularını cevapladı.

İŞVEREN PAYINDA İNDİRİM

İTO’nun geçen günlerde yaptığı yazılı açıklama ile asgari ücretin 1.300 liraya çıkarılması halinde hükümettenSGK primi işveren payında 3 puanlık indirim istediği sorusu üzerine Başkan Çağlar şunları kaydetti:“Asgari ücret 1.300 liraya çıkmalı evet, bunu savunuyoruz. Fakat bize getirdiği yük var. Biz ‘Gelin bu asgari ücretin bize getirdiği yükü paylaşalım’ diyoruz. O şekilde yatırımlarımızı artırıp, yeni istihdam alanları açacağız. Bu taleplerin çok aşırı talepler olmadığını düşünüyoruz.Bize asgari ücretin getirdiği 16 milyar liralık bir yük var. Bunun en azından yarısını devletimizden talep ediyoruz. Hükümetimiz bunun tamamını da verecek kapasitede. İşsizlik fonunda birikmiş 86 milyar lira para var. O fonda biriken paradan verilebilir. Bu talebi karşılayacak fonlar da Türkiye’de var.”

YATIRIMLARIN ÖNÜ AÇILMALI

Kısa dönemde hükümetten beklentileri ve son dönemde Güneydoğu’da yaşanan terör olayları ile ilgili sorulara iş dünyasının öncelikli beklentisini ‘Güçlü bir koordinasyon’ olarak açıklayan Çağlar, “Sayın Başbakanımızın yaptığı ‘100 günde taahhütleri yerine getireceğiz’ açıklamasını destekliyoruz. Reform ve sonuç alıcı işler yapılmasını bekliyoruz. Bunlar bizim ana başlıklarımız. Hükümetin uyguladığı yatırım planlarının aksamamasını istiyoruz.Finansmana erişim noktasında destek istiyoruz. Yaşadığımız sıkıntılardan biri, 500 bine yakın KOBİ’miz var ve bu KOBİ’lerimize sağlanacak düşük faizli krediler noktasında esnafa uygulananların tüccarlara da uygulanmasını, proje bazında finansmana erişimi arzu ediyoruz” dedi. Çağlar, şu değerlendirmelerde bulundu: “Bunun için de bizim yatırımlarımızı muhatap alıp konuşabileceğimiz bir finansman kuruluşuna ihtiyacımız var. Bu dönemde iş dünyasının yatırımlarının önünü açacak bir bankanın kurulmasını veya bir bankanın bu şekilde yönlendirilmesini istiyoruz.”

SIRTIMIZDAKİ EN BÜYÜK KAMBUR TERÖR

Güneydoğu’da devam eden olayların olduğu anımsatılan Başkan Çağlar, “Ama askerimiz ve polisimiz bu işin üzerine kararlı şekilde gidiyor. Çünkü bizim bu işi bir an evvel bitirmemiz lazım. Sırtımızdaki en büyük kambur bu. Siyasi istikrar sağlandı, tek parti iktidarı oluştu, Türkiye hep tek parti iktidarlarında yükseldi. Şimdi başımızdaki en büyük sıkıntı terör. İnsan canı her şeyden önemli, ekonomiyi bile çok dikkate almıyoruz. Hükümetimizin bu kararlı gidişinin sonunda onu da aşmayı ümit ediyoruz” cevabını verdi.

SERBEST PİYASA EKONOMİSİNDEN YANAYIZ

Ekonomi alanında kabinede adı geçen isimlerle ilgili görüşleri sorulan Çağlar, söz konusu isimlerarasında ortak bir paydada buluşulacağına olan inançlarını ifade ederek, iş dünyası olarak kendilerinin serbest piyasa ekonomisinden yana olduklarını, isim konusunda taraf olmadıklarınıbildirdi.

BAŞKANLIK SİSTEMİNİ TARTIŞMAKTAN ÇEKİNMEMELİYİZ

Bir soru üzerine başkanlık sisteminin tartışılmasının normal olduğunu, bunu tartışmaktan kaçınılmaması gerektiğini ifade eden İbrahim Çağlar, olası bir başkanlık sistemi referandumunun ekonomiyi etkilemeyeceği yorumunda bulundu. Çağlar, bu gibi referandumların yurt dışında sık sık yapıldığını, Türkiye’de de bunun yapılabilir olmasını savundu.

İSTANBUL’A DÜNYANIN EN MODERN FUAR ALANI

Seçim sonuçlarının firmaların kendilerine güven duymasını sağladığına işaret eden Çağlar, “Biz İTO olarak üyelerimizi ne kadar alıp, götürüp, uluslararası arenayataşırsak onların işi de o derecede artacaktır” dedi. Başkan Çağlar, İstanbul Dünya Ticaret Merkezi’nin (İDTM) Yeşilköy’deki fuar alanlarının yeniden inşa edilmesi projesi ve kimin işleteceği, bir dönem anlaşmazlık dolayısıyla mahkemelik olunanmevcut işletmecinin işletmeye devam edip etmeyeceğiyönündeki soruyu iseşöyle yanıtladı:“Şu an orada 110 bin metrekare bir alanda fuar yapmaya çalışıyoruz fakat alanlarımız eskidi. Toplam 700 bin metrekare inşaat yapacağız. Bunun 210 bin metrekaresi fuar alanı. Fakat hafta başında yeniden bir Yönetim Kurulu toplantısı düzenledik ve bu 210 bin metrekareyi 360 bin metrekareye çıkarmanın projesini yaptık.Oradadünyanın en modern ve en yeşil fuar alanını meydana getireceğiz. Kimin işleteceği ve nasıl işletileceği konularına yönetim daha sonra karar verecek. 2016’nın birinci çeyreğinde temeli atıp, birinci etabı 18 ayda bitireceğimizi düşünüyorum. Mevcut işletmeciyle bir taraftan hukuki süreç devam ediyor, orada davalarımız bitmiş değil. Şu an normal süreç devam ediyor.”

DÜNYANIN EN ZENGİN DEVLETİ TÜRKİYE…

Başkan İbrahim Çağlar, “Türkiye devleti,dünyanın en zengin devleti. Çok canlı bir örnek var; sizin zenginliğiniz kasadaki parayla mı ölçülür, yoksa yaptığınız yatırımlarla mı? Mültecilere 8 milyar dolar harcamışız. Demek ki biz çok zengin bir ülkeyiz. G20’ye gelecek devletlerin hiçbiri bu harcamayı yapamadı” dedi.

16 Kasım 2015 Pazartesi

Etiketler : Gündem

Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF), önemli ekonomilerdeki zayıf performans nedeniyle küresel ekonomik büyümenin 2024'te yüzde 2,9'a gerileyeceğinin öngörüldüğünü bildirdi.


 

Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF), Küresel Görünüm Raporu'nu yayımladı.

 

Raporda, Orta Doğu'daki çatışmalar ve ABD-Çin ilişkileri de dahil olmak üzere jeopolitik gerginliklerin yüksek kalmaya devam ettiği belirtildi.

 

Söz konusu gelişmelerin eş zamanlı olarak gerçekleştiği ve belirsizliğe katkıda bulunduğu belirtilen raporda, böylesine değişken bir ortamda siyasi olayların daha da önem kazandığı ve kasım ayındaki ABD başkanlık seçimlerinin küresel ölçekte yılın en önemli siyasi olayı olarak öne çıktığı ifade edildi. Raporda, ABD'deki seçimlerin küresel ekonomi ve ticaret politikalarını önemli ölçüde etkileyebileceği vurgulandı.

 

Küresel ekonomik faaliyetin yavaşlamasının beklendiğine işaret edilen raporda, küresel ekonomik büyümenin ABD ve Çin gibi önemli ekonomilerdeki zayıf performans nedeniyle 2023'teki yüzde 3,1 seviyesinden 2024'te ve 2025'te yüzde 2,9'a gerileyeceğinin öngörüldüğü bilgisi verildi.

 

Raporda, ABD'de ABD Merkez Bankasının (Fed) geçmişteki agresif parasal sıkılaştırmasının etkilerinin işe alımlarda yavaşlamaya, hane halkı gelir büyümesini baskılamaya ve tüketici harcamalarını kısıtlamaya yol açmasının beklendiği belirtilerek, benzer şekilde Çin'in ekonomik ivmesinin de zayıfladığı ve son verilerin temel sektörlerde geniş tabanlı bir yavaşlamaya işaret ettiği aktarıldı.

 

ABD ekonomisinin bu yıl yüzde 2,4 büyümesinin beklendiği kaydedilen raporda, Çin ekonomisinin de bu yıl yüzde 4,7 büyüyeceğinin öngörüldüğü belirtildi.

 

Raporda, Avro Bölgesi'nin ekonomik görünümünün de zorlu olmaya devam ettiğine işaret edilerek, bölge ekonomisinin ekonomik büyüme hızının geçen yıla benzer şekilde yüzde 0,5 civarında düşük kalmasının beklendiği kaydedildi.

 

IIF'nin raporunda, Türkiye ekonomisinin ise 2024'te yüzde 2,7 büyüyeceğinin öngörüldüğü bildirildi.

 

Öte yandan, Fed'in 2024 yılında faiz oranlarını 100 baz puan düşürmesinin beklendiği ve bu durumun küresel finans piyasalarını etkileyeceği belirtilerek, gelişmekte olan piyasaların, riskler bölgeye göre değişse de ABD'deki daha düşük faiz oranlarından faydalanabileceği ifade edildi.

 

Raporda, 2025 yılına ilişkin ekonomik görünümün ise jeopolitik istikrara ve teknolojik ilerlemeye bağlı olduğu kaydedildi.

19 Eylül 2024 Perşembe

Etiketler : büyüme

Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 2.06 değer kazanarak 9.975,61 puandan tamamladı. BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 201,12 puan artarken, toplam işlem hacmi 84,6 milyar lira oldu.


Bankacılık endeksi yüzde 3,08, holding endeksi yüzde 2,50 değer kazandı.

 

Sektör endeksleri arasında en çok kazandıran bankacılık, tek kaybettiren yüzde 0,63 ile ticaret oldu.

 

Küresel piyasalarda, ABD Merkez Bankasının (Fed) 50 baz puanlık faiz indiriminin ardından pozitif bir seyir izleniyor.

 

Öte yandan TCMB Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını değiştirmeyerek yüzde 50'de tuttu.

 

PPK duyurusunda, "Temel mal enflasyonu sınırlı bir artışla düşük seyretmeye devam ederken, hizmet enflasyonundaki iyileşmenin son çeyrekte gerçekleşmesi beklenmektedir. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası araçları etkili şekilde kullanılacaktır." ifadelerine yer verildi.

 

Kararın ardından BIST 100 endeksindeki yükseliş hızlanırken, Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS) ise 256,5 baz puanla Şubat 2020'den bu yana görülen en düşük seviyeye yaklaştı.

 

Analistler, TCMB'nin karar metninden alınan sinyallerin enflasyonla mücadelenin ciddi şekilde devam edeceği şeklinde yorumlandığını kaydederek, bu durumun Türk lirası varlıklara olan talebi destekleyebileceğini belirtti.

 

Yarın yurt içinde tüketici güven endeksi, yurt dışında ise Japonya Merkez Bankası (BoJ) faiz kararı, Japonya'da enflasyon, Almanya'da Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), Avro Bölgesinde tüketici güven endeksinin öne çıkacağını dile getiren analistler, BoJ'un yarınki açıklamasında faiz oranının yüzde 0,25'te sabit tutmasının beklendiğini söyledi.

 

Banka politika faizini 31 Temmuz 2024'te 15 baz puan artışla yüzde 0,25'e yükseltirken, devlet tahvil alımlarının ise azaltılmasına karar vermişti.

 

Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 10.000 ve 10.100 seviyelerinin direnç, 9.800 ve 9.700 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti.

19 Eylül 2024 Perşembe

Etiketler : BIST100 borsa