tatil-sepeti

Nükleer silahlanmayı önlemek amacıyla imzalanan uluslararası anlaşmalara rağmen geçen yıl bu alanda faaliyet gösteren 20 şirket, en az 31 milyar dolar kazandı.


Nükleer Silahların Yasaklanması Takibi ve Uluslararası Nükleer Silahları Kaldırma Girişiminin (ICAN) raporuna göre bu şirketlerin, nükleer silaha sahip ülkelerle süreleri 2040'a kadar uzanan ve toplam değeri 387 milyar dolara ulaşan geliştirme ve üretim sözleşmeleri bulunuyor.

 

Nükleer silah geliştirme ve üretiminde faaliyet gösteren şirketler, yalnızca 2023 yılında hükümetlerle yaklaşık 7,9 milyar dolarlık sözleşmeler imzaladı.

 

Aralarında Boeing, Lockheed Martin ve General Dynamics'in de yer aldığı bu firmalar, hükümetlerin politikalarını ve halkın nükleer silahlara yönelik tutumlarını etkilemek için düşünce kuruluşlarına milyonlarca dolar fon verirken sadece ABD ve Fransa'da lobicilik faaliyetleri için 118 milyon dolar harcadı.

 

Bu 20 şirket, 2023'te hükümetlere sağladıkları nükleer silah geliştirme ve bakım hizmetlerinden 31 milyar dolar civarında gelir elde etti.

ICAN'ın raporunda nükleer silahlara son 5 yılda 387 milyar dolar harcandığı belirtilirken 2023'te bu meblağın 91,4 milyar doları bulduğuna işaret edildi. Bu tutar, 68,2 milyar dolar olan söz konusu dönemin ilk yılına kıyasla yüzde 34'lük artış anlamına geliyor.

 

ICAN raporunun yazarlarından Alicia Sanders-Zakre, bu artışa ilişkin, "Son beş yılda bu insanlık dışı ve yıkıcı silahlara yapılan harcamaların hızlanması, küresel güvenliği iyileştirmiyor, küresel bir tehdit oluşturuyor." değerlendirmesinde bulundu.

 

ABD, NÜKLEER SİLAHLANMAYA EN ÇOK YATIRIM YAPAN ÜLKE

 

1 Temmuz 1968’de imzalanan ve 1970’te 25 yıllığına yürürlüğe giren NTP, 1995’te süresiz uzatılsa da yayılmasının önlenmesi, nükleer enerjinin barışçıl kullanımı ve nükleer silahsızlanmayı hedefleyen anlaşmaya rağmen nükleer silaha sahip 9 ülkenin de bu alandaki harcamalarında artış gözlendi.

 

2023’te Çin, Fransa, Hindistan, İsrail, Kuzey Kore, Pakistan, Rusya, Birleşik Krallık ve ABD, nükleer silahlara toplam 91,4 milyar dolar harcadı.

 

ABD, nükleer silah alanındaki 51,5 milyar dolarlık harcamasıyla diğer tüm nükleer silah sahibi ülkelerin toplamından daha fazla bu alana yatırım yaptı.

 

ABD’nin ardından nükleer silahlanma için en büyük harcamayı yapan ülke 11,8 milyar dolar ile Çin olurken Rusya 8,3 milyar dolarla 3’üncü ve 8,1 milyarla İngiltere 4’üncü sırada yer aldı.

 

DÜNYADA 9 BİN 500’Ü AŞKIN NÜKLEER BAŞLIK POTANSİYEL KULLANIMA HAZIR

 

Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsünün (SIPRI) 2024 raporuna göre, ocak itibarıyla ülkelerin envanterindeki tahmini 12 bin 121 savaş başlığının 9 bin 585’i potansiyel kullanım için askeri stoklarda tutuluyor.

 

Geçen yılki rapora göre 12 bin 500’den fazla olan nükleer savaş başlıklarının sayısındaki azalma, özellikle ABD ve Rusya’nın kullanılmayan savaş başlıklarını tasfiyesinden kaynaklanıyor.

 

Ülkelerin envanterinde potansiyel kullanıma hazır savaş başlıklarından yaklaşık 2 bin 100’ü, balistik füzelerin üzerinde yüksek operasyonel alarm durumunda tutuluyor. Bu savaş başlıklarının neredeyse tamamının Rusya veya ABD’ye ait olduğu kaydedilirken ilk kez Çin’in de bu listeye dahil olduğu belirtiliyor.

 

SIPRI Direktörü Dan Smith, “Soğuk Savaş dönemi silahları kademeli olarak söküldükçe küresel nükleer savaş başlıklarının toplamı düşmeye devam ederken ne yazık ki operasyonel nükleer savaş başlıklarının sayısında yıldan yıla artışlar görmeye devam ediyoruz.” İfadesini kullandı.

 

Smith, “Bu eğilimin önümüzdeki yıllarda devam etmesi ve hızlanması muhtemel görünüyor ve bu durum son derece endişe verici.” Uyarısında bulundu.

 

SIPRI’nın verilerine göre, ülkelerin askeri stoklarında bulunan 9 bin 585 nükleer savaş başlığından 4 bin 380’i Rusya ordusunun envanterinde, ABD ordusu 3 bin 708 nükleer savaş başlığıyla ikinci sırada yer alıyor.

 

Öte yandan, kullanıma hazır nükleer savaş başlıkları açısından ABD 1770 ile ilk sırada, Rusya 1710 ile ikinci sırada.

 

Her iki alanda da ilk iki sırayı paylaşan ABD ve Rusya’nın ardından diğer ülkelerin envanterlerine bakıldığında Çin’in 500, Fransa’nın 290, İngiltere’nin 225, Hindistan’ın 172, Pakistan’ın 170, İsrail’in 90 ve Kuzey Kore’nin 50 nükleer savaş başlığı bulunuyor.

 

JEOPOLİTİK İLİŞKİLER KÖTÜLEŞTİKÇE NÜKLEER SİLAHLARIN ROLÜ ARTIYOR

 

SIPRI'nin raporuna göre, nükleer silahların kontrolü ve silahsızlanma diplomasisi 2023'te daha büyük aksaklıklar yaşadı.

 

Şubat 2023'te Moskova'nın, Rusya ve ABD'nin stratejik nükleer güçlerini sınırlayan son nükleer silah kontrol anlaşması olan 2010'daki Yeni Stratejik Silahların Azaltılması Antlaşması'nı (START) askıya almasına karşın ABD de anlaşma verilerinin paylaşımını ve yayımlanmasını durdurdu.

 

ABD ve Batılı ülkelerin Rusya'ya karşı Ukrayna'ya verdiği destekle "nükleer silahsızlanma" çabaları daha da zayıflarken İsrail'in Gazze'ye saldırılarıyla bölgede artan gerilimler, ABD ile İran arasında uranyum zenginleştirme alanındaki diplomatik görüşmeler de kopma noktasına geldi.

 

Orta Doğu'daki gerilim, aynı zamanda resmi şekilde nükleer silah sahibi olduğunu açıklamayan ancak nükleer silah geliştirme alanındaki çalışmaları bilinen İsrail'i "Nükleer Silahlardan ve Diğer Kitle İmha Silahlarından Arındırılmış Bir Orta Doğu Bölgesi Kurulması Konferansı'na dahil etme" çabalarını da baltaladı.

30 Haziran 2024 Pazar

Avrupalı şirketler, durgun ekonomik görünüm ortamında işten çıkarmalarda yılın ikinci yarısında da hız kesmedi.

Avrupa'da, Rusya-Ukrayna Savaşı'nın ekonomiler üzerindeki etkilerinin sürmesinin yanı sıra zayıf ekonomik veriler, Almanya'daki yapısal sorunlar ve yüksek enflasyona karşı uygulanan sıkı para politikası nedeniyle tüketici talebinin zayıflamasına bağlı olarak, maliyetlerin düşürülmesi amacıyla işten çıkarma kararları alınıyor.

Salgın öncesine göre yüksek seyreden enflasyon hane halkının satın alma gücünü düşürürken, enflasyonu düşürmek için faizin artırılması da şirketlerin yatırım için kredi maliyetlerini yükseltti.

Ortaya çıkan ekonomik durgunluk, Avrupa'nın önde gelen şirketlerinin birçoğunun satış ve karında yaşadığı düşüş de şirketlerin istihdam kararlarına yansıyor.

Otomotiv, mühendislik, kimya, bankacılık, imalat, teknoloji ve petrol başta olmak üzere neredeyse tüm sektörlere yayılan işten çıkarmalar, bu yılın ikinci yarısı itibarıyla da hız kesmedi. Buna son olarak, Fransa merkezli havacılık ve uçak üretim şirketi Airbus’ın Savunma ve Uzay bölümünde 2026 ortasına kadar 2 bin 500'e kadar pozisyonu azaltma kararı eklendi.

Bu yılın temmuz başından itibaren işten çıkarma kararları alan büyük çaplı Avrupalı şirketler ve sektörlere göre dağılımı şu şekilde:

 

MÜHENDİSLİK, HAVACILIK VE SAVUNMA

İsveç merkezli batarya üreticisi Northvolt, geçen ay yaptığı açıklamada, Skelleftea bölgesindeki Northvolt Ett fabrikasındaki 1000 pozisyon dahil 1600 çalışanını işten çıkarmayı planladığını duyurdu. Şirketin açıklamasında, zorlu makroekonomik koşullar karşısında fabrikadaki üretim kapasitesinin artırılması için bazı maliyet düşürücü önlemlerin alınacağı belirtilerek, bu önlemlerin işten çıkarmalarla sonuçlanmasının beklendiği bildirildi.

Fransa merkezli havacılık ve uçak üretim şirketi Airbus bu hafta Savunma ve Uzay bölümünde 2026 ortasına kadar 2500'e kadar pozisyonu azaltma kararını açıkladı.

 

DEMİR YOLU, TELEKOM VE ÇİP

Alman demir yolu operatörü Deutsche Bahn, temmuzda, toplam istihdamının yaklaşık yüzde 9'una karşılık gelen 30 bin çalışanını işten çıkaracağını açıkladı.

İsveçli telekom operatörü Telia da bu yıl içinde yaklaşık 3 bin çalışanıyla yollarını ayıracağını bildirerek, istihdamını azaltma kararı alan diğer Avrupalı şirketler arasına katıldı.

Alman çip üreticisi Infineon ağustosta dünya çapında 1400 pozisyonu azaltacaklarını ve bu pozisyonları işçilik maliyetlerinin daha düşük olduğu ülkelere taşıyacaklarını duyurdu.

Polonya'nın en büyük yük taşıma şirketi PKP Cargo, temmuzda personelinin yüzde 30'unun işine son vermeyi planladığını açıkladı.

Finlandiya merkezli bilgi teknolojileri ve telekomünikasyon şirketi Nokia'nın da maliyetleri düşürme çabası kapsamında Avrupa'da 350 kişiyi işten çıkarmayı planladığı haberleri uluslararası medyada yer aldı. Şirketin ayrıca Çin'de de istihdamını 2 bin kişi azaltmayı planlıyor.

 

BANKACILIK

Norveç merkezli DNB bankası, eylülde yaptığı duyuruda 6 ay içinde tam zamanlı 500 çalışanının işine son vereceğini bildirdi.

İtalyan banka UniCredit, 17 Ekim'de işçi sendikasıyla 1000 kişinin gönüllü şekilde işten çıkarılması ve 500 yeni istihdam oluşturulması konusunda anlaşmaya vardığını açıkladı.

 

PERAKENDE VE TÜKETİM MALLARI

Ev aletleri üreticisi Dyson, temmuzda küresel yeniden yapılanma planı kapsamında İngiltere'de yaklaşık 1000 kişiyi işten çıkarma kararı aldı.

Tüketim ürünleri şirketi Unilever de temmuzda 2025 sonuna kadar Avrupa'daki tüm ofis pozisyonlarını üçte bir azaltmayı planladığını duyurdu.

 

ENERJİ, İLAÇ, MEDYA VE DİĞER SEKTÖRLER

Enerji şirketi Shell'in petrol ve doğal gaz arama alanındaki istihdamını yüzde 20 azaltmayı planladığına ilişkin haberler uluslararası medyaya yansıdı.

İlaç üreticisi Indivior, temmuzda 130 kişiyi işten çıkaracağını duyururken, Norveçli gübre üreticisi bu hafta yaptığı açıklamada Belçika'daki tesisinde planlanan üretim değişikliklerinin yaklaşık 115 çalışanın işten çıkarılmasıyla sonuçlanabileceğini açıkladı.

Finlandiyalı orman ürünleri grubu da geçen hafta Fibres Finland tesisinde yaklaşık 110 çalışanıyla yollarını ayırabileceğini bildirdi. Şirket ağustosta Almanya'daki fabrikasının kapanmasıyla 338 kişinin, biokompozit tesisinin kapatılmasıyla da Finlandiya ve Almanya'da 59 kişinin işten çıkarılacağını açıklamıştı.

İsviçreli medya şirketi Tamedia ağustosta iki matbaasını kapatacağını ve yaklaşık 300 çalışanının işine son vereceğini duyurdu.

İngiliz medya devi BBC bu hafta 155 kişinin işten çıkarılacağını açıkladı. Yılda 700 milyon sterlin tasarruf sağlama planı kapsamında pozisyonlarını azaltmaya karar veren BBC'nin, söz konusu işten çıkarmalarla maliyetini 24 milyon sterlin düşüreceği bildirildi. 

İngiliz Premier Lig kulübü Manchester United'ın da kulüp çapında bir işten çıkarma programının parçası olarak yaklaşık 250 kişiyi işten çıkarmayı planladığına yönelik haberler medyada yer aldı.

18 Ekim 2024 Cuma

Çin ekonomisi, yılın üçüncü çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4,6 büyüdü.

Ulusal İstatistik Bürosu (UİB) verilerine göre, Çin'de Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYH), Ocak-Eylül 2024 döneminde 94,97 trilyon yuana (13,34 trilyon dolar) ulaşırken üçüncü çeyrekte önceki çeyreğe göre yüzde 0,9, geçen yılın aynı dönemine göre ise yüzde 4,6 artış kaydetti.

İlk üç çeyrekteki büyüme yıllık 4,8'e ulaşırken hükümetin bu yıl için "yüzde 5 civarında" öngördüğü büyüme hedefinin yakalanıp yakalanamayacağına dair kuşkular arttı.

Çin ekonomisi ilk çeyrekte yıllık yüzde 5,3, ikinci çeyrekte yüzde 4,7 büyüme kaydetmişti.

Eylül ayı ekonomik verileri, üretim ve tüketimde ağustosa göre toparlanmaya işaret ederken, gayrimenkul yatırımlarındaki süregelen düşüşün ekonomik büyüme üzerindeki negatif etkisi devam etti.

 

ÜRETİM VE TÜKETİMDE TOPARLANMA

Yıllık cirosu 20 milyon yuanın (yaklaşık 2,74 milyon dolar) üzerindeki sanayi işletmelerinin üretim çıktılarının hesaplandığı sanayi üretimi, eylülde yıllık bazda yüzde 5,4 artarken, ağustostaki 4,5'lik atışın üzerine çıktı.

Tüketimin ölçüsü kabul edilen perakende satışlar ise eylülde yıllık yüzde 3,2 artarak ağustostaki yüzde 2,1'lik yükselişin üzerinde performans sergiledi.

Altyapı, taşınmazlar, makine ve donanım harcamalarını içeren sabit sermaye yatırımları, 9 ayda yıllık yüzde 3,4 artarak 8 aydaki artış oranını korudu.

 

GAYRİMENKUL YATIRIMLARINDAKİ DÜŞÜŞ SÜRÜYOR

Çin'de gayrimenkul sektörü ve konut piyasasında Kovid-19 salgını ile başlayan daralma, son 3 yıldır ülkede ekonomik büyümeyi olumsuz etkileyen faktörlerin de başında yer alıyor.

Gayrimenkul yatırımları ilk 9 ayda yüzde 10,1 azalarak son iki yıldaki düşüşünü sürdürdü.

Hükümetin, gayrimenkul sektöründe ve özel sektörde büyümeyi teşvik etmeye yönelik politikalarının henüz sonuç vermediği gözleniyor.

Öte yandan yatırımcı güvenin göstergesi olarak kabul edilen özel sektör yatırımları da Ocak-Eylül 2024 döneminde yüzde 0,2 azaldı.

 

İŞSİZLİK

Ağustosta yüzde 5,3 olan kentlerdeki genel işsizlik oranının eylülde yüzde 5,1'e gerilediği bildirildi.

Son üç yılda rekor seviyelere ulaştığı gözlenen genç işsizlik oranının detayları ise henüz açıklanmadı.

Çin hükümeti, martta yapılan Ulusal Halk Kongresinde bu yıl için "yüzde 5 civarında" büyüme belirlemişti.

 

EKONOMİ YÖNETİMİNDEN CANLANDIRMA ADIMLARI

Hükümet ve ekonomi yönetiminden sorumlu kurumlar yıllık büyüme hedefinin gerisinde seyreden büyümeyi canlandırmak üzere son haftalarda farklı politika adımlarını duyurmuştu.

Çin Merkez Bankası (PBoC), Ulusal Kalkınma ve Reform Komisyonu (NDRC), Maliye Bakanlığı ve son olarak da Konut ve Kentsel-Kırsal Kalkınma Bakanlığı, düşüşteki gayrimenkul sektörünü canlandırmaya, yerel yönetimlerin borç problemlerini ve finansman sorunları çözmeye ve tüketici ile yatırımcı güvenini artırmaya yönelik aşamalı politika adımlarını açıklamıştı.

Çin'de piyasalar açıklanan bazı tedbirlere olumlu yanıt verirken bazı tedbirlerin ise piyasaların beklentilerini karşılamadığı gözleniyor.

18 Ekim 2024 Cuma