tatil-sepeti
Sınırsız enerjiye çok az kaldı

ABD’de bir grup bilim adamı tarafından yeni bir nükleer enerji rekoru kırıldı. En son yapılan plazma basıncı testlerinde, eski testleri katlayan bir sonuca ulaşıldı. Enerji üretimi için uygulanabilir bir yol bulabileceklerini uman bilim adamları ve mühendisler,nükleer füzyondan elde edilecek enerjiye olumlu bakıyorlar. Hatta nükleer füzyonu, temiz ve sonsuz bir enerji kaynağı gibi görmeyebaşladılar. GÜNEŞE BENZER Bu, aslında güneşin enerji üretme mantığını taklit eden bir yöntem. Manyetik alan ve basıncı kullanarakısı verildiğinde atom çekirdeğindeki bazı parçalar birbirleri ile birleşerek ağır elementleri oluştururken büyük bir enerji açığa çıkarıyorlar. Bilim insanları hidrojen atomunu parçalayarakhelyumve çok miktarda temiz enerji ortaya çıkaracak. Bu da bizim fosil yakıtlara olan bağımlılığımızı azaltacak. Çalışma MIT’ninPlazma Bilimi ve Füzyon Merkezi’nde hala sürüyor. MIT’ninAlcator-C Mod Tokamakreaktörü kullanılarak yapılan ilk çalışma ise, 2 Atm basınç -okyanusun 10 metre altındaki kadar- ve35 milyon derece sıcaklık -ki bu da güneşin iki katı kadar- şartları oluşturularak başarıya ulaşıldı.

01 Kasım 2016 Salı

Saldırının faili ‘siber zombiler’

HABER: AYŞE BAŞAK Dünyanın en önemli internet sitelerinden birkaçı siber saldırıya maruz kaldı. Twitter, Paypal, Spotify, CNN, New York Times, AirBnB, Reddit, HBO ve Netflix gibi siteler kullanıcılarına bir süre hizmet veremediler. Dalga dalga gelen saldırılar önce ABD’nin doğu kıyılarını vurdu. Daha sonra tüm ülkeye yayıldı ve ardından Batı Avrupa’yı bile etkiledi. DDoS hücumu denilen bu saldırı şekli internete bağlanan çok sayıda cihazın, hizmet veren bir cihaza yönelik yoğun bir internet trafiği yaratmasıyla gerçekleşiyor. Bu şekilde onu işlemez, hizmet veremez hale getiriyor. Bu saldırının gerçekleştiği Ekim ayı ABD’de “internet güvenliği farkındalık ayı” olarak idrak ediliyordu. Fakat maalesef bu farkındalık yaratma girişimi planlandığı şekilde değil, umulmadık bir siber saldırı üzerinden korku ve kaygıyla gerçekleşti. YÜZBİNLERCE CİHAZ Saldırı yüzbinlerce cihazın katılımıyla vuku buldu. Üstelik bu cihazlar sadece bilgisayarlardan oluşmuyor. Casus bir yazılım ile sahibinin arzusu dışında harekete geçen ve harici olarak yönlendirilen bu cihazlar arasında kameralar, dijital video oynatıcılar, hatta su ısıtıcılar bile bulunuyor. Botnet denilen bu orduya şakayla karışık olarak “zombi ordusu” da deniyor. KAYNAK ÇİN Mİ? Yapılan araştırma ve tetkiklerde saldırıdan sorumlu olabileceği düşünülen bir adrese ulaşıldı. Saldırıda internete bağlanabilen CCTV kameralarını üreten bir tek şirket vardı: Çin’de bulunan XiongMai Technologies. Bu, saldırı için ne bu şirketin, ne de herhangi bir ülkenin sorumlu tutulduğu anlamına gelmiyor. Mirai isimli casus yazılım ile şirketin ürettiği tüm kameralar bu saldırıda kullanılmıştı. Bu programın şimdiye kadar görülen en karmaşık casus yazılım olduğu belirtiliyor. OTORİTELER TETİKTE İnternetin geleceğini tahmin etmek zor. Saldırganlar data hırsızlığı yapmak için her gün yeni yollar keşfediyorlar. Teknolojinin merkezi kabul edilen San Francisco’da geçtiğimiz ayın sonunda gerçekleşen bir konferansın konusu “gelecekte internet güvenliği” idi. Bu konuda dünya çapında uzman kabul edilen isimlerin katıldığı konferansta beş hususa dikkat çekildi. ASIL SORUN İNSAN Her ne kadar konuşulan “internetin güvenliği” olsa da, asıl sorun “insan”. Şirketlerde çalışan kişilerin oluşturdukları tehdit bir yana, internet güvenliği aynı zamanda özellikle güvenlik için işe alınanlarda öne çıkıyor. Güvenliği sağlamak için işe aldığınız uzman, güvenliğin asıl “zayıf halkası” haline geliyor. Bir başka problem de şirketlerin internet güvenliği için yeterince insan çalıştırmaması. Bu konuda da maliyet düşürmek adına otomasyona gidilmek istenmesi. NESNELERİN İNTERNETİ Gittikçe daha fazla cihaz internete bağlanıyor. “Şeylerin interneti” denilen bu yarı-ütopik kavram, insanların, hayvanların, canlı cansız her şeyin internet üzerinden bir biri ile haberleşmesi anlamına geliyor. Yirmi ilâ elli milyar cihazın 2020 yılı itibariyle birbirine bağlanacağı düşünülüyor. Bu durumda ortaya çıkan güvenlik zafiyeti de haliyle devasa boyutlarda oluyor. MAKİNELERİN ŞAHLANIŞI İnsanlığın hizmetinde olan makinelerin sahip oldukları yapay zekâ gün geçtikçe gelişiyor. Yapay zekâ ile güvenliğin sağlanmasını mümkün olarak görenlerin yanında bunu çok saçma bulanlar da var. Zirâ bugün itibariyle yapay zekânın güvenlik tehditleri ile başa çıkacak seviyeye gelmesini düşünmek için çok erken. AÇIK YAZILIMLAR GÜVENLİ Herkesin erişimine açık olan yazılımların kolayca manipule edileceği düşünülse de, gerçek bunun tam tersi. Herkese açık olan ve isteyenin değişiklik yaptığı ve geliştirdiği yazılımlar aslında şeffaflıkları ile iş dünyası için maliyeti düşük bir güvenlik sağlamış oluyorlar. CASUS HALA DIŞARDA Siber saldırısı sırasında WikiLeaks’in bir açıklaması dikkat çekti. Kurucusu Assange’nin halen hayatta olduğunu, WikiLeaks’in yayın yapmaya devam ettiğini belirten kurum, “destekçilerinden” ABD’nin internetini çökertmeyi durdurmalarını istedi. WikiLeaks, ABD’de devam eden seçim dönemini etkileyen bir yayın yapmış, başkan adaylarından Hillary Clinton’un bilgisayar korsanlarınca çalınmış email yazışmalarını yayınlamıştı. Bundan sonra WikiLeaks kurucusu Julian Assange’nin internet bağlantısının “tanımlanamayan bir ülke tarafından kesildiği” kamuoyuna duyurulmuştu. DEVLETLERİN ALACAĞI DERSLER Özel sektörün güvenlik konusunda kendini epeyce geliştirmiş olmasına rağmen, devletten öğreneceği pek çok şey var. Konferansta öne çıkan konulardan biri de buydu. İş dünyası karşı karşıya kaldığı bu sorun ile ilgilenirken güvenlik veya casusluk konusunda uzmanlaşmış olan kurumların, yani istihbarat teşkilatlarının veya devlet başkanlarının korunmasını gerçek dünyada sağlayan sistemleri de öğrenmeli ve kendilerine adapte etmeli deniyor.

01 Kasım 2016 Salı

Nano zencefil

Atlanta Veterans Medical Center ve Georgia State Üniversitesi araştırmacıları kış aylarının vazgeçilmezi olan zencefilin sindirim sistemiyle ilgili özelliklerini daha ileriye götürmek için harekete geçti. Teknolojik verilerle işlenen zencefilin kansere dahi iyi geldiği sonucuna ulaşıldı. PARTİKÜLLERE AYRILDI Bir çiftçiden satın aldıkları taze zencefil köklerini çok yüksek hızlı santrifüj makineleri ve ultrasonik dağıtıcılar kullanarak her parça 230 nanometre uzunluğunda olacak şekilde nano partiküllerine ayırdılar. Bu partiküller deney farelerine verildi. Partiküllerin iltihabî bağırsak hastalığına iyi geldiğini, hem kısa hem uzun dönem iltihapları iyileştirdiğini, hatta bu iltihabın sonucu oluşan kanseri de böylece engellediğini ortaya çıkardılar. HÜCRELERİ TAMİR EDİYOR Bundan başka zencefil partiküllerinin kalın bağırsak hücrelerini tamir ettikleri, ayrıca iltihabı büyüten proteinlerin üretimini engellediği bulgusuna ulaşıldı. Ayrıca nano zencefilin, iltihap ile savaşan proteinlerin üretimini artırdığı da tespit edildi. Araştırmacılar zencefilin bu marifetlerinin içerdiği yağ moleküllerinden kaynaklandığını tahmin ediyorlar. Bu maddelerden biri olan fosfatidik asit hücre zarlarının yapımında kullanılıyor. Partiküllerin farelerde zehir etkisi yapmadığı ve insanların da bağırsak tedavisinde zencefili bitki olarak bir yan etki olmadan kullanabileceklerini belirtiyorlar.

25 Ekim 2016 Salı

Tazmanya canavarının sütü silah olacak

Avustralyalı bilim adamları, Tazmanya canavarı sütünün antibiyotiklere direnç gösteren süper bakterilere karşı etkili bir silah olabileceğini ileri sürdü. Sydney Üniversitesi’nden araştırmacılar, keseli hayvanların sütünde bulunanözel peptitlerin, Metisilin-Dirençli Staphylococcus Aureus (MRSA) virüsü dahil birçok enfeksiyonu etkisiz hale getirdiğiniortaya koydu. Acil önlem alınmazsa süper bakterilerin, 2050 yılına kadar dünyada her üç saniyede bir kişinin ölümüne yol açabileceğinden endişe ediliyor.

25 Ekim 2016 Salı

İstanbul inovasyon merkezi olacak

İstanbul Ulaşım Haberleşme ve Güvenlik Teknolojileri A.Ş. (İSBAK) ile Teknopark İstanbul A.Ş. arasında “Akıllı Şehir İstanbul Projesi” kapsamında işbirliği yapıldı. Projeyle Ar-Ge faaliyetlerinin, inovasyonun, yerli üretim ve girişimciliğin gelişimine katkı sağlanması hedefleniyor. Projeyle İSBAK akıllı şehirler için teknik bilgi paylaşımları ve girişimcilik eko sistemini güçlendirecek start-up şirketler kurulması konusunda çözüm ortağı olacak.

25 Ekim 2016 Salı