tatil-sepeti

"İstanbul'un Kültürel Yüzü Cağaloğlu, Sultanahmet, Beyazıt" adlı kitabın tanıtımı, video konferans yöntemiyle düzenlenen toplantıda yapıldı.

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, kitabın tanıtımında yaptığı konuşmada, İTO'nun, yayımcılıkta 136'ncı yılını kutladığını ve Resmi Gazete'den sonra Türkiye'nin en eski yayımcısı olduğunu söyledi.

Ekonomik kalkınmada kültür ve sanatın önemine işaret eden Avdagiç, "Kültürel hafızası olanların ve ancak kitapla, sanatla iç içe olanların iktisadi kalkınma için gerekli vasfı oluşturduklarını görebiliyoruz. Gerçekten kültür ve sanat, sürdürülebilir ve alternatif bir ekonomi için giriş kapısı" dedi.

KALKINMA İÇİN GEREKLİ YENİ FİKİRLERİ SAĞLAYACAK OLAN GENİŞ ÖLÇEKLİ KÜLTÜREL VE SANATSAL ORTAMIN TESİSİDİR

Şekib Avdagiç, kültür ve sanatın ekonomiyi teşvik ettiğini belirterek, sözlerini şunları kaydetti: "Biz İTO camiası olarak, kültür ve sanat ile ekonomiyi adeta 'bir kuşun iki kanadı' gibi görüyoruz. Kültür ve sanatın ekonomiyi teşvik ettiğine inanıyoruz. Elbette kültür-sanat, tek başına hiçbir ekonomik sorunu çözmez ama gerekli yakıtı sağlar ve en önemlisi vizyonu ortaya koyar. Hep milli ve yerli bir teknolojiden bahsediyoruz ya işte, onu da sağlayacak olan kültürdür, sanattır, edebiyattır. Bunlar bir şeyi nasıl yapacağımızı adeta öğretir. Bununla yetinmez, bunun için gerekli olan ruhu da bize verir. Nietzsche olmasaydı Alman kalkınmasından söz edebilir miydik? İngilizler gerekli sosyal ve kültürel ortama sahip olmasalardı sanayi devrimini gerçekten hayata geçirebilirler miydi? Özetle, ekonomik kalkınma için gerekli yeni fikirleri sağlayacak olanın geniş ölçekli kültürel ve sanatsal ortamın tesisi olduğunu düşünüyoruz. İçinde bulunduğumuz Tarihi Yarımada, dün 3 kıtaya hükmeden bir imparatorluğun, bugün ise Türkiye ekonomisinin kalbi olmuşsa bunu kültürle, sanatla, edebiyatla iç içe yaşamasına borçlu olduğunu düşünüyoruz. Kapalıçarşı'nın yanında Süleymaniye ve Fatih külliyeleri yükseldi. Ticaretin kalbi Sultanhamam'ın yanında gazeteler ve yayınevleri hep var oldu. Eğitim ve kültür-sanat, Tarihi Yarımada'da ticaretle, üretimle, ekonomiyle yan yana bulundu ve birbirini besledi."

İTO, KURULUŞUNDAN SADECE 3 YIL SONRA KENDİ MATBAASINI KURDU

2021'in İTO'nun kuruluşunun 139'uncu yıl dönümü olduğunu hatırlatan Avdagiç, "Birçoğunuzun bildiği gibi İstanbul Ticaret Odası, Sultan 2. Abdülhamid'in iradesiyle 1882 yılında fiilen göreve başlamıştır. O dönemde İTO, sadece İstanbul'un odası değildi. Dersaadet Ticaret Odası olarak imparatorluğun tamamına hizmet veren bir yapıdaydı. İTO, kuruluşundan sadece 3 yıl sonra kendi matbaasını kurdu, ilk kitabını ve dergisini neşretti. Dolayısıyla İTO, yayımcılıkta 136'ncı yılını kutluyor. Aralıksız yayıncılık faaliyetinde bulunmamız sebebiyle Resmi Gazete'yi bir kenara bırakacak olursak Türkiye'nin en eski yayımcısı İTO" ifadelerini kullandı.

Kültür ve sanat, sürdürülebilir ve alternatif bir ekonomi için giriş kapısı

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, "Kültürel hafızası olanların ve ancak kitapla, sanatla iç içe olanların iktisadi kalkınma için gerekli vasfı oluşturduklarını görebiliyoruz. Gerçekten kültür ve sanat, sürdürülebilir ve alternatif bir ekonomi için giriş kapısı" dedi.

"İstanbul'un Kültürel Yüzü Cağaloğlu, Sultanahmet, Beyazıt" adlı kitabın tanıtımı, video konferans yöntemiyle düzenlenen toplantıda yapıldı.

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, kitabın tanıtımında yaptığı konuşmada, İTO'nun, yayımcılıkta 136'ncı yılını kutladığını ve Resmi Gazete'den sonra Türkiye'nin en eski yayımcısı olduğunu söyledi.

Ekonomik kalkınmada kültür ve sanatın önemine işaret eden Avdagiç, "Kültürel hafızası olanların ve ancak kitapla, sanatla iç içe olanların iktisadi kalkınma için gerekli vasfı oluşturduklarını görebiliyoruz. Gerçekten kültür ve sanat, sürdürülebilir ve alternatif bir ekonomi için giriş kapısı" dedi.

KALKINMA İÇİN GEREKLİ YENİ FİKİRLERİ SAĞLAYACAK OLAN GENİŞ ÖLÇEKLİ KÜLTÜREL VE SANATSAL ORTAMIN TESİSİDİR

Şekib Avdagiç, kültür ve sanatın ekonomiyi teşvik ettiğini belirterek, sözlerini şunları kaydetti: "Biz İTO camiası olarak, kültür ve sanat ile ekonomiyi adeta 'bir kuşun iki kanadı' gibi görüyoruz. Kültür ve sanatın ekonomiyi teşvik ettiğine inanıyoruz. Elbette kültür-sanat, tek başına hiçbir ekonomik sorunu çözmez ama gerekli yakıtı sağlar ve en önemlisi vizyonu ortaya koyar. Hep milli ve yerli bir teknolojiden bahsediyoruz ya işte, onu da sağlayacak olan kültürdür, sanattır, edebiyattır. Bunlar bir şeyi nasıl yapacağımızı adeta öğretir. Bununla yetinmez, bunun için gerekli olan ruhu da bize verir. Nietzsche olmasaydı Alman kalkınmasından söz edebilir miydik? İngilizler gerekli sosyal ve kültürel ortama sahip olmasalardı sanayi devrimini gerçekten hayata geçirebilirler miydi? Özetle, ekonomik kalkınma için gerekli yeni fikirleri sağlayacak olanın geniş ölçekli kültürel ve sanatsal ortamın tesisi olduğunu düşünüyoruz. İçinde bulunduğumuz Tarihi Yarımada, dün 3 kıtaya hükmeden bir imparatorluğun, bugün ise Türkiye ekonomisinin kalbi olmuşsa bunu kültürle, sanatla, edebiyatla iç içe yaşamasına borçlu olduğunu düşünüyoruz. Kapalıçarşı'nın yanında Süleymaniye ve Fatih külliyeleri yükseldi. Ticaretin kalbi Sultanhamam'ın yanında gazeteler ve yayınevleri hep var oldu. Eğitim ve kültür-sanat, Tarihi Yarımada'da ticaretle, üretimle, ekonomiyle yan yana bulundu ve birbirini besledi."

İTO, KURULUŞUNDAN SADECE 3 YIL SONRA KENDİ MATBAASINI KURDU

2021'in İTO'nun kuruluşunun 139'uncu yıl dönümü olduğunu hatırlatan Avdagiç, "Birçoğunuzun bildiği gibi İstanbul Ticaret Odası, Sultan 2. Abdülhamid'in iradesiyle 1882 yılında fiilen göreve başlamıştır. O dönemde İTO, sadece İstanbul'un odası değildi. Dersaadet Ticaret Odası olarak imparatorluğun tamamına hizmet veren bir yapıdaydı. İTO, kuruluşundan sadece 3 yıl sonra kendi matbaasını kurdu, ilk kitabını ve dergisini neşretti. Dolayısıyla İTO, yayımcılıkta 136'ncı yılını kutluyor. Aralıksız yayıncılık faaliyetinde bulunmamız sebebiyle Resmi Gazete'yi bir kenara bırakacak olursak Türkiye'nin en eski yayımcısı İTO" ifadelerini kullandı.

20 Ocak 2021 Çarşamba

Etiketler : Gündem

Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF), önemli ekonomilerdeki zayıf performans nedeniyle küresel ekonomik büyümenin 2024'te yüzde 2,9'a gerileyeceğinin öngörüldüğünü bildirdi.


 

Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF), Küresel Görünüm Raporu'nu yayımladı.

 

Raporda, Orta Doğu'daki çatışmalar ve ABD-Çin ilişkileri de dahil olmak üzere jeopolitik gerginliklerin yüksek kalmaya devam ettiği belirtildi.

 

Söz konusu gelişmelerin eş zamanlı olarak gerçekleştiği ve belirsizliğe katkıda bulunduğu belirtilen raporda, böylesine değişken bir ortamda siyasi olayların daha da önem kazandığı ve kasım ayındaki ABD başkanlık seçimlerinin küresel ölçekte yılın en önemli siyasi olayı olarak öne çıktığı ifade edildi. Raporda, ABD'deki seçimlerin küresel ekonomi ve ticaret politikalarını önemli ölçüde etkileyebileceği vurgulandı.

 

Küresel ekonomik faaliyetin yavaşlamasının beklendiğine işaret edilen raporda, küresel ekonomik büyümenin ABD ve Çin gibi önemli ekonomilerdeki zayıf performans nedeniyle 2023'teki yüzde 3,1 seviyesinden 2024'te ve 2025'te yüzde 2,9'a gerileyeceğinin öngörüldüğü bilgisi verildi.

 

Raporda, ABD'de ABD Merkez Bankasının (Fed) geçmişteki agresif parasal sıkılaştırmasının etkilerinin işe alımlarda yavaşlamaya, hane halkı gelir büyümesini baskılamaya ve tüketici harcamalarını kısıtlamaya yol açmasının beklendiği belirtilerek, benzer şekilde Çin'in ekonomik ivmesinin de zayıfladığı ve son verilerin temel sektörlerde geniş tabanlı bir yavaşlamaya işaret ettiği aktarıldı.

 

ABD ekonomisinin bu yıl yüzde 2,4 büyümesinin beklendiği kaydedilen raporda, Çin ekonomisinin de bu yıl yüzde 4,7 büyüyeceğinin öngörüldüğü belirtildi.

 

Raporda, Avro Bölgesi'nin ekonomik görünümünün de zorlu olmaya devam ettiğine işaret edilerek, bölge ekonomisinin ekonomik büyüme hızının geçen yıla benzer şekilde yüzde 0,5 civarında düşük kalmasının beklendiği kaydedildi.

 

IIF'nin raporunda, Türkiye ekonomisinin ise 2024'te yüzde 2,7 büyüyeceğinin öngörüldüğü bildirildi.

 

Öte yandan, Fed'in 2024 yılında faiz oranlarını 100 baz puan düşürmesinin beklendiği ve bu durumun küresel finans piyasalarını etkileyeceği belirtilerek, gelişmekte olan piyasaların, riskler bölgeye göre değişse de ABD'deki daha düşük faiz oranlarından faydalanabileceği ifade edildi.

 

Raporda, 2025 yılına ilişkin ekonomik görünümün ise jeopolitik istikrara ve teknolojik ilerlemeye bağlı olduğu kaydedildi.

19 Eylül 2024 Perşembe

Etiketler : büyüme

Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 2.06 değer kazanarak 9.975,61 puandan tamamladı. BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 201,12 puan artarken, toplam işlem hacmi 84,6 milyar lira oldu.


Bankacılık endeksi yüzde 3,08, holding endeksi yüzde 2,50 değer kazandı.

 

Sektör endeksleri arasında en çok kazandıran bankacılık, tek kaybettiren yüzde 0,63 ile ticaret oldu.

 

Küresel piyasalarda, ABD Merkez Bankasının (Fed) 50 baz puanlık faiz indiriminin ardından pozitif bir seyir izleniyor.

 

Öte yandan TCMB Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını değiştirmeyerek yüzde 50'de tuttu.

 

PPK duyurusunda, "Temel mal enflasyonu sınırlı bir artışla düşük seyretmeye devam ederken, hizmet enflasyonundaki iyileşmenin son çeyrekte gerçekleşmesi beklenmektedir. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası araçları etkili şekilde kullanılacaktır." ifadelerine yer verildi.

 

Kararın ardından BIST 100 endeksindeki yükseliş hızlanırken, Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS) ise 256,5 baz puanla Şubat 2020'den bu yana görülen en düşük seviyeye yaklaştı.

 

Analistler, TCMB'nin karar metninden alınan sinyallerin enflasyonla mücadelenin ciddi şekilde devam edeceği şeklinde yorumlandığını kaydederek, bu durumun Türk lirası varlıklara olan talebi destekleyebileceğini belirtti.

 

Yarın yurt içinde tüketici güven endeksi, yurt dışında ise Japonya Merkez Bankası (BoJ) faiz kararı, Japonya'da enflasyon, Almanya'da Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), Avro Bölgesinde tüketici güven endeksinin öne çıkacağını dile getiren analistler, BoJ'un yarınki açıklamasında faiz oranının yüzde 0,25'te sabit tutmasının beklendiğini söyledi.

 

Banka politika faizini 31 Temmuz 2024'te 15 baz puan artışla yüzde 0,25'e yükseltirken, devlet tahvil alımlarının ise azaltılmasına karar vermişti.

 

Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 10.000 ve 10.100 seviyelerinin direnç, 9.800 ve 9.700 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti.

19 Eylül 2024 Perşembe

Etiketler : BIST100 borsa