tatil-sepeti

Bilişim Sanayicileri Derneği (TÜBİSAD), ‘Türkiye’nin Dijitalleşme Endeksi Raporu’nu, bilişim sektörünün temsilcileri ve Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır’ın da katıldığı online toplantı aracılığıyla kamuoyuyla paylaştı.

DİJİTAL DÖNÜŞÜM ENDEKSİ

Özel sektör ve kamu temsilcilerinin görüşleri, iş dünyası mensupları tarafından doldurulan anketler ve 139 ülkeden alınan verilerin analiz edilmesiyle oluşturulan rapor; dönüşüm, ekosistem, yeterlilik, kullanım olmak üzere 4 ana bileşen ve 10 farklı boyutta Türkiye’nin Dijital Dönüşüm Endeksi’ni ortaya çıkardı. Raporda, Türkiye’nin Dijital Dönüşüm Endeksi 2019’da 2.94, 2020’de ise 3.06 olarak hesaplandı. Fiber altyapının gelişmesinin tüm ekonomiyi dönüştüreceğine ve dijital dönüşüm sürecinde KOBİ’lerin desteklenmesinin önem taşıdığına dikkat çekildi. Raporda, ayrıca firmaların yüzde 73’ünün nitelikli işgücü eksikliğini dijital dönüşüm sürecinde en önemli kısıtlardan biri olarak gördüğü de aktarıldı.

10 YILLIK ADIM ATILDI

Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır, dijital dönüşümün 10 yılda ulaşacağı noktaya çok kısa bir zaman içerisinde eriştiğini belirterek, bu dönüşümün bireylerin, şirketlerin ve devletlerin günlük yaşamlarına çok yüksek düzeyde tesir ettiğini söyledi. Bakanlık olarak ‘milli teknoloji hamlesi’ kavramıyla öz yeterliliği ve dijital dönüşümü vurguladıklarını aktaran Kacır, şöyle devam etti: “Türkiye’nin milli teknoloji hamlesi ile özellikle teknoloji seviyesi yüksek ürün ve hizmetleri yerli ve milli olarak üretebilmesi amacıyla önümüzdeki döneme ilişkin ekonomik başarı hikayesini hep birlikte yazacağımıza inanıyoruz.”

TEKNOLOJİK HAMLE PAKETİ

Ekonomik ve toplumsal hayatın normale dönmesinde en büyük etkenin teknoloji olacağına dikkat çeken TÜBİSAD Yönetim Kurulu Başkanı Erman Karaca ise şu önerilerde bulundu: “Salgının ekonomimizde yarattığı tahribatın telafisinde para ve maliye politikaları kadar teknoloji politikaları da önemli. Bugünlerde Türkiye’nin ciddi bir teknolojik hamle paketi açıklaması ile finansal piyasalara çok olumlu bir mesaj verilmiş olacak. Bu yolla yatırımcı güveninin oluşmasında önemli bir hamle de yapılmış olacak. Ayrıca böyle bir paket, salgında zor duruma düşmüş olan KOBİ’lerimizin ve esnafımızın yaralarını sarmakta önemli olacak. Teknoloji hamlesi, ülkemizi salgın sonrasında hızla ayağa kaldıracak, hem ekonomik hem toplumsal hayatın normale dönmesini hızlandıracak.”

1.600 AR-GE MERKEZİ

Online toplantıda Türkiye’nin küresel salgın döneminde ihtiyaç duyulan pek çok teknolojik ürünü yerli ve milli imkânlarla üretmeyi başarabilmesi de gündeme geldi. Türkiye’nin son 20 yılda çok büyük bir Ar-Ge ve yenilik ekosistemi kurduğunu belirten Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır, “80’den fazla teknoparkta 5 bin 700’e yakın Ar-Ge odaklı çalışan şirketimiz var. Özel sektör Ar-Ge ve tasarım merkezlerinin sayısı bin 600’ü geçti. 2006’da sadece 54 bin tam zaman eşdeğer Ar-Ge personeli olan Türkiye’de, 2018’de bu sayı 172 bine yükseldi. 2000’lerin başında bütün ülkede patent başvuru sayısı 300’lerde iken, geçen yıl 7 binin üzerine çıktı. Ar-Ge harcamalarının milli gelirimizdeki payı, 2006’larda binde 5 seviyelerinde iken, geçen sene yüzde 1’in üzerine yükseldi. Ar-Ge’ye daha fazla harcama yapan ülkeler daha ileri neticeler alıyor. Biz de büyük bir kapasiteyi oluşturduk ve adım adım daha ileri neticeler almaya devam edeceğiz” dedi.

TİCARET SİCİL BELGELERİ ARTIK ELEKTRONİK ORTAMDA

Türkiye’nin en önemli dijital dönüşüm projelerinden MERSİS’in kapsamı genişletildi. Konuyla ilgili bilgi veren Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, TOBB ile işbirliği halinde başlattıkları elektronik belge uygulamasıyla müdürlüklere gitmeden belgelerin alınabildiğini söyledi. Pekcan, bir süre önce Ankara’da başlayan uygulamaya, İstanbul ve İzmir’in dahil edildiğini, kısa sürede Türkiye geneline yayılacağını aktardı. Pekcan, şu bilgiyi verdi: “Anonim şirket genel kurul toplantılarına Bakanlık temsilcisi taleplerinin, İl Müdürlüklerine gidilmeden elektronik ortamda alınması, görevlendirme işlemlerinin elektronik ortamda yapılması mümkün hale geldi.”

18 Haziran 2020 Perşembe

Etiketler : Gündem

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, yatırımcıları, Türkiye’deki fırsatlardan yararlanmaya, daha fazla üretim, ihracat ve refah için çabaları artırmaya çağırdı.


Birleşmiş Milletler (BM) 79. Genel Kurulu’na katılmak üzere New York’ta bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a eşlik eden Bolat, 15. Türkiye Yatırım Konferansı kapsamında ABD’li yatırım bankası Goldman Sachs’ın genel merkezinde düzenlenen toplantıda konuştu.

 

Türkiye’deki ekonomik görünüm ile ekonomi ve ticaret alanındaki gelişmelere ilişkin yatırımcılara güncel bilgiler veren Bolat, son dönemdeki verilerin Türkiye ekonomisinin gücünün ve dayanıklılığının en görünür göstergesi olduğunu söyledi.

 

Bolat, yatırımcıları, Türkiye’deki fırsatlardan yararlanmaya ve “Türkiye Yüzyılı” vizyonu çerçevesinde daha fazla üretim, ihracat ve refah için çabaları artırmaya davet etti.

 

TÜRKİYE’NİN KÜRESEL DOĞRUDAN YABANCI YATIRIMLARDAKİ PAYINI ARTIRMA HEDEFİ

 

Bakan Bolat, Türkiye'nin cari açığındaki kayda değer düşüşe dikkati çekerek, bunun temel olarak mal ve hizmetlerdeki dış ticaret performansından kaynaklanan önemli bir başarı olduğunu belirtti.

 

Türkiye'nin küresel ticaretteki payının hem mal hem de hizmet açısından arttığını, geçen yıl sonu itibarıyla tarihin en yüksek seviyesine ulaştığını dile getiren Bolat, Türkiye'nin bu oranları daha da artırmayı hedeflediğini bildirdi.

 

Yatırım tarafında da Türkiye'nin finansal taraftaki başarılar sayesinde daha da parlak bir tabloya sahip olduğuna işaret eden Bolat, ülkenin küresel doğrudan yabancı yatırımlardaki payını da artırmayı hedeflediklerini söyledi.

 

Bolat, artık küresel şirketlerin yönetildiği bölgesel bir merkez olarak hizmet veren Türkiye'nin, tedarik zincirleri yeniden tanımlanırken Avrupa için üretim ve dağıtım merkezi olma konumunu daha da sağlamlaştıracağına inandıklarını ifade etti.

 

TÜRKİYE-ABD TİCARİ İLİŞKİLERİNDE YUKARI YÖNLÜ İVMENİN HIZLANDIRILMASINA ODAKLANILDI

 

Bakan Bolat, Türkiye’nin ABD ile ticari ilişkilerinin de son 10 yılda arttığını belirterek, yukarı yönlü ivmeyi daha da hızlandırmaya odaklandıklarını, iki ülke liderlerinin ortaya koyduğu 100 milyar dolarlık ticaret hacmi vizyonuna ulaşmak için her türlü çabayı gösterdiklerini dile getirdi.

 

Bolat, son 1,5 yıldır Türkiye ile ABD’nin diyaloğunun güçlendiğine işaret ederek, birlikte gerçekleştirilen faaliyetler ve etkinlikler açısından 2024’ün çok verimli bir yıl olduğunu söyledi.

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dün Amerikalı ve Türk iş insanlarıyla gerçekleştirdiği toplantıya değinen Bolat, ticari ve ekonomik ilişkilerin iki ülke arasındaki gündemin itici gücü olmaya devam edeceğini vurguladı.

 

Bolat, ABD’nin Türkiye’ye en çok yatırım yapan ikinci ülke olduğuna dikkati çekti.

 

Tüketim malları, enerji, sağlık, savunma ve teknolojinin Türk-Amerikan işbirliğinin amiral gemisi endüstrilerinden olduğunu söyleyen Bolat, Türk şirketlerinin de giderek daha fazla küresel iş dünyasına ve ABD pazarına girmesinden memnun olduklarını dile getirdi.

 

“TÜRK VE AMERİKAN ŞİRKETLERİ BİRLİKTE DAHA FAZLASINI BAŞARABİLİR”

 

Türkiye ve ABD arasındaki ilişkilerde geleceğe iyimserlikle baktığını belirten Bolat, Türk ve Amerikan şirketlerinin birlikte daha fazlasını başarabileceğini düşündüğünü kaydetti.

 

Bolat, Türkiye'nin sanayi gücünün de son 20 yılda dönüşüm geçirdiğini ifade ederek, ülkenin otomotiv, savunma, tekstil ve hazır giyim gibi çeşitli sektörlerde hem Avrupa'da hem de küresel olarak önde gelen üreticilerden biri olarak öne çıktığını vurguladı.

 

Türkiye'nin, inşaat sektöründe yabancı şirketler için fırsatlar barındırdığına işaret eden Bolat, bu şirketlerin, ortaklıklar kurmak, Türkiye'de veya üçüncü pazarlarda ek yatırım fırsatlarını keşfetmek için Türk inşaat şirketleriyle yakın bir şekilde çalışabileceklerini belirtti.

24 Eylül 2024 Salı

Etiketler : Bolat yatırımcı davet fırsat

Türkiye ile Çin'e bağlı Hong Kong Özel Yönetim Bölgesi arasında "Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığı ile Vergiden Kaçınmaya Engel Olma Anlaşması" imzalandı.



 

Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) açıklamasına göre, anlaşmaya Türkiye adına GİB Başkanı Bekir Bayrakdar, Hong Kong Özel Yönetim Bölgesi Hükümeti adına Mali Hizmetler ve Hazine Bakanı Christopher Hui imza attı.

 

Hong Kong'da imzalanan anlaşmayla iki ülke yatırımcıları açısından Türkiye ve Hong Kong'un daha cazip hale getirilmesi amaçlanıyor.

 

Taraflarca onaylandıktan sonra yürürlüğe girecek anlaşmayla, kazanç unsurları itibarıyla gelirin hangi ülkede vergilendirileceği, gelirin iki ülkede de vergilendirilmesi durumunda ise çifte vergilendirmenin nasıl önleneceği belirleniyor. Gelirin elde edildiği ülkenin vergilendirme hakkı, kar payı, faiz ve gayrimaddi hak bedellerinde belirli oranlarla sınırlandırılıyor.

 

Anlaşmada yer alan bilgi değişimi maddesiyle, iki ülkenin vergi kayıp ve kaçağıyla daha etkin mücadele yürütmesi de mümkün olacak.

 

Türkiye'nin imzalanan anlaşmayla bugüne kadar sonuçlandırdığı çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmalarının sayısı 102'ye ulaşırken, bunlardan 91'i yürürlüğe girdi.

24 Eylül 2024 Salı