HABER: ADEM ORHUN Ramazan ayını karşıladığımız bu günlerde, iftar sofralarının vazgeçilmez ürünü hurma satışları da artmaya başladı. Hurmaya olan talebin karşılanması ve nihai tüketici fiyatının uygun seviyede olması için bir hamle de resmi makamlardan geldi. Bakanlar Kurulu kararıyla yürürlüğe konulan ithalat rejimi kararının ekinde değişiklik yapılarak hurmanın gümrük vergisi, bütün ülkeler için sıfıra indirildi. Çoğu ülke için yüzde 15-25 arasında değişen oranlarda gümrük vergisine tabi olan hurma, artık sıfır gümrük vergisiyle ithal edilebiliyor. Böylece yurda giriş maliyeti düşen hurmanın, yükselen döviz fiyatlarından fazla etkilenmeden iç pazarda uygun fiyatla satılması bekleniyor. YÜZDE 66 ARTTI 2011 yılında 14.8 milyon dolar kıymetinde 15 bin 400 ton hurma, 2012 yılında 12.2 milyon dolar kıymetinde 14 bin 840 ton hurma, 2013 yılında 16 milyon dolar kıymetinde 17 bin 920 ton hurma, 2014 yılında 19 milyon dolar kıymetinde 23 bin 370 ton hurma, 2014 yılında 20.1 milyon dolar kıymetinde 25 bin 650 ton hurma, 2015 yılında 20.1 milyon dolar kıymetinde 25 bin 650 ton kıymetinde hurma ithal ettik. Bu yılın ilk üç ayında ise yaklaşık 3.4 milyon dolar kıymetinde 5 bin 175 ton hurma ithalatı yapıldı. 2015 yılında listeye giren ülkelerin dışında önceki beş yıl içinde Libya, Afganistan, Gürcistan, Almanya, ABD, Suriye ve Çin de hurma ithal ettiğimiz ülkeler arasında yer aldı. İTHALATTA GÜMRÜK SIFIRA İNDİ Resmi Gazete’nin 18 Mayıs 2016 tarihli sayısında yayımlanan 2016/8842 Sayılı İthalat Rejimi Kararı’na Ek Karar ile gümrük tarife istatistik pozisyonu (GTİP) 0804.10.00.00.00 olan hurmanın gümrük vergisi bütün ülkeler için sıfıra çekildi. Hurmada gümrük vergisi Malezya, AB ülkeleri ve diğer ülkeler için yüzde 25 şeklinde uygulanıyordu. Bu oran, Güney Kore için yüzde 15.9, Gürcistan ve Bosna Hersek için sıfır oranındaydı. 2015 YILI HURMA İTHALATI

31 Mayıs 2016 Salı

Geleneksel tatlımız baklava da önemli bir ihraç ürünü haline geliyor. Geçen beş yılda 48 ülkeye 451 tondan fazla baklava ihraç ettik. 2011 yılında 257 ton baklava ihraç edilirken, bu miktar 2015 yılında yüzde 75 arttı. Söz konusu beş yıl içinde toplam baklava ihracatı 1.700 ton oldu. İhracat geliri ise 19.2 milyon dolara ulaştı. Geçen beş yıl içinde en fazla ihracat yapılan ülke 311.5 tonla ABD oldu. Bu ülkeyi, 209.3 tonla Almanya, 80.6 tonla İsviçre takip etti. Bu üç ülkenin toplam baklava ihracatı içindeki payı yüzde 35 oldu. Öne çıkan ülkelerden Fransa’ya 78.3 ton, Suudi Arabistan’a 73.5 ton, Avustralya’ya ise 52.2 ton baklava ihraç ettik. 5 yıl önce baklava gönderilmeyen Suudi Arabistan ve çikolata-larıyla ünlü İsviçre, 2015’te en çok baklava ihraç edilen ülkeler arasında ilk 10’da yer aldı. FESTİVALLERİN ETKİSİ İTO Baklava, Pasta ve Şekerli Mamuller Meslek Komitesi Meclis Üyesi Mehmet Yıldırım, baklava ihracatının artmasının, özellikle tanıtım çalışmalarının başarısıyla olduğunu söyledi. Baklava ve Tatlı Üreticileri Derneği (BAKTAD) Başkanı da olan Yıldırım, “Her yıl turistik yerlerde baklava festivalleri düzenliyoruz. Baklavanın AB nezdinde tescillenmiş ve coğrafi işaret almış olması ihracatın artmasındaki bir başka etken. Ayrıca Türk baklavaları, yurt dışında üretilen baklavalardan daha kaliteli” dedi. ABD’lilerin, Uzakdoğulular’dan daha farklı bir yemek kültürüne sahip olduğunu belirten Yıldırım, bu yüzden ABD’lilerin Türk baklavasını daha çok tercih ettiklerini söyledi.

30 Mayıs 2016 Pazartesi

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı himayesinde Ankara’da “Kamu Alımlarında Sanayi İşbirliği Programı Konferansı” düzenlendi. Konferansta Enerji ve Tabii Kaynaklar BakanlığıYenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Sebahattin Öz, yenilebilir enerjide Türkiye’nin büyük potansiyeli olduğunu söyledi. Öz, “Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizması’yla (YEKDEM) 20 santralle 2011’de başlayan süreç, 2016’da 516 santrale çıktı.Yerli ürün desteğinde aksam uygulamasına 2014’te 15 santralle başladık. 2015’te 35 olan bu rakam şu anda 64’e çıktı” diye konuştu.

27 Mayıs 2016 Cuma

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Hanehalkı Yurtiçi Turizm Araştırması sonuçlarına göre, 2011-2015 yılları arasında 341 milyon 373 bin seyahat gerçekleştirildi. Yerli turistler, bu seyahatlerde 2011 yılında 15.6 milyar lira, 2012’de 16.7 milyar lira, 2013’te 18.4 milyar lira, 2014’te 22.6 milyar lira, 2015’te 24.4 milyar lira harcadı. Böylece 5 yıllık dönemde yapılan seyahat harcama-larının toplam tutarı 97.8 milyar lira olarak hesaplandı. BİREYSEL HARCAMALAR Seyahat harcamaları türlerine göre değerlendirildiğinde, 5 yılda yapılan harcamaların yüzde 94’üne karşılık gelen 92 milyar liralık kısmını bireysel harcamalar oluşturdu. Bireysel seyahat harcamaları 2011-2015 yıllarında yüzde 51.5 arttı. PAKET TURLAR Bu dönemde paket tur harcamalarının toplam tutarı 5.8 milyar lirayı buldu. Son 5 yılda bu türdeki seyahat harcamaları da 2.6 kat arttı. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Turizm Meclisi Başkanı Osman Ayık, Türkiye’nin küresel turizm gelirinden yüzde 2.5 gibi bir pay aldığını hatırlattı. Ayık, “Bütün bu verilere baktığımızda yerli turistten elde edilecek gelir konusunda Türkiye’nin kat etmesi gereken çok yol var. Son 5 yılın rakamları umut verici ama yeterli değil” dedi.

27 Mayıs 2016 Cuma

HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL Türkiye, kâğıt ve karton üretiminde dünyada 25. sırada yer alıyor. Tuvalet kâğıdı üretiminde 5., oluklu mukavva üretiminde ise 5. büyük üretici konumunda olan Türkiye’de kağıt sektöründe aynı zamanda 580 bin kişi istihdam ediliyor. Geri dönüşüm kâğıt üretiminde geleceği parlak görülen sektörün en önemli sorunlarından biri belirgin bir kâğıt politikasının olmaması. Sektörün ithalata bağlı şu anki durumunda gümrüklerin de sıkıntı oluşturduğunu belirten konunun tarafları kâğıt için İstanbul’da bir ihtisas gümrüğü kurulmasını talep ediyor. Sektör temsilcileri bu taleplerini “Türkiye Kâğıt Sektör Araştırması ve Rekabet Gücünün Değerlendirilmesi” çalıştayında dile getirdi. SEKA’NIN YERİ DOLMUYOR Kâğıt sektöründe faaliyet gösteren firmalar, İstanbul Ticaret Odası Kâğıt ve Kırtasiye Meslek Komitesi öncülüğünde “Türkiye Kâğıt Sektör Araştırması ve Rekabet Gücünün Değerlendirilmesi” çalıştayında bir araya geldi. İstanbul Ticaret Üniversitesi işbirliğinde gerçekleşen toplantıda konunun tarafları kâğıt sektöründe yaşanan sorunları ve çözüm önerilerini masaya yatırdı. Sektörün en önemli çatı kuruluşlarından SEKA’nın özelleştirilmesinin ardından yerinin doldurulmadığını söyleyen konunun uzmanları, fiyatlarda bu yüzden bir karmaşa yaşandığını da dile getirdi. ÖZEL SEKTÖRE LABORATUVAR Genellikle ithalat üzerine kurulu olan sektörleri için dışardan gelen kâğıtları analiz edecek bir laboratuvarları olmadığını belirten sektör temsilcileri, özel sektör için bir analiz laboratuvarı da kurulmasını talep etti. Moderatörlüğünü İstanbul Ticaret Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Muhittin Adıgüzel’in yaptığı toplantıda konuşan sektör temsilcileri, meslek liselerinin müfredatının da güncellenmesi gerektiğini savundu. FİNANSMANA ERİŞİM SORUNU Oturum başkanlığını İstanbul Ticaret Odası Kâğıt ve Kırtasiye Meslek Komitesi Başkanı Muharrem Ender Karvar’ın yaptığı toplantıda konunun tarafları finansmana erişim sorununu da anlattı. Sektörün yaşadığı mali problemlere çözümün KDV indirimi ile mümkün olabileceğini vurgulayan sektör temsilcileri, tahsilattaki süre uzunluğundan da yakındı. YEŞİL PASAPORT ÖNERİSİ Yurt dışı ile iş bağlantıları yoğun olan sektör temsilcileri, fuar desteklerinin de yeterli olmadığını savundu. Bunun için yeşil pasaport önerisini getiren konunun tarafları, “Belli bir limitte ithalat ve ihracat yapan firmalara yeşil pasaport verilerek yurt dışına çıkmada vize sorununa çözüm bulunabilir” diye konuştu. SEKTÖR NE İSTİYOR Üretimde enerji ve su çok kullanılıyor. Bu kalemlere indirim gelmeli. Bir Ar-Ge laboratuvarı kurulmalı. Meslek liselerinin müfredatı ve makineleri güncellenmeli. İş mahkemeleri sorununda işverenin de hakkı gözetilmeli. KDV oranları düşürülmeli. Tahsilattaki süre uzunluğuna çözüm bulunmalı. İhtisas gümrükleri kurulmalı.

26 Mayıs 2016 Perşembe