Uzun yıllardır Türkiye’de bulunan uluslararası şirketler, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbe girişimine karşın, Türkiye ekonomisine duydukları güvenin etkisiyle planladıkları yatırımları hız kesmeden sürdürecekleri mesajını verdi. Şirketler, yatırımlarında herhangi bir erteleme ya da değişikliğe gitmeyecek. 6 BİN ÇALIŞAN Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Mercedes-Benz Türk yetkilileri, şirketin Türkiye’de 49 yıllık geçmişi bulunduğu hatırlatarak, kendilerini her daim Türkiye’nin bir parçası olarak gördüklerini söyledi. Yetkililer, “Bugün 950 milyon Euro’yu aşan toplam yatırımımız ve 6 binin üzerinde çalışanımız, Mercedes-Benz Türk olarak Türkiye’ye olan güvenimizin en önemli göstergesi. Üretim ve satış faaliyetlerimiz planlandığı gibi devam ediyor” dedi. UZUN VADELİ BAKIŞ Shell Türkiye Ülke Başkanı Ahmet Erdem de şirketin, 93 yıldır Türkiye’de faaliyet gösterdiğini anımsatarak, kendilerinin uzun vadeli bakış açısıyla yatırım kararı aldıklarını söyledi. Erdem, şunları ifade etti: “Özellikle Türkiye’deki iş dünyasının birleşerek hep birlikte önümüzdeki dönem için daha fazla çalışma ve daha fazla üretim çağrısı yapması, yatırımcılara ve şirketlere güven verdi. TC Merkez Bankası’nın (TCMB) proaktif bir yaklaşım sergileyerek piyasalardaki belirsizliği azaltmaya yönelik tedbirler alması da finans sisteminin, piyasaların ve ticaretin ilk iş günüyle işlemeye devam etmesi ekonomik açıdan çok olumlu oldu.” EKONOMİYE İNANÇ TAM Coca Cola İçecek yetkililerince de “Türkiye, Orta Doğu, Orta Asya ve Pakistan’da faaliyet gösteren bölgesel bir Türk şirketi olarak, Türkiye Cumhuriyeti’ne ve memleketimizin ekonomisine inancımızın tam olduğunu ve Türkiye’de planladığımız yatırımlara hız kesmeden devam edeceğimizi kamuoyunun bilgisine sunarız” mesajı verildi. DESTEK SÜRDÜRECEK Vodafone Türkiye Üst Yöneticisi (CEO) Gökhan Öğüt, Türkiye’nin kendileri için önemli ve hızlı büyüyen bir pazar olduğunu aktararak, 10 yıldır faaliyet gösterdikleri Türkiye pazarına güven ve bağlılıklarının sürdüğünü dile getirdi. Unilever yetkilileri tarafından da şirketin Türkiye’de 100 yılı aşkın zamandır faaliyet gösterdiğine işaret edilerek, Unilever’in Türkiye’ye bakışının uzun vadeli olduğu bildirildi. HAYATA DOKUNACAĞIZ Procter&Gamble (P&G) Türkiye ve Kafkasya Yönetim Kurulu Başkanı Tankut Turnaoğlu ise “30 yıldır Türkiye’de olan P&G, güvenilir markalarıyla Türk tüketicilerinin hayatlarına dokunmaya ve onların günlük yaşamlarını kolaylaştırmaya yönelik taahhüdünü sürdürüyor” dedi. BÜYÜME DEVAM EDECEK PepsiCo Türkiye yetkilileri, şirketin 50 yılı aşkın süredir faaliyet gösterdiği Türkiye’de, istikrar ve huzur ortamının en kısa sürede sağlanacağına inandıklarını belirterek, “5 fabrikamız ve 3 binden fazla doğrudan çalışanımızla uzun vadeli sürdürülebilir büyümemize hız kesmeden devam edeceğiz” açıklamasını yaptı. ÇALIŞACAĞIZ, ÜRETECEĞİZ Unit International Yönetim Kurulu Başkanı Ünal Aysal ise bu olağanüstü sürecin sağduyu ve toplumun tüm kesimlerinin barışçıl dayanışmasıyla hızla aşılacağına yürekten inandığını dile getirdi. Aysal, “Barış içinde bir arada yaşamın garantisi olan hukukun üstünlüğü ilkesinden ve anayasanın temel kurallarından taviz vermeden, ülkemiz için çalışmaya ve üretmeye devam etmek üzerimize düşen en önemli görev” dedi.

25 Temmuz 2016 Pazartesi

HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL Yaklaşık 17 bin adadan müteşekkil olan Endonezya’da, hanelerin yüzde 13’ünün elektriği yok. Bu ihtiyaçtan harekete geçen Endonezya hükümeti 35 bin megavatlık enerji alımı yapacak. Özellikle yabancı yatırımcıların beklendiği proje ile enerji alımları devlet garantisi altında olacak. Endonezya’daki enerji yatırım fırsatları İstanbul Ticaret Odası’nda gerçekleşen Türk Endonezyalı Enerji Forumu’nda masaya yatırıldı. Toplantıya Endonezya Devlet Elektrik Şirketi (PLN) yetkilileri ve her iki ülkenin yatırımcıları katıldı. Enerji ihtiyacının 25 yıl süreceği belirtilen toplantıda, yapılan tüm yatırımların da yüzde 100 devlet alım garantili olduğu ifade edildi. Moderatörlüğünü İTO Enerji Meslek Komitesi Başkanı Hüseyin Karataş’ın gerçekleştirdiği toplantıya İTO Genel Sekreteri Ömer Bal da iştirak etti. Toplantının ardından iki ülke iş adamları ikili görüşmeler gerçekleştirdi. POTANSİYEL KUVVETLİ Toplantının oturum başkanlığını yürüten İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi İlhan Soylu, “İki ülke de enerji bağlamında müthiş bir potansiyele sahip. Bu alanda yapılacak işbirlikleri ve yatırımlar iki ülke ekonomisine de büyük katkı sağlayacak” diye konuştu ALTYAPI EN BÜYÜK SORUN Toplantıda yatırım fırsatları konusunda bilgi veren Endonezya Cumhuriyeti Türkiye Büyükelçisi H. E. Wardana, ülkelerinde en büyük ihtiyacın altyapı alanında olduğunu ifade etti. Wardana, şunları söyledi: “Güneydoğu Asya’nın en büyük ekonomisiyiz. Zengin doğalgaz kaynaklarına sahibiz. Türk yatırımcıları görmek istiyoruz.” TÜRKİYE’YE GÜVENİYORUZ Darbe girişiminin kendilerini korkutmadığını dile getiren Endonezyalı iş adamı Agung Wicaksono, “Türkiye’nin gücüne inanıyoruz. Endonezya’ya gece baksanız binlerce adanın hâlâ karanlıkta olduğunu görürsünüz. Kömür, termal ve rüzgâr gücünde potansiyelimiz çok yüksek” dedi. BULUNMAZ FIRSAT Endonezya’da enerji konusunda yatırım yapan Türk iş adamı Emin Hitay, Türk yatırımcılara kesinlikle Endonezya’ya yatırım yapmaları gerektiğini söyledi. Hitay, “Devlet alım garantisi 50 yıla kadar uzayabiliyor” diye konuştu.

25 Temmuz 2016 Pazartesi

HABER: FAHRİ SARRAFOĞLU Kara taşıtları ve otomotiv yedek parça sektörü ihracattaki daralmayı iç talep artışı ile dengeledi. Otomotiv ana sanayi ise geçen yıl ihracatta rekora imza attı. İhracatın artırılması için yeni hedef pazarlar öneren sektör temsilcileri, iç piyasada da kaliteli ürünler için bazı önlemler alınmasını bekliyor. İstanbul Ticaret Odası Kara Taşıtları, Yedek Parçaları ve Ekipmanları Meslek Komitesi Başkan Yardımcısı ve Meclis Üyesi Yakup Yaşa, 2015 yılını genel olarak olumlu geçirdiklerini söyledi. İhracattaki daralmanın, iç pazardaki talebin artması ile birlikte dengelendiğini ve yüzlerin güldüğünü söyleyen Yaşa, sektörün beklentisini şöyle anlattı: “2016 yılı için aynı performansı beklemek oldukça zor görünüyor. İçeride meydana gelen olaylar ve komşularımızdaki iç karışıklıklar buna neden. Ancak, dış politikamızdaki eski dostlarla barışma sonucu ihracatta göreceli artış beklentimiz var.” DEĞİŞİM PAZARINDA KALİTE İTO Meclis Üyesi Mehmet Sonuvar da otomotiv ana sanayinin geçen yılı iyi değerlendirmesine rağmen, otomotiv yedek parça sektörünün zor bir dönem geçirdiğini söyledi. Bunda yaşanan iki genel seçim ile kurlardaki dalgalanmaların ve faizlerdeki seyrin etkili olduğunu belirten Sonuvar, şöyle devam etti: “Değişim pazarına sunulan yedek parçaların Avrupa müktesebatına, ulusal ve uluslararası kalite standartlarına uygunluğunun tespiti, Sanayi Bakanlığımızın gerçekleştirdiği denetimler aracılığıyla bağımsız yedek parça pazarında da uygulanmaya başlandı. Bu denetimleri, otomotiv yedek parça pazarının ucuz ve kalitesiz ürünlerden kurtulması, son tüketicinin hak ettiği kaliteye kolayca ulaşabilmesi ve kalifiye üretici ile merdiven altı veya kalitesiz yurt dışı menşeli üreticiler arasında fiyattan kaynaklanan haksız rekabeti ortadan kaldırmasına olanak verdiği için destekliyoruz.” STANDARTLARI YAKALAMALIYIZ Sektörde, kaliteye daha çok önem verilmesinin önemine işaret eden Sonuvar, firmaların öngörülen kalite standartlarına ulaşmasına ve ilgili kalite sertifikalarına sahip olabilmesine devlet desteği olması gerektiğini dile getirdi. Sonuvar, beklentilerini şöyle özetledi: “Sigorta sektöründe kalitesi ispatlanmış eşdeğer yedek parçanın daha etkin bir şekilde desteklenmesini ve son tebliğlerle avantajlı konuma getirilen orijinal ekipman karşısında tercih edilebilirliliğin mümkün kılınmasını istiyoruz.Uluslararası konjonktürün ülkemiz lehine gelişmesini, finansal istikrarın devam etmesini, ülkemizin, sanayicimizin ve otomotiv yedek parça sektörünün yılın ikinci yarısında büyümesini bekliyoruz.” ÜRETİLEN HER 100 ARACIN 73’ÜNÜ İHRAÇ ETTİK Son yıllarda kapasite ve yeni ürün yatırımlarına hızla devam eden otomotiv sektörünün ihracatta tarihi bir rekora imza attığını söyleyen İTO Meclis Üyesi Ramazan Şahin, şu bilgileri aktardı: “Otomotiv sanayi üretimi, devreye giren yatırımlar ve Avrupa’daki toparlanmayla birlikte 2015’te bir önceki yıla göre yüzde 16 artışla 1.36 milyon adede yükseldi. 2015 yılında toplam pazar ise bir önceki yıla göre yüzde 25 oranında artışla 1 milyon 11 bin adet oldu. Bu dönemde otomobil pazarı yüzde 24 arttı ve 726 bin adet olarak gerçekleşti. Üretilen her 100 aracın 73 adedini yurt dışına göndererek ihracat rekorunu da kırmış olduk. 2015’in ana sanayi ve parça üreticilerinin yanı sıra otomotiv yenileme pazarında da olumlu geçtiğini söyleyebiliriz. Bu yılın ilk yarısında ise pazar rakamları kritik seviyelerde değil. Ancak, ikinci yarının zorlu geçeceğini öngörebiliriz. Pazardaki iç ve dış sebeplerden kaynaklanan belirsizlikler ve dalgalanmaları doğru analiz ederek strateji geliştirmeliyiz.” YENİ ÜLKELERLE STA İMZALANMALI İTO Meclis Üyesi Ramazan Şahin, sektörün daha da büyümesi için önerilerini şöyle anlattı: Avrupa ülkelerindeki ekonomik olumsuzluk nedeniyle yeni pazarlar aramalıyız. Yeni ülkelerle de Serbest Ticaret Anlaşmaları (STA) imzalamalıyız. Sektörel veri tabanı oluşturulmalı. Otomotiv sektöründe ana sanayi çıkışlı araç aksam ve parçalara ait verilere ulaşma, bu grupların kendileri ve oluşturmuş oldukları dernekler, TÜİK ve Bakanlıkların veri kaynakları vasıtasıyla yapılabiliyor. Blok Muafiyet Tebliği’nin sektörde daha yaygın ve etkin uygulanabilmesi için girişimler yapılmalı. Bu tebliğ sektöre daha iyi anlatılmalı. Vergi oranları, gelişmiş ülkelerde uygulanan oranlardan oldukça yüksek. Vergi oranları Avrupa Birliği ülkeleri seviyesine çekilmeli. Teknolojik seviye hızla yükseliyor. Ancak bu teknolojik seviyeye uygun orta kademe eleman yetişmiyor. İhtiyacı karşılayacak otomotiv meslek liseleri ve üniversitelerde ilgili bölümler açılmalı. Yenileme pazarında araç parkındaki değişiklikler ve araç teknolojilerine hızlı adaptasyon büyük önem taşıyor. Sektörün gittiği yönü ve pazardaki eğilimleri doğru analiz ederek yeni ve farklı iş modelleri geliştirilmeli.

25 Temmuz 2016 Pazartesi

HABER: ADEM ORHUN İran’ın başkenti Tahran’da 3-6 Eylül 2016 tarihleri arasında IRANTEX 2016 Fuarı düzenlenecek. Başkentin prestijli fuar alanı International Permanent’ta gerçekleştirilecek fuarda Türkiye Milli İştiraki, İstanbul Ticaret Odası (İTO) tarafından gerçekleştirilecek. Hazır giyim, tekstil, iç giyim, ev tekstili, iplik gibi alanlarda fırsat olan fuarın organizasyonunu tanıtmak amacıyla İstanbul Ticaret Odası’nın Eminönü’ndeki merkez binasında düzenlenen geniş kapsamlı bir toplantı yapıldı. YOĞUN KATILIM Tekstil ve hazır giyimle anılan üretim merkezlerinden iş adamları ve sektör temsilcilerinin yoğun ilgi gösterdiği toplantının açılış konuşmasını İTO Başkan Yardımcısı Dursun Topçu yaptı. Topçu, “Ekonomik yönden çok daha güçlü olmamız, dış pazarlarda çeşitliliğimizi artırmamız gerekiyor. İş dünyası olarak bize düşen sorumluluk daha cesaretli olmak, ihracatımıza daha özen göstermek. İTO’nun 2015 yılında Tahran’da düzenlediği hazır giyim fuar organizasyonunun kazandığı başarı ardından Türk firmalarının İran’da fuara katılım yönünde yoğun talepleri oldu. Bu çerçevede İTO’nun yoğun temasları sonucunda IRANTEX fuarından Türkiye'ye ayrı bir salonun tahsis edilmesi sağlandı. Fuar, sektörümüz için çok önemli olan İran pazarının etkin şekilde değerlendirilmesi için büyük önem arz ediyor” dedi. FİRMALARIN MENFAATİNE IRANTEX katılım organizasyonu tanıtım toplantısında, İTO Yönetim Kurulu Üyesi Servet Samsama, İTO Hazır Giyim ve Konfeksiyon Meslek Komitesi Başkanı ve Meclis Üyesi Şenol Aras, İTO Meclis Üyesi Gıyasettin Eyyüpkoca, İTO İç Giyim ve Aksesuarları Meslek Komitesi Başkanı Meclis Üyesi Osman Alyüz, İTO Örme Kumaş, Çorap ve Trikotaj Meclis Üyesi Mustafa Balkuv da firmaların, İTO’nun tecrübesinden yararlanarak bu fırsattan yararlanmasının kendi menfaatlerine olacağını vurguladılar. İŞLER TAKİP EDİLİYOR Sektörün ihtiyaçlarını karşılamak için titizlikle çalışan İTO, fuar için şu hizmetleri veriyor: Stant inşaatı organizasyonu, broşür ve ürün taşıması, geçiş işlemleri, ulaştırma ve konaklama organizasyonu, Ekonomi Bakanlığı teşvik işlemlerinin takibi. BAŞVURU SÜRESİNİ KAÇIRMAYIN İTO Genel Sekreteri Ömer Bal’ın da katıldığı toplantıda, İTO organizasyonuyla gelen firmalara fuarın ikinci katında yer ayrıldığı belirtildi. Yapılan açıklamada yer tahsisi ve stant tasarımları için 5 Ağustos’a kadar başvuru ve ön ödemenin yapılması gerektiği belirtildi. İTO yetkilileri, onay işlemleri ve sürenin kısa olması sebebiyle fuara katılmayı düşünen firmaların hızlı davranması gerektiğini duyurdu. Konu hakkında ayrıntılı bilginin İTO Fuarlar Koordinatörlüğü’nden alınabileceği bildirildi. İTO, 2015’TE FUAR DÜZENLEMİŞTİ İTO tarafından 1-4 Şubat 2015 tarihlerinde düzenlenen Tahran-Türk Hazır Giyim ve Konfeksiyon Fuarı büyük başarı kazanmış ve sektör temsilcilerinden yeni bir fuar düzenlenmesi yönünde İTO’ya talepler iletilmişti. 3-6 Eylül 2016’da yapılacak IRANTEX Fuarı’na katılım organizasyonu da sektörden gelen talepler üzerine düzenleniyor.

25 Temmuz 2016 Pazartesi

Bankacılık Kanunu’nun 62. maddesine göre, bankalardakimevduat, katılım fonu, emanet ve alacaklardan hak sahibinin en son talebi, işlemi veyaherhangi bir yazılı talimatının tarihinden başlayarak on yıl içinde aranmayanlar, zaman aşımına tabi oluyor. ÇAĞRILAR FAYDA ETMEDİ Bankalar bu çerçevedezaman aşımına uğrayan mevduat, emanet ve alacaklara ilişkin duyurularını şubat ayından itibaren internet sitelerinden yayımladı. Zaman aşımı listesinde isim ve hesap bilgileri yer alan müşterilerin, 15Haziran 2016’ya kadar hesaplarının bulunduğu şubeye kimlik belgeleri ile başvurmaları gerektiği açıklandı. Ancak bu çağrılar ve duyurular fayda etmedi.Bankalarda10yıldırişlemyapılmayanhesaplarlailgiliçağrılara rağmen yaklaşık 93 milyonlira yineunutuldu. 26 BİN KİŞİ BANKAYA KOŞTU Geçen yıl sonuitibarıyla zaman aşımına uğrayan ve bankalar tarafından TMSF’ye ön bildirimi yapılan toplam 627 bin 885 hesaptamevduat, katılım fonu ve alacaklara ilişkin muhtelif döviz cinsinden, Türk Lirası karşılığı yaklaşık 120 milyon lira unutulmuştu. EN YÜKSEĞİ 250 BİN DOLAR Bu hesapların çoğu gerçek şahıslara ait iken zaman aşımına uğrayanlar arasında,şirketler, vakıflar, dernekler,siyasi partiler iledevlet kurumlarına ait hesaplar da bulunuyor. Duyurular sonunda sadece 26 bin 727 kişi başvuru yaptı,27 milyon lirasını geri aldı. Ancak 601 bin 158 hesapta unutulan 93 milyon lira TMSF’ye devredildi. Zaman aşımına uğrayarak TMSF’ye devredilen hesaplar arasındaki en yüksek meblağın ise 250 bin dolar olduğu kaydedildi.

25 Temmuz 2016 Pazartesi