tatil-sepeti

Uluslararası Enerji Ajansı'nın (IEA) Uluslararası Para Fonu (IMF) iş birliğiyle hazırladığı Dünya Enerji Görünümü Sürdürülebilir KalkınmaÖzel Raporu'nda hükümetlerin Kovid-19 krizini sürdürülebilir bir şekilde atlatabilmeleri için elektrik, ulaşım, binalar, endüstri, yakıtlar ve teknoloji olmak üzere 6 alanda tavsiyeler içeren yol haritası çizildi.

Buna göre, yenilenebilir enerji yatırımlarının hızlandırılması, hidroelektrik venükleer enerji santrallerinin çalışmaya devam etmesi ve elektrik şebekelerinin modernleştirilmesi elektrik sektöründe sürdürülebilir kalkınmayı sağlarken, elektrikli araç ve bisikletli ulaşım altyapısı, hızlı raylı ve toplu taşıma sistemlerinin devreye girmesi için daha fazla yatırım yapılabilir.

Sürdürülebilir toparlanmanın en önemli kalemlerinden biri olan binalarda ise enerji verimliliği önlemleri hızlı bir şekilde alınarak enerji tasarrufu sağlanabilir. Binalarda enerji verimliliği yatırımları kısa sürede kendini amorti ederken, söz konusu önlemler için yapılacak her bir milyon dolarlık yatırım 10 ila 15 arası istihdam yaratabilir. Endüstride motor ve pompaların verimli hale getirilmesi ve geri dönüşümün hızlandırılması sürdürülebilir toparlanmayı destekleyebilir.

YILLIK YÜZDE 1.1 EKONOMİK BÜYÜME VE 9 MİLYON İSTİHDAM

Ayrıca, mevcut düşük petrol ve gaz fiyatları fosil yakıtlara sağlanan sübvansiyonların kaldırılmasına zemin hazırlarken, biyoyakıtlar desteklenerek bu alanda istihdam artırılabilir.Teknoloji inovasyonu enerji sistemlerinin geliştirilmesinde kritik bir rol oynamaya devam ederek,hidrojen, bataryalar, küçük ölçekli nükleer reaktörler, karbon yakalama ve depolama teknolojileri küresel çapta uzun dönemli, sürdürülebilir ve güçlü faydalar sağlayabilir.

IEA raporuna göre, 2021-2023 döneminde söz konusu alanlarda yapılabilecek toplam 3 trilyon dolarlık yatırım ve oluşturulacak politikalarla yıllık yüzde 1,1 küresel ekonomik büyüme sağlanabilir. Böylece sürdürülebilir kalkınma için 6 alanda yapılacak yatırımlarla yıllık 9 milyon istihdam oluşturulabilir.

Kovid-19 salgını sebebiyle bu yıl küresel ekonominin yüzde 6 daralması bekleniyor.IEA'nın verilerine göre ise 2019'da küresel enerji sektöründe istihdam edilen 40 milyon kişiden yaklaşık 6 milyonunun, Kovid-19 nedeniyle bu yıl işini kaybetme riski bulunuyor.

EMİSYONLARDA YAPISAL DÜŞÜŞ

Söz konusu plana göre, enerji sektörükaynaklı sera gazı emisyonları 2021-2023 döneminde 4,5 milyar ton azaltılarak emisyonlarda yapısal bir düşüş sağlanabilir. Kovid-19 salgınıyla mücadele kapsamında alınan tedbirler ve karantina uygulamalarına bağlı olarak bu yıl karbon emisyonlarının yüzde 8 düşmesi beklenirken, emisyonların tekrar zirve yapmaması için sürdürülebilir bir ekonomik iyileşme sağlanması gerekiyor.

Plan kapsamındaki adımların, aynı zamanda hava kirliliğinin azaltılmasına katkı sağlaması beklenirken,420 milyon insan için temiz pişirme çözümlerineve 270 milyon insan için de elektriğe erişimi sağlanabilir.

Hükümetlerin bu sonuçları elde edebilmesi için özel sektörle birlikte söz konusu dönemde yıllık 1 trilyon dolar yatırım yapması gerekiyor. Bu rakam bugünkü küresel gayri safi yurtiçi hasılanın yüzde 0,7'sine denk geliyor.

HÜKÜMETLER İÇİN YEGANE FIRSAT

IEA Başkanı Fatih Birol, rapora ilişkin yaptığı değerlendirmede, hükümetlerin ekonomilerini yeniden canlandırmaları, yeni bir istihdam dalgası yaratmaları ve temiz enerjiye dönüşümü sağlamaları için "yegane" bir fırsatı olduğunu dile getirdi.

Raporun hükümetler için bir yol haritası sunduğunu kaydeden Birol, "Politika yapıcılar ekonomik kalkınma paketlerini kısa bir sürede hazırlarken çok önemli kararlar alıyorlar. Bizim sürdürülebilir toparlanma planımız politika yapıcılara tavsiyeler sunarken, enerji ve iklim alanındaki zorlukları da göstermeyi amaçlıyor. Plan, hükümetlerin ne yapması gerektiğini değil neler yapabileceğini göstermeyi hedefliyor" ifadelerini kullandı.

18 Haziran 2020 Perşembe

Etiketler : Gündem

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, yatırımcıları, Türkiye’deki fırsatlardan yararlanmaya, daha fazla üretim, ihracat ve refah için çabaları artırmaya çağırdı.


Birleşmiş Milletler (BM) 79. Genel Kurulu’na katılmak üzere New York’ta bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a eşlik eden Bolat, 15. Türkiye Yatırım Konferansı kapsamında ABD’li yatırım bankası Goldman Sachs’ın genel merkezinde düzenlenen toplantıda konuştu.

 

Türkiye’deki ekonomik görünüm ile ekonomi ve ticaret alanındaki gelişmelere ilişkin yatırımcılara güncel bilgiler veren Bolat, son dönemdeki verilerin Türkiye ekonomisinin gücünün ve dayanıklılığının en görünür göstergesi olduğunu söyledi.

 

Bolat, yatırımcıları, Türkiye’deki fırsatlardan yararlanmaya ve “Türkiye Yüzyılı” vizyonu çerçevesinde daha fazla üretim, ihracat ve refah için çabaları artırmaya davet etti.

 

TÜRKİYE’NİN KÜRESEL DOĞRUDAN YABANCI YATIRIMLARDAKİ PAYINI ARTIRMA HEDEFİ

 

Bakan Bolat, Türkiye'nin cari açığındaki kayda değer düşüşe dikkati çekerek, bunun temel olarak mal ve hizmetlerdeki dış ticaret performansından kaynaklanan önemli bir başarı olduğunu belirtti.

 

Türkiye'nin küresel ticaretteki payının hem mal hem de hizmet açısından arttığını, geçen yıl sonu itibarıyla tarihin en yüksek seviyesine ulaştığını dile getiren Bolat, Türkiye'nin bu oranları daha da artırmayı hedeflediğini bildirdi.

 

Yatırım tarafında da Türkiye'nin finansal taraftaki başarılar sayesinde daha da parlak bir tabloya sahip olduğuna işaret eden Bolat, ülkenin küresel doğrudan yabancı yatırımlardaki payını da artırmayı hedeflediklerini söyledi.

 

Bolat, artık küresel şirketlerin yönetildiği bölgesel bir merkez olarak hizmet veren Türkiye'nin, tedarik zincirleri yeniden tanımlanırken Avrupa için üretim ve dağıtım merkezi olma konumunu daha da sağlamlaştıracağına inandıklarını ifade etti.

 

TÜRKİYE-ABD TİCARİ İLİŞKİLERİNDE YUKARI YÖNLÜ İVMENİN HIZLANDIRILMASINA ODAKLANILDI

 

Bakan Bolat, Türkiye’nin ABD ile ticari ilişkilerinin de son 10 yılda arttığını belirterek, yukarı yönlü ivmeyi daha da hızlandırmaya odaklandıklarını, iki ülke liderlerinin ortaya koyduğu 100 milyar dolarlık ticaret hacmi vizyonuna ulaşmak için her türlü çabayı gösterdiklerini dile getirdi.

 

Bolat, son 1,5 yıldır Türkiye ile ABD’nin diyaloğunun güçlendiğine işaret ederek, birlikte gerçekleştirilen faaliyetler ve etkinlikler açısından 2024’ün çok verimli bir yıl olduğunu söyledi.

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dün Amerikalı ve Türk iş insanlarıyla gerçekleştirdiği toplantıya değinen Bolat, ticari ve ekonomik ilişkilerin iki ülke arasındaki gündemin itici gücü olmaya devam edeceğini vurguladı.

 

Bolat, ABD’nin Türkiye’ye en çok yatırım yapan ikinci ülke olduğuna dikkati çekti.

 

Tüketim malları, enerji, sağlık, savunma ve teknolojinin Türk-Amerikan işbirliğinin amiral gemisi endüstrilerinden olduğunu söyleyen Bolat, Türk şirketlerinin de giderek daha fazla küresel iş dünyasına ve ABD pazarına girmesinden memnun olduklarını dile getirdi.

 

“TÜRK VE AMERİKAN ŞİRKETLERİ BİRLİKTE DAHA FAZLASINI BAŞARABİLİR”

 

Türkiye ve ABD arasındaki ilişkilerde geleceğe iyimserlikle baktığını belirten Bolat, Türk ve Amerikan şirketlerinin birlikte daha fazlasını başarabileceğini düşündüğünü kaydetti.

 

Bolat, Türkiye'nin sanayi gücünün de son 20 yılda dönüşüm geçirdiğini ifade ederek, ülkenin otomotiv, savunma, tekstil ve hazır giyim gibi çeşitli sektörlerde hem Avrupa'da hem de küresel olarak önde gelen üreticilerden biri olarak öne çıktığını vurguladı.

 

Türkiye'nin, inşaat sektöründe yabancı şirketler için fırsatlar barındırdığına işaret eden Bolat, bu şirketlerin, ortaklıklar kurmak, Türkiye'de veya üçüncü pazarlarda ek yatırım fırsatlarını keşfetmek için Türk inşaat şirketleriyle yakın bir şekilde çalışabileceklerini belirtti.

24 Eylül 2024 Salı

Etiketler : Bolat yatırımcı davet fırsat

Türkiye ile Çin'e bağlı Hong Kong Özel Yönetim Bölgesi arasında "Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığı ile Vergiden Kaçınmaya Engel Olma Anlaşması" imzalandı.



 

Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) açıklamasına göre, anlaşmaya Türkiye adına GİB Başkanı Bekir Bayrakdar, Hong Kong Özel Yönetim Bölgesi Hükümeti adına Mali Hizmetler ve Hazine Bakanı Christopher Hui imza attı.

 

Hong Kong'da imzalanan anlaşmayla iki ülke yatırımcıları açısından Türkiye ve Hong Kong'un daha cazip hale getirilmesi amaçlanıyor.

 

Taraflarca onaylandıktan sonra yürürlüğe girecek anlaşmayla, kazanç unsurları itibarıyla gelirin hangi ülkede vergilendirileceği, gelirin iki ülkede de vergilendirilmesi durumunda ise çifte vergilendirmenin nasıl önleneceği belirleniyor. Gelirin elde edildiği ülkenin vergilendirme hakkı, kar payı, faiz ve gayrimaddi hak bedellerinde belirli oranlarla sınırlandırılıyor.

 

Anlaşmada yer alan bilgi değişimi maddesiyle, iki ülkenin vergi kayıp ve kaçağıyla daha etkin mücadele yürütmesi de mümkün olacak.

 

Türkiye'nin imzalanan anlaşmayla bugüne kadar sonuçlandırdığı çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmalarının sayısı 102'ye ulaşırken, bunlardan 91'i yürürlüğe girdi.

24 Eylül 2024 Salı