HABER: MÜGE BİBER Otomotiv sektörünün can damarlarından biri olan 2. el araç satışlarının, ülke genelinde de oldukça büyük bir pazar payı var. Geride bıraktığımız yıl, noterler aracılığıyla bir veya daha fazla el değiştiren taşıt sayısı 7 milyon 457 bin 918 olarak belirlendi. Sadece ocak-kasım döneminde bu rakam 6 milyon 700 bin oldu.Yoğun bir ekonomik hareketliliğin olduğu bu piyasaya İstanbul Ticaret Odası (İTO) da büyük katkı sağlıyor. İTO, piyasanın daha güvenilir ve kaliteli olması için İstanbul Ticaret Üniversitesi işbirliğiyle 2. el otomotiv satış danışmalarına yönelik eğitimler düzenliyor. SERTİFİKA VERİLDİ Bu bağlamda İTO’da organize edilen ‘2. El Otomotiv Ticaretinin Türk Ekonomisindeki Geleceği’ konulu seminerde, 2. El Otomotiv Satış Danışmanı Eğitim Programı’nı başarıyla tamamlayanlara sertifika verildi. Yedinci etabı tamamlanan programdan 3yılda 260 sektör çalışanı yararlandı. Seminerde konuşan İTO Başkanı Öztürk Oran, Türkiye’deki 2. el otomotiv piyasasına ilişkin bilgi verdi. Oran, piyasanın çok büyük bir hacme sahip olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Ocak-kasım döneminde Türkiye’de 6 milyon 700 binden fazla araç el değiştirdi. Pazar büyük, satışlar artıyor, piyasa canlı. Dolayısıyla bu kadar büyük bir ekonomik hareketliliğin olduğu yerde nitelikli insan kaynağı ihtiyacı da bir o kadar kritik.” NİTELİKLİ ELEMAN Oran, 2. el otomobil satış danışmanlarının nitelikli kişilerden oluşması, eğitimli ve güven verici olması gerektiğini vurguladı. Bu açıdan İTO Motorlu Taşıt Satış ve Servisi Meslek Komitesi’nin güzel bir adım attığını hatırlatan Oran, 2. el araç konusunda satış danışmanlarına yönelik bir eğitim projesinin hazırladığını anlattı. Oran, İstanbul Ticaret Üniversitesi’ne bağlı Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde 2015’ten bu yana 2. El Otomotiv Satış Danışmanı Eğitim Programı’nı sürdürdüklerini hatırlattı. YENİ SİSTEM KURALIM Başkan Oran, “Buradan bir çağrıda bulunuyorum. Gelin, birlikte bir konuya parmak basalım. Ben derim ki, devletin eli bu işin içine girmeli. Devletin eli bu işin içine girmediği zaman kendiniz alıp kendiniz satıyor, pazarı kendiniz oluşturuyorsunuz. Yeminli mali müşavirler gibi bu sektörde ekspertiz yapacak, devletin de bir elemanının içinde olacağı bir sistem kuralım” dedi. KAYIT DIŞI ÖNLENMELİ İstanbul Ticaret Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nazım Ekren ise son 5 yılda 2. el otomobil pazarının büyüme oranının yüzde 64 olduğunu söyledi. Ekren, bunun oldukça önemli bir büyüme olduğuna dikkat çekerek, bu rakamlara bakıldığında sektörün ekonomiye ciddi katkısının olduğunu söyledi. Ekren, yeni düzenlemelerle kayıt dışılığın da önlenmesi gerektiğini belirtti. İTO eski Başkanı Atalay Şahinoğlu’nun da katıldığı seminerde; İTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dursun Topçu, İTO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Hasan Erkesim ile Yönetim Kurulu Üyeleri Servet Samsama ve Emrullah Öz, İTO Genel Sekreter Vekili Av. Nurcan Turan, Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Uluç Hacıhasanoğlu da yer aldı. KDV SORUNU BİR AN ÖNCE GİDERİLMELİ İTO Motorlu Taşıt Satış ve Servisi Meslek Komitesi Başkanı Ziya Alp Gülan, 2. el sektörün önemli bir pazar olduğunu vurgulayarak, Türk otomotiv sektörünün dünyada 17’nci, AB’de ise 5’inci olduğunu kaydetti. Gülan, komite olarak her konuda bakanlıklar nezdinde girişimlerde bulunduklarını ve kullanılmış araçlarla ilgili yasa düzenlemesinde büyük katkı sağladıklarını belirtti. Gülan, 2. el otomotiv satışında yaşanan KDV sıkıntılarının da giderilmesi gerektiğinin altını çizdi. 2. ELDE KDV Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı Gelir İdaresi Grup Başkanı Muhammet Ali Ayaz, KDV mükellefi olmayanlardan yapılan ticari araç alımlarının KDV’ye tabi olmadığını açıkladı. Ayaz, 2. el araç alım satımı faaliyetinde bulunanların, KDV mükelleflerinden yaptıkları ticari araç alımlarında, satış bedeli üzerinden ödedikleri KDV oranının yüzde 18 olduğunu belirtti. KANUN DÜZENLEMESİNDE İTO ÖNEMLİ ROL OYNADI Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı Gelir İdaresi Başkan Yardımcısı Mahmut Sütçü, bakanlıklarının, sivil toplum kuruluşlarının fikirlerine çok önem verdiğini belirtti. Sütçü, özellikle son dönemde KDV Kanunu’nda yapılan düzenlemede, ticaret yapanların taleplerinin bakanlığa aktarılması konusunda İTO’nun önemli rol oynadığını vurguladı. YETKİ BELGESİ OLMAYAN SATIŞ YAPAMAYACAK Gümrük ve Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdür Yardımcısı Adem Başar, 13 Şubat 2018 tarih ve 30331 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan İkinci El Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti Yönetmeliği’ne ilişkin katılımcılara bilgi verdi. Başar; yönetmeliğin amacının, sektörün yasal altyapıya kavuşturulması, nitelikli insan kaynağının oluşturulması, haksız rekabetin ve kayıt dışı faaliyetlerin engellenmesi, hizmet kalitesinin ve tüketici memnuniyetinin artırılması olduğunu belirtti. Yönetmeliğe göre 2. el araç satacak kişilerin yetki belgesi alması gerekecek. Bu belgenin geçerlilik süresi 5 yıl olacak. Satış yapacakların, Esnaf ve Sanatkârlar Odası ile ticaret ve sanayi odalarına kayıtlı olması gerekecek. Ayrıca en az lise mezunu olması şartı aranıyor. 2. el otomotiv satışı yapacak kişinin, iflas etmemiş veya iflas etmiş olsa bile itibarını yeniden kazanmış olması gerekiyor. İTO’daki seminerin ardından 2. El Otomotiv Satış Danışmanı Eğitim Programı’nı başarıyla tamamlayanlara sertifikaları verildi.

29 Mart 2018 Perşembe

Almanya’nın Frankfurt kentinde 18-23 Mart 2018 tarihleri arasında düzenlenen Light and Building’de (Aydınlatma ve Yapı Fuarı) Türkiye rüzgarı esti. Aydınlatma ve bina hizmetleri teknolojisi alanında dünyanın en yeni teknolojilerinin sergilendiği fuarda stant açan 17 Türk firması, yoğun ilgi gördü. İLK MİLLİ KATILIM 1960’lı yıllardan itibaren yerel sektörün uluslararası fuarlara katılımını sağlayan İstanbul Ticaret Odası tarafından Türkiye milli iştiraki ilk defa gerçekleştirilen Light and Building Fuarı’nda, Türk firmaların ürünleri gerek teknoloji gerek estetik bakımından dünyanın odak noktası haline geldi. Fuara katılan İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dursun Topçu, T.C. Frankfurt Başkonsolosu Burak Karartı ve T.C. Franfurt Ticaret Ataşesi Tansu Günendi, organizatör firma Frankfurt Messe’nin Genel Müdürü Wolfgang Marzin ile Türkiye’nin katılımının artırılması ve daha efektif olmasına yönelik verimli görüşmeler yaptı. Başkonsolos Karartı ve Ticaret Ateşesi Günendi, daha sonra Türkiye standını ziyaret ederek, fuara katılımlarından dolayı Türk firmalarını tebrik etti ve övgüler yağdırdı. İKİLİ GÖRÜŞMELER Türkiye milli iştiraki toplam 632 metrekarede yürütülen fuarda yer alan dekoratif, aydınlatma, teknik aydınlatma ve bina otomasyon firmaları, Light and Building Fuarı’na katılımlarından duydukları memnuniyeti dile getirdi. Katılımcılar fuarda iş görüşmeleri gerçekleştirerek sektörün geleceğine ilişkin konularda görüş alışverişinde de bulundu. ÇOK KONFOR, AZ ENERJİ Aydınlatma ve bina hizmetlerinde dünyanın en yeni teknolojilerinin sergilendiği Light and Building Fuarı’nın bu yılki sloganı, ‘Bağlantılı-Güvenli-Uygun’ olarak belirlendi. Ayrıca ‘Gündelik yaşamın iyileştirilmesi’ ve ‘Estetik ve uyum içinde iyilik’ konuları da öne çıktı. Binaların konfor düzeyini artırırken, enerji tüketimini de azaltacak çözümlerin sergilendiği fuarda, akıllı ölçümleme ve elektrik kullanımı ile LED ve OLED teknolojilerinin geldiği son nokta sektör temsilcilerine tanıtıldı.

29 Mart 2018 Perşembe

HABER: SOYHAN ALPASLAN Gümrük Genel Tebliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ, antrepo sektörünü harekete geçirdi. 25 Şubat 2018 tarih ve 30343 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 147 seri no’lu tebliğin, sektörü zor duruma soktuğunu belirten antrepocular, tebliğin 6’ncı maddesinin iptalini ya da yeniden düzenlenmesini talep ediyor. Sektör temsilcileri tebliğin, geldiği gümrük idaresinden ‘yapılabilir’ olarak yeniden düzenlenebileceğini belirterek, “Sektörün haberi olmadan uygulamanın aniden değişmesi ile depolarına mal alamayan antrepocular kapanma tehlikesi ile karşı karşıya” uyarısını yapıyor. CİDDİ İŞ KAYBI VAR Sektör mensuplarından 70 antrepo işletmesi, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Kargo, Posta ve Depolama Meslek Komitesi’nin öncülüğünde toplandı. Toplantıyı Komite Başkanı ve İTO Meclis Üyesi Sait Kılıç yönetti. Toplantıda son tebliğin, serbest piyasa ekonomisine aykırı ve haksız rekabet teşkil eden bir durum oluşturduğu dile getirildi. Söz alan konuşmacılar, yaşanan sorunu şöyle anlattı: “Tebliğin 6’ncı maddesinde deniz yoluyla gelen tekstil ürünlerinin serbest dolaşıma giriş işlemlerinin başka bir gümrüğe sevk edilmeyip, geldiği gümrükten yapılacağı hüküm altına alındı. Böylece, deniz yoluyla gelen tekstil ürünlerinin Muratbey/Halkalı Gümrük Müdürlüğü’ne bağlı antrepolara sevkine izin verilmemeye başlandı. Bu durum ciddi bir iş kaybına neden oluyor. Önümüzdeki süreçte iş kaybının daha da artacağından endişe ediyoruz.” HAKSIZ REKABET Sektör mensupları, söz konusu tebliğ ile tekstil eşyalarının deniz gümrüğünden tekstil ihtisas gümrüğüne aktarılmasında taşıma ve teminat maliyetlerinin düşürülmesinin hedeflendiğine dikkat çekti. Ancak bu uygulamanın, tekstil sanayicilerinin elleçleme, ambalajlama ve dağıtım işlerini yaptıracağı paydaş seçimini engellediğini ifade eden sektör temsilcileri, şu yorumu yaptı: “Bu engelleme ile serbest piyasa ekonomisine aykırı bir durum orta çıkıyor ve haksız rekabet oluşturuluyor.” ZAMAN VE MALİYET KAYBI CABASI Sektör mensupları, İTO’daki toplantıda tebliğdeki değişiklik ile binlerce kişilik istihdamın son bulacağını, 100’e yakın antreponun kapanma tehlikesiyle karşı karşıya kalacağını dile getirdi. Bu değişikliğin daha çok zaman ve maliyet kaybına neden olacağını kaydeden sektör temsilcileri, uygulamanın sakıncalarını şöyle dile getirdi: “Liman işletmelerinde gerek konteyner içinde bekleme ücreti, gerekse kapalı ambara boşaltılan eşyalarda ardiye ücretleri antrepoların ardiye ücretlerinden çok daha yüksek. Ambarlı Gümrüğü’ne bağlı gerek geçici depolama yerleri ve kapalı ambarları, gerekse A tipi genel antrepolar tekstil sektörünün ihtiyacına cevap verecek büyüklükte ve kapasitede değil. Tekstil ürünlerinin özelliğine göre depolanmasına, elleçlenmesine yönelik alt yapıları yok. Eşyaların kırmızı hattan tam tespitlerinin yapılacak olması halinde geçici depolama yerlerindeki kapalı parsiyel ambarları hacim olarak ihtiyacı karşılayamayacak ve eşyalar günlerce konteynerlerde bekleyecek. Sonuçta yüksek meblağlarda ardiye ve demoraj ücreti oluşturacak.”

26 Mart 2018 Pazartesi

HABER: ESRA EZGİ ŞİMŞEK İstanbul Ticaret Odası (İTO) Türk Yan Sanayi Borsası’nın (TYSB) 20-21 Mart tarihlerinde düzenlediği ‘Tedarikçi Günleri’nde, otomotiv sanayinde faaliyet gösteren 5 dünya markası ana sanayici firma, Türk yan sanayicilerle buluştu. TYSB’nin ana ve yan sanayicileri satın alma masasında buluşturduğu organizasyona yaklaşık 100 firma katıldı. İKİ TAM GÜN BMC Power, VGV, Schaeffler, Ford Otosan ve Anadolu Motor için iki tam gün olarak düzenlenen Tedarikçi Günleri’ne, TYSB veri tabanından seçilen firmalar katıldı. Tedarikçi Günleri organizasyonları, yerli ve yabancı ana sanayicilerle Türk yan sanayi firmalarını, birebir satın alma masasında buluşturuyor. Ayrıca firmaların karşılıklı müşteri portföylerinin gelişmesine zemin hazırlıyor. TİCARİ VE ASKERİ ARAÇ Türkiye’nin en büyük ticari ve askeri araç üreticilerinden BMC Holding’in şirketlerinden BMC Power, 400 beygir üzerindeki güçleri üretebilecek motorları, şanzımanları ve bunlara ilişkin diğer aksamı geliştirmek üzere faaliyet gösteriyor. BUTİK ÜRETTİYOR VGV Srl, ABD ve İtalya’da üç lokasyonda faaliyet gösteriyor. Almanya, Fransa, İtalya, İspanya ve ABD’ye ihracat yapıyor. Türk yan sanayide özel, butik üretim yaptırıyor. Firma, ana sanayici firmalara montaja hazır kaynaklı sac, bağlantı elemanları ve işlenmiş metal parçaların tedariğini yapıyor. LİDER TEDARİKÇİ Schaeffler Grubu, entegre otomotiv endüstrisinde küresel çapta lider bir tedarikçi. Rulman endüstrisindeki tüm uygulama alanlarını kapsayan en geniş ürün yelpazelerinden birine sahip. Standart katalog ürünleri, 60 farklı sektör için sunulan 40 binin üzerinde ürünü kapsıyor. Schaeffler 66 binden fazla çalışana, yılda yaklaşık bin 250 patent başvurusuna sahip. 2005 yılından bu yana, Türkiye’nin en fazla ihracat yapan ilk 3 şirketi arasında yer alan Ford Otosan, bin 500 kişilik Ar-Ge mühendisi kadrosuyla Türkiye’nin otomotiv sektöründeki en büyük Ar-Ge organizasyonuna sahip. 10 binden fazla kişiye istihdam sağlayan firma, Kocaeli’deki Gölcük ve Yeniköy Fabrikaları, Eskişehir’deki İnönü Fabrikası, İstanbul’daki Sancaktepe Ar-Ge Merkezi ve Yedek Parça Deposu ile 3 ana merkezde faaliyet gösteriyor. MOTOR İHRACATÇISI Anadolu Grubu’nun köklü ve güçlü şirketlerinden Anadolu Motor, kendi motor markası “ANTOR”u 50’ye yakın ülkeye ihraç ediyor. Firma çapa makineleri, çim biçme makineleri, dal parçalayıcılar, motopomplar ve benzinli - dizel motorlu jeneratör gruplarında da üretim gerçekleştiriyor.

26 Mart 2018 Pazartesi

Düğün sezonunun yaklaşmasıyla tatlı bir telaş içine giren evlenme hazırlığındaki çiftler, gelinlikten damatlığa, davetiyeden nikah şekerine, düğün salonundan ikramlarakadar hazırlıklara odaklandı.Çiftlerin düğün töreni, kına gecesi,davetiye, nikah şekeri, gelinlik ve damatlık gibi ana kalemler için en az 13 binlirayı gözden çıkarmaları gerekiyor.Bu tutar, düğünün ve kına gecesinin yapıldığı mekana, burada verilen ikramlara, davetiyeye, gelinlik ve damatlıkfiyatlarına göre artıyor. YÖRESEL TEMALAR Düğün organizatörlerinin açıklamalarına göre, düğünlerde genellikle Osmanlı figürleriyle yöresel temalar tercih ediliyor. Kokteyl tarzındaki modern organizasyonların da son yıllarda tercih edilmeye başlandığını belirten organizatörler, çiftlerin düğün için tutacakları mekanın konumuna, konukların rahat edebileceği fiziki şartlara, sunulan otopark ve güvenlik hizmetlerine göre tercih yapması gerektiğini söylüyor. 90 ORGANİZASYON Sektör temsilcileri, “Bu şartları sağlayan bir salon sezonda yaklaşık 90 düğün organizasyonu yapabiliyor. Kokteyl tarzı 500 kişilik bir düğünün maliyeti 6 bin 500 liradan başlıyor ve 12 bin 500 liraya kadar çıkabiliyor. Yemekli düğünlerde ise 500 kişilik kırmızı etli menümüzle salonun fiyatı yaklaşık 35 bin lira. Yemekli düğünlerimizde de çorba, ara sıcak, salata, meşrubat gibi seçenekler fiyatları değiştiriyor” diyor. GELİNLİKLER 3 BİN LİRADAN BAŞLIYOR Gelinlik trendleri her yıl değişirken, günümüzde daha sıra dışı tasarımlar tercih ediliyor. Bu tür modeller 3 bin liradan başlıyor, 20 bin liraya kadar çıkabiliyor. Damatlıklarda fiyatlar da bin liradan başlıyor. YÜZDE 70’İ KENDİSİ TASARLIYOR Davetiye ve nikah şekeri imalatçısı bir sektör temsilcisine göre, yeni neslin tasarım anlayışı ve bakış açısı çok farklı. Bu durum sektörü de giderek farklı bir boyuta taşıyor. Çiftler davetiye tercihlerini artık katalogdan yapmazken, davetiyeyi tasarım olarak kendisi getiriyor. Müşterilerin yaklaşık yüzde 70’i bu yolu tercih ediyor. Bu tür 100 davetiyenin fiyatı 50 liradan başlıyor. Nikah şekerleri de davetiyeyle uyumlu tercih ediliyor ve fiyatları 1.5 lira ile 10 lira arasında değişiyor.

22 Mart 2018 Perşembe