Sanayi üretim endeksi, mayısta aylık bazda yüzde 1,3, yıllık bazda yüzde 40,7 artış gösterdi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), mayıs ayına ilişkin sanayi üretim endeksi sonuçlarını açıkladı. Buna göre, mayısta takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi geçen yılın aynı ayına göre yüzde 40,7 yükseldi. Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, mayısta madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi geçen yılın aynı ayına göre yüzde 33,4, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 42,8 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 20,9 arttı. Arındırılmamış sanayi üretim endeksinde de yıllık bazda yüzde 39,5 artış oldu. SANAYİ ÜRETİMİNDE AYLIK VERİLER Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi, mayısta nisan ayına kıyasla yüzde 1,3 arttı. Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi bir önceki aya göre yüzde 8,4, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 1,1 artarken, elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 0,7 düşüş gösterdi. AA Finans Sanayi Üretimi Beklenti Anketi'ne katılan ekonomistler, takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksinin mayısta geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 38,2 artmasını bekliyordu. Mayıs döneminde arındırılmamış sanayi üretim endeksinin de yıllık bazda yüzde 38,8 artacağını öngörülmüştü.

13 Temmuz 2021 Salı

Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB) verilerinden derlediği bilgiye göre, dünyanın gıda ihtiyacının karşılanmasında önemli rol üstlenen Anadolu toprakları, hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri ihracatındaki başarılarıyla dikkati çekiyor. Türkiye'nin önemli ihraç kalemleri arasında bulunan sektördeki ihracatçılar, sınırları aşan çalışmalarıyla her geçen gün ticaretlerine yeni pazarlar kazandırıyor, mevcut pazarlarındaki hakimiyetini güçlendiriyor. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına rağmen küresel anlamda sektördeki dış satımını artıran Türkiye, yılın ilk yarısında ihracatını gerçekleştirdiği 4 milyon 972 bin 430 ton üründen 4 milyar 155 milyon 643 bin dolar gelir elde etti. İhracatçılar, geçen yılın aynı dönemine göre değerde 11,12, miktarda ise 19,7 büyüme kaydetti. Bu dönemde bisküvi-pastadan 582 milyon 603 bin dolar kazanan Türkiye, bitkisel yağlardan 555 milyon 313 bin dolar, buğday unundan ise 492 milyon 898 bin dolar kazanç sağladı. SEKTÖRÜN EN FAZA İHRACATI IRAK'A Söz konusu süreçte 202 ülke ve serbest bölgeye ürün gönderen Türkiye, en fazla ihracatı 656 milyon 364 bin dolarla Irak'a yaptı. Irak'ı 272 milyon 8 bin dolarla Suriye ve 236 milyon dolarla ABD takip etti. Suriye ihracatı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 101,4 yükseldi. İhracatçı birliklerine göre en fazla ürünün ihracatını, 1 milyar 210 milyon 717 bin dolarla GAİB üyesi firmalar gerçekleştirdi. "DESTEKLERİN DEVAM ETMESİNİ İSTİYORUZ" Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektör Kurulu Başkanı Mahsum Altunkaya, hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri sektörünün Türk ihracatı açısından önemli olduğunu söyledi. Özellikle Kovid-19 salgınıyla gıda ihtiyacı konusunda hububat ve bakliyat sektörünün öneminin dünyaca anlaşıldığını ifade eden Altunkaya, Türkiye'nin sektörde geçen yıl 7 milyar dolar üzerinde ihracat yaptığına dikkati çekti. Altunkaya, sektörün başarılı bir yıl geçirdiğini dile getirerek, şunları kaydetti: "Yılın ilk 6 ayında 4 milyar 155 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildi. Yıl sonunda 8,5 milyar dolar bandında ihracat gerçekleştireceğimize inanıyoruz. Kovid-19 salgınıyla birçok ülke sorunlar yaşadı. Ülkemizde sektörümüzde hiçbir sıkıntı yaşanmadı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında, Tarım ve Orman Bakanlığımızın girişimleriyle tarıma daha çok yatırım yapıldığına ve desteklendiğine hepimiz şahit olduk. Bundan sonra bu desteklerin devam etmesini istiyoruz. Dünyada ve ülkemizde kuraklık ciddi bir şekilde boy gösteriyor. Kuraklık ve sulamayla ilgili çiftçilerimizi desteklemek gerekiyor."

13 Temmuz 2021 Salı

İkinci el online binek ve hafif ticari araç pazarında satışlar, haziran ayında aylık bazda yüzde 20, araç fiyatları da ortalama yüzde 0,8 puan arttı. Indicata'nın ikinci el online pazar raporundan derlediği verilere göre, Türkiye ikinci el online binek ve hafif ticari araç pazarında geçen ay 135 bin 354 satış (ilandan tamamen kaldırıldığında) gerçekleşti. Mayıs ayı ile kıyaslandığında satışlarda yüzde 20 artış görülürken, geçen yılın haziran ayına kıyasla yüzde 25 düşüş gerçekleşti. Geçen yılın ilk altı aylık dönemiyle (ocak-haziran) kıyaslandığında, bu yılın ilk altı ay toplamında satışlarda yüzde 15 düşüş görüldü. Haziranda ikinci el online satışlar içinde binek araçların payı yüzde 83, hafif ticari araçların payı yüzde 17 oldu. İLANA ÇIKAN ARAÇLARIN YÜZDE 46'SI SATILDI Bu yılın ocak-haziran döneminde 2.el online pazarda 1 milyon 851 bin 122 tekil ilan yayınlanırken, ilanı yayınlanan araçların yüzde 43'ü satıldı. Haziran ayında ise ikinci el online binek ve hafif ticari pazarında ilana çıkan araç adedi bir önceki aya göre yüzde 6 azaldı. İlana çıkan araçların yüzde 46'sı satıldı. ARAÇ FİYATLARINDA YÜZDE 0,8 PUANLIK ARTIŞ İkinci el pazarında en çok satışı gerçekleşen ilk 28 markanın 200 modeline ait 1.200 varyantın 15 farklı model yılındaki 48 bin 930 ilanının fiyat değişimleri incelenerek yapılan analize göre, ikinci el online binek ve hafif ticari araç pazarında haziranda, bir önceki aya göre ortalama yüzde 0,8 puanlık fiyat artışı gözlendi. 2021 yılı ocak-haziran döneminde ise ortalamada yüzde 2 puanlık bir fiyat artışı belirlendi. En çok fiyat artışı yüzde 3,1 puanla hafif ticari araç grubunda gerçekleşti. Bunu yüzde 2,4 puanla B ve yüzde 2,2 puanla A ve C-sedan segmentleri izledi. İKİNCİ ELDE DİZEL TUTULUYOR Türkiye ikinci el online binek ve hafif ticari pazarı, motor tipine göre değerlendirildiğinde, haziranda en yüksek payı 88 bin 462 satış ve yüzde 65,36 payla yine dizel otomobiller aldı. Dizel otomobilleri, 44 bin 208 satış, yüzde 32,66 payla benzinli, 1.467 satış ve yüzde 1,08 payla otogazlı otomobiller takip etti. Hibrit otomobillerin payı 951 satışla yüzde 0,70 ve elektrikli otomobillerin payı da 266 satışla yüzde 0,20 olarak belirlendi. PAZARIN LİDERİ C SEGMENTİ Segment bazında ele alındığında, geçen ay pazarın lideri 46 bin 437 satış ve yüzde 41,2'lik payla C segmenti oldu. C segmentinden sonra yüzde 23,4 pay ve 26 bin 328 satışla B ve 19 bin 581 satışla yüzde 17,4 paya sahip olan D segmenti sıralandı. Ayrıca haziran ayında yüzde 11,9 payla en çok 4 yaş araçların satışı gerçekleşti. İNTERNETTEN KALDIRILDIĞINDA "SATIŞ" OLARAK SINIFLANDIRILIYOR Öte yandan, makine öğrenmesi, yapay zeka ve büyük verinin birleşmesinden oluşan iş zekası seti Indicata, Türkiye'deki ikinci el online araç pazarını tarayarak günlük 450 binden fazla ikinci el araç datasını analiz ediyor. Rapordaki satış verileri, ikinci el ticareti yapan kurum ve kuruluşların online pazarda verdikleri ilan verilerine dayanırken, bu verilerin içinde bireysel araç ilanlarına ait veriler bulunmuyor. Online platformda ikinci el ticareti yapan kurumlar, iki sebeple satışa sundukları araçların ilanlarını geri çekiyor. Birincisi, değişen pazar koşullarına göre ilandaki araçların fiyatını revize ederek yeniden ilanı yayınlıyorlar. Bu ilanların yeniden ne zaman yayınlandığı da Indicata tarafından takip ediliyor. İkinci olarak ticaret yapan kurum, aracını sattığı için ilandan çekiyor ve yeniden satışa sunacağı bir aracının ilanını yayınlıyor. Bu ikinci grup araç ilanları, yani ilandan tamamen kaldırılan araçlar "satış" olarak kabul ediliyor.

13 Temmuz 2021 Salı

Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) haziran ayına ilişkin petrol piyasası raporuna göre, küresel ekonomideki güçlü büyüme, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına yönelik aşılama çalışmalarının hızlanması ve kısıtlamaların hafifletilmesi petrol talebindeki toparlanmada itici güç olacak. Küresel ekonomide olumlu görünümün bu yılın geri kalanında ve 2022'de sürmesi beklenirken, özellikle Avrupa bölgesindeki salgına yönelik kısıtlamaların hafifletilmesinin etkisiyle küresel petrol talebinde yılın ikinci yarısında ilk yarısına göre günlük 4,6 milyon varil artış öngörülüyor. Ancak bazı ülkelerde artan Kovid-19 vakaları küresel petrol talebinde aşağı yönlü risk oluşturmaya devam edecek. Bu kapsamda, küresel petrol talebinin gelecek yıl bu yıla göre yaklaşık 3 milyon varil (yüzde 3,1) artışla günlük 99 milyon 500 bin varil seviyesine ulaşacağı öngörülüyor. Petrol talebinde gelecek yıl günlük 37 milyon 200 bin varille Asya Pasifik Bölgesi'nin başı çekmesi beklenirken, bu bölgeyi 31 milyon 200 bin varille Amerika kıtası ve 14 milyon varille Avrupa izleyecek. KÜRESEL PETROL ARZI HAZİRANDA ARTTI Rapora göre, küresel petrol arzı, geçen ay bir önceki aya göre 1 milyon 100 bin varil artışla günlük 95 milyon 590 bin varil seviyesinde gerçekleşti. OPEC'in günlük ham petrol üretimi ise haziranda bir önceki aya göre yaklaşık 450 bin varil artışla 25 milyon 930 bin varile yükseldi. Bu dönemde ham petrol dışındaki diğer konvansiyonel olmayan OPEC üretimi ise günlük 5 milyon 320 bin varil olarak kayıtlara geçti. Böylece, OPEC'in toplam petrol üretimi geçen ay günlük 31 milyon 250 bin varil olarak gerçekleşti. OPEC dışı ülkelerin günlük petrol üretimi ise söz konusu dönemde yaklaşık 650 bin varil artışla 64 milyon 340 bin varil oldu.

13 Temmuz 2021 Salı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, sanayi üretim endeksi mayısta aylık bazda yüzde 1,3, yıllık bazda yüzde 40,7 artış gösterdi. Arındırılmamış sanayi üretim endeksi de mayısta yıllık yüzde 39,5 artarak, arka arkaya yükselişini 10'uncu aya taşıdı. Veriye ilişkin değerlendirmelerde bulunan Tera Yatırım Başekonomisti Enver Erkan, beklentiden daha iyi olan sanayi üretimi verilerinin büyümedeki kuvvetli momentumun devam ettiğini göstermesi açısından önemli olduğunu söyledi. Yıllık bazda çift haneli artma ihtimali bulunan sanayi üretimindeki genel eğilimin, yıllık GSYH büyümesine ilişkin tahmin aralığını da yukarı yönlü olarak açabileceğine işaret eden Erkan, "Mayıs ayında imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), kapanma dönemine de denk gelmesi itibariyle 49,3 ile daralma bölgesine girmişti. Buna karşılık, sanayi üretimindeki aylık değişimin yüzde 1,3 gibi iyi sayılabilecek bir artışa işaret ettiğini görüyoruz." diye konuştu. Erkan, haziranda açılmanın etkisiyle beraber söz konusu momentumun kuvvetlenerek devam edeceğini belirterek, yıllık bazdaki yüksek değişimlerin ise, geçen yılın baz etkisinden kaynaklandığını kaydetti. Büyüme konusunda aşağı yönlü riskleri oluşturabilecek etmenleri "daha az kamu harcamaları" ve "Merkez Bankası politikalarının sıkılığı" şeklinde ifade eden Erkan, şu değerlendirmelerde bulundu: "Buna karşın; ekonomik aktivitenin kuvvetli olması, fiyat istikrarına odaklanma bağlamında hem kamu politikalarına, hem de Merkez Bankası para politikasına olanak vermektedir. Faiz artırımlarının gerçekleştirildiği mart ayına kadar olan dönemden sonra da, faizler sabit bırakıldığı için o dönemin sıkı finansal koşulları halen geçerlidir. Buna rağmen büyüme yüksek kalmaya ve ekonomik aktivite de toparlanmaya devam ediyor. Aynı zamanda, turizmin iyi katkı verecek olması da çıktı açığının büyümeyeceğine dair işaret veriyor. Delta varyantı, özellikle seyahat gelirleri ve bağıl sektörler açısından halen bir risk olmakla birlikte, henüz küresel kapanmalara gidilmediği için arka sırada değerlendiriliyor. Büyüme, aşağı ve yukarı yönlü riskler beraber ele alınmak kaydıyla, yılın 2. çeyreğinin vereceği yüksek katkıyla bu yıl yüzde 7’ye yakın seviyelerde gerçekleşebilir." "İKİNCİ ÇEYREK İÇİN YÜZDE 19 BÜYÜME GÖREBİLİRİZ" GCM Yatırım Araştırma Müdürü Dr. Tuğberk Çitilci de mayıs ayı sanayi üretiminin yıllık yüzde 40,7, aylık yüzde 1,3 gerçekleşme ile beklentileri aştığını söyledi. Salgın sürecinde normalleşme adımları ile başarılı ve hızlı aşılama çalışmalarıyla ekonomik aktivitenin hızlı tempoda fabrika ayarlarına döndüğünü belirten Çitilci, arz yönlü negatif şokların etkisinin ise azaldığına dikkati çekti. Çitilci, hane halkının, vakaların yüksek seyrettiği dönemde erteledikleri taleplerini karşılamaya başladığını belirterek, yaz döneminde atılan hızlı normalleşme adımlarıyla, arzın önüne geçen bir talep dinamiği ve buna bağlı olarak da sanayi üretiminde yüksek artışların devam edebileceğini kaydetti. Sanayi üretiminde devam eden ivmenin Türkiye'nin 2021 büyüme temasını öne çıkaracağını ifade eden Çitilci, Türkiye'nin ikinci çeyrekte yüzde 19, yıl sonunda da yüzde 7 büyüyebileceğini sözlerine ekledi.

13 Temmuz 2021 Salı