Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü’nün (OPEC) 2045 yılına kadar küresel ekonomi, petrol ve enerji talebi ile arzına ilişkin orta ve uzun vadeli tahminlerini içeren "2020 Dünya Petrol Görünümü" raporuna göre, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını enerji ve petrol talebinde şimdiye kadar yaşanan en sert düşüşe neden oldu. Geçen yılın kasım ayından bu yana piyasanın benzeri görülmemiş bir dönüşüme şahit olduğu belirtilen rapora göre, salgın 1930'larda yaşanan Büyük Buhran'dan bu yana yaşanan en büyük ekonomik gerilemeye neden oldu. Rapora göre, 2045'e kadar öncelikli olarak Paris Anlaşması hedeflerine odaklanan politikalar, yenilenebilir enerji kaynaklarına dönüşümü desteklemeye ve sera gazı emisyonlarını azaltmaya devam edecek. Bu yıl yaşanan ciddi düşüşe rağmen,geçen yıl günlük 289 milyon varil petrol eş değeri seviyesinde olan küresel birincil enerji talebi, 2045'te günlük 361milyon varil petrol eş değerine ulaşacak. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) üyesi olmayan ülkelerin enerji talebi 2045'e kadar günlük 76,5 milyonvaril petrol eş değeri artarken, OECD ülkelerinin talebi ise günlük yaklaşık 4,4milyon varil petrol eş değeri azalacak. Yükselen enerji talebinde, artan nüfusu ve ekonomik büyümesiyle Hindistan, Çin ve diğer gelişmekte olan ülkeler anahtar rol oynayacak. OECD üyesi gelişmiş ülkeler ise enerji verimliliği ve düşük karbonlu teknolojilerin kullanımına yönelik çalışmalarını yoğunlaştıracak. Bunun sonucu olarak, enerji talebinin neredeyse yarısı Hindistan ve Çin'den gelecek. PETROL, 2045'TE DE DÜNYA ENERJİ KARIŞIMINDA EN FAZLA PAYA SAHİP OLACAK Petrol, 2045'e kadar küresel enerji karışımda en fazla paya sahip kaynak olarak kalmaya devam edecek. Geçen yıl küresel enerji talebinin yüzde 31'ini oluşturan petrol, 2045'e kadar enerji talebinde yüzde 27'lik paya sahip olacak. Petrolü, yüzde 25'lik payla doğal gaz ve yüzde 20'lik payla kömür takip edecek. Rapora göre, salgının etkilerinin azalması durumundapetrol talebi 2021'de yeniden canlanacak.Özellikle orta vadede sağlıklı büyüme oranlarının beklenmesi, 2025'te petrol talebinin günlük 94,4 milyon varil petrol eş değerine ve 2045'te günlük 99,5 milyon varil petrol eş değerine ulaşmasına neden olacak. Doğal gaz ise 2019-2045 yıllarında en fazla büyüyen fosil kaynak olacak. Küresel doğal gaz talebi, artan şehirleşme, endüstriyel taleplerdeki artış ve elektrik üretiminde kömüre kıyasla artan rekabet gücüyle yükselmeye devam edecek. Böylece, geçen yıl günlük yaklaşık 67 milyon varil petrol eş değeri seviyesinde olan küresel gaz talebi, 2045'tegünlük 91 milyon varil petrol eş değerine ulaşarak, birincil enerji karışımına en fazla katkı sağlayan ikinci kaynak olacak. TALEBİN DÜŞTÜĞÜ TEK KAYNAK KÖMÜR OLACAK Birincil enerji karışımında en büyük paya sahip ikinci kaynak olan kömür, söz konusu dönemde talebin düştüğü tek birincil enerji kaynağı olacak. Dünyada kömür santrallerinin çoğu, yenilenebilir enerji ve doğal gaz santralleriyle değiştirilirken, kömüre talep 2045'e kadarher yıl ortalama yüzde 0,3 azalacak. Bu düşüşte, karbon azaltımı amacıyla gelişmekte olan bölgelerde enerji verimli teknolojilerin yaygınlaştırılması etkili olacak.Küresel düşüşe rağmen Hindistan'ın kömür talebi söz konusu dönemde yıllık ortalama yüzde 2,6 artış gösterecek. EN BÜYÜK ARTIŞ YENİLENEBİLİR KAYNAKLARDA Rapora göre, güneş, rüzgar ve jeotermal gibi yenilenebilir enerji kaynakları iseen fazla büyüyen kaynaklar olmaya devam edecek. Bu kaynaklara talep, her yıl ortalama yüzde 6,6 artış göstererek,günlük 25 milyon varil petrol eş değerine yükselecek.Yenilenebilir kaynaklar bu büyüme hızıyla diğer tüm kaynakları geride bırakacak. Söz konusu dönemde, elektrik üretimindeki artış ise ortalama birincil enerji talebindeki artıştan çok daha fazla olacak. Birincil enerji talebinin yıllık ortalama yüzde 0,9 artması beklenirken, elektrik üretimi ise yıllık ortalama yüzde 2,2 artacak. HAVACILIK SEKTÖRÜNÜN PETROL TALEBİ 2023'TE TOPARLANACAK Öte yandan, geçen yıl günlük 44,4 milyon varil seviyesinde olan kara yolu taşımacılığı kaynaklı petrol talebinin2045'e kadar günlük 47 milyon varile ulaşması bekleniyor. Rapora göre, Kovid-19 salgınından en fazla etkilenen ve bu yıl yüzde 50 gerileme gösteren havacılık sektörünün petrol talebi ise 2019'daki seviyelerine ancak 2023-2024 yıllarında ulaşabilecek.Havacılık sektörünün petrol talebinin orta vadede yaşanan düşüşe rağmen uzun vadede toparlanacağı öngörülüyor.

08 Ekim 2020 Perşembe

İstanbul Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı da olan Mobilya Dernekleri Federasyonu (MOSFED) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Güleç, mobilya sektöründe hem üretim hem de ihracat rakamlarının çok iyi olduğunu söyledi. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde sektördeki firmaların 3 ay çalışamadığını hatırlatan Güleç, bu süreçte üyelere dijital pazarlamanın çok önemli olduğunu, müşterilerle irtibatın kesilmemesi gerektiğini ve bunların Türkiye için yeni fırsatlar olacağını anlattıklarını belirtti. Türkiye'nin, mobilya dış satımında 20 yıldır dünyada kendinden söz ettiren bir ülke olduğuna dikkati çeken Güleç, "Biz 2000 yılında 160 milyon dolar mobilya ihracatı yaparken 2019 yılında 3,5 milyar dolar ihracat gerçekleştirdik. Bu süre zarfında da 6 basamak birden yükselerek dünyada 8 ihracatçı ülke arasına girdik. Hedefimiz bu kadar değil. Hedefimiz dünyada ilk 5 ihracatçı ülke arasına girmek" dedi. Güleç, sektörün 2020'ye iyi bir başlangıç yaptığını anlatarak, ihracat bakımından ocak ve şubat aylarını güzel kapattıklarını dile getirdi. Marttan itibaren 3 aylık dönemde adeta dünyanın kapandığını, dolayısıyla bu süreçte gümrük kapıları da açık olmadığından üretim yapamadıklarını, siparişleri teslim edemediklerini ifade eden Güleç, sözlerini şöyle sürdürdü: "Haziran ayına yeni bir ivmeyle başladık. Haziran ayından itibaren ihracatımız her ay artıyor. Eylül ayında da geçen senenin eylül aynı göre ihracatımızı yüzde 13,5 artıran bir sektör olduk. Bununla da gururluyuz. İhracatımızı artırmaya devam edeceğiz. Bu artışı yıl sonuna kadar sürdürmeyi planlıyoruz. Sene sonu hedefimiz 4 milyar dolar. Pandemiye rağmen ihracatımızı 2019’dan daha fazla artıracağız. Biz durduk ama bu süreçte dünya da durdu. 9 aylık rakamlara bakıldığında da geçen yılın 9 ayına göre ihracatımızı artıran bir sektör olduk." YENİ PAZAR ‘AVUSTRALYA KITASI’ Güleç, Türkiye'nin 180 ülkeye mobilya ihracatı yapan bir sektör olduğuna işaret etti. 2000 yılında ihracat sıralamasında dünyada 23'üncü olan Türk mobilya sektörünün bugün 8'inciliğe yükseldiğini bildiren Güleç, sürekli yeni pazar arayışında olduklarını aktardı. Ahmet Güleç, şunları kaydetti: "Allah'a şükürler olsun ki her ülkede ihracat pazarlarımız artıyor. Tabii ki bazı ülkelerle sorunlarımız var. Bazı ülkelerin gümrük mevzuatları ve ithal ikameci politikaları bizim sektörümüzü etkiliyor ama biz hep yeni pazarlar arıyoruz. 14-16 Ekim tarihlerinde İstanbul Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği olarak Avustralya'ya sanal ticaret heyeti düzenliyoruz ve Avustralya kıtasından çok büyük bir talep var. Yeni pazarları da keşfetmemiz lazım. Yeni pazar demek daha katma değer demek. Yeni pazarlara giren, tasarım ve inovasyona yönelen firmalarımız daha iyi ihracat yapıyor. Mobilya sektöründe özellikle yan sanayi ve ham madde konusuna ağırlık vermemiz lazım. Tedarikçi firmalarımız sektörle iş birliği yapmalı. Sektörde verimliliğe önem verelim. Her zaman işler iyi, zam yapalım anlayışı doğru değil. Verimlilik çok önemli. Firmalarımız ölçeklerini ve kendilerini büyütsün, talep varken arzlarını da artırsın, dünya pazarından hep beraber pay alalım."

08 Ekim 2020 Perşembe

Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği (TÇMB), sektörün 9 aylık ihracat verileriyleocak-temmuz dönemi üretim ve satış verilerini açıkladı. Buna göre, ocak-temmuz döneminde TÇMB üyesi fabrikaların üretimi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 15,8 artarak 36,9 milyon tona çıktı.İç satış miktarı da aynı dönemde yüzde 9,8'lik artışla 27,8 milyon tona ulaştı. Yılın 9 aylık döneminde ise sektörün toplam ihracatı miktar bakımından yüzde 38,3 artarak 24 milyon tonu geçti. Aynı dönemde dış satımdan elde edilentutar ise yüzde 25 artışla 845 milyon dolar oldu. Bu dönemde çimento ihracatı yüzde 50,1 artışla 12,8 milyon tona, klinker ihracatı yüzde 27,2 artışla 11,5 milyon tona çıktı. Çimento ve klinker ihracatının en çok arttığı ülke Libya oldu. Bu ülkeyi Ukrayna ve Haiti izledi. İhracat ve iç pazar satış rakamlarını değerlendiren TÇMB Başkanı Tamer Saka, bu yılın ilk yarısında pandemi şartları nedeniyle yaşanan daralmaya karşın normale dönüş ve inşaat sektöründeki canlanmayla gelen artışın umut verici olduğunu ifade etti.

08 Ekim 2020 Perşembe

İtalya'nın dünyaca ünlü kumaş üreticileri, pandemi nedeniyle yurtdışındaki fuarlara katılamayan Türk hazır giyim sektörü için 13-15 Ekim'de İstanbul'da olacak. JMK Tekstil'in açıklamasına göre, şirket, koronavirüs salgını nedeniyle yurt dışında iptal olan tanıtım etkinliğini Türkiye'ye taşıdı. İtalya'da düzenlenen önemli fuarlara katılamayan Türk hazır giyim sektörünün önde gelen oyuncularının yeni kreasyonlarını belirlemesi ve modayı yakalaması için düzenlenen organizasyon, sektörün kumaş tedariğinde de önemli rol oynayacak. Pontetorto, Fortex, Balli, Supermoda ve Nuovo gibi dünya moda devlerinin tedarikçisi olan 20'den fazla önemli İtalyan kumaş üreticisinin katılacağı "Fabricdays Man-Woman Autumun-Winter-Tasarım Kumaşla Başlar"isimli etkinlik, Elite World Basın Ekspress’te 13-15 Ekim'de gerçekleştirilecek. Organizasyonda ziyaretçi olarak bulunacak şirketler arasında Türkiye'nin önde gelen hazır giyim markaları yer alıyor. DÜNYACA TAKİP EDİLEN YENİ SEZON KREASYONLARI BEĞENİYE SUNULACAK Açıklamda görüşlerine yer verilenJMK Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Vejni Büyük,şubattan itibaren tüm dünyada etkisini hissettirmeye başlayan koronavirüs salgınının ülke ekonomilerine ve küresel ticarete büyük darbe vurduğunu bildirdi. Pandemi nedeniyle çok sayıda fuarın iptal edildiğini, bazılarının ise online yapıldığını anlatan Büyük, fiziki fuarların yavaş yavaş başladığını ancak sektör için çok önemli olan organizasyonlarda işlerin istenildiği gibi gitmediğini bildirdi. Milano Unica (İtalya), Munih Fabric (Almanya) ve Premier Vision (Fransa) organizasyonlarının gerçekleştirilemediğini kaydeden Büyük, şunları kaydetti: "Böyle bir süreçte hazır giyim şirketlerimizin yetkilileri, satın almacıları, tasarımcıları veya diğer ilgilileri uluslararası uçuşlara pek sıcak bakmıyor. Biz de, yaşanan seyahat kısıtlamalarının devam edeceği öngörüsü ile ağustos itibarıyla tedarikçisi olduğumuz dünyaca ünlü İtalyan kumaş üreticileri ilegörüşmelerbaşlattık.Türk hazır giyim sektörünün küresel modadan ve yeni koleksiyonlardan uzak kalmaması için onlarıTürkiye'ye getiriyoruz." Büyük, etkinliğe katılan şirketlerin 2021-2022 kış koleksiyonlarını ve geleceğe dair fikirlerini sergileyeceğini belirterek, Türk markaların iseyeni sezon kreasyonlarını İstanbul'da görme ve geleceğe dair tasarımlardan haberdar olma şansını yakalayacağını anlattı. PANDEMİ KURALLARI ÇERÇEVESİNDE TÜM ÖNLEMLER ALINDI Vejni Büyük, JMK Tekstil'in İtalyan firmaların yıllardır Türkiye temsilcisi olduğunu belirterek, İtalyanların da Türkiye'ye gelmek için çok istekli olduğunu bildirdi. Organizasyonupandemi nedeniyle çok geniş bir alanda hayata geçireceklerini aktaran Büyük, "Tüm hijyen ve mesafe kuralları alındı. Her türlü detay düşünüldü" ifadelerini kullandı. İHRACATIN ARTMASINA KATKI SUNACAK JMK Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Büyük, Türk hazır giyim sektörünün alanında dünyanın parlayan yıldızı olduğunu, hemen her ülkeye ihracat gerçekleştirdiğini kaydederek, ocak-eylül döneminde hazır giyim ve konfeksiyon ihracatının 12 milyar 123 milyon doları bulduğunu bildirdi. Böyle bir süreçte 9 ayda 12 milyar doları aşan ihracatın büyük başarı olduğunu vurgulayanBüyük, en çok ihracatı gerçekleştirilen ürünlerin başında kadın dış giyimin geldiğini, onu erkek kıyafetinin takip ettiğini belirtti. Büyük, özellikle Avrupa ülkelerine ciddi ihracat yapıldığını kaydederek, eylülde bu alanda yapılan dış satışıngeçen yılın aynı dönemine göre yüzde 12 artarak 1 milyar 798 milyondolara ulaştığını aktardı. Vejni Büyük, "Böyle bir dönemde bu fuarı yaparak ticareti canlandırmayı hedefliyoruz. Fuarımız, ihracatın artmasına da katkı sunacak. Firmalarımız yeni sezonlara dair dünyaca takip edilen kreasyonları yurt dışına çıkmadan görebilecek" değerlendirmesinde bulundu. HAZIR GİYİMİN DEVLERİ KATILACAK Açıklamada verilen bilgiye göre, "Fabricdays Man-Woman Autumun-Winter-Tasarım Kumaşla Başlar" etkinliğine katılacakTürk hazır giyim sektörünün liderleri organizasyona ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kiğılı Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Kiğılı, devam eden uluslararası seyahat kısıtlamasınedeniyle koleksiyonları oluşturmada kendilerine katkı sağlayan uluslararası kumaş ve moda fuarının hiçbirisine katılamadıklarını bildirdi. Abdullah Kiğılı, "JMK Tekstil'in modaya yön veren İtalyan kumaş üreticilerini ve 2021-2022 kış koleksiyonlarını Türkiye'ye getirerek Türk hazır giyimciler ile buluşturma organizasyonunu önemli buluyoruz. Bu organizasyonun ihracatımıza da katkı sağlayacaktır" ifadelerini kullandı. ÜRETİM VE İHRACATA MORAL VE MOTİVASYON OLACAK Orka Holding Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Orakçıoğlu ise, pandeminedeniyle dünyada fuarların iptal edildiği bir dönemde JMK Tekstil'in düzenleyeceği bu organizasyonun üretici ve ihracatçılara moral ve motivasyon sağlayacağını, bu açıdan olması büyük önem taşıdığını kaydetti. Orakçıoğlu, "İtalyan kumaş üreticilerinin Türk moda markaları ile İstanbul'da fiziki ortamda buluşacak olması, iş birliklerinin geliştirilmesi açısından hepimizin işlerini kolaylaştıracak. Etkinliğin pandemi nedeniyle sekteye uğrayan küresel ticarete dinamizm getirme noktasında da katkısı olacağına inanıyorum" değerlendirmesinde bulundu. Avva Yönetim Kurulu Başkanı Volkan Atik de pandemi döneminde uluslar arası fuarların yapılamadığından bahsederek, "Böyle bir süreçte, cesurca ve inovatif şekilde modaya yön veren İtalyan kumaş üreticilerinin oluşturduğu 2021-2022 kış koleksiyonlarının, hazır giyim sektörü ile buluşturmaya yönelik JMK'nin yaptığı organizasyon sektörün önünü görmesine çok büyük katkı sağlayacaktır" açıklamasındabulundu. İTALYANLAR İLE HAZIR GİYİM SEKTÖRÜ ARASINDA KÖPRÜ OLACAK Çift Geyik Karaca Genel Müdurü Cihat Özbekli, organizasyonun,iletişimi durma noktasına gelen hazır giyim sektörü ile İtalyan kumaşçılar arasında mükemmel bir köprü inşa edeceğini bildirdi. Dufy Yönetim Kurulu Başkanı Gültekin Güney, mevcut olumsuz koşulları avantaja çevirmek gerektiğini belirterek, yeni koleksiyonları hayata geçirmenin öneminden bahsetti. Organizasyona katılarak müşteriler için yeni koleksiyonlar geliştireceklerini anlatan Güney, "Bu etkinlikyine, yeniden ve hep birlikte güçlükleri aşabileceğimiz bir fırsatı da bize getirmiş oluyor" ifadelerini kullandı.

07 Ekim 2020 Çarşamba

Türkiye'de bu yılın üçüncü çeyreği itibariyle satılan her 10 otomobilden 7'sini otomatik vites araçlar oluşturdu. Günümüzde otomobil satın alırken, yakıt ve motor tipi önemli bir tercih sebebi oluyor. Aracın şanzıman tipi de otomobil severlerin tercihlerinde önemli bir rol oynuyor. Özellikle yoğun şehir içi trafikte konforlu bir sürüş sunan otomatik vites otomobillere ilgi dünya genelinde ve Türkiye'de artmaya devam ediyor. Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) verilerine göre, Türkiye'de otomobil ve hafif ticari araç pazarı, yılın 9 ayında 2019'un aynı dönemine göre yüzde 75,5 büyüyerek 493 bin 621 adet olarak gerçekleşti. Yalnızca otomobil satışları, 9 aylık dönemde geçen yıla göre yüzde 70 artarak 388 bin 690 adet olurken, hafif ticari araç pazarı da yüzde 99,2 yükselişle 104 bin 931 adede ulaştı. OTOMATİK VİTES SATIŞLARI YÜZDE 73.9 ARTTI Bu dönemde otomatik vites araç satışlarındaki yükseliş de dikkati çekti. Eylülsonunda otomatik şanzımanlı otomobiller,269 bin 798 adetle yüzde 69,4 pay alırken, manuel şanzımanlı otomobiller 118 bin 892 adetle yüzde 30,6'lık paya sahip oldu. İlk yarıda satılan her 10 otomobilden 7'si otomatik vites olarak kayıtlara geçti. Geçen yılın ocak-eylül döneminde otomatik şanzımanlı otomobillerin toplam pazardaki payı yüzde 67,9, satışı da 155 bin 145 adet olarak belirlenmişti. Böyleceotomatik şanzımanlı otomobil satış adetleri 2019'un aynı dönemine göre yüzde 73,9 artış gösterdi. OTOMATİK VİTES ARAÇLARDA SEGMENT PAYI DAĞILIMI Segment bazında ele alındığında, kendi segmentinde en yüksek paya yüzde 100 ile ultra lüks segmenti (F) ve lüks segmenti (E) sahip oldu. Bu segmentleri, yüzde 99,8 ile üst ve orta segment (D), yüzde 92,8 ile en küçük şehir otomobilleri olarak bilinen A segment, yüzde 69,1'le kompakt sınıf ya da alt orta sınıf olarak adlandırılan C segment ve yüzde 53,1 ile de küçük araç sınıfı olarak bilinen B segment takip etti. 2000CC ÜSTÜ OTOMOBİL SATIŞLARININ PAYI YÜZDE 0.2 Öte yandan, otomobil pazarı motor hacmine göre1600cc altındaki otomobil satışları yüzde 72,1 artarak yüzde 94,9 pay, 1600-2000cc aralığındaki otomobil satışları yüzde 21,9 yükselişle yüzde 1,8 pay ve 2000cc üstü otomobil satışları da yüzde 1,7'lik artışla yüzde 0,2 pay aldı. Ayrıca otomobil pazarı segmentlerine göre, eylül sonunda pazarın yüzde 87,2'sini vergi oranları düşük olan A, B ve C segmentlerindeki araçlar oluşturdu. C segmenti otomobiller 245 bin 503 adetle yüzde 63,2, B segmenti otomobiller de 91 bin 536 adetle yüzde 23,5 pay aldı. Bu yılın ocak-eylül döneminde otomatik şanzıman tipine göre adetler, paylar ve değişimler şöyle: OTOMATİK ŞANZIMAN 2019 Eylül Sonu AdetPay (%) 2020 Eylül Sonu AdetPay (%) Değişim (%) A (Mini) 499 83,9 1.779 92,8 256,5 B (Entry) 28.389 51,6 48.640 53,1 71,3 C (Compact) 95.898 67,7 169.722 69,1 77,0 D (Medium) 22.869 95,9 39.035 99,8 70,7 E (Luxury) 5.683 100,0 8.313 100,0 46,3 F (Upper Luxury) 1.807 100,0 2.309 100,0 27,8 Toplam 155.145 67,9 269.798 69,4 73,9

07 Ekim 2020 Çarşamba