tatil-sepeti

Küresel boyutta olası bir siber saldırının 85 milyar dolar ile 193 milyar dolar arasında zarara yol açabileceği bildirildi. Uluslararası bir İngiliz araştırma kurumu tarafından yapılan araştırmada baz alınan senaryoda, küresel ve koordineli bir siber saldırı durumunda virüs içeren e-mailerin açılmasıyla tüm iletişim bilgilerinin 24 saat içerisinde karşı tarafa iletilmesi, yaklaşık 30 milyon cihazdaki tüm verilerin kripto ile şifrelenmesi esas alınıyor.

İLK HEDEF PERAKENDE

Bu senaryoda dünyanın dört bir yanındaki şirketlerin kendi verilerine ulaşabilmesi için hackerlara ödemek yapmak zorunda kalacağı varsayılıyor. Bu boyutta bir siber saldırının gerçekleşmesi durumunda en büyük zararı perakende (25 milyar dolar) ve sağlık sektörlerinin (25 milyar dolar) görmesi bekleniyor. İmalat sektörünün ise toplam zararının 24 milyar dolar seviyesinde olması öngörülüyor.

Küresel ölçekte bir siber saldırıdan ABD’nin 89 milyar dolar, Avrupa’nın 76 milyar dolar, Asya’nın 19 milyar dolar ile zarara uğraması bekleniyor. Araştırmanın sonuç bölümünde işletmelerin bu büyüklükte bir siber saldırıya karşı hazırlıklı olmadığı, oluşabilecek zararın yüzde 86’sının yani yaklaşık 166 milyar dolarlık kısmının sigortasız durumda olduğu belirtildi. Araştırmaya göre, siber saldırıların giderek daha çok teknolojiye dayanan, birbirine daha çok bağımlı küresel ekonomi için artan risk oluşturduğunu gösteriyor. Uzmanlar, şirketlerin fidye yazılımlara ve saldırılara karşı daha hazırlıklı olması konusunda uyarıyor.

06 Şubat 2019 Çarşamba

Etiketler : Dünya

İstanbul Ticaret Odası, Türk gıda ve içecek sektörünü Çin’in genişleyen pazarına taşıyor. SIAL China Fuarı ile Türk firmaları, Asya’nın yükselen orta sınıfına erişim sağlayarak yeni ihracat fırsatları yakalayacak.


 

 

Kalabalık nüfusu, zenginleşen halkı ve büyüyen ekonomisiyle bugün tüketim toplumu haline gelen Çin, geçtiğimiz yıl itibarıyla 2.559 trilyon dolar değerindeki ithalatı ile dünyanın en büyük ikinci ithalatçısı oldu.

 

Parasal değer bakımından da ‘en çok tarım ürünü ithal eden ikinci ülke’ olan Çin, Türk gıda ve içecek sektörünün de dikkatini çekiyor. Türk firmaları, gittikçe zenginleşen ve 400 milyonluk orta sınıfıyla ihracatçı firmaların iştahını kabartan Çin’e, İstanbul Ticaret Odası (İTO) ile adım atacak.

 

ASYA’NIN PRESTİJLİ FUARI SIAL CHINA

 

Gıda ve içecek ihracatçılarının tüm Asya pazarına da ulaşabilmesinin kilit noktası olan Çin pazarına yönelik İstanbul Ticaret Odası, Asya’nın prestijli gıda ve içecek fuarı SIAL CHINA fuarının Türkiye Milli İştiraki’ni organize edecek.

 

Çin'in en büyük şehri Şanhay’da düzenlenecek fuar, 19 Mayıs 2025’te kapılarını açacak ve 21 Mayıs’a kadar ziyaretçilerini ağırlayacak.

 

YÜZDE 75.4’Ü SOYA FASULYESİ

 

Çin’de 2001-2020 döneminde ithal edilen tahıl ürünlerinin yüzde 75.4’ünü soya fasulyesi oluşturdu. En çok tüketilen iki ürün olan pirinç ve buğdayın ithalattaki payı ise yüzde 6.

 

Gıda sektörü, Türkiye’nin Çin’e yönelik ihracatının geliştirilmesi ve ürün çeşitliliğinin sağlanması açısından potansiyel arz eden bir sektör konumunda. Bu kapsamda, Türkiye’nin gıda ürünlerinin Çin’e yönelik ihracatının artırılması amacıyla Ticaret Bakanlığı nezdinde de sistematik çalışmalar yürütülüyor. Bu kapsamda, Türk gıda ürünlerinin Çin’e yönelik girişinin kolaylaştırılması amacıyla, iki ülke arasında iş birliğine yönelik adımlar atılıyor.

 

FİRMALAR NEDEN FUARDA YER ALMALI?

 

* Dünyanın en geniş coğrafyası Asya’nın etkin gıda ve içecek fuarı.

* 200 bin metrekare sergileme alanı, 12 tematik salon.

* Bu yıl 70’den fazla ülkeden 5 bine yakın uluslararası katılımcı.

* Bu yıl 110’un üzerinde ülke ve bölgeden 175 bin 739 profesyonel gıda ve içecek sektörü temsilcisi, 300 bini aşkın ziyaretçi.

* Asya pazarına erişim, yeni iş olanakları keşfetme, etkin marka tanıtımı ve işbirlikleri kurma fırsatları.

* Her ölçekten alıcıya ulaşabilme imkanı.

* İTO tarafından 2012’den beri gerçekleştirilen Milli İştirak organizasyonunun yükselen grafiği.

* Katılımcı firmalar nezdinde 2024 Türkiye Milli İştirak Organizasyonu Genel Memnuniyet oranı yüzde 96.

20 Eylül 2024 Cuma

Etiketler : Çin SIAL gıda içecek Asya

S&P Global, ABD Merkez Bankasının (Fed) 50 baz puanlık faiz indiriminin, gelecek aylarda gelişmekte olan piyasalarda parasal gevşemeyi teşvik edeceğini bildirdi.


 

S&P Global'den yapılan açıklamada, faiz oranlarının son zamanlardaki en yüksek seviyelerine yakın seyrettiği ve enflasyonun yavaşladığı Kolombiya, Filipinler ve Meksika'da, piyasaların önemli faiz indirimlerini fiyatladığı belirtilerek, buna karşın Brezilya Merkez Bankasının artan enflasyon ve mali belirsizlik nedeniyle 25 baz puanlık faiz artışıyla ters yönde hareket ettiği kaydedildi.

 

Açıklamada, düşen enflasyon ve iyileşen reel gelirler sayesinde daha güçlü iç taleple desteklenen gelişmekte olan piyasalarda ikinci çeyrekte ekonomik büyümenin genel olarak güçlü olduğu vurgulandı.

 

Fed'in 50 baz puanlık faiz indirimine işaret edilen açıklamada, gelişmekte olan piyasalarda da merkez bankalarının faiz indirimlerine devam etmesinin veya başlamasının beklendiği aktarıldı.

 

Açıklamada, bu durumun 2024 sonu ve 2025 başında iç talebi artıracağına işaret edilerek, "Enerji fiyatlarındaki düşüş özellikle Tayland, Filipinler, Macaristan, Türkiye, Şili ve Hindistan gibi net enerji ithalatçıları için merkez bankalarının faiz indirimlerini daha da destekleyebilir. Daha düşük ithalat maliyetleri cari hesapları iyileştirebilir ve para birimlerini güçlendirebilir." değerlendirmesinde bulunuldu.

 

S&P Global'in açıklamasında, ABD ekonomisindeki belirsizlik, devam eden iki çatışmanın jeopolitik riski ve siyasi belirsizliklerin gelecekte piyasa oynaklığına zemin hazırlayabileceği ifade edildi.

19 Eylül 2024 Perşembe

Etiketler : SP Fed faiz